İbrahim Kalın ile Conflict Zone sunucusu arasında tartışma: Doğu ve Batı Almanya’nın birleşmesinden sonra 500 bin kişi işten atıldı

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü, DW’nin Conflict Zone programında Tim Sebastian ile tartışma yaşadı. Kalın, kayyum atamalarıyla ilgili Sebastian’ın sorularını yanıtladı

Deutsche Welle’nin Conflict Zone programına konuk olan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ile sunucu Tim Sebastian arasında tartışma yaşandı.

Sebastian’ın Ahmet Şık’ın tutuklanmasını hatırlatması üzerine Kalın, “Kendisi öncelikle FETÖ’cüler tarafından cezaevine atıldığını, yargıdaki ve emniyetteki FETÖ’cülerin temizlendiğini” söyledi.

Kalın, ihraçlarla ilgili Sebastian’ın “Haklarındaki suçlamalar yanlıştı, savunma şansları yoktu” sorusu üzerine Doğu ve Batı Almanya’nın birleşmesinden sonra 500 bin kişinin işten atıldığını hatırlattı.

Sebastian’ın konuların bağlamında değerlendirilmesi gerektiği yönündeki itirazı üzerine de Kalın, “Konu kendi meselelerinize gelince bağlamına oturtmak istiyorsunuz. Türkiye’ye gelince benim bağlam kurma hakkımı reddediyorsunuz” dedi.

“İhraçlarla ilgili yapmamız gerekenler var”

İhraçlar konusunda yargı yolunun devam ettiğini hatırlatan Kalın, “Elbette her şeyin mükemmel olduğunu söylemiyorum. Hâlâ düzeltilebilecek şeyler var. Bu insanların bütün haklarını güvence altına almak için halen yapmamız gereken şeyler var” diye konuştu.

Sebastian’ın insan hakları ihlali konusunda iyi bir sicilin olmadığı konusu ve 15 Temmuz sonrası iddiaları hatırlatması üzerine Kalın, “Cezaevlerini, yargı sistemimizi işkenceden temizledik. Bu geçmişte vardı. Sizin bahsettiğiniz 15 Temmuz 2016’daki kanlı darbe girişiminin hemen ardından olanlar. FETÖ teröristlerinin düzenlediği darbe girişiminde bir gecede 251 kişi hayatını kaybetmişti” dedi.

Sebastian’ın “İşkence hakkını vermez” şeklinde araya girmesi üzerine Kalın, “İşkence var demedim. Bunu gerekçe olarak söylemiyorum. Bu iddialarda bulunanların gerçekte 251 kişinin öldüğü, yaklaşık 200 bin kişinin yaralandığı darbe girişiminin arkasındaki kişiler olduğunu söylüyorum. Niyetleri Türkiye’nin seçilmiş cumhurbaşkanını öldürmekti” diye konuştu.

Barış Pınarı Harekatı sırasındaki ‘sosyal medya gözaltılarının’ hatırlatılması üzerine Kalın, terör propagandasına izin verilmeyeceğini, “Batı’da yapılınca bunun adı kamu düzeni biz yapınca baskı” ifadeleriyle dile getirdi. Sebastian’ın gözaltılarla ilgili birtakım sayılar vererek gazetecilerin baskı altında olduğu eleştirilerini hatırlatması üzerine Kalın, şunları söyledi:

Terörist şebeke adına propaganda yayan PKK’nın haber organlarıyla mücadele ederken 15 Temmuz’da darbe girişiminde bulunan FETÖ teröristleriyle mücadele ederken evet onların medya imparatorluğu vardı. FETÖ’cüler kendi propagandalarını yaymak için vergi mükelleflerinin paralarını kullananlar şu anda maalesef Batı başkentlerinde rahat bir yaşantıları var.

Kalın’ın Alman iç istihbaratının terör örgütü PKK ile ilgili geçmişteki bir raporunun hatırlatmasına “Bu bizi bir yere götürmez” diye müdahale eden Sebastian, İngiltere parlamentosunda hazırlanan ve “Türkiye’de hükümetin hassas meselelerde kendisiyle çelişenleri bastırdığı, itibarsızlaştırdığı veya cezalandırdığı” iddiasını içeren raporu hatırlattı. Kalın, bunun üzerine “İşini yapan gazeteciler var. onlar haber yapmakta eleştirel yorum yapmakta özgürler. Kimsenin bununla ilgili bir sorunu yok. Propaganda yayanlar var. Basın kimliğini kullanarak PKK için çalışanlar var” yanıtını verdi.

“Ahmet Şık’ı FETÖ’cüler cezaevine attı”

Kalın, Ahmet Şık’ın tutuklanmasının hatırlatılması üzerine de “Kendisi öncelikle FETÖ’cüler tarafından cezaevine atıldığını, yargıdaki ve emniyetteki FETÖ’cülerin temizlendiğini” söyledi. Kalın, ihraçlarla ilgili Sebastian’ın “Haklarındaki suçlamalar yanlıştı, savunma şansları yoktu” ifadeleriyle sorduğu soru üzerine Doğu ve Batı Almanya’nın birleşmesinden sonra 500 bin kişinin işten atıldığını hatırlattı. Sebastian’ın konuların bağlamında değerlendirilmesi gerektiği yönündeki itirazı üzerine de Kalın, “Konu kendi meselelerinize gelince bağlamına oturtmak istiyorsunuz. Türkiye’ye gelince benim bağlam kurma hakkımı reddediyorsunuz” dedi. İhraçlar konusunda yargı yolunun devam ettiğini hatırlatan Kalın, “Elbette her şeyin mükemmel olduğunu söylemiyorum. Hâlâ düzeltilebilecek şeyler var. Bu insanların bütün haklarını güvence altına almak için halen yapmamız gereken şeyler var” diye konuştu.

"Naziler sizi yargılar mı?"

Kalın, “Gülenci bir gazetede çalıştınız. Zaman’da. Belki zamanı gelince siz de yargılanırsınız” diyen sunucuya, “Çalışmadım, orada yazdım” dedi.

Sunucu Sebastian bu kez, “Türkiye’de devranın dönmesinden endişeli misiniz” diye sordu. Kalın ise bu soruya, “Naziler sizce iktidara gelir ve sizi yargılar mı?” şeklinde cevap verdi.

DAHA FAZLA HABER OKU