Aşırı sağcı Siyonist bir grup Hayfa'daki Mar Elias Kilisesi'ne 23 Temmuz’da öğleden sonra baskın düzenledi. Radikal grup, eskiden kilisenin yerinde bir Yahudi tapınağı olduğu ve araziye bir sinagog yapılması gerektiğini iddia ederek Talmud duaları okumaya çalıştı. Buna tepki gösteren Hristiyan Araplar ile Siyonist grup arasında arbede çıktı.

Geçen salı günü de yine radikal Siyonist bir grup, kiliseye saldırmaya çalışmış ve Hristiyan gençler tarafından engellenmişlerdi. Dünkü baskın, bir haftadan kısa bir süre içinde kiliseye saldırmak için yapılan ikinci girişim.

Görgü tanıkları, aralarında ırkçı La Familia örgütünün üyelerinin de bulunduğu yaklaşık 50 radikal Yahudi'nin yolcu otobüsleriyle Kudüs'ten Karmel Dağı'nın tepesinde bulunan Mar Elias Manastırı'na geldiğini ve kiliseyi basmaya çalıştığını bildirdi.

Kilise Başkanı Peder Jean Joseph, saldırganların geçen salı sabah saat 04:00'te kilisenin kapılarını çalarak kilisenin güvenliğini ihlal ettiklerini ve “bunun kelimenin tam anlamıyla bir provokasyon” olduğunu belirtti. Joseph, saldırganların daha sonra organize bir saldırı ile dün (23 Temmuz Pazar) kiliseye geri döndüklerini ve arazinin Yahudiler için kutsal olduğunu öne sürerek rahiplerin binayı terk etmelerini talep ettiklerini söyledi.

İsrail polisi tarafından yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı: “Son bir saat içinde bir Yahudi dini okulunda eğitim gören 30 kişilik bir grup öğrenci, ibadet için Hayfa'daki Mar Elias Kilisesi'nin girişine geldi ve kiliseye gelen Hristiyanlar ile aralarında tartışma çıktı. Bu sırada herhangi bir yaralanma olmadı.” Açıklamanın devamında olay yerine bir polis ekibinin geldiği, Yahudi dini okulunun öğrencilerini olay yerinden uzaklaştırdığı ve olayla ilgili soruşturma başlatıldığı ifade edildi.

Hayfa şehrinde bulunan Mar Elias Kilisesi ve Manastırı'nın ülkedeki en önemli Hristiyan tarihi yapılarından biri olduğu ve ülkedeki en büyük Hristiyan mezhepleri olan Melkani Rum Katoliklerine ait katedral olarak hizmet verdiği biliniyor.

Aşırı sağcı Siyonist gruba, manastırın ‘Elias (İlyas) peygamberin türbesini’ içerdiğini söyleyen Haham Eliezer Bernard önderlik ediyor. Kutsal topraklardaki bazı kiliselerin danışmanı olan Vedi Ebu Nassar bu iddiayı yalanlayarak “Gruba kilisenin içinde mezar olmadığını onlarca kez anlattık ama hiç anlamayanı anlamak ne yazık ki zor!” ifadelerini kullandı.

Ayrıca aşırı sağcı Yahudilerin, Hayfa'daki Vadi Nisnas'ta bulunan başka bir kiliseye de Pazar Ayini sırasında cemaatin üzerine köpek salarak baskın düzenlediği bildirildi. Grup burada da mekândan zorla çıkartıldı.

Ebu Nassar, “Bu iki saldırının, tamamen mutsuzluk içinde hareket eden ve özellikle Kudüs'te Hristiyan din adamlarını aşağılayan aşırı sağcı Yahudi partilerin İsrail'deki Arap, İslam ve Hristiyan kutsal mekanlarına yönelik bir dizi saldırının parçası olduğunu” vurguladı.

Ebu Nassar, Hayfa'daki Makam el-Hızır’da Dinci Siyonist grupların kontrolü ele geçirdiği ve oranın Yahudiler için bir sinagoga dönüştürüldüğü zaman olduğu gibi, Hayfa'daki Arap varlığına yönelik sistematik bir planın devamı olduğunu ifade etti.

Şarku’l Avsat’a konuşan Ebu Nassar, sorunun daha da genişleyip büyümeden söz konusu radikal dinci grupların caydırılması ve meselenin kökten çözülmesi gerektiğini vurguladı.

İsrail polisinin ülkedeki İslami ve Hristiyan kutsal mekanlarını korumakla sorumlu olduğunu ve görevlerini yerine getirmesi gerektiğini söyleyen Ebu Nassar, “Bu grupların saldırıları sırasında vücutlarıyla manastırı savunan tüm gençleri ve keşişleri selamlıyoruz. Ancak bu gençlere karşı onları bu saldırılardan korumak gibi bir sorumluluğumuz var” ifadelerini kullandı.

Kilise tarihi ve kültürel kimliği yansıtıyor

1939’da yapımı tamamlanan kilise, Aziz Louis İlyas Katedrali, Aziz İlyas Katedrali ya da Elias Grek-Melkite Katedrali olarak tanınıyor. Hayfa'daki Melkite katedrali hem Hayfa hem de İsrail'deki Hristiyanların çoğunluğunu oluşturan Bizans ayininin Yunan-Katoliklerine hizmet ediyor.

Şarku’l Avsat