Elon Musk'ın, çalışanlardan gelen özel mesajları belirli yorumculara göndermeyi uygun bulmasından sonra şirketle ilgili gizli bilgileri basına sızdıran Twitter çalışanlarını tehdit ettiği bildiriliyor.

Platformer'ın Yazı İşleri Müdüsü Zoe Schiffer'ın aktardığı üzere, ifade özgürlüğü mutlakiyetçiliğini defalarca destekleyen ve "şeffaflığın güvenin anahtarı" ve "yolsuzluğu en iyi engelleyen şeyin şeffaflık" olduğunu iddia eden, sosyal medya şirketinin yeni sahibi, personele uyarıyı kabul eden bir belge imzalamasını söyledi.

Schiffer'ın belirttiği üzere mesajda, "Birçok ayrıntılı ve gizli Twitter bilgisinin sızmasıyla kanıtlandığı üzere, şirketimizdeki birkaç kişi şirketin çıkarlarına [ve gizlilik sözleşmesine] aykırı davranmaya devam ediyor" ifadeleri yer alıyor.

Mesaj, "Bu sadece bir kez söylenecek: Katıldığınızda imzaladığınız gizlilik sözleşmesini açıkça ve kasıtlı olarak ihlal ederseniz, kanunun elverdiği ölçüde sorumluluk kabul etmiş olursunuz [ve] Twitter derhal tazminat talep eder" diye devam ediyor.

Dünyanın en zengin kişisinin, "medyaya ayrıntılı bilgi göndererek sözünü tutmamanın... hak ettiği karşılığı alacağını" sözlerine eklediği bildirildi.

Muhafazakarların kendilerine karşı bir komplonun kanıtı olarak takdir ettiği "Twitter Dosyaları", şirketin içerik denetimine ve hizmet şartlarını ihlal eden hesaplara yaklaşımı hakkında özenle seçilmiş e-postalar ve iç yazışmalar içeriyor.

Gönderiler, şirketin siyasi kazanç sağlama amacıyla sağcı hesapları sansürleyerek komplo kurduğunu iddia ederken kritik bir şekilde bağlamdan yoksun. Buna karşın gönderiler, şirketin yıllardır halka açık paylaştığı içerik düzenleme politikalarını açıklarken, kınadığını iddia ettiği aynı olgunun bir örneği oldu: sosyal medya platformlarını partizan amaçlar için silahlandırmak.

Bu içeriklerin, geçen hafta boyunca seçilmiş bulguları tweet serileriyle sızdıran belirli bir yazar grubuna verilmesi, Musk'ın kendisinin belirttiği "erişim özgürlüğü değil, ifade özgürlüğü" politikasının hedeflerini de yansıtıyor gibi görünüyor.

Şirket 30 Kasım'da yaptığı açıklamada, "politikalarının hiçbirinin değişmediğini" ama politika uygulamasının "ihlal edici içeriğin azaltılmasına: erişim özgürlüğüne değil, ifade özgürlüğüne" dayandığını belirtmişti.

Musk, Twitter'daki işini kaybeden iki kadının, Musk'ın yüzlerce işçiyi işten çıkarmasının ardından şirketin kadın çalışanları orantısızca hedef aldığını iddia etmesiyle yeni bir davayla da karşı karşıya.

San Francisco'daki ABD Bölge Mahkemesi'nde açılan davada, Twitter'ın kadın işgücünün yüzde 57'sini, erkek çalışanlarınsa yüzde 47'sini işten çıkardığı belirtilmişti.

Davada, erkeklerin yüzde 48'ine kıyasla kadınların yüzde 63'ünün işini kaybettiği mühendislik rollerinde eşitsizliğin daha şiddetli olduğu da iddia ediliyor.

Şirket davada, işyerinde cinsiyete dayalı ayrımcılığını yasaklayan federal ve eyalet yasalarını ihlal etmekle suçlanıyor.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/tech

Independent Türkçe için çeviren: Sevgi Aydoğan