Bir adım ileri, iki adım geri

Sudan Egemenlik Konseyi Başkan Yardımcısı Orgeneral Muhammed Hamdan Daklu “Hamideti” (SUNA)

Ben ve benim gibi pek çok insan ordudan pek anlamıyoruz ve bu konuda suçlu olduğumuzu da düşünmüyorum.

Ancak ülkemizi yönettikleri yaklaşık 55 yıllık süreyi göz önüne aldığımızda, siyasetten ne anladıklarını, bize ve ülkemize nasıl uyguladıklarını biliyoruz.

Bir adım ileri, iki adım geri…

Sonra olduğun yerde dur.

Geriye dön, ileri yürü!

Bu yüzden, nereye gittiklerini, tam olarak ne istediklerini, neden durduklarını ve neden geri döndüklerini anlamaya çalışırsanız kafanız karışır.

Ancak uzun bir zaman geçmesi ve tekrarlar nedeniyle cevabın onlarda olmadığını, bu cevabın başka yerlerde aranması gerektiğini öğrendik.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Geçen hafta boyunca Sudan Ordusu Komutan Yardımcısı Korgeneral Şemseddin el-Kebaşi ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) Komutanı Korgeneral Muhammed Hamdan Daklu'nun (Hamideti) kardeşi ve yardımcısı Korgeneral Abdurrahim Daklu arasında toplantılar yapıldığına dair haberler geldi.

Toplantı, Bahreyn'in başkenti Manama'da bir dizi Arap ve Batı ülkesinin arabuluculuğu ve katılımıyla Sudan'daki savaşı durdurmanın yolları görüşüldü.

Toplantının sonuçları hakkında herhangi bir bilgi sızdırılmamış olsa da savaşın alevlerinden etkilenen vatandaşlar ve savaşın sona ermesini isteyen gruplar arasında iyimser bir hava hakim.

Çünkü her iki tarafta da müzakere edilmiş bir çözüm arayışı için istek ve çaba olduğuna inanıyorlar.

Bu iyimserlik hali de uzun sürmedi. Savaşın devam etmesini isteyen ve orduyla aynı safta yer alanlar ile savaşın gidişatı ve sonuçlarıyla gerçekçi bir şekilde ilgilendiği için el-Kebaşi'ye olan güvenlerini tazeleyenler arasında öfke ve anlaşmazlık boruları hızla patladı.

Aynı zamanda İslamcılarla da bu sınıfların arası bozuldu. İslamcılar ve onları takip edenler, orduyu küçük düşürmek istedikleri gerekçesiyle haber sızdıran taraflara karşı bir saldırı kampanyası başlattı.

Ancak saldırı kısa süre sonra el-Kebaşi'nin kendisine yöneldi ve bu da haberin doğruluğunu teyit etmiş olabileceklerini gösterdi.

Sessiz kalarak konuyla ilgili yorum yapmayan resmi makamlar, herhangi bir haberi yalanlamadı ya da doğrulamadı.

Resmi makamlar bu işi, kişisel ve ahlaki istismar aşamasına varan tartışma ve suçlamaları, medya aracının bir parçası olarak kendisine bağlı olan medya profesyonellerine bıraktı.

Ardından Sudan Ordusu Komutanı Korgeneral Abdulfettah el-Burhan, bazı askeri garnizonlara yaptığı ziyaretler sırasında, müzakere masasına oturmayacağını ve savaşı sonuna kadar sürdüreceğini söyledi.

Peki... Son söz bu mu?

Ordu yönetiminin pozisyonu bu mu?

Aceleci davranıp böyle düşünmemeliyiz ki bazı durumlarda bu günahtır.

Aslında bu, daha önce bahsettiğimiz askeri tabur politikasının aynısıdır.

Ordu yönetimini iyi tanıyanlar ve el-Kebaşi'nin Burhan'la arasındaki ilişkiyi bilenler, el-Kebaşi'nin Burhan'ın onayı ve rızası olmadan böyle bir eylemde bulunamayacağını, ülkenin tek uluslararası havaalanına sahip Port Sudan şehrinden Burhan'ın haberi olmadan, nereye, niçin gittiğinin bilgisi olmadan ayrılmasının kesinlikle düşünülemeyeceğini çok iyi bilirler.

Söylediklerimizi destekleyen başka unsurlar da var.

Son açıklamalarında Burhan, dışarıdan gelen çözüm önerilerine yüklendi ve herhangi bir çözümün ancak ülke içinden olabileceğini söyledi.

Bunlar onun düşünceleri mi?
 


Hükümetler Arası Kalkınma Otoritesi (IGAD) çözüm girişimi, Cibuti'de yapılan bir toplantıyla başladı. Sudan heyetine Korgeneral Malik Agar başkanlık etti.

Çünkü Burhan halen Genel Komutanlık bünyesinde yer alıyordu. IGAD, Sudan'daki savaşı durdurmak için bir yol haritası sundu.

Ancak Malik Agar Cibuti'den ayrılır ayrılmaz Sudan resmi kaynakları yol haritasını ve IGAD girişimini reddettiklerini açıkladı.

Çatışmanın tarafları Cidde müzakerelerine katıldı. Taraflar müzakerelerden birden fazla kez ayrıldı ve sonra geri döndü. Tabi müzakereler bu yüzden kesintiye uğramış oldu.

Burhan, Kasım 2023 sonunda Cibuti'ye sürpriz bir ziyaret gerçekleştirerek IGAD Başkanı İsmail Ömer Guelleh ve İcra Sekreteri Workneh Gebeyehu ile bir araya geldi.

Burhan, IGAD'ın girişimlerine devam etmesini talep etti. Nitekim aralık ayı başında düzenlenen zirveye Burhan ve HDK'yi temsilen birer heyet katıldı.

Zirveden yapılan açıklamada, Burhan ile Hamideti arasında Cibuti'de bir toplantı yapılması konusunda anlaşmaya varıldığı, iki tarafın ateşkes ve insani yardımların geçişinin kolaylaştırılması konularını görüşmeyi kabul ettiği bildirildi.

Burhan, Port Sudan'a döner dönmez Sudan Dışişleri Bakanlığı bir açıklama yayınlayarak zirvenin tüm sonuçlarını geçiştirdi ve Burhan'ın Hamideti ile görüşmeyi kabul etmediğini söyledi.

Bir hafta sonra Burhan zirveye gideceğini açıklarken, Hamideti bilinmeyen nedenlerle zirveyi terk etti.

IGAD birkaç hafta önce Uganda'nın Entebbe kentinde yeniden bir toplantı düzenledi.

Hamideti bu toplantıya katılırken, Burhan ise Cibuti'deki IGAD zirvesinin sonuçlarının uygulanmadığı bahanesiyle katılmadı.

Burhan, Hamideti ile yapılacak görüşmenin herhangi bir zirve toplantısından önce yapılmasını talep etti.

Bunun ardından Sudan, IGAD'dan çekildiğini açıkladı ve Sudan'daki durumun tartışma konusu yapılmamasını istedi.

Bahreyn toplantısı gerçekleşmiş ya da gerçekleşmemiş olabilir. Ancak dünyanın herhangi bir yerinde başka toplantılar ve müzakereler gerçekleşecektir.

Bu konu da geçiştirilecek ve yeni bir inisiyatif arayışına girilecektir. Bu durum ayrıca siyasi turizm için de zaman kaybı olacaktır.

Öyle ki daha önce Dr. John Garang tarafından Ömer el-Beşir hükümetinin politikasını tanımlamak için kullanılan bir ifadeden yola çıkarak, önceki bir makalemizde bu durumu "girişimler arasında takas" olarak adlandırmıştık.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU