Seçil Erzan'ın tutukluluk hali devam edecek

"Fatih Terim Fonu" vaadiyle aralarında Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu Seçil Erzan davasının 3. celsesi başladı

Kolaj: Independent Türkçe

Gizli fon dolandırıcılığı davasında Seçil Erzan İstanbul 14. AĞır Ceza Mahkemesi'nde üçüncü kez hakim karşısına çıktı. Dava tanık dinlemeleriyle devam ediyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Duruşma Seçil Erzan'ın savunmasına devam etmesiyle başladı. Erzan şunları söyledi:

"Banka teftiş yapsaydı, fark ederdi"

Ayhan Akman, Metin Taş, Semih Kaya, Süleyman Aslan, Fırat Özdemir benden yüksek faizler aldı. Bunların bulunmasını istiyorum. HTS kayıtları MASAK raporu, banka hareketleri incelensin. HTS eşleşmelerim, gerçek mağdurların oluştuğu tarihlerin kayıtlarını, MASAK kayıtlarını, paraların kaynakları için sizlerden yardım istiyorum. Söylediğim şeylerin ispat edilmesi için şart" diye söze başladı. Görüyorum ki; en yakınımda olan Nazlı Can, 'Ben Fırat’ı tanımıyorum' diyor. Bunlar mutlaka ortaya çıkmalı. Cuma günü söylediklerimden başka bir şey çıkmayacak. Ben telefonumu her şey ortaya çıksın diye çıkardım. Bagaj açıldığında para kapışılıyordu. Canımın kıymeti yok. Bunların bedelini ödüyorum. Her şey ortaya çıksın. Herkes doğruları söylesin; kim aldığını söylerse, gerçekleri ortaya çıkarırız. Bankanın bunu fark etme durumu vardı. Teftiş yapılsaydı Bülent Çeviker, Emre Çolak bankaya gelmeyecekti. Olmayacaktı bunlar. Bu para bende değil. Ben Trabzonlu bir kadın olsaydım, arkamda korumalar olsaydı başıma bunlar gelmezdi. 8 Nisan’da benim evime gelip darp ettiler. Batan geminin malları. Bu davada gerçek mağdurlar var. Emre Belözoğlu’nun parası 10 kişiye dağıtıldı.

Semih Kaya: Erzan, bana saklı bir fon olduğunu söyledi, toplamda 4.1 milyon dolar verdim

Duruşmada eski Galatasaraylı futbolcu Semih Kaya, tanık olarak dinlendi. Kaya ifadesinde şunları söyledi: 

Seçil Erzan bana saklı bir fon olduğunu söyledi. Avantajlarından bahsetti. Ciddi şekilde iyi getirisi olduğunu ve yatırım fonu olduğunu söyledi. 2022 Nisan ayında ilk olarak 300 bin doları bu fona yatırdım. Daha sonra Mayıs ayında mevduat hesabı açıp para yatırdım. Hesaptaki parayı görmüş olmalı ki beni yeniden aradı ve bu parayı da fona yatırmamı söyledi. Ben de mevduatımı bozup 1.2 milyon Euro parayı Seçil Erzan ve Ali Yörük’e teslim ettim.

Çek Cumhuriyeti’nde oynadığım zamandan orada da hesabım vardı. O hesaptaki paramı da çekip Levent Büyükdere şubedeki kendi hesabıma geçirdim. Bu da 2.2. milyon Euro gibi bir miktardı. Aldığım paralar oluyordu. Parça parça olmak üzere 3.5 milyon dolar para aldım. Aldığım paraları yeniden hesaba aktarıyordum. Paraları yatırırken Seçil Erzan şube müdürü olarak yanımdaydı. Sözleşmelerimiz var. Banka kaşeli imzalı belgeler var elimde.

Semih Kaya toplamda 4.1 milyon doları Seçil Erzan’a verdiğini ve Erzan’ın kendisine 10 milyon dolar alacağını söylediğini anlattı. Mahkeme başkanının, “Aranızda husumet var mıydı?” sorusu üzerine Semih Kaya, “Benim ona bir düşmanlığım yoktu. Husumetimiz de yoktu” dedi. Mahkeme başkanının, “Sanık en çok parayı sizin aldığınızı söylüyor. Buna ilişkin ne diyeceksiniz?” diye sorunca tanık Semih Kaya, “Herhalde matematiğinde bir sıkıntı var. Kendi tarafından sürekli bir kurgu planlanıyor” dedi.

Seçil Erzan'ın eski nişanlısı, Erzan'a müvekkillinin parasını nasıl götürdüğünü anlattı

Duruşmada, Seçil Erzan’ın eski nişanlısı Avukat Candaş Gürol da tanık olarak ifade verdi. Candaş Gürol özetle şunları söyledi:

Seçil, etrafında sevilen başarılı bir kadındı. Ailesiyle de tanışmıştım. Bankaya yeni atanmıştı. İyi bir müdür olarak sevilen bir isimdi. Mutluyduk. Herhangi bir sorunumuz yoktu. Yürüyüşe çıkıyorduk. Aralık ayının sonlarında görüşemez olduk. Telefonu sürekli çevrimiçiydi. Açıkçası beni aldattığını düşünüyordum. Bu streslerden dolayı aramız bozuktu. Seçil’le duygusal bir ilişkimiz vardı. Ama geçen yıl bu zamanlar yani, aralık sonu ocak başında her şey alt üst oldu. Gizli telefon görüşmeleri başladı. Görüşemez olduk. Açıkçası beni aldattığını düşündüm ve sonunda ayrılık noktasına geldik. Her şey iyi giderken bu hale geldiğimiz için çok kızgındım. İbrahim Çağlar hem müvekkilim hem eski dostum. Bir gün beni ofisine çağırdı, yurtdışındaki parasını Seçil Erzan’ın özel fonuna yatırmak istediğini söyledi ve 3 milyon dolar parayı benim üstümden getirmek istedi. Rahatsız oldum elbette ama kıramadım. Para geldiğinde İbrahim Abi cenaze için şehir dışındaydı. Seçil aradı, parayı benim götürmemi rica etti. Son derece rahatsız oldum inanın ama götürdüm. Olay bundan ibarettir.

Av. Epözdemir: Denizbank Genel Müdürü davadan çekilmemi istedi

Davada Fernando Muslera, Selçuk İnan, Emrah Çolak, Emre Çolak ve Musa Mert Çetin'in avukatlığını yapan Rezan Epözdemir; sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş'in dosyadan çekilmesi için baskı uyguladığını ileri sürdü.

Epözdemir'in açıklaması şöyle:

Denizbank Genel Müdürü Hakan Ateş, turizmci olan bir müvekkilim vasıtasıyla onu bitireceğim, ona soruşturma açtıracağım şeklinde tarafıma haber yollamıştır. Muhalif medyada kredi ve ticari iliski içerisinde olduğu ve maaşının anılan banka üzerinden alan bazı basın ve yayın organlarının patronlarını arayarak beni yayınlara çıkarmamak ve Denizbank lehine haberler yaptırmak için baskı uygulamıştır. İş dünyasından kıramayacağım çok önemli isimlere rica ederek, dosyadan çekilmem ile ilgili baskı uygulamıştır. Bunlara ilişkin kayıt, belge ve bilgiler mevcuttur. Müvekkillerim ve konuya vakıf olanlar da bütün detayları bilmektedir. Son tahlilde, yarınki duruşma öncesi yapılan açıklama, tarafıma uygulanan sansür ve baskıların yegane amacı, dosyadan çekilmem için psikolojik baskı uygulamak ve kamuoyunu manipüle etmektir. Bu gibi açıklamalar ve baskılar, daha önce kamuoyuna malolmuş bir çok dosyada mağdur aile vekilliği yapmış olan ve bunlarla karşılaşmış olan tarafımda hiç bir etki yaratmayacağı gibi, hukuki sürecin tamamlanması, olayda sorumluluğu olan tüm faillerin hukuken hesap vermesi ve adaletin tecellisi ve maddi gerçeğin ortaya çıkması için hukuken mücadelemiz sonuna kadar devam edecektir. Bu açıklama ve yapılan başvurulara ilişkin Denizbank yetkilileri hakkında tarafımca TCK m. 267 uyarınca iftira ve TCK m. 1251//2/4 uyarınca Hakaret suçundan ötürü şikayet ikame edilecek ve gerekli hukuki yollara başvurulacaktır. Gereği kamuoyunun bilgilerine saygılarımla sunulur.

252 yıl hapsi isteniyor

252 yıla kadar hapsi istenen Seçil Erzan davası 14. Ağır ceza mahkemesinde görülüyor. 18 müştekili iddianamede şüpheli Erzan’ın ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘özel belgede sahtecilik’ suçlarından toplamda 66 yıldan 216 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Diğer 6 şüphelinin ise 3 yıl ile 65 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi. Daha sonra 3 mağdurun da eklenmesiyle müşteki sayısı 21’e yükselirken, Erzan hakkında istenen hapis cezası da 77 yıldan 252 yıla kadar yükseldi.

Kimden,  ne kadar para aldı?

Dava dosyasına göre; müştekilerden Buse Terim Bahçekapılı’nın 190 bin Amerikan Doları verdiği, Emre Belözoğlu’nun bu fona para yatırması için bir kısmını Volkan Bahçekapılı ile göndermek suretiyle toplamda 4 milyon 292 bin doları şüpheli Erzan’a teslim ettiği, Fernando Muslera’nın 1 milyon 200 bin dolar teslim ettiği ancak şüpheli Erzan’ın bu paranın 700 binlik kısmını geri vererek 500 bin dolar dolandırdığı kaydedildi. 

Seçil Erzan’ın Arda Turan’dan 13 milyon 900 bin dolar nakit elden para alıp sadece 6 milyon 400 bin doları fon getirisi olarak geri vermek suretiyle 7 milyon 500 bin dolandırdığı belirtildi. Selçuk İnan’dan ise 3 milyon 685 bin dolar alıp bunun 2 milyon 150 binini fon getirisi olarak geri iade ederek toplamda 1 milyon 535 bin dolandırdığı kaydedildi.

İkinci duruşmada ne oldu?

12 Ocak'ta yapılan 2'nci duruşma, 13 saat sürdü. Duruşmada Seçil Erzan ve sanıkların eklenen iddianameler nedeniyle yeniden savunmaları alındı. Tanık olarak ifade vermeyi bekleyen Semih Kaya, Erzan'ın kuzeni Tanın Yılmaz ile eşi Merve Yılmaz'ın ifadelerinin bugün alınmasına karar verilmişti.

Ara kararlar

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Seçil Erzan ve Ali Yörük'ün mevcut hallerinin devamına hükmetti.

Müştekiler Arda Turan, Emre Belözoğlu, Selçuk İnan, Fernando Muslera'nın bir sonraki celse hazır edilmek üzere avukatlarına son kez süre verilmesi, müştekilerin gelmediği takdirde haklarında zorla getirme emri çıkarılması kararlaştırıldı.

Sanık Erzan'ın DenizBank'ta bulunan hesap hareketlerinin istenilmesine ve adli emanette bulunan sanıklara ait telefonlar ile sim kartların bilirkişiye suç delillerinin tespiti amacıyla teslim edilerek rapor istenmesine hükmeden heyet, sanık Ali Yörük ile tanık Semih Kaya arasındaki hesap hareketleri ile dekontların asıllarının bankadan istenilmesine karar verdi.

Sanık Erzan ile aynı dönemde bankada çalışan Fatin Seven'in kimlik bilgilerinin istenilmesine hükmeden heyet, bu kişi hakkında tanık sıfatıyla dinlenilmek üzere zorla getirme kararı çıkarılmasını kararlaştırdı.

Heyet, suçtan zarar görme ihtimaline ilişkin müştekiler Buse Terim Bahçekapılı, Bülent Çeviker, İnci Çeviker, Mert Zeydanlı, Nuray Şengüler ile İsmail İbrahim Çağlar'ın davaya katılma talebinin kabul edilmesine hükmetti.

Arda Turan'ın kardeşi Okan Turan "tanık" sıfatıyla dinlenecek

Çevik Çeviker, Okan Turan, Selçuk Oğuztürk, Nilgün Arabacı ve Hakan Kıran'ın duruşmada "tanık" sıfatıyla dinlenilmek üzere zorla getirme kararı çıkarılmasına karar veren heyet, MASAK'a dava dosyasıyla ilgili düzenledikleri raporun tamamının mahkemeye gönderilmesinin istenmesine hükmetti.

Heyet, tanık Semih Kaya tarafından dosyaya sunulan elektronik postanın varsa aslının bankadan istenilmesini, sanık Erzan'la 2020-2023 yılları arasında çalışan tüm banka personelinin kimlik bilgilerinin istenilmesini kararlaştırdı.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU