Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü: Türkiye gidip Libya'yı işgal etmiyor

Kalın: Hafter'e silah yardımı Rusya, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün üzerinden ve başka yerlerden devam ediyor

Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Libya’da yaşanan gelişmelere ilişkin olarak açıklamalarda bulundu.

Kanal 7'de yayınlanan "Başkent Kulisi" programına katılan Kalın, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

Libya'yla ilgili soruları yanıtlayan Kalın, ülkede krizin devam ettiğini anlatarak, Türkiye'ye birçok defa gelen ve uluslararası toplumun tanıdığı Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj'ın 27 Kasım ziyaretinde Türkiye ile iki anlaşma imzaladığını söyledi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

İbrahim Kalın, bunlardan birinin askeri güvenlik ve iş birliği anlaşması diğerinin de deniz yetki alanlarını tespit eden, belirleyen anlaşma olduğunu söyledi.

“Rusya, sürece dahil olmak istiyor”

Uluslararası toplumun Hafter'e "dur" demediği taktirde orada yeni iç savaşın başlamasının kaçınılmaz olduğuna dikkati çeken Kalın, "Çok daha kanlı bir iç savaş yaşanabilir orada. Şimdi süreç giderek yaklaşık 3 yıl önceki Suriye'deki tabloya benziyor. Bir siyasi stratejik boşluk gören oraya giriyor. En son Rusya oradaki sürece dahil olmak istiyor" dedi.

“Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni desteklemeye devam edeceğiz”

Kalın, bütün bu arka plan çerçevesinde Libyalıların kendilerine bir talepte bulunduğunu anlatarak, "Tezkere meclise gelecek, geçecek ondan sonra şartlara, durumlara gene bir bakılacak. Onların böyle bir talebi daveti söz konusu. Bütün şartlar değerlendirildikten sonra Cumhurbaşkanımız da nihai bir karar verecek. Biz de bu arada siyasi ve teknik anlamda Ulusal Mutabakat Hükümetini desteklemeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Asker güç gönderme konusunun bir süreç olduğunu ifade eden Kalın,  "Askeri değerlendirmeler yapılacak, onların talepleri tekrar değerlendirilecek, o yardımın ne şekilde olacağına dair bir süreç var orada yürüyen. Şu anda orada da onlar kendilerini savunuyorlar. Ağırlıklı olarak hava savunma sistemlerine ihtiyaçları var, meşru yollardan silah temin ediyorlar bir şekilde. Orada zorluklar da var. Hafter'e silah yardımı Rusya, Mısır, Birleşik Arap Emirlikleri, Ürdün üzerinden ve başka yerlerden devam ediyor” diye konuştu.

“Suriye’nin hangi toprağını işgal ettik?”

Kalın, şöyle devam etti:

Türkiye gidip Libya'yı işgal etmiyor, oraya gidip kimsenin toprağını ele geçirmek gibi bir güdüyle hareket etmiyor. Burada maalesef başkaları bu tür hamleler yaptığında ses çıkartmayanlar, Rusya'nın, İtalya'nın, İngiltere'nin, Fransa'nın ne işi var diye sormayanlar, Türkiye devreye girince 'Türkiye'nin orada ne işi var?' İçeridekiler 'Bizim orada ne işimiz var.' diyorlar, dışarıdakiler de Arap milliyetçiliğini tekrar tahrik etmek için Türkiye karşıtı bir söylemle, 'Türkiye buraları işgal etmeye geliyor, Osmanlı mirasını yeniden canlandıracak.' Böyle bir güdüyle hareket etmediğimiz açık değil mi? Biz Suriye'nin hangi toprağını işgal ettik?

Kalın, ayrıca şu değerlendirmeyi yaptı:

En son yaptığımız iki anlaşma, Libya krizine dönük önerilerimiz, getirdiğimiz perspektif ve siyasi duruş, bizim açımızdan 2019 bağlamında Türkiye'nin hem sahada hem masada güçlü olduğu bir yıl oldu. Bunun etkilerini Barış Pınarı Harekatı'ndan sonra ABD ile Rusya ile yaptığımız anlaşmalarda gördük. Cumhurbaşkanımız NATO  Zirvesi'ne giderken sahada gücünü ispatlamış bir lider olarak gitti, masaya da böyle oturdu ve NATO ile ilgili bir perspektif ortaya koydu.

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU