Dört çocuk kitabının “muzır” bulunma gerekçesi: Şiddet, cinsiyet karşıtlığında aşırılık ve çocuklarda transsekssüalitenin özendirilmesi

Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’na göre Sünnetçi Kız, Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler, Kız Çocuk Hakları Bildirgesi ve Erkek Çocuk Hakları Bildirgesi'ndeki bazı bölümler 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesir yapacak nitelikte

Elisabeth Brami’nin yazdığı “Kız Çocuk Hakları Bildirgesi” ile “Erkek Çocuk Hakları Bildirgesi” Yapı Kredi Yayınları'ndan, Elena Favilli ile Francesca Cavallo’nun yazdığı “Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler” Hep Kitap'tan, “Sünnetçi Kız” ise Cinius Yayınları'ndan çıkmıştı / Fotoğraf: Pixabay

Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nun 27 Eylül 2019 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan kararla "Sünnetçi Kız", "Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler", "Kız Çocuk Hakları Bildirgesi" ile "Erkek Çocuk Hakları Bildirgesi" kitapları hakkında verdiği “18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesir yapacak nitelikte olduğu”nun belirlenmesinin yankıları sürüyor.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı yetkililerinden Independent Türkçe’ye yapılan açıklamada karara gerekçe olarak "Sünnetçi Kız” kitabında şiddet ve cinsiyet karşıtlığında aşırılık, “Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler”, “Kız Çocuk Hakları Bildirgesi” ve “Erkek Çocuk Hakları Bildirgesi” kitaplarında ise çocuklarda transsekssüalitenin özendirilmesi gösterildi:

“Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulumuz, 1117 Sayılı Kanun kapsamında mevkute ve mevkute tanımına girmeyen diğer basılmış eserler hakkında 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesiri olup olmadığı yönünde karar vermektedir.

Bu çerçevede kurulumuzca aşağıdaki işlemler yapılmıştır:

1. Hep Kitap yayınlarından çevirisi yapılan "Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler" isimli kitap hakkında Kurul tarafından çocuklarda transsekssüalitenin özendirilmesi sebebiyle 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesir yapacak nitelikte olduğuna dair karar verilmiş,

 

2. Cinius Yayınları’ndan "Sünnetçi Kız" isimli kitap hakkında Kurul tarafından şiddet ve cinsiyet karşıtlığında aşırılık nedeniyle 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesir yapacak nitelikte olduğuna dair karar verilmiş,
 

3. Yapı Kredi Yayınları’ndan "Erkek Çocuk Hakları Bildirgesi" isimli kitap hakkında Kurul tarafından çocuklarda transsekssüalitenin özendirilmesi sebebiyle 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesir yapacak nitelikte olduğuna dair karar verilmiş,


4. Yapı Kredi Yayınları’ndan "Kız Çocuk Hakları Bildirgesi" isimli kitap hakkında Kurul tarafından çocuklarda transsekssüalitenin özendirilmesi sebebiyle 18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesir yapacak nitelikte olduğuna dair karar verilmiş ve resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu kimlerden oluşuyor?

Kurulun başkanlığını Çocuk Hizmetleri Genel Müdürü yürütüyor. Kurul üyeleri arasında Kadının Statüsü Genel Müdürü, Aile Toplum Hizmetleri Genel Müdürü, Hukuk Hizmetleri Genel Müdürü ile Çalışma Genel Müdürü yer alıyor.

 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

 

Türkiye Yayıncılar Birliği: Yeterli gerekçe gösterilmeden 4 kitap muzır ilan edildi!

Türkiye Yayıncılar Birliği ise dün yaptığı basın açıklamasında Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu'nun söz konusu kitapları "yeterli gerekçe göstermeden 'muzır' ilan ettiğini" savunmuştu:

Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu; 27 Eylül 2019 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan kararlarla, yeterli gerekçe göstermeden, Elisabeth Brami’nin “Erkek Çocuk Hakları Bildirgesi” ve “Kız Çocuk Hakları Bildirgesi” (Yapı Kredi Yayınları); Francesca Cavallo ile Elena Favilli’nin “Asi Kızlara Uykudan Önce Hikâyeler Olağanüstü 100 Hikâye” (hep kitap) ve “Sünnetçi Kız”  (Cinius Yayınları) adlı kitaplarında yer alan bazı yazıların “18 yaşından küçüklerin maneviyatı üzerinde muzır tesir yapacak nitelikte olduğuna” karar verdi.

Eserlerin serbestçe açıklanması ve yayımlanması özgürlüğü, anayasamızca korunan bir haktır. Bu hak, demokratik bir toplum için büyük önem taşır. Bu önemden dolayı idari ve yargı birimleri, açıklama ve yayımlama özgürlüklerine gereksiz müdahalelerde bulunmama yükümlülüğü altındadır.

Koruma Kurulu vermiş olduğu muzır neşriyat kararlarıyla, açıklama ve yayımlama özgürlüğüne müdahele etmektedir. Eserlerin değerlendirmesinin, türüne göre değişen uzmanlar tarafından yapılan ön incelemeden geçmeksizin, Çalışma Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanlığı’nın atadığı beş birim amirinden oluşan kurulca yapılması; düşünsel, toplumsal ya da sanat eseri olarak değerlendirilmesi gereken eserlerin, bu nitelikleri haiz olmadığı yönünde raporlar verilmesine, anayasal bir hak olan açıklama ve yayımlama özgürlüğünün ihlal edilmesine yol açmaktadır.

Bu şekilde içinde pedagog ve cinsel sağlık uzmanı dahi olmayan kişilerden oluşan kurul tarafından, eserler hakkında oldukça özensiz bir biçimde, genel ve soyut ifadelerle hazırlanmış kararlarla muzır neşriyat kararı verilmesi, ifade ve basın özgürlükleri açısından tehlike oluşturmakta ve demokratik toplum ilkesini tehdit etmektedir.

Karmaşık ve muğlak bir olgu olan “müstehcenlik” gerekçesiyle bir eserin yayımlanmasına müdahalede bulunulurken sanat alanının veya eserin özelliklerine, edebi eser olup olmadığına, müstehcen olduğu değerlendirilen kısımların ifade edildiği bağlama, yazarın kimliğine, yazılma zamanına, amacına, hitap ettiği kişilerin kimliklerine ve onların estetik anlayışlarına, eserin muhtemel etkilerine ve eserdeki diğer ifadelerin tamamına bir bütün olarak bakılması, eserin edebi değerinin değerlendirilmesi gerekmektedir.
Eserin, türüne göre ayrı ayrı uzmanlıklar gerektiren ve anayasal bir hakkı kısıtlayıp engelleyen bir kararın, Bakanlık tarafından atanmış beş birim amiri tarafından verilebilmesi; ifade, bilim ve sanat ile açıklama ve yayımlama özgürlüklerinin ihlal edilmesidir. Demokratik toplum ilkesinin esas alındığı bir sistemde bunun kabulü mümkün değildir.

Temel hak ve hürriyetleri adalet ilkesi ile bağdaşmayacak şekilde sınırlayan Koruma Kurulu yapısı, bir an önce ulusal ve uluslararası içtihatlara uygun bir şekilde değiştirilmeli; hak ve özgürlüklere zorunlu olmadıkça müdahalede bulunmama yükümlülüğü ve sorumluluğuna uyulmalıdır.

Birlik, sosyal medya hesabından da paylaşımda bulunarak kurulun kararını eleştirmişti:

 

 

 


 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU