Antalya'da düzenlenen ve 70 ülkeden 1250 sporcunun katıldığı 2019 Dünya Büyükler Kick Boks Şampiyonası'nda full contact 52 kiloda mücadele eden Emine Arslan, finalde karşılaştığı Rus rakibini yenerek ilk dünya şampiyonluğunu elde etti.
Finalde karşılaştığı Rus sporcu Alena Bashmakova'yı oldukça çekişmeli geçen maçın sonunda 2-1 yenerek altın madalya kazanan Emine, dünya şampiyonu olmanın gururu ve heyecanıyla gözyaşlarını tutamadı.
Türkiye'nin göz yaşlarıyla tanıdığı Emine, Bağcılar'da bodrum katta yer alan bir spor salonundan başlayarak dünya şampiyonluğuna uzandığı kick boks hikayesini, Independent Türkçe'ye anlattı.
Emine Arslan, 3 çocuklu bir ailenin ilk çocuğu olarak 1989'da İstanbul'da doğdu.
Oldukça zor bir hayat yaşayan Emine, eğitim hayatına ilkokuldan sonra devam edemeyerek konfeksiyon atölyesinde çalışmaya başlamış.
2000 yılında annesinin kendilerini terkederek başka birisiyle evlendiğini, daha sonra babasının kendilerine sahip çıktığını anlatıyor.
O dönem dükkanda yatıp kalkan babam arabasını satarak bir ev kiralayarak bizi yanına aldı. Arkadaşlarının da yardımıyla evin eşyalarını tamamladıktan sonra başımızı sokacak bir evimiz oldu. Babamın 2008'de akciğer kanserinden vefat etmesinin ardından kardeşlerimle bir başımıza kaldık.
Henüz 19 yaşındayken konfeksiyonda karın tokluğuna çalıştığını, her şeyi ucu ucuna yetirmeye gayret gösterdiğini aktaran Emine, "Babamın vefatının ardından annem yeniden ortaya çıktı. Tek başıma iki kardeşime yetişemediğim için annemi de affederek yanımıza aldık" dedi.
Emine'ye bunca sıkıntının arasında kick boksa nasıl başladığını sordum.
Kick boksa eski Türkiye şampiyonu olan antrenörü, aynı zamanda hazırlıklarını sürdürdüğü spor salonunun sahibi Hasan Fahri Şen'in yoğun ısrarı ve milli sporcu arkadaşı Deniz Işık Doğan'ın etkisiyle, biraz da geç yaşta başladığını söyledi.
Hasan hoca çok cömert bir insandır. Bağcılar'da bu salonu açtığında arkadaşlarımla 'Bari gidelim temizlik yapalım da biraz para kazanalım' diyerek gitmeye başladık. Daha sonra kız kardeşim burada spora başladı. Hasan hoca bana hep 'Neden kardeşini görmeye gelmiyorsun? Onu hiç mi merak etmiyorsun? diyerek beni salona çekmeye çalışıyordu. Sonra ısrarlar üzerine dayamayıp biraz da borçlanarak aidat yatırdım ve salona üye oldum. Bir süre devam ettim ama hep diyorum ki 'Bari devam edeyim de param boşa gitmesin'. Daha sonra buradaki diğer kızların hırslı halini görünce ben de kendimi onlar gibi görmeye başladım.
O dönemde sigara içtiğini ancak başarılı oldukça bu alışkanlığından vazgeçtiğini anlatan milli sporcu, o an kendisine güzel bir hayat kurma sözü verdiğini aktarıyor.
Spor yaparken en çok zorlandığı şeyin konfeksiyondaki iş saatlerinin yoğunluğu sebebiyle antrenmanlarını aksatması olduğunu dile getiren Emine, işten çıktığında sırtında çantasıyla koşa koşa geldiği antrenmanların ardından emeğinin karşılığını Türkiye şampiyonu ve Avrupa ikincisi olarak aldığını belirtti.
Avrupa ikincisi olduktan sonra bana sahip çıkan Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağrıcı, beni belediyede işe aldı. Belediyede çalışmak benim gibi birisi için bir rüya demek. Kendisine bir kez daha çok teşekkür ediyorum. Bir yandan belediyede gençlik merkezinde çalışıyorum, işten kalan vakitlerimde de antrenmanlarıma zaman ayırıyorum.
Hırslı ve kazanma arzusuyla dolu olduğunu ifade eden Emine, 2019 Dünya Büyükler Kick Boks şampiyonasında da aynı duygularla mücadele ettiğini söylüyor.
Benim hep gözüm zirvedeydi. Herkesi yeneceğim, benim onlardan neyim eksik, onlar varsa ben de varım... Hiçkimseye bu sporda yeni olduğumu söylemedim. Kimseden altta kalmak istemem onlar bana bir tane vuruyorsa ben iki tane vurmaya gayret ediyorum tabi kurallar çerçevesinde. En çok puanı toplamaya en teknik dövüşen ve en güzel dövüşen sporcu olmaya gayret ettim. Hasan hocam, maneviyatı ve hissiyatları çok yüksek bir adamdır. Köşeye çıktığımda gereken taktikleri bana verir, arkasından moral motivasyon konuşmasını yapar. Finaldeki rakibim 2017'de dünya şampiyonunu yenen çok başarılı bir sporcu. Çok zor, çok çekişmeli bir maç oldu son anda çevirdim maçı. 2-1 diye bağırdı antrenörüm, sonra süre doldu. Herkes kollarını havaya kaldırdı. Ondan sonra ışık bana yanıp sönünce kazandığımı anladım. O an mutluluktan çıldıracak gibiydim.
Türkiye'de son yıllarda bilinirliği giderek artan kick boksta ulusal ve uluslararası turnuvalarda yakaladığı başarılarla adını tüm Türkiye'ye duyuran Emine, o anları şöyle anlatıyor:
O anı tarif etmek gerçekten çok zor. Bulutların üstünde uçuyorsunuz. Hala inanamıyorum. 7 yıldır çektiğim bir hasret... 'Bir gün ben de olabilir miyim' diye soruyordum kendi kendime. Şimdi söyleyince hala inanamıyorum kendime. Dilim dönmüyor.
Kick boksa başlarken en çok maddi imkansızlıkların kendisini zorladığını söyleyen Emine, çevresindeki insanlardan da manevi destek alamamasından şikayetçi.
Devlet desteği ise amatör branşlarda dünya ve Avrupa şampiyonlarına sağlanan ödül yönetmeliğine göre belirleniyor. Ödül, bazen az olduğu gibi bazen çok da olabiliyor.
Sporcuların bu konudaki en büyük sıkıntısı ise olimpik olan ve olmayan branşların ödül yönetmeliğinde ayrı tutulması. Tek istekleri ise bu ayrımın ortadan kaldırılması.
Olimpiyat sporlarında mücadele eden sporcularla aynı İstiklal Marşı'nı okuyoruz. Madalya kazandığımızda aynı Türk bayrağını dalgalandırıyoruz. Bu ayrımın yapılmaması öncelikli isteğimiz. Onun dışında kamplarımızı federasyon karşılıyor. Belediyeler, bazen sporculara sahip çıkarak istihdam sağlıyor ya da kulüplere yardım ederek destek oluyor. Öyle çok büyük meblağlar değil ama çam sakızı çoban armağanı motive etmek anlamında desteklemeleri gayet güzel.
Emine'nin şimdiki hedefi ise 2020'de Antalya'da düzenlenecek Avrupa Kick Boks Şampiyonası'nda altın madalya kazanmak.
Öncelikle hedefim önümüzdeki yıl düzenlenecek Avrupa Şampiyonası'nda altın madalya kazanmak. Federasyon başkanımız Salim Kayıcı, aynı zamanda Dünya Kick Boks Federasyonu (WAKO) Asbaşkanı olarak görev yapıyor. Kick boksu olimpiyatlara sokabilmek için büyük bir gayret gösteriyor. İnşallah başarır, biz de olimpiyat madalyası için mücadelemizi veririz.
Emine, özellikle kötü alışkanlıkları olan gençlerin bu durumdan kurtulmaları için mutlaka spora yönelmelerini tavsiye ediyor.
Benim için gençler çok değerlidir. Özellikle de kız çocukları... Daha güçlü olmaları açısından kız çocuklarına mutlaka kick boks yapmalarını tavsiye ediyorum. Kendisini boşluğa düşmüş hisseden, kendini kaybeden tüm insanlara da muhakkak bir spora başlamalarını tavsiye ediyorum.
Hasan Fahri Şen: Sporcunun biri Mercedes'le antrenmana gelirken diğeri otobüsle gelmesin
43 milli sporcunun yarıştığı Dünya Büyükler Kick Boks Şampiyonası'nda altın madalya kazanan sporcular Emine Arslan, Gülşah Kıyak ve Duygu Turan'ı yetiştiren antrenör Hasan Fahri Şen de olimpik olan-olmayan branş ayrımının ortadan kaldırılması görüşünde.
Olimpiyatı kazananan sporcuya trilyon verin, helal olsun ama dünya ve Avrupa şampiyonlarını da bir tutun. Biri Mercedes arabayla gelirken diğer sporcu otobüsle gelmesin. Sporcular, 'Arkadaşlar boş akbili olan var mı' diye sormasın. Biri antrenmanlarını, beslenmesini tam yaparken, diğeri işten çıktıktan sonra peynir-ekmek yiyerek antrenmana çıkmasın.
Antrenör Hasan Fahri Şen'in de gençlere bazı tavsiyeleri var:
İnsanları, toplumları kurtaracak, onları bir arada tutacak önemli şey dindir. İkincisi, topluma vatan sevgisinin aşılanması, üçüncüsü de spordur. Sporun bir amacı olması gerektiği gibi bir antrenörün de hedefi olmalı. Gençlere, sevdikleri sporu yapmalarını tavsiye ediyorum. Gençlerimize bir amaç yükleyebilirsek o gençler bozulmaz, topluma ve çevresine faydalı birer birey olmaya gayret göstererek sokak köşelerinden kurtulurlar.
Bana hep 'Neden Bağcılar' diye sorduklarında 'Ben sporcu yetiştirmek, şampiyon yetiştirmek istiyorum' diyorum. Çok şükür ben kendim de zamanında şampiyon oldum ve üç şampiyon yetiştirdim. Şimdi de ne kadar çok insan kazanabilirim diye düşünerek yoluma devam ediyorum.
© The Independentturkish
