"ABD’de deliren okul tarıyor, Türkiye’de deliren araçla durağa dalıyor"

Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof.Dr. Hamid Hancı, her yıl Türkiye’de araçların duraklara dalması nedeniyle onlarca kişinin yaralandığını ve kayıtlara çoğunlukla “kaza” diye giren bu olayların aslında bir kısmının kasti olduğunu iddia etti

Beşiktaş'ta durağa dalan otobüs bekleyen insanlara dehşeti yaşattı / Fotoğraf: AA

Beşiktaş’ta bir özel halk otobüsü şoförünün aracı kasti olarak durakta bekleyenlerin üzerine sürmesi sonucu bir kişi ölmüş, 13 kişi de yaralanmıştı. Olayın ardından denize atlayarak intihar girişiminde bulunan şoför de yakalanarak tutuklanmıştı.

Yaşanan olayın ardından otobüs duraklarında yaşanan olayları inceleyen Adli Bilimler Derneği Başkanı Prof. Dr. Hamid Hancı ve derneğin Adli Yöneylem Komisyonu Başkanı Avukat Alp Aslan ilginç tespitlerde bulunarak bunu kamuoyuyla paylaştı.

Açıklamada her yıl onlarca vatandaşın duraklara dalan otobüsler nedeniyle yaralandığı belirtildi.  
 

Hamid Hancı.jpg
Prof. Dr. Hamid Hancı/ Fotoğraf: İHA


"Duraklar suçlular için bir av sahası"

İnsanların toplu halde olduğu duraklar her zaman suç olaylarının da en yaygın olduğu yerlerdi. Özellikle 12 Eylül 1980 öncesi siyasi cinayetlerin en sık yaşandığı yerler duraklardı.

Adli bilimcilere göre otobüs durakları, adi suçlar yönünden de sıcak bir nokta. 

Hancı ve Aslan bu durumu, "Özellikle hırsızlık, yan kesicilik ve dolandırıcılık gibi suçlar yönünden, insanların dalgınlıkları, özellikle çalışanların mesai gidiş ve dönüşleri, öğrencilerin sınav dönemleri, yaşlıların maaş çekme vb. zamanları kollayan suçlular için otobüs durakları birer av sahasıdır" diyerek açıklıyor. 
 

otob.jpg
Beşiktaş'taki durağa çarpan otobüsün olay sonrası görüntüsü/ Fotoğraf: AA


Duraklar hasım sahibi insanlar açısından riskli nokta

Hasım yani düşmanı olan insanlar açısından da dikkat çekici bir ayrıntı var duraklarla ilgili olarak.

Otobüs duraklarında kimi zaman yaralama, adam öldürme ve intihar gibi cana zara verici istenmeyen olaylar da yaşanmaktadır. Bunun nedeni genellikle otobüs ulaşımının rutin saatlerde, gün ve zamanda yapılmasıdır.

Ulaşım hizmetlerinin gelişmesi ile artık otobüsün hangi durakta ne zaman olacağı bilinebilmektedir. Bu nedenle belirli zamanda otobüs durağında olan, rutin bir düzende hareket eden hasım sahibi insanların bu tip fiillere maruz kalması yadırgatıcı değildir.


Duraklara dalanların bir kısmı kasti olarak yapmış

Konuyla ilgili Independent Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Hancı, her yıl onlarca kişinin yaralanmasına neden olan duraklara dalınması olaylarını incelediklerinde aslında bir kısmının kasti olarak yapıldığını tespit ettiklerini söyledi.

ABD’de cinnet geçiren kişilerin okul taraması gibi olayların yaygın görüldüğüne dikkat çeken Hancı sözlerini şöyle devam ettirdi:

Türkiye’de silah bulunması kolay olmadığından bu tür olaylar olmazken bazı durumlarda araçla insanların arasına dalınması gibi olaylara rastlıyor.


Mobese sayesinde cinayetler azaldı, kavgalar kazalar arttı

Duraklara konulan mobeseler sayesinde duraklarda eskiye oranla cinayet gibi suçların azaldığını ancak insan yoğunluğunun artmasından dolayı bu sefer de kazaların ve kavgaların arttığını söyledi.

Prof. Dr. Hancı, sorunun çözümünü ise şu ifadelerle açıklıyor: 

Gerekirse bazı noktalarda güçlendirilmiş otobüs durakları yapılmalı, standartlar yenilenmelidir.

Otobüs duraklarının, ulaşım ve çevre gibi insan haklarına saygılı bir yapılı çevre ile uyumlu imal edilmesi ve en az on beş metre çevresinin bakımlı tutulması gereklidir.

Adi suçlar açısından önleyici kolluk yönünden “güven timleri” gibi etkili önlemler alınmalıdır.

Sorunlu duraklara güvenlik kameraları takılmalıdır.


 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU