Hindistan'ın yerli hava savunma sistemi Kusha projesi hakkında her şey

Dr. Duygu Çağla Bayram Independent Türkçe için yazdı

Hindistan'ın en üst düzey askeri araştırma kuruluşu olan Savunma Araştırma ve Geliştirme Organizasyonu (DRDO)

Hindistan, Rusya'nın S-400 hava savunma sistemi tedarikinde zorluklar yaşıyor.

Moskova hâlihazırda üç sistemi teslim etti. Ancak diğer ikisinin teslimatı ise hâlen beklemede.

Yeni Delhi tarafından en geç bu yılın sonlarına doğru tedarik edileceği öngörülmüş olan kalan iki filonun teslimatı, Ukrayna savaşını gerekçe gösteren Rusya tarafından öteleniyor.

Yeni Delhi hükümeti, 2018'de imzalanan 5,43 milyar dolarlık sözleşme kapsamında Rusya'dan aldığı beş S-400 sisteminden ilk üç filosunu konuşlandırmış, geri kalan ikisini bu yıl sonuna kadar teslim almayı planlıyordu.

(Bu arada, Amerikan çifte standardının bir göstergesi olarak CAATSA yaptırımlarından muaf edildiğini de anımsatmadan geçmeyelim.)

Ancak artık Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle yaşanan gecikme nedeni ile önümüzdeki bir yıl içinde almayı umut ediyor.

Hindistan tarafından Pakistan ve Çin'den algılanan potansiyel hava tehditlerini azaltmak için, 380 kilometre menzildeki düşman hedeflerini yok eden ilk üç S-400 filosundan Aralık 2021'de teslim aldığı ilkini kuzeybatısındaki Punjab'da, Nisan 2022'de aldığı ikincisini kuzeydoğusunda bulunan ve Tavuk Boynu olarak da adlandırılan Siliguri Koridoru'nda konuşlandırdı.

Bu yılın şubat ayında tedarik ettiği üçüncü filoyu ise yine kuzeybatı topraklarındaki Rajasthan'da konuşlandırdı.

Geri kalan iki filoyu ise -teslim aldığı takdirde- birini yine kuzeybatı bölgesinde, diğerini ise yine kuzeydoğusuna konuşlandırmayı planlıyor.
 

Hindistan'ın Rusya'dan aldığı ve alacağı beş S-400'ün konuşlandırıldığı ve konuşlandırılacağı yerler.jpg
Hindistan'ın Rusya'dan aldığı ve alacağı 5 adet S-400'ün konuşlandırıldığı ve konuşlandırılacağı yerler

 

Bununla birlikte, Yeni Delhi yetkilileri, Rus S-400 sistemlerinin teslimatı için başka bir sözleşme imzalamak yerine, kendi uzun menzilli uçaksavar füze sistemini kurmaya yönelik ülke çapında bir programın başlatıldığını duyurdu.

İlk olarak Mayıs 2022 yılında Hindistan'ın Kabine Güvenlik Komitesi tarafından yeşil ışık yakılan projeye, bu eylül ayında herhangi bir askeri teçhizat ve donanımın tedarikine yönelik ilk adım anlamına gelen İhtiyaç Kabulü verildi.

Şimdi, Hindistan'ın en üst düzey askeri araştırma kuruluşu olan Savunma Araştırma ve Geliştirme Organizasyonu (DRDO), Hindistan'ın 350 kilometre'ye kadar menzile sahip, kendine ait uzun menzilli hava savunma sistemi üzerinde çalışıyor.

Hindistan'ın Savunma Araştırma ve Geliştirme Organizasyonu ile hem özel hem de kamu sektörleri arasındaki ortak bir çaba olan bu girişim, şimdilik yaklaşık 2,6 milyar dolar tutarındaki finansman için onay aldı.

Kusha projesi olarak adlandırılan Hindistan'ın bu zorlu çabasının merkezinde, Hindistan Ordusu'nun yerli Uzun Menzilli Yüzeyden Havaya Füze (LR-SAM) sisteminin geliştirilmesi yer alıyor.

Hindistan Savunma Araştırma Kanadı'na göre Kusha projesi, Hindistan'ın "Aatmnirbhar Bharat", yani kendi kendine yeten Hindistan yolculuğunda önemli bir kilometre taşını temsil ediyor.

Stratejik ve taktik açıdan hassas bölgelere kapsamlı hava savunma koruması sağlamayı amaçlayan bu sistemin, uzun menzilli gözetleme ve atış kontrol radarlarına sahip olacağı ve 150 kilometre, 250 kilometre ve 350 kilometre menzillerdeki düşman hedeflerini vurmak üzere tasarlanmış farklı türde önleyici füzelere sahip olacağı belirtiliyor.

Sistemin, savaş uçağı büyüklüğündeki hedefleri 250 kilometre menzilden ve Havadan Uyarı ve Kontrol Sistemleri (AWACS) gibi daha büyük uçakları ve havada yakıt ikilometreali yapan uçakları 350 kilometre menzilden yakalama yeteneği, onu zorlu bir savunma varlığı haline getiriyor.

Aynı zamanda, LR-SAM sisteminin dikkate değer yönlerinden biri, etkileyici tek atışta öldürme olasılığıdır. Tek füze fırlatmalarında yüzde 80 veya daha yüksek bir başarı oranına ulaşılması, salvo fırlatmalarında ise yüzde 90'dan az olmaması bekleniyor.

Bu beklenti ile sistemin, "güvenilir alan hava savunması" yeteneğine sahip olacağı belirtiliyor.

Ayrıca, LR-SAM sisteminin, Rusya'nın S-400 Triumph hava savunma sistemi ile karşılaştırılabilecek önleme yeteneklerine sahip olacağı söyleniyor.

Ancak her ne kadar S-400 ile olumlu bir şekilde karşılaştırılsa da aslında Hint ve Rus sistemleri arasında önemli bir fark var.

Rus S-400 sistemi, uzun, orta ve kısa menzilli tehditleri ortadan kaldırabilme kapasitesine sahipken yerli Hint Kusha projesi yalnızca uzun menzilli hava savunmasının geliştirilmesini hedef alıyor.

Bu arada, yerli Hint sisteminin ayrıca Hindistan'ın Entegre Hava Komuta ve Kontrol Sistemi (IACCS) ile etkileşime girebilecek hâle getirileceği belirtiliyor.

Entegre Hava Komuta ve Kontrol Sistemi, Hindistan Hava Kuvvetleri'nin hava operasyonlarını kontrol etmek ve izlemek için kullandığı otomatik bir hava savunma komuta ve kontrol merkezidir.

Bununla birlikte, LR-SAM sistemi şimdiden Hindistan'ın kendi (İsrail benzeri) "Demir Kubbesi" olarak övülüyor.

Kusha projesi, İsrail'in önde gelen havacılık ve uzay üreticileri olan Israel Aerospace Industries ile ortaklaşa geliştiriliyor.

Ancak LR-SAM sistemi, Hindistan'ın İsrail ile birlikte geliştirdiği tek proje değil.

Hindistan'ın Kalyani Strategic Systems şirketi ile İsrail'in Rafael Advanced Systems şirketi, Orta Menzilli Yüzeyden Havaya Füze (MR-SAM) sisteminin yerli üretimi için hâlihazırda bir ortak girişim yürütüyor; bunların bir kısmı hâlihazırda Hindistan Hava Kuvvetleri tarafından satın alındı.

Son olarak, Yeni Delhi, 350 kilometreye kadar menzillerden söz konusu olan hayalet savaş uçaklarını, uçakları, insansız hava araçlarını, seyir füzelerini ve hassas güdümlü mühimmatları hem tespit edip hem de imha etme kapasitesine sahip olacak yerli LR-SAM sistemini, 2028 ya da en geç 2029 yılına kadar topraklarında konuşlandırmayı hedefliyor.

Hindistan'da bazı çevreler bu projenin gerekliliğini sorguluyor olsa da Hindistan, bunu komşu ülkelerden gelebilecek olası füze tehditleri de dâhil olmak üzere bölgesel güvenlik sorunlarının ortasında çok önemli bir varlık olarak görüyor.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU