Ermenistan'dan sınır dışı edilen akademisyen: Türk ajanı olmakla suçlandım, başıma silah dayandı

İstanbul Gelişim Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Keisuke Wakizaka, Ermenistan polisinin 5 saat süren psikolojik baskısına maruz kaldığını ileri sürdü

Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşme ihtimalinin konuşulduğu, özel temsilciler aracılığıyla görüşmelerin yürütüldüğü dönemde bu tarz hadiselerin varlığı, sürece gölge düşürüyor, Ermeni tarafının samimiyetini sorgulatıyor / Fotoğraf: AA

Japon akademisyen Keisuke Wakizaka, 15 yıldır Türkiye'de yaşıyor.

Kendisinin verdiği bilgilere göre lisans eğitimini Japonya'da aldıktan sonra yüksek lisansını Yıldız Teknik Üniversitesi'nde, doktora eğitimini de Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nde (ODTÜ) tamamladı.

Ardından 2019'da İstanbul Gelişim Üniversitesi'nde göreve başladı. Anadili Japoncanın yanı sıra İngilizce, Türkçe ve Azerbaycan Türkçesi'ni ileri seviyede biliyor.

Wakizaka, Ermenice ve Gürcüceyi de temel seviyede konuşabiliyor. Japon akademisyen, İstanbul Gelişim Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü'nde öğretim üyesi olarak görev yapıyor.

Keisuke Wakiazaka, dün Ermenistan'a geçmek isterken pasaport kontrolünde birtakım sıkıntılar yaşadı.

Kötü muameleye maruz kaldığını ardından da sınır dışı edildiğini ifade eden Wakiazaka yaşadıklarını Independent Türkçe'ye anlattı.

Yaşananların şokunu üzerinden atmaya çalıştığını belirten akademisyen, başına gelenlerin diplomatik teamüllere, ikili ilişkilerde kaydedilmeye çalışılan iyileştirme çabalarına ve insan haklarına uygun olmadığını söyledi.

"Geçen sene gittiğimde sorun yaşamadım"

Keiske Wakizaka, Erivan, Gümrü ve Goris'i kapsayan 2 haftalık bir seyahat planladığını ancak can sıkıcı bir durumla karşılaştığını belirtti.

Ermenistan'da konaklayıp, arkadaşlarını ziyaret etmeyi ve kitapçıları gezmeyi düşündüğünü aktaran Wakizaka, geçen sene ilk kez gitti ülkede olumsuzlukla karşılaşmadığını ifade etti. 

Bu yıl giderken başına bir şey geleceğini hiç düşünmediğini anlatan Wakizaka, ancak geçen yılla kıyaslanmayacak tamamen farklı bir tabloyla karşılaştığını kaydetti.

"5 saat psikolojik baskı, manevi işkence gördüm"

Kafkasya üzerinde yoğun araştırma yapan bir akademisyen olduğunu, Ermenistan'ı yakından tanıyabilmek için bu dili öğrendiğini dile getiren Wakizaka, "Pek çok yazı, makale, sunum ve kitap bölümleri içeren çalışmalarda bunu kullandım. Maalesef 5 saat boyunca 'psikolojik baskı ve manevi işkence' gördüm" şeklinde konuştu.

 

Keisuke Wakizaka İGÜ.png
Keisuke Wakizaka / Fotoğraf: İGÜ

 

"Ermenistan'ı yakından tanımak için Ermenice öğrendim ama onlar bunu riskli gördü"

37 yaşındaki Keisuke Wakiazaka sözlerini, "Saat 16.00 - 17.00 sularında Gürcistan'dan Ermenistan'a girmeye çalıştım. 21.00-22.00 gibi Gürcistan sınırına döndürdüler. Ben oradaki insanlara saygı için Ermenice öğreniyordum ama onlar bunu tehlikeli, riskli gördü. Eserlerde Ermenistan'ı mümkün olduğu kadar objektif biçimde yorumlamaya çalıştım. 'Sen neden Ermenice biliyorsun', 'Ermenistan'ı niye araştırıyorsun?' diye sordular. Hangi devlet söz konusu olursa olsun taraf tutmak olmaz, yanlış olanı eleştirmek gerekli. Bölgeyi daha iyi araştırmak ve anlamak için dil bilmek ve sahaya sürekli girip çıkmak lazım" diyerek sürdürdü.

"Türk milliyetçisi arkadaşlarımla çektiğim fotoğrafları göstererek, beni ajan olarak suçlamaya çalıştılar"

Sınır kapısının şefinin kendisini başka bir odaya aldığını ve 'Ermenistan'da ne işin var' şeklinde bir sorguya tabii tutulduğunu aktaran akademisyen, sözlerine şöyle devam etti:

Turist olarak geldiğimi söyledim ama şef 'hayır, siz Türk ajansınız' dedi. Telefonumu elimden aldı. WhatsApp, Messenger, Facebook yazışmalarımı ve fotoğraflarımı inceledi. Ekran görüntüleri almış. Benim Türk milliyetçisi arkadaşlarımla çektiğim fotoğrafları göstererek, beni ajan olarak suçlamaya çalıştı. Telefonla konuşmama izin vermediler. Psikolojik ve manevi işkence gördüm. Beni saatlerce o odada tuttu ve ayrıca turist olarak geldiğimi anlatmaya, arkadaşlarımı ziyaret edeceğimi söylememe rağmen şef, masaya sert şekilde vurup bağırarak beni korkutmaya çalıştı. Başka bir eleman da tabancayı yüzüme dayadı, 'Turist demeyeceksin' diye beni tehdit etti. 'Türk milliyetçiler 5 sene Ermenistan'da hapis yatacak' diye beni tehdit etti, manevi işkence yaptı. Psikolojik baskı gördüm."

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

 

"'Soykırım var' diyeceksin' sözleriyle tehdit edildim"

Kendisine 1915 Ermeni olaylarını ve Karabağ'da yaşananlara ilişkin de soru sorulduğunu ileri süren Keisuke Wakizaka, bir akademisyen olarak kendi fikirlerini anlatmaya çalıştığını savundu.

Wakizaka, Ermeni yetkili tarafından  "Soykırım var diyeceksin" sözleriyle tehdit ettiğinini de öne sürdü.

"Görevli, Asala ve Taşnak Partisi'ni övdürmeye çalıştı" 

Karabağ konusunda ise Ermeni görevlinin kendi tarafını haklı göstermeye ve fikirlerini empoze etmeye çalıştığını savunan Wakizaka, "Asala ve Taşnak Partisi'ni övdürmeye çalıştı, 'Bizim milli kahramanımız' dedi" ifadelerini kullandı. 

Ermeni yetkililerinin Karabağ'ın uluslararası açıdan Azerbaycan toprağı olduğunu anlatmaya çalıştığını anlatan Wakizaka, "Uluslararası insan hakları ihlâllerini net ve açık şekilde yaptılar. Benden istedikleri yanıtları almayan bir yetkili anahtarını fırlattı. Kafama silahını dayadı ve beni Türk ajanı olmakla suçladı" dedi. 

Daha sonra Ermeni polisler tarafından Gürcistan sınırına götürülen söyleyen Wakizaka, "Sonuçta casus olarak değil, akademisyen olarak ülkeye girmeye çalıştım ama onlar her türlü bahane üreterek beni casus gibi görmeye ve bana karşı baskı uygulamaya çalıştılar" şeklinde konuştu.

"Türkiye'ye düşmanca tutuma sahip kişiler, devletin önemli kadrolarında yer alıyor"

Wakizaka'ya göre sınırda yaşanan bu tip olaylar, Türkiye - Ermenistan ilişkilerini iyileştirme çabalarına da ket vuruyor:

İkili ilişkileri iyileştirmeye yönelik çalışmalar var ama bu tür terör zihniyetine sahip, Türkiye'ye düşmanca tutuma sahip kişiler, devletin önemli kadrolarında yer alıyor. Böyle bir durum devam ettiği sürece Türkiye ve Ermenistan arasındaki ilişkilerin iyileşmesinin son derece zor olacağını vurgulamak isterim."

 

Türkiye-Ermenistan ilişkileri merak ve ilgiyle takip ediliyor
Fotoğraf: AA

 

"AB ile ilişkilerini güçlendirmeye çalışan Ermenistan'ın hedefine ters düşüyor"

Japon akademisyene göre Ermenistan sınır yetkilisinin muamelesi, ülkenin Batı ile yakınlaşma çabalarını da zora sokuyor.

'Ermenistan'ın Avrupa Birliği'yle ilişkilerini güçlendirmeye çalıştığı dönemdeki bu tutumunun ülkenin siyasal hedefine ters düştüğü ve meşruiyetine zarar verdiği' yorumunu yapan Wakizaka, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü: 

İnsan hakları, demokrasi ve özgürlük konusunda Ermenistan'ı Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan'dan üst sırada tutmaya çalışıyorlar ama tabii ki bu yapılanlar, bunu şaibeli duruma düşürüyor. Bu tarz davranışlar; insan hakları, demokrasi ve özgürlükleri pekiştirmeye yönelik çalışmaları boşa harcatıyor ve Ermenistan'a duyulan güven ciddi biçimde sarsılıyor."

"Paşinyan yeterli müdahalede bulunamıyor"

Japon akademisyen Keisuke Wakizaka, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan'ın da yeterli müdahalede bulunamadığı gerekçesiyle ilişkilerin şu an için pek ümit vermese de ileride düzelebileceğine dair umudunu koruduğunu da sözlerine ekledi.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU