Davutoğlu: IŞİD tutuklarının sorumluluğu kabul edilmemeli

Liderler turuna çıkan SP lideri Karamollaoğlu’nun dördüncü durağı yeni parti kurmaya hazırlanan eski başbakanlardan Ahmet Davutoğlu oldu. Davutoğlu, Barış Pınarı Harekatı kapsamında IŞİD tutuklularının sorumluluğunun alınmasına tepki gösterdi

Saadet lideri Karamollaoğlu bugün Davutoğlu'nu ziyaret etti / Fotoğraf: Saadet Partisi Basın Bürosu

“Türkiye’nin geleceği için liderler ziyaretleri” kapsamında siyasi liderleri ziyaret etmeye başlayan Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu bugün yeni parti kurma hazırlığı yapan eski Başbakanlardan Ahmet Davutoğlu’nu ile birlikteydi.

Davutoğlu’nun Ankara Beysukent’teki ofisinde yapılan görüşmede Saadet Partisi kurmayları ile Davutoğlu’nun yakın çalışma ekibi de yer aldı.

Basına kapalı olarak yapılan görüşme sonrası iki lider kameraların karşısına geçti.

Fırat’ın doğusuna yönelik başlatılan Barış Pınarı Harekatı hakkında konuşan Davutoğlu, “Fırat’ın doğusuna yönelik harekatın başarılı bir şekilde tamamlanması ve oradaki kardeşlerimize barış getirmesi temennisinde bulunuyorum. Allah Mehmetçiğimizin yardımcısı olsun” dedi.

"İstişare imkanı bulduk"

Karamollaoğlu için “değerli dostum” diyen Davutoğlu, “Aile olarak da köklü ilişkilere sahip olduğumuz Karamollaoğlu, Türk siyasi hayatındaki vakarıyla, ağırbaşlılığıyla ve son dönemde her kesimle konuşulabilen doğru bir yöntemi Türk siyasetine taşımasıyla herkesin takdirini toplamıştır. Saadet Partisi de köklü bir damarı temsil eder. Siyasi partilerin güçleri sadece aldıkları oylarıyla değil sahip olduğu gelenekle de ölçülür. Bu dostluğumuz ve Sadet Partisi genel başkanı olarak bizleri ziyareti vesilesiyle istişare imkanı bulmamız dolayısıyla teşekkür ediyorum” dedi.

 

Davutoğlu.jpg
Görüşmede Karamollaoğlu ve Davutoğlu'nun yakın çalışma ekibi de yer aldı / Fotoğraf: Saadet Partisi Basın Bürosu

 

Türkiye’nin ve dünyanın kritik eşiklerden geçtiğini söyleyen Davutoğlu, “Ülkemizde de bütün bu sıkıntıların yansıması yanında hukuk, ekonomi, eğitim ve birçok alanda hepimizin karşı karşıya kaldığı sorunlarla uğraşmak durumundayız” ifadelerini kullandı.

"Sürekli bir diyalog gerekiyor"

Herkesin fikirlerini geliştirme, aktarma, ifade etme özgürlüğüne sahip olması gerektiğini ifade eden Davutoğlu, düşünce özgürlüğünün dışında sürekli bir diyalog ve iletişim ile bu düşüncelerin paylaşılması gerektiğini söyledi.

“Türkiye’de yeni siyasi yaklaşımlara ihtiyaç olan bir dönemden geçiyoruz” diyen Davutoğlu şunları söyledi:

Herkesin bulunduğu siyasi partinin dar koridorlarından çıkarak, ait olduğunu hissettiği çevrelerin dar kalıplarından çıkarak, oturup yüz yüze konuşmaya ihtiyacımız var. Sayın Karamollaoğlu bugün öyleu anlayışla bizi ziyaret etti. Bir anlamda bu iletişime imkan sağlayan güzel bir görüşme gerçekleştirdik.

Bir gazetecinin, CHP’nin Esad rejimiyle görüşülmesi gerektiği yönünde getirdiği öneriyi hatırlatması üzerine Barış Pınarı Harekatı’nın bir anda ortaya çıkmadığına dikkat çeken Davutoğlu, “Suriye, dost ve kardeş ülke olarak her zaman barış içinde yaşamayı arzu ettiğimiz ve bu çerçevede de sınırları kaldırdığımız, vize muafiyetiyle ilişkileri en üst düzeye çıkardığımız bir geçmişe sahip bir ülke. Bütün bu geçmişte de bulunmak benim için ayrı bir onur vesilesiydi. Ama maalesef Suriye rejimi kendi halkıyla yürüttüğü mücadelede kullandığı yöntemlerle hem kendi halkı nezdindeki meşruiyetini kaybetti hem de milyonlarca insanın Suriye’yi mülteci olarak terk etmesine, şehirlerin yıkılmasına heden olan bir yıkımın önünü açtı” dedi.

"Bütün gayretimiz Ortadoğu’daki büyük bir birliğin temelini dokumaktı"

“Suriye’deki terör örgütlerinin mevcudiyeti bu istikrasızlıkların sonucunda ortaya çıktı” diyen Davutoğlu şunları söyledi:

Daha önce, karşılıklı güven ilişkileri varken bütün hedefimizi, bütün gayretimiz Suriye halkıyla birlikte Ortadoğu’daki büyük bir birliğin temelini dokumaktı. Hep bu yaklaşımı sergiledik. O zaman da Suriye içirnde herhangi bir kesimin tarafında durmamaya özen gösterdik. Ama maalesef Suriye rejiminin kendi halkına karşı yürüttüğü acımasız savaş, BM gözlemcileri tarafından kimyasal silah silah kullanıldığı da teyit edilen bir savaştır, 1 milyondan fazla insanın hayatını kaybetmesine yol açtı ve DEAŞ, PKK gibi terör örgütlerin boşluğu kullanarak Türkiye’ye tehdit oluşturmasına neden oldu. Bugün kahraman Mehmetçiğimiz harekat yapmak zorunda kaldıysa bu tablo neden oldu.

Davutoğlu, Suriye’de kalıcı barış için tüm tarafların ittifak ettiği bir anayasa ve siyasi çözümün ortaya çıkması gerektiğini vurguladı.

"Suriye'deki kardeşlerimizin kalpleri kazanılmalı"

Türkiye-Suriye sınırının, kasabaların dahi kendi içinde bölündüğü bir anlaşmaya dayalı olduğunu söyleyen Davutoğlu, “Akçakale ile Tel Abyad Türkçe ve Arapça aynı isimdir. Rasulayn ve Ceylanpınar aynı şehirdir. Harekat yapılırken, güvenlikle ilgili tüm tedbirleri almanın yanında oradaki kardeşlerimiz ki onlar da PKK terör örgütünün baskısı altında inlemişlerdir, onların kalplerini kazanılmasında ayrı bir özen göstermek gerekiyor. Irak’tan Suriye’ye lojistik koridor kullanımına karşı Irak merkezi yönetimi ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi ile görüşerek YPG’nin Suriye içinde izole edilmesi gerektiğini savunan Davutoğlu, harekatın meşruiyetini tartışmaya açanlara karşı kamu diplomasisinin oluşturulması gerekiyor" ifadelerini kullandı.

"Saat başı tavır değiştiren bir ABD Başkanı ile karşı karşıyayız"

"Saat başı tavır değiştiren bir ABD başkanıyla karşı karşıyayız" diyen Davutoğlu, "Bunun getireceği sıkıntılar, hele hele Suriye’de yakalanan DAEŞ unsurlarının sorumluluğunun Türkiye'ye ait olacağı iddiasının reddedilmesi gerekiyor. Türkiye ne DEAŞ tehdidinin çıkmasından sorumludur ne de bugün orada yaşayan dünyanın en tehlikeli terör örgütünün uzantılarıyla ilgili sorumluluk sahibi olmalıdır. Türkiye kendi güvenlik çıkarlarını gözetir. Güvenliğini tehdit edenlerle mücadele eder. Ama terör unsurlarının sorumluluğu Türkiye üzerine verilemez" dedi.

Saadet Partisi lideri Karamollaoğlu da, Barış Pınarı Harekatı’nda en kısa sürede başarı sağlanmasını temenni etti.

Bütün dünyanın badireli bir dönemden geçtiğini söyleyen Karamollaoğlu, “Sayın Davutoğlu buğuna kadar bulunduğu görevlerden dolayı konulara vukufiyet kesbetmiş bir ilim adamı aynı zamanda. Fikirlerini dinlemekten memnuniyet duyduk. Siyasette ihtiyaç duyduğumuz bir takım yaklaşımları mütalaa ettik. Farklı fikirlere, anlayışlara sahip kişilerin bir araya gelerek birlikte mütalaa etme anlayışını kazanması gerekiyor” şeklinde konuştu.

"Görüşmelerimiz devam edecek"

“Sadece askeri harekat yapıldığında değil Türkiye’mizin geleceği için her sahada diyaloğa, istişarelere ihtiyaç var” ifadelerini kullanan Karamollaoğlu, “Bu yakınlığı Sayın Davutoğlu’ndan eskiden beri biliyorum. Dostluğumuz yeni değil. Yıllara dayanıyor. Ailece birbirimizi tanıyoruz. Bu görüşmelerimiz devam edecek” ifadelerini kullandı.

Karamollaoğlu şunları söyledi:

Ülkemiz sıkıntılı bir dönemden geçerken yeni fikirlere, yeni açılımlara, yeni oluşumlara ihtiyaç var. Kendileri de bir hareketin başındalar. Onlara da başarılar diliyorum. İnşallah bu ülkeye faydalı adımları inşallah atarlar. Bizler de yakından takip ediyoruz. Bizim bir geleneğimiz var. Türk siyasi hayatında ‘Milli Görüş’ diye isimlendiren 50 yıllık bir gelenek. Prensiplerimiz genelde geniş kitleler tarafından kabul edildi, Tatbikatında eksikliğimiz var belki. İnşallah bu konuları da ileride birlikte mütalaa ederiz. Bizim de kapımız her zaman açık. Bu çalışmalarda zaman zaman bir araya gelip fikir teatisinde bulunmak ufkumuzu açacaktır.

"Erdoğan, diyaloğu bütünüyle ortadan kaldırıyor"

Siyasi liderlerin biraraya gelmesi gerektiğini söyleyen Karamollaoğlu, “Sayın Eedoğan’ın ifadeleri beni üzüyor. Diyaloğu bütünüyle ortadan kaldırıyor. Bu söylediklerinin içinde AK Parti boğulup gider. Sayın Davutoğlu AK Parti’nin Başbakanlığını yaptı. Niye şimdi orada değil? Farklı fikirler söylendiği zaman rahatsız oluyorlar. Bu mantıkla ülke yönetilmez” dedi.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU