Dışişleri Bakanı Fidan: Sır değil, Amerika ile anlaşmazlıklarımızın olduğu bazı konular var

Fidan, Azerbaycan’ın antiterör operasyonu için, “Güney Kafkasya'da istikrar ve normalleşme için yeni bir fırsat penceresi araladı" dedi

Fotoğraf: AA

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Birleşmiş Milletler (BM) 78. Genel Kurulu'nun ardından New York Türkevi'nde basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu, soruları yanıtladı.

Fidan, New York'ta Ukrayna, Karabağ, Suriye, iklim değişikliği gibi stratejik önem taşıyan birçok görüşme yaptığını ve toplantılara katıldığını, görüşmelerin odak noktasının Rusya ve Ukrayna bağlamındaki gelişmeler başta olmak üzere bölgedeki barış ve güvenliği yakından ilgilendiren konular olduğunu dile getirdi.

“Bu fırsat penceresini Ermenistan'ın daha iyi değerlendirmesi gerektiğini düşünüyoruz”

Bakan Fidan, Azerbaycan'ın 19 Eylül'de başlattığı antiterör operasyonuna değinerek, temaslarında Azerbaycan'ın "haklı davasında daima yanında olduklarını" yinelediklerini söyledi.

Bu konuda BM Güvenlik Konseyi’nde tertiplenen toplantıya da katıldıklarını belirten Fidan, Karabağ operasyonunun "Güney Kafkasya'da istikrar ve normalleşme için yeni bir fırsat penceresi araladığını" vurguladı.

Fidan, "Bu fırsat penceresini vakit varken Ermenistan'ın daha iyi değerlendirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Komşu coğrafyamızda barış, istikrar ve refahın hakim kılınması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz" dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

“"Sır değil; Amerika ile anlaşmazlıklarımızın olduğu bazı konular var”

ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile görüşmesinin samimi ve yapıcı olduğunu dile getiren Fidan, görüşmede, ilişkilerin daha üst seviyeye çıkarılması için ileride atılabilecek somut adımları ele aldıklarını ifade etti.

Fidan, "Sır değil; Amerika ile anlaşmazlıklarımızın olduğu bazı konular var. Bunları ciddi müttefiklik ilişkisi içinde ve karşılıklı saygı temelinde ele almaktayız. Elbette, İsveç'in NATO'ya katılım süreci, Karadeniz Tahıl Girişimi ve Karabağ gibi bölgesel konuları da masaya yatırdık" diye konuştu.

"Kur'an-ı Kerim'e yönelik alçak saldırılar ve İslam karşıtı eylemler adeta bir salgın haline geldi"

Irkçılık ve yabancı düşmanlığının uzun zamandan beri görülmemiş seviyelere çıktığına dikkati çeken Fidan, "Avrupa'da kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim'e yönelik alçak saldırılar ve İslam karşıtı eylemler adeta bir salgın haline geldi" diye konuştu.

Fidan, Türkiye'nin bu durumla mücadelede öncü ve etkin rol oynadığının altını çizerek, "BM ve G-20'de kabul edilen ve kutsal kitaplara saldırıları kınayan kararlar, ayrıca, İsveç ve Danimarka'nın mevzuat değişikliğine gitmeye karar vermesi, İslam dünyasının ortak hareket ettiğinde sonuç alabileceğini gösterdi" dedi.

"PKK/YPG ve DEAŞ dahil tüm terör örgütlerine alan bırakmayacağız"

Fidan, Suriye konusunun uluslararası gündemdeki yerini koruduğunu ve istikrarsızlık üreten kriz halinin devam ettiğini belirterek, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve İranlı mevkidaşı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile Astana Dışişleri Bakanları Toplantısı'nda bu meselelerin görüşüldüğünü hatırlattı.

BM Genel Sekreterinin Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen'in de toplantıya katıldığını söyleyen Fidan, "İnsani yardımların devamı, siyasi sürecin canlandırılması, ateşkes ihlalleri ve başta PKK ve DEAŞ olmak üzere terör örgütlerinin yarattığı güvenlik sorunlarını ele aldık" diye konuştu.

Bakan Fidan, "Türkiye olarak, PKK/YPG ve DEAŞ dahil tüm terör örgütlerine ve bu tür maşalar üzerinden bölgemizde emperyal tasarımlar yapan çevrelere asla alan ve zemin bırakmayacağız" dedi.

Azerbaycan’ın antiterör operasyonu: “Tüm taraflara anlattık"

Bakan Fidan, değerlendirmesinin ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Azerbaycan'ın 19 Eylül'de başlattığı antiterör operasyonuna ilişkin soruya yanıt veren Fidan, "Azerbaycan'ın yaptığı counter-terror (antiterör) operasyonu artık başka çarenin kalmadığını gösteren operasyondu" dedi.

Azerbaycan-Ermenistan arasındaki ateşkes mutabakatından sonra üzerinde anlaşılan konuların bir kısmının Ermenistan tarafından hayata geçirilmediğini vurgulayan Fidan, "Zengezur Koridoru'nun açılması" ve "Karabağ'daki Ermeni etnik nüfusunun yaşadığı bölgede Azerbaycan egemenliğinin pratikte tesis edilmesi" konularının Azerbaycan'ın "uzun süredir sabırla beklediği" konular olduğunu aktardı.

Fidan, uluslararası toplumun ve görüşmelerin bir netice üretmemesi nedeniyle Azerbaycan'ın "gerekeni yapma zorunluluğunu" hissettiğini belirterek, Azerbaycan'ın bu hareketi yapmadaki zorunluluğunu ve gerekliliğini görüştüğü ilgili muhataplara ilettiklerini söyledi.

Söz konusu harekatın kısa süren bir harekat olduğunu kaydeden Fidan, "Sivil nüfusa dokunmayan, belli silahlı unsurların tasfiyesini hedef alan, Azerbaycan'ın bölgedeki yasal egemenliğinin yolunu açan noktasal bir faaliyet oldu. Bunu da tüm taraflara anlattık" ifadelerini kullandı.

Fidan, öte yandan bazı tarafların bu konuda "ciddi bir ön yargı içinde olduğunu" belirterek, Azerbaycan'ın yaptığı harekatın "sebeplerini ve nedenlerini anlamadan çok ciddi suçlamalar getirildiğini ve çok ileri iddiaların ortaya koyulduğunu" gördüklerini dile getirdi.

"Rusya ve Ukrayna, tahıl anlaşmasını genel savaş çabalarının bir parçası olarak görme eğilimindeler"

"Özellikle batılı bazı müttefiklerimizin Ermenistan'ı yönlendirirken, daha isabetli tavsiyelerde bulunmaları gerekiyor"

Fidan, ABD'li mevkidaşı Blinken'la Karabağ meselesini de görüştüklerini belirterek şunları söyledi:

Bu noktada belli argümanlarımızın ikna edici olduğu kanaatindeyim. Bölgede atılması gereken adımlar var. Özellikle batılı bazı müttefiklerimizin Ermenistan'ı yönlendirirken, tavsiye verirken daha isabetli tavsiyelerde bulunmaları gerekiyor. Yoksa belli tavsiyeler bölgenin gerçekliğine uygun olmayan, dışarıdan verilen tavsiyeler destekler maalesef çözüm yerine, istikrar yerine daha fazla kaosu ve gözyaşını getirmekte.

 "Yunan tarafını da son derece yapıcı bir şekilde konuya yaklaştığını görmekteyiz"

Türkiye ve Yunanistan arasında liderler düzeyinde yapılan görüşmelerde alınan bir kararın olduğunu, her iki liderin de pozitif ajandayla konuya yaklaştıklarını belirten Fidan, Türkiye-Yunanistan arasındaki sorunların karşılıklı saygıya ve iyi niyete dayalı bir şekilde çözülmesi konusunda bir irade olduğunu söyledi. Fidan, şunları kaydetti:

Ege'deki gerginliğin tırmanmaması iki ülke arasındaki özellikle Ege Denizi merkezli ekonomik potansiyellerin ortaya çıkartılması, iki ülke arasındaki gerek devletten devlete gerek halktan halka temasın arttırılması, şirketlerin ortak faaliyetler yürütmesi gibi çok çeşitli başlıklarda işbirliği alanları var. Ben sayın meslektaşımla da bu konuları yoğun bir şekilde görüşmekteyim. Pozitif gündemin arttırılması, ilerletilmesi ve çeşitlendirilmesi konusunda her iki tarafta neler yapabilir? Onu ortaya koyuyoruz. Yunan tarafını da, son derece yapıcı ve iyi niyetli bir şekilde konuya yaklaştığını an itibariyle görmekteyiz. Ben önümüzdeki günlerde bu yaklaşımın daha somut sonuçlar üreteceğini açıkçası düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın Selanik'e aralıkta yapacağı ziyaret esnasında da bizim bu çalışmalarımızın somutlaşmış halini göreceğimizi düşünüyorum.

 

AA 

DAHA FAZLA HABER OKU