1 Nisan sabahı

Altan Tan Independent Türkçe için yazdı

Yerel seçimlere sayılı saatler kaldı.

Tabii, her seçim döneminde olduğu gibi, karşılıklı suçlamalar, manipülasyonlar, bel atı vurmalar, karalamalar, yönlendirmeler, yalan ve iftiralar gırla gidiyor.

Herkes elindeki son taşları son bir hızla rakiplerinin üzerine atıyor.

Pazar gecesi seçim sonuçları açıklandıktan sonra, 1 Nisan 2024 sabahı itibarıyla Türkiye yeni bir siyasi atmosfere uyanacak.

Bazı partiler misyonunu tamamlamış olacak, bazı partilerde ciddi düşüşler, seçim sürecinde yapılan ciddi yanlışlıklar gürültülü bir şekilde tartışılacak.

Özetle, herkes önce kendi mahallesine bir hesap vermek zorunda kalacak.
 


Bu, AK Parti için de CHP için de İYİ Parti için de DEM Parti için de geçerli.

"Neleri doğru yaptık?", "Neleri yanlış yaptık?", "Ne yaptık ve ne netice elde ettik?" diye, patırtılı, gürültülü bir şekilde tartışılacak. 

Çok detaylara girmek ve sizleri ayrıntılara boğmak istemiyorum.

Tabii ki bunların bir sonucu olur; bazı partiler, bazı kişiler, bazı gruplar siyaset sahnesinden çekilir, bunların yerine yenileri gelir. 

Türkiye'nin önünde bundan sonra -eğer sürpriz bir seçim olmazsa, ki onun da şartları pek mümkün gözükmüyor- yaklaşık 4 yıl boyunca seçim yapılmayacak.

Bir ihtimal var: Eğer Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, tekrar cumhurbaşkanı olmakta ısrar ederse, onun da yolu meclisten geçiyor.

Eğer meclis bir erken seçim kararı alırsa, Cumhurbaşkanı Erdoğan tekrar aday olabiliyor.

Bunun için de 360 oy geçerli.

Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan bu yola girerse, bunu isterse -ki isteyeceği ile ilgili belirtiler çok- o zaman seçim tarihinden bir yıl önce; 2027 yılı içerisinde bir erken seçim beklenebilir.

Özetle, 2027 yılını dahi esas alsak, önümüzde 3 yıl seçimsiz bir dönem var.

Bu dönem zarfında iktidar ne yapacak, kendini yenileyebilecek mi? 

MHP'lilerin, Ülkücülerin tabiriyle, "titreyip kendine gelebilecek mi?"

Yoksa, kan kaybı, moralsizlik, erime devam mı edecek?

Bunu hep beraber göreceğiz.

Tabii, görmek istediğimiz en önemli şey de Türkiye'nin önüne alternatif, yeni bir siyaset, yeni siyasi partiler, yeni siyasi fikirler, yeni kadrolar gelecek mi?

Bugüne kadar iktidarın devam etmesinin en büyük sebebi,

Muhalefetin doğru düzgün bir muhalefet yapamaması;

Halkın önüne bir alternatif koyamaması;

Kendine bir çekidüzen verememesi oldu.

Bugünkü manzaraya bakıp, dünü değerlendirip, geleceğe bir perspektif sunmaya kalkarsak; ne yazık ki tablo o kadar iç açıcı değil.

Mevcut siyasi partiler ve mevcut siyasi aktörlerde yeni, dinamik, tatmin edici, sorunları çözü bir performans gözükmüyor.

Ama bizim halkımızın çok güzel bir sözü var:

Gün doğmadan neler doğar.


Ve;

Her karanlık gecenin bir sabahı vardır.

Yani, gece sürekli devam etmez, mutlaka sabaha çıkılır.

Onun için ümit ederiz ki;

Bu seçimler bu şekliyle kazasız belasız şekilde geçer,

Seçimden sonra da herkes külahını önüne koyup, doğru düzgün bir özeleştiri yapar;

Önce kendini düzeltir, sonrasında da memleket için yeni, doğru, tatmin edici şeyler ortaya koyar.

Ben şahsen Türkiye'den ümitvarım.

Çünkü yüzyıllardır, hatta son 30, 40 yıldır bile Türkiye, ne badirelerden ne çalkantılardan geçti, yine bir şekilde yoluna devam etti.

İnşallah aklıselim hakim olur, doğru bir değerlendirmeden sonra yeni ufuklar açılır; 

Milletin bu sıkıntıları hafifler, düzelir;

Ve Türkiye, demokratik, refahı eşit paylaşan, adaletli bir ülke haline gelir.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU