Elazığ ve Gürün afet bölgesine dahil edildi; peki Mersin, Niğde, Batman, Mardin?

Depremden etkilenen ama afet bölgesinin dışında bırakılan yerler tartışılıyor

Fotoğraf: AA

Türkiye'nin yaklaşık 20 ilini sarsan depremlerin ardından felaketin boyutları netleşmiş değil.

Bu illerden 10'u 6 Şubat'ta, Elazığ ise 15 Şubat'ta afet bölgesi ilan edilmişti. Son olarak Sivas'ın Gürün ilçesi de 17 Şubat'ta bölgeye dahil edildi.

Ancak depremden etkilenmesine rağmen, kapsam dışında bırakılan bazı illerin ve ilçelerin durumu da birer tartışma konusu haline geldi.

Bu yerlerde yaşayanlar yerel medya organları ve sosyal medya aracılığıyla şikayetlerini dile getirirken, yerel yöneticiler ve milletvekilleri de yetkililerle görüşerek, hatta TBMM'ye kanun teklifleri vererek çeşitli girişimlerde bulunuyorlar.

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, HDP Batman Milletvekili Necdet İpekyüz ve Bağımsız Mardin Milletvekili Tuma Çelik'le konuştuk.
 

aa.jpg
Görsel: AA

 

"Mersin'i depremden çok göç vurdu"

Afet bölgesine alınması tartışılan yerlerin başında Mersin geliyor.

Mersin, 13,5 milyonluk nüfusun yaşadığı deprem bölgelerinden en fazla göçü alan şehir olurken, artan büyük göç şehri olumsuz etkilemeye başladı.

400 bini resmi olmak 1 milyona yakın göç aldığı belirtilen şehrin nüfusu bir anda 3 milyona çıkarken, kentteki yayla ve yazlık evler de doldu. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Öyle ki kimine göre Mersin'i deprem değil, göç vurdu. İlde depremzedeler dışında savaş nedeniyle göç etmiş 200 ila 300 bin arasında Rus ve Ukraynalı da bulunuyor.

Mersin ayrıca 250 binden fazla Suriyeli sığınmacıya da ev sahipliği yapıyor.

Bu arada ev kiralarının kimi yerlerde 2-3 katına çıktığı görülüyor. Tahminlere göre ilin nüfusu yüzde 40 arttı.

Altyapının yetersiz kaldığı kentte barınma sağlık ve eğitim konusunda sıkıntılar yaşanıyor. Halk Ekmek büfelerinde yoğun kuyruklar oluşuyor.

Ayrıca, henüz merkezi bütçeden ihtiyaçları karşılayacak çapta kaynak aktarılmadığı söyleniyor. 

Bazı bölgelerde sıvılaşma riskinin olması ve bu alanlardaki yoğun yapılaşma Mersinlileri tedirgin ediyor.

Jeoloji Mühendisleri Odası İl Temsilcisi Erkan Demir, "Kentin yapı stokunun yarısından fazlası 40 yılın üzerinde binalardan oluşuyor. Bu da yakın civarda olacak 6 ve üzeri depremde risk barındırmakta" yorumunda bulundu. 

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, düzenlediği basın toplantısında ilin derhal afet bölgesine dahil edilmesini istedi ve TOKİ aracılığıyla 30 bin konuta ihtiyaç duyduklarını söyledi.

CHP Milletvekili Alpay Antmen, Mersin'in afet bölgesi ilan edilmesi için kanun teklifi verdi. 
 

 

"Niğde küçük şehir, kimse ilgilenmek istemiyor"

Deprem bölgesinden göç alan illerden Niğde'de ev kiralarının yüzde 25 ila 50 arasında arttığı söyleniyor. Şehir 5 bin 500 depremzedeye ev sahipliği yapıyor. 

"5 derece deprem bölgesi"nde olmasına rağmen halk o geceyi cami, okul ve spor salonlarında geçirmiş. Petrol istasyonlarında uzun kuyruklar oluşmuş.

Kentte can ve mal kaybı yok, ancak bazı binalarda çatlaklar görülüyor.

Niğdeli sosyal medya kullanıcıları sitemli paylaşımlarla yetkililerin ilgisini çekmeye çalışıyor. 
 

Ömer Fethi Gürer.jpg
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer / Fotoğraf: AA

 

Independent Türkçe'ye konuşan CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer'e göre, bu ilin de mutlaka afet bölgesine dahil edilmesi gerekiyor: 

Şu anda AFAD'ın ve bakanlığın tespit ettiği 30 bina boşaltıldı. Bunlar ağır ya da orta hasarlı binalar. Biri Bor Fizik Tedavi Merkezi, diğerleri TOKİ'nin Bor'da yaptırdığı lise, ortaokul, ilkokul.

Ayrıca Niğde Merkez'de bir ilkokul. Bir sağlık ocağı, iki cami depremden etkilendi. Müze de orta hasarlı. Şikayet aldığımız başka yerler de var, oralarda incelemeler bitmedi.

Niğde'nin mutlak suretle afet bölgesine dahil edilmesi çağrısını yaptım. Deprem özellikle Çayır, Şahinali, Selçuk gibi mahallelerde daha etkili oldu. Çünkü buraların zeminleri sorunlu.

Niğde-Bor arası tamamen bağ bahçeydi. Niğde'de iki fay hattı var, biri Ecemiş, öbürü Tuz Gölü fay hattı. Bilim insanları 'bunların büyük deprem üretmeyeceğini' söylüyor. Bugün o faylardan birinde 5.3'lük deprem oluştu. İki yıl önce de aynı bölgede benzer bir deprem olmuştu.

Birkaç yerde çatlayan yapılar var, yıkılma yok. Haklı olarak vatandaş da diyor ki; 'Biz ölünce mi dikkate alınacağız?' Twitter'da paylaştığım videolara bakın, kolonlar paramparça…

 


"Kayseri tamamen afet bölgesine alınamaz ama Sarız…"

Kayseri'de de can kaybı yok, sadece panikten dolayı 5 kişi yaralandı.

Ancak tespit edilen ağır hasarlı bina sayısı 433'e yükselmiş durumda. İlaveten 22'si orta, bin 633'ü az hasarlı yapı mevcut. 

Kayseri, MTA (Maden Tetkik ve Arama Kurumu) haritasına göre deprem açısından riskli bölgede bulunmuyor.

Ancak İstanbul Üniversitesi'nden Prof. Dr. Okan Tüysüz'a göre, şehrin zayıf zeminini dikkate alarak hazırlıklı olmak gerek.

Hatta Jeoloji Mühendisleri Odası Kayseri İl Temsilcisi Mustafa Umut Özdemir'e göre olası bir depremde 3-5 bin binanın yıkılma ihtimali var.

Kayseri Emlakçılar Odası Başkanı Selim Atasoy, bununla ilgili olarak "Apartmanlardan müstakil evlere göç başladı" diyor.

Fakat bir ilçenin durumu özellikle dikkat çekiyor. Independent Türkçe'ye konuşan CHP Milletvekili Çetin Arık ve İYİ Parti Milletvekili Dursun Ataş en azından Sarız'ın afet bölgesine dahil edilmesi gerektiğini söylediler.
 

Çetin Arık.jpg
CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık / Fotoğraf: AA

 

Çetin Arık, şunları ifade etti:

Sarız, Elbistan'la, Afşin'le, Göksun'la sınırı olan bir ilçemiz. Can kaybımız yok ama çok sayıda ev ağır hasarlı ve yıkık olan evlerimiz var. İlçede depremden önce dahi kamu binalarının yüzde 90'ı çürük raporu almış. Hepsi şu anda ağır hasarlı. Ama her ne hikmetse, küçük bir ilçe olduğundan mıdır nedir, Sarız afet bölgesine alınmadı. 

Bununla ilgili kanun teklifi verdim. İlgili kişilerle görüştük. Yetkililer konunun araştırılacağını söylediler. Çevre il müdürüyle de görüştüm. O da büyük ihtimal alınacağını, hasarın çok olduğunu söylüyor. Ama iktidar partisinden bir açıklama yok. Halbuki kalkınmayı kırsaldan ve Sarız'dan başlatacağız demişlerdi. 

Kayseri'de ağır hasarlı, yıkımı devam eden binalarımız var. Ama hasarın boyutuyla ilgili net açıklama yok. Merkezde çok yüksek katlı binalar var. Vatandaş hala evine giremiyor. Bağı olan bağına, köyü olan köyüne gitti. Kayseri diken üzerinde. Bizim evimiz de ağır hasarlı. 

İYİ Parti Milletvekili Dursun Ataş.jpg
İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş / Fotoğraf: AA

 

Kayseri'nin Sarız İlçesi'nin durumuna dikkai çeken İYİ Parti'li Dursun Ataş da "Belediye diyor ki '3 bina yıkılacak'; bakanlık diyor ki '25 bina yıkılacak'; kime inanacağımızı bilmiyoruz. Kendimden biliyorum, benim evim çatladı. Oğlumun evi, kardeşlerimin evi, Pınarbaşı'ndaki benzinliğimizde de çatlak var. Ama bunlar kolon çatlağı mıdır, duvar çatlağı mıdır, gelip de inceleyen olmadı" diye konuştu.

Dursun Ataş, sözlerine şunları ekledi:

74 bin bağımsız alanda çatlak olduğu söyleniyor. Esnaflar belediyeye gitmişler, yeter artık ne yapacaksanız yapın dükkânlarımızı açalım diye... 

Sarız'daki evlerde yıkık çok fazlaydı. Yıkılmamış ama kullanılamaz hale gelmiş hasarlı evler vardı. Cami yıkılmıştı, 150'den fazla ahır yıkılmıştı. Depremin merkezi Sarız'a Elazığ'dan daha yakındı. Oradaki evler tek katlı köy evleri olduğundan dikkat çekmiyor ama insanlar mağdur durumda. Kayseri tamamen afet bölgesine alınamaz ama Sarız alınmalıdır, bu net. 


"Batman afet bölgesine dahil edilmeli, çünkü zemin…"

Batman'da da çok sayıda bina ve iş yeri kullanılmaz hale geldi. 2'si ağır olmak üzere 40 binada hasar var.

İlk depremlerin yaşandığı gün, AFAD ekipleri Batman'da kar ve fırtınayla boğuşmaktaydı. Şehir halkı o zor geceyi sokakta ateş yakarak geçirdi.
 

Necdet İpekyüz.jpg
HDP Batman Milletvekili Necdet İpekyüz / Fotoğraf: MA

 

Şimdiki durumu öğrenmek için aradığımız HDP Batman Milletvekili Necdet İpekyüz, kentin durumu hakkında şunları söyledi:

Üç gün önce TMMOB'la yaptığımız görüşmede gerçeği anladık. Batman deprem açısından en riskli yerlerden biri. Herkes Lice'yi, Bingöl'ü konuşuyor ama jeoloji mühendisleri Batman'da da birçok yerin yıkılabileceğini söylüyorlar. Çünkü tarım arazilerine yapılan binalar var. Zemin açısından çok riskli olduğunu dile getirdiler. Yani Batman'ın da bir şekilde bu illerden biri sayılıp, önlem alınması ve yarının inşasına başlanması gerekiyor.

Adıyaman'dan ciddi bir nüfus Batman'a göç etmiş. Neredeyse 4 bin tespitli kişi var. Bir kısmı akrabalarına gelmiş, bir kısmı ev kiralamış. Geçenlerde bir köye gittik, sadece İskenderun'dan gelen 40 kişi vardı. Bize akrabalarının yanına sığındıklarını ve geri dönemeyeceklerini söylediler.


"Mardin'in dahil edilmemesi doğru karar"

Mardin ve ilçelerinde de deprem sonrası hasar gören işyerleri ile okul ve bazı kurumların binaları tahliye edilerek yıkımına başlandı. Toplamda 200'den fazla bina hasarlı.

Ayrıca Midyat'ın Ortaçarşı Mahallesi'nde 100 işyerinin yıkımına başlandı.

Peki, Mardin de afet bölgesine dahil edilmeli mi?

Bağımsız Mardin Milletvekili Tuma Çelik'le konuştuk. 
 

Tuma Çelik.jpg
Mardin Milletvekili Tuma Çelik / Fotoğraf: AA

 

"Burası deprem bölgesi değil, faylardan çok uzaktayız. Ama tabii ki Pazarcık ve Elbistan depremleri Mardin'de de şiddetle hissedildi" diye konuşan Tuma Çelik, sözlerini şöyle tamamladı:

Mardin ekonomik bakımdan durumdan etkileniyor. Biliyorsunuz ilin ekonomisi turizme dayalı. Fakat her şeye rağmen afet bölgesine dahil edilmesine gerek yok. Faydacı yaklaşıp neden bizi de eklemediler demeye gerek yok. Bence bu isabetli bir karar. 

Sadece Midyat ilçesine 6 bin 500 kişi geldi. Tabii bu kaymakamlığın verdiği rakam. Bunun dışında ailelerini akrabalarını da getirenler var. Mesela bana başvuran birkaç aile var. Onlar bu rakamın içinde değil.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU