Futbolun Ordinaryüsü: Lefter Küçükandonyadis

Türk futbol tarihine adını altın harflerle yazdıran Lefter Küçükandonyadis hayata gözlerini yumalı 7 yıl oldu. Öldüğünde arkasında sadece “iyi bir futbolcu” değil “iyi bir insanın” hatıralarını bıraktı

Fotoğraf: AA

İstanbul deyince aklıma
Stadyum gelir
Kanımın karıştığını duyarım ılık ılık
Memleketimin insanlarına
Daha fazla sokulmak isterim yanlarına
Ben de bağırırım birlikte
Avazım çıktığı kadar
Göğsümü gere gere
Ver Lefter'e yaz deftere…

 

Bedri Rahmi Eyüboğlu, onu anlatırken bunları söylemişti. “Futbolun ordinaryüsü,” bu unvanı alacağını 1940’lı yılların başında Büyükada’da top koştururken aklının ucundan bile geçirmemişti. 

 

 

22 Aralık 1925’te İstanbul’un Büyükada’sında Balıkçı Hristo’nun oğlu olarak dünyaya gelmişti. 

Futbol oynayabilmek için Taksim Spor Kulübü’nün kapısını çaldığında yaşı lisans almaya yetmiyordu. Mahkeme kararıyla yaşını büyüttürecek kadar aşıktı futbola. 

2 yıl Taksim Spor Kulübü’nde futbol oynadıktan sonra 1943 yılında askere gitti. 4 yıl boyunca bu ülke için askerlik yaptı Lefter. 

 

 

Döndüğünde futbol kariyerine Fenerbahçe’de devam ettirdi. Tarih 1947’yi gösteriyordu. 

Fenerbahçe’de geçirdiği 3 sezonda toplam 135 maça çıkmış ve bu maçlara 100 gol sığdırmıştı.

1951 yılında 17.500 lira bedelle İtalya’nın Fiorentina kulübüne transfer oldu. Bu transfer Lefter’i, Türkiye’den yurtdışına bonservis bedeliyle transfer olan ilk futbolcu olma rekorunu kırmasını sağlamıştı. 

Fiorentina’da 1 yıl futbol oynadıktan sonra Fransa’nın OGC Nice kulübüne transfer edildi ve 1 sezonu da Fransa’da geçirdi.

 

 

6-7 Eylül olaylarında Fenerbahçeliler motorla adaya akın etti

Fransa’da geçen bir sezonun ardından Fenerbahçe’ye dönmüştü ki 6-7 Eylül olayları patlak verdi. 

Türkiye’nin birçok noktasında azınlıklar hedef haline getiriliyordu. Olaylardan Lefter de nasibini aldı. Lefter’in Büyükada’daki evi de tahrip edildi. 

Sabaha kadar elinde tüfekle bekleyen Lefter’in yardımına, Kartal’dan motorlarla Büyükada’ya giden bir grup Fenerbahçe taraftarı yetişti. 

Tüm bunlar olurken kendisine saldıranları tanımasına rağmen hiçbirinin ismini vermedi ve onlardan şikayetçi olmadı. 

Lefter’in Fenerbahçe’ye dönüşü o dönem büyük ses getirdi. Lefter, sahaya çıktığında tüm tribünler tek bir ağızdan onun ismini haykırıyordu.

"Tribünler inledi binlerce kere
Ver Lefter’e yaz deftere
Bitti kalem, doldu defter
Bu alemde kral Lefter"

1964 yılına kadar Fenerbahçe forması giyen Lefter, Fenerbahçe formasıyla toplamda 423 gol atarak erişilmesi güç bir rekora imza attı.
 

 

Lefter, profesyonel futbol hayatı boyunca toplamda 50 kez Milli Takım forması giymiş ve 21 gol atma başarısı göstererek “Altın Şeref Madalyası” alma hakkını kazanan ilk Türk futbolcu oldu. 33 yıl boyunca hiç kimse Lefter’in bu rekorunu kıramadı.

1964 yılında Fenerbahçe’de jübilesini yapan Lefter, Yunanistan’ın AEK ve Güney Afrika’nın, Johannesburg takımlarında antrenör futbolcu olarak bir süre görev aldı. Daha sonra Türkiye’ye dönen Lefter, Feriköy, Samsunspor, Boluspor, Mersin İdman Yurdu ve son olarak da 1972 – 73 sezonunda Orduspor’da noktaladı.

 

 

Lefter, Fenerbahçe taraftarı tarafından öyle çok benimsenmişti ki 2009 yılında Kadıköy’deki Kuş Dili Parkı’na heykeli dikilmişti. 13 Ocak 2012 tarihi’nde ağır zatürreye bağlı kalp yetmezliğinden vefat etti.
 

DAHA FAZLA HABER OKU