Özgür Özel, Tunceli'de konuştu: DEM Partisiyle Tayyip Bey istemiyor diye ilişkimizi koparacak kadar seçmene saygısız değiliz

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "Hepinizden destek bekliyoruz. Güç verin bize Tunceli'yi kazanalım, Türkiye'yi kazanalım." dedi

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, eski Tunceli Milletvekili Kamer Genç’i anma töreninde konuştu. Anma törenine CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, CHP İstanbul Milletvekili Yüksel Mansur Kılınç ve Nazımiye Belediye Başkanı Cafer Kırmızıçiçek ve Kamer Genç’in eşi Sevim Genç de katıldı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Özgür Özel'in Tunceli'de yaptığı konuşmadan öne çıkanlar şöyle:

"2 metre karın içinde yerine teslim etmiştik"

Büyük bir heyecan, büyük bir gurur içindeyim. 2016 yılının Ocak ayında bugün Sevgili Veli Ağbaba ve Nurettin Demir ile -her ikisi yine iki yanımda- Kamer Ağabeyimize verdiğimiz sözü yerine getirmek üzere, 2 metrelik karın arasından buraya ulaşarak kendisini söz verdiğimiz gibi ellerimizle yerine teslim etmiştik. O günden sonra bugün 8’inci kez aynı tarihte, aynı günde buradayız. Hangi makamda, hangi görevde, hangi mevkide olacak olursak olalım yine kendisinin ölüm yıl dönümünde Allah sağlık verdikçe, bir başka engel olmadıkça burada olacağız. Ben son 9 yıldır, 22 Ocak günlerinde Veli Ağbaba, Nurettin Demir ve Sevim Abla ile birlikte buradayım. Bundan öncekilerde CHP Milletvekili ve CHP Grup Başkanvekili sıfatıyla buradaydım, bugün partinin Genel Başkanı olarak buradayım. CHP’de genel başkanlık şöyle bir sıfattır: 1 milyon 600 bin üye bu makama layıktır. İçlerinden birisi bu görevi yapar. Atatürk’ün, İsmet Paşa’nın, Bülent Ecevit’in koltuğunda tüm CHP’liler adına oturur.

Mezarının başında söz verdiği gibi selfie çekti

Ve böyle günlerde, burada Genel Başkan’ın varlığı bütün CHP’lilerin varlığı demektir. Ben bugün partimin en yeni kaydolmuş, 18 yaşını yeni doldurmuş üyesinden en kıdemli 100 yaşındaki üyemize kadar hepsinin gönülden Kamer Genç’in ailesine bir kez daha taziyelerini, iyi dileklerini iletmek ve tarih önünde en haklımız Kamer Genç’in mezarı başından bütün Türkiye’ye bir kez daha seslenmek üzere buradayım. Hatta biz onunla selfie çekerdik, Twitter’a koyardık. Ölümünden bir 15 gün önce kendi evinde ziyarete gittiğinde Veli Ağbaba, ‘Bakalım bundan sonra kiminle selfie çekeceksiniz’ dediğinde, o beni aradı ‘Ne yaparız’ diye. ‘Bir yolunu buluruz’ dedik. Bu resim, ondandır. Her sene geliriz buraya, birazdan 9’uncu kez çekeceğiz, biz selfie’mizi çektiririz Kamer Ağabey’i unutturmamak için.

Keçi çobanlığından TBMM'ye

Çünkü kendi hayat hikayesini ben dinledim: ‘Ben 1940’ta doğdum. Babandan 3 yaş büyüğüm. İlkokula kadar keçi kovaladım. Bizim orada okul yaşı gelince bir karar verilir, ya keçinin peşinden gidersin ya okula gidersin. Biz okula gittik. Keçinin peşinden gitmedik. Yürüyerek, kar altında gittim. Yatılı okudum, evden ayrıldım’ dedi. Sonra bütün hikayesini anlattı; Ankara’yı, Sevim Abla’yı anlattı. Biz o günleri bunun mutlaka bir filminin bir kitabının olması gerektiğini düşündük. Ve daha sonra birlikte -Tansu da burada onun çok katkılarıyla, Nurettin Hoca’nın başkanlık yaptığı vakfımızla- bunu yapmak mümkün oldu. O kitap bir Cumhuriyet hikayesi. Kamer Genç’in hikayesi, Cumhuriyet’in hikayesi. Tunceli’nin, Nazımiye ilçesinin Ramazan köyünde keçi güden bir çocuğun Cumhuriyet’in imkanlarıyla gelip hakim olduğu, savcı olduğu, hukuk fakültesini bitirdiği, daha sonra Anayasa yapılırken orada olduğu, cumhuriyetin verdiği görevle o darbe anayasasına hayır oyu veren tek kişi olduğu, sonra defalarca milletvekili olduğu ve sözünü sakınmadığı ama görevini bildiği; vatana, bayrağa, millete bağlı, ülkenin bölünmez bütünlüğüne bağlı...Bu dağlarda onun hakkında ölüm emirleri verildiğinde bile bir adım geri atmadı.

"Kamer Genç gibi cesur olacağız"

Bundan sonra da doğru bildiğimizden geri gitmeyiz. Aynı onun gibi laikliği tartıştırmayız. Aynı onun gibi bayrağı, ülkenin bölünmez bütünlüğünü tartıştırmayız. Aynı onun gibi doğru bildiğimiz hiçbir şeyden geri durmayız. Onlar ne diyor diye düşünmeyiz. Onlar kendi bildiğini, kendi siyasetini yapacak; biz doğru bildiğimizi yapacağız. Biz emanete sahip çıkacağız. Emanet, Atatürk’ün emanetidir. O emanete sahip çıkarken Kamer Genç gibi cesur, Kamer Genç gibi kararlı, onun gibi inatçı olursak bir gün geldiğinde hangi makamlarda, mevkilerde olduğumuzun ve ölürken hangi sıfatı taşıdığımızın önemi yok; kar, kış, yol demeden mezarının başında ailesi burada olur. Hem kan bağı olan ailesi hem CHP ailesi hem de Kamer Genç’i tanımış olmanın verdiği onur, mutlulukla ona yürekten sahip çıkan bizim gibi bütün bu kocaman ailesi yanında olur. Emin olun, Türkiye’nin 81 ilinde, 976 ilçesinde şu anda Kamer Genç adı geçtiğinde, odasında çınladığında herkesin yüzünde Kamer Ağabeyin o güzel gülümsemesi var. ‘Ben yılmam, korkmam, geri çekilmem, ben doğru bildiğimi söylerim, gerisini onlar düşünsün’ diye gülümsüyor Kamer Genç.

"Gelmeden Kemal Bey'i aradım"

Bütün CHP’lilerde kamer Genç’in bu kararlılığı olduğunda yüzümüz gülecek, sonra bu ülkedeki herkesin yüzü gülecek. Nazımiye’den size söz veriyoruz. Dün gelmeden önce Sayın Genel Başkanımızı aradım, dün akşam bir araya gelecektik, kendisinin programı olduğu için bu akşama erteledik. Bizim geleneğimizdir, gelmeden önce Kemal Bey’i ararız. ‘Memleketinize bir talimatınız, bir söyleyeceğiniz var mı’ deriz. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu çok selam söyledi. Sizin de selamlarınızı alıp ona götüreceğim. Herkesin bizden bir beklentisi var, şunu söylüyorlar: ‘Aman Kemal Bey’e vefalı olun.’ Hep şunu söylüyorum: Vefanın nasıl gösterileceğine ilişkin çok tarif var ama benim anladığım vefa şu: Bir önceki genel başkana vefa, partisini iktidar yaparak olur. Biz partisini Nazımiye’de, Tunceli’de ve Türkiye'de iktidar yapacağız. Genel Başkanımıza da Deniz Baykal’a da Bülent Ecevit’e de İsmet İnönü’ye de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e de vefamızı onların partisini iktidar yaparak göstereceğiz. Sakın, Kamer Ağabey’in yolundan ayrılmayın. Onun yolu doğruluk, dürüstlük yoludur. 

DEM Parti'yle diyalog mesajı

Özgür Özel ve beraberindekiler, eski CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç için Nazımiye'de düzenlenen anma programına katıldıktan sonra il merkezine geldi. Moğultay Mahallesi'ndeki CHP İl Başkanlığını ziyaret eden Özel, partililerle buluştu. Özel, burada yaptığı konuşmada, 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri sürecine girdiklerini ve Türkiye'nin 81 ilinde çok önemli çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Parti olarak seçimlere motive olduklarını belirten Özel, CHP'nin adaylarının yeşili, doğayı seven, koruyan, doğaya ihanet etmeyen, kente ihanet etmeyen, kentin değerlerini savunan, kentin değerlerine sahip çıkan, yönettiği kentlere değer katan kişiler olduğunu ifade etti.

Özel, diğer siyasi partilerle yaptıkları görüşmelere değinerek, "Randevu istediler, verdik geldiler, görüştük. Seçimlerini yaptılar, tebrik ettik, hayırlısı olsun ziyaretine gittik. Şuradan ilan ediyoruz ki bizim DEM Partisiyle Tayyip Bey istemiyor diye ilişkimizi koparacak kadar seçmenine saygısız değiliz." dedi.

Özel, yerel seçimleri iyi değerlendirmeleri gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

Ben hem Tunceli'de hem de 81 ilde özellikle elimizdeki 11 büyükşehirde büyük bir başarı elde edeceğimizi görüyorum. Büyükşehir belediyelerimizi koruyacağımızı, sayısını Ege'deki 4 il başta olmak üzere Denizli'den, Manisa'dan, Balıkesir'den ve Bursa'dan başlayarak artık Cumhuriyet Halk Partili belediyeleri kıyı şeridinden içeriye doğru çoğaltacağımızı, İç Anadolu'da çok önemli belediyeler kazanacağımızı, ilk aklıma Kırıkkale geliyor, Kastamonu geliyor ancak çok sayıda belediyeye kazanacağımızı ve şanlı bayrağımızı ve Cumhuriyet Halk Partisi bayrağını Tunceli'de Dersim belediyesine asacağımızı ve Tunceli'ye görülmedik hizmetleri hep beraber yapacağımızı buradan müjdeliyorum. Hepinizden destek bekliyoruz. Güç verin bize Tunceli'yi kazanalım, Türkiye'yi kazanalım.

Başak Demirtaş'ın adaylığı

Öte yandan Özel Başak Demirtaş'ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi için olası adaylığı ile ilgili soruyu da yanıtladı.

Özel şunları kaydetti:

Her Türk vatandaşının en doğal hakkı olan seçme ve seçilme hakkını kullanmaya ilişkin irade beyanı herkesin saygı duyması gereken bir yaklaşımdır. Bize karşı yapılan her türlü saygısız yaklaşımı boşa düşürmesi açısından son derece önemlidir.    

 

 

Independent Türkçe, AA

DAHA FAZLA HABER OKU