Murat Yetkin, “Kılıçdaroğlu’nun suçu”nu yazdı

Gazeteci Yetkin: Kılıçdaroğlu’nun Türk basının amiral gemisi unvanını Hürriyet’ten alıp Sözcü’ye verdiğinin ertesi günü, Sözcü başyazarı eliyle bu tartışma açılmamış olsaydı, şimdi neyi mi konuşuyor olacaktık?

Fotoğraf: Reuters

Gazeteci Murat Yetken, CHP’li bir ismin Beştepe’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile gizli görüşme yaptığı iddiasıyla başlayan süreci irdelediği bir yazı kaleme aldı.

Yetkin, kişisel bloğunda yazdığı yazıda Sözcü gazetesi yazarı Rahmi Turan’ın 20 Kasım’da kaleme aldığı yazının ardından yaşanan gelişmeleri sıraladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yetkin ardından “Gelelim Kılıçdaroğlu’nun suçlarına” ara başlığıyla şunları kaydetti:

Kılıçdaroğlu, CHP’nin onlarca yıldır izlediği “Küçük olsun, benim olsun” siyasetini bırakıp Erdoğan’ı, özellikle de yüzde 50+1 kuralından sonra alt etmenin yolunu geniş cephe politikasında gördü.

MHP ve AK Parti’nin seçime sokmamaya çalıştığı Meral Akşener ve İYİ Parti’ye 15 milletvekili “ödünç vererek” Meclis’te bir muhalif grup daha oluşmasını sağladı.

İYİ Parti ile seçim ittifakına girerek, Saadet parti ile iyi ilişkiler kurup, HDP ile düşmanlık politikası gütmeyerek cepheyi genişletti.

Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş dâhil seçtiği isimler ve bu cephe politikasıyla 2019 yerel seçimlerinde İstanbul ve Ankara dâhil çoğu büyükşehrin AK Parti’den alınmasında (Akşener’in desteğiyle) başrolü oynadı.

Yıllardan sonra ilk defa muhalif kesimlerde Erdoğan ve AK Parti’nin, MHP desteği ile de olsa, tamamen demokratik yollarla alt edilebileceği umudunu yeşertti.

Bunlar, AK Parti ve MHP bakımından muhalefet cephesinin ilk seçimde yüzde 50+1’e ulaşma ihtimali, CHP içindeki muhalifleri tarafından da yükselen dalgayı Kılıçdaroğlu’na yar etmeme fırsatı olarak görülmüş, onun hesabına suç olarak yazılmış olabilir.

Şimdi tam da Kılıçdaroğlu CHP tabanında yıllardan sonra ilk kez tadılan galibiyet hisleriyle Kurultay sürecindeyken sadece dışarıdan değil, içeriden de hedefe konulmuş görünüyor.

Kılıçdaroğlu’nun Türk basının amiral gemisi unvanını Hürriyet’ten alıp Sözcü’ye verdiğinin ertesi günü, Sözcü başyazarı eliyle bu tartışma açılmamış olsaydı, şimdi neyi mi konuşuyor olacaktık?

Söyleyelim. Muhtemelen Suriye’de ne ABD, ne Rusya’nın Türkiye’ye verdiği sözleri tuttuğundan, yeni zamlardan, emeklilikte yaşa takılanlardan, o da Kongre sürecine giren AK Parti’den istifalardan ve Ali

Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nun parti hazırlıklarından söz ediyor olacaktık.

Bakalım sırada bakmamız istenen hangi kuşlar, hangi cambazlar var?

Independent Türkçe, yetkinport.com

DAHA FAZLA HABER OKU