Tunus'ta intihar saldırıları neden yeniden patlak verdi?

IŞİD'li iki intihar eylemcisi tarafından başkent Tunus’taki ABD Büyükelçilik binasının güvenlik kordonunu hedef alan bir bombalı saldırı düzenlendi

Tunus'ta ABD Büyükelçiliği yakınındaki saldırı / Fotoğraf: AFP

Tunus’un Libya sınırında bulunan Bingirdan şehrinde 7 Mart 2016’da onlarca teröristin saldırı girişiminin başarısızlığa uğratılmasıyla yazılan ‘Bingirdan Destanı’nın henüz dördüncü yılı dolmamıştı ki ‘IŞİD’in Tunus’taki ilk emirliğinin’ kurulması hedeflenen bir dönemde, bir grup terörist, başkent Tunus'taki ABD Büyükelçiliği yakınında intihar saldırısı düzenlediler.

Tunus'un her yıl kutladığı ve IŞİD'in Kuzey Afrika'da güçlenmesinin ardından yaşadığı ilk ve en büyük yenilgisi olan Bingirdan Destanı, terörle mücadelede güvenlik ve askeri çabaların gururu olarak kabul ediliyor.

Yıldönümünde simgesel intikam

Bingirdan’da ilk ve en büyük yenilgilerinden birini yaşayan IŞİD, destanın dördüncü yıldönümünü, Tunus ve başta terörle mücadelede ilk ortağı olan ABD olmak üzere müttefiklerine birden fazla mesaj göndermek için kullandı.

IŞİD'li iki intihar eylemcisi tarafından başkent Tunus’taki ABD Büyükelçilik binasının güvenlik kordonunu hedef alan bir bombalı saldırı düzenlendi. Saldırıyı gerçekleştiren teröristler Salim ez-Zenadi ve Habib Laaka, büyükelçiliğin bulunduğu yerden fazla uzak olmayan bir mahallede yaşıyorlardı. İkisi de ‘terör örgütü üyesi olmak’ suçundan hapishanede yatmış ve bir tanesi henüz yakın zamanda çıkmıştı.

Terör örgütleri, hâlâ aktif olduklarını hatırlatmak amacıyla faaliyetlerini zamana bağlı bir çerçevede yürütmek için belirli tarihler benimserler. Bu örgütler geçtiğimiz yıl 25 Haziran’da Tunus'un doğusunda yer alan turizm merkezi Susa kentinde, onlarca yabancı turistin ölümüyle sonuçlanan intihar saldırılarının yıl dönümüyle eş zamanlı saldırılar gerçekleştirdiler.

Terör mesajları

ABD Büyükelçiliği’ni hedef alan intihar saldırısının, Bingirdan’daki başarısız saldırı girişiminin yıldönümünde yapılması, Tunus ve müttefiklerine hazır oldukları, harekete geçebilecekleri ve eylemlerde bulunabileceklerini gösteren birçok mesaj taşıyor. Öte yandan tekfirci konuşmaların Tunus'un siyaset sahnesine geri dönüşü, bu örgütlere büyük bir cesaret verdi.  Bu konuşmalarda, parlamentoda kendilerini temsil eden ve ahlaki destek veren bir takım platformlar buldu.

Bu gelişme ayrıca örgütün, özellikle Libya, Mali ve Nijer başta olmak üzere bölge ülkelerine gelen yüzlerce paralı asker ve teröristle bağlantı kurması ve örgüt yanlısı Tunusluların bir kısmının uyuyan hücrelerle olan bağlantılarını yeniden canlandırmasıyla ilgili. Bu durum, örgütün eyleminin, terörist grupların Libya'daki hareket özgürlüğünü tekrar kazanmasının ardından geldiğini de ortaya koyuyor.

Bir subay öldü, beş güvenlik görevlisi yaralandı

Tunus İçişleri Bakanı Hişam el-Meşişi yaptığı basın açıklamasında, saldırının başlarında kask olan motosikletli iki terörist tarafından el yapımı bomba ile sabah saat 11:00 sularında gerçekleştiğini ve saldırıda üst düzey bir subayın öldüğünü, beş güvenlik görevlisi ve yoldan geçen bir kadının yaralandığını söyledi.

Tekfirci konuşmaların yeniden başlaması

Gazeteci Wafa Diase, Independent Arabia’ya değerlendirmede, terörist grupların siyasi partilerin uygulamalarından yararlanarak şiddeti körükleme ve ülkeyi 2012’deki sürece döndürme girişimlerinde bulunduklarını söyledi. Parlamentoda bu örgütlerden bazılarının temsilcilerinin olduğunu söyleyen Diase, parlamentodaki bir grup milletvekili arasındaki tartışmalar, karşılıklı suçlamalar ve hakaretlerin onlara uygun zemin hazırladığının da altını çizdi. ‘Tekfirci terörün’ ortaya çıkmasının veya kaybolmasının zemindeki güç dengesiyle ilgili olduğunu söyleyen Diase, başta Nahda Hareketi olmak üzere siyasi partiler içinde artan gerilim çerçevesinde şiddet meydanının bu meydanda yer alan tarafların sayesinde sakinleşebileceğini vurguladı.

Bu gelişmeler, ulusal ve uluslararası medyanın dikkatini ve ilgisini çekmek için tüm fırsatlardan yararlanmaya çalışan ve ‘yanlış bir zafer’ hissine kapılan aşırılık yanlısı gruplar tarafından göz ardı edilmedi.

El-Battar Tugayı mesajı

Birkaç gün önce Bingirdan’daki operasyonun detaylarının ilk kez yer alacağı, ‘Bingirdan Destanı’ başlıklı bir kitap yayınlayan terör örgütleri üzerine araştırmalar yapan Muhammed Zuveyb İndependent Arabia’ya yaptığı değerlendirmede, ABD Büyükelçiliği’ni hedef alan saldırının Bingirdan’daki IŞİD'in el-Battar Tugayı'nın aldığı yenilginin dördüncü yıldönümü ile çakışmasının, teröristlerin Tunus'ta hala eylemlerde bulunabildiklerini gösterme isteğinden kaynaklandığını söyledi. Zuveyb, özellikle ABD Büyükelçiliği’nin hedef alınmasının ise ABD’ye açık bir siyasi mesaj olduğunun altını çizdi.

Tunus ve ciddi zorluklar

Emekli bir subay olan Zuveyb, bugün gerçekleştirilen terör saldırısının Tunus ve başta ABD olmak üzere müttefiklerine karşı terör örgütlerinin aldığı intikam mesajı taşıdığını söyledi. Bu durumun, çatışma alanlarından geri dönenlerle ve terör suçlamalarıyla girdikleri hapishanelerden serbest bırakılanlarla başa çıkma stratejilerini değiştirmeyi zorunlu kıldığını vurgulayan Zuveyb, bu kişilerin içinde bulundukları çatışma bölgelerinde işledikleri suçlardan veya terör örgütü üyesi oldukları için ceza almaktan kaçınabiliyor olmaları nedeniyle söz konusu stratejilerin, işe yaramadığının ortaya çıktığını söyledi. Zuveyb,  "Bugün bu kişilerle, Tunus'un çıkarları ve ulusal güvenliğiyle çelişen gündemlere sahip tarafların müdahalesi olmadan, sıkı bir şekilde ilgilenilmesi gerekmektedir" diye konuştu.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Independent Türkçe için çeviren: Seda Demiröz

independentarabia.com/node/100351

DAHA FAZLA HABER OKU