Erdoğan’dan CHP ve İYİ Parti’nin görüşmesine tepki: IMF’in aynı zamanda ortağıyız, çok da fakir fukara değiliz

Cumhurbaşkanı: Biliyorsunuz IMF’nin kapısını ilk çalan İnönü’dür...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 74. Genel Kurul görüşmeleri için bulunduğu New York'ta, basın mensuplarına konuştu. (Fotoğraf: AA)

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP ve İYİ Partili isimlerin Uluslararası Para Fonu (IMF) ile yaptıkları görüşmeye tepki gösterirken 2013 yılında Türkiye’nin fona olan borcunun tamamen bitirdiğini vurguladı. Erdoğan, sözlerinin devamında "Biz biliyorsunuz IMF’nin aynı zamanda ortağıyız. Bu da var. Öyle bir durum değil yani çok da fakir fukara değiliz” ifadesini kullandı.

Birleşmiş Milletler (BM) zirvesi için ABD’de bulunan Erdoğan, ziyaretinin son günü kendisini takip eden gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Erdoğan, "CHP ve İYİ Parti’nin ekonomiden sorumlu iki ismi Faik Öztrak ve Durmuş Yılmaz’ın IMF heyeti ile görüşmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusuna şu yanıtı verdi:

Siyasette tutarlı olmak önem arz ediyor. Bir taraftan hükümete, iktidara IMF ile münasebeti geliştirip IMF’den kredi vesaire almayı tavsiye edeceksiniz… Ki bu iktidarı biz IMF'ye 23,5 milyar dolar borçla devraldık ve 2013 mayısında IMF'ye olan borcumuzu sıfırladık. Daha sonra IMF bizden 5 milyar dolar borç talebinde bulundu. Biz de “veririz” deyince bunlar baktılar bu iş ciddiye gidiyor, “vazgeçtik” dediler. Bundan sonra zaten IMF'den borç talebi diye hiçbir zaman bizim düşünce dünyamızdan geçen bir şey söz konusu olmadı. Bu bizim aklımızın ucundan geçmiş değil. Fakat muhalefet “İktidarı nasıl yaralarız? Nasıl Türkiye'deki ekonomiyi farklı bir şekilde gösteririz?” hesabı üzerinden sürekli yalan, iftira atıyor. Tabii bunlar bir kere bunun hastalığı içerisinde olduğu için…

“IMF’nin kapısını ilk çalan İnönü’dür"

Biliyorsunuz IMF’nin kapısını ilk çalan İnönü’dür, onların dönemlerinde başladı. Bu zihniyet devam etti ama biz avucumuzda 23,5 milyar dolar borç bulduk. Ondan sonra da süratle dedik ki “Biz bu işin ne yapıp yapıp sıfırlayacağız.” 2013 Mayıs'ında da sıfırladık, kurtulduk. Şimdi IMF’ye herhangi bir borcumuz yok. Biz biliyorsunuz IMF’nin aynı zamanda ortağıyız. Bu da var. Öyle bir durum değil yani çok da fakir fukara değiliz.

“Niye görüştüler diye bir dert içerisinde değilim"

Medyanın söylediklerine, yazdıklarına baktığımız zaman gizlilikten bahsediyorlar. Ben niye görüştüler falan diye de bir derdin içerisinde değilim. Görüşmüşler, görüşmemişler o ayrı bir konu. Tamam da kimden neyi kaçırıyorsunuz? Bu noktada kaçmaya gerek yok ki... Bir defa IMF’nin temsilcileri sizi hakikaten muhatap alacaklarsa gelsin sizi makamınızda ziyaret etsin. Niye gidip otellerin odalarında, lobilerde -ki geçmişte lobileri biliriz- oralarda görüşmeler yapıyorsunuz. Tabii bizi üzen budur. Bunlar, bu milletin kimliğine kişiliğine yakışan şeyler değil.

“Türkiye’de yaşayanlar demokrasi konusunda bir endişe taşımıyor"

Türkiye dışında yaşayan gazeteci, sanatçı, siyasetçi ve akademisyen ile HDP, CHP ve İYİ Partili isimlerin Berlin’de "Demokratik Türkiye için Toplumsal Sözleşme Konferansı”na katılmasıyla ilgili görüşleri sorulan Erdoğan, şunları söyledi:

Bu kişilerin buralarda bir araya gelişlerinin, toplantılarının, attıkları bu başlıkların bizim ülkemizin yapısıyla yakından uzaktan alakası yok. Türkiye'nin içinde yaşayanlar Türkiye'nin demokrasisi konusunda bir endişe taşımıyor. Bunlar bir defa tamamıyla adeta “bindirilmiş kıta” olarak belirlenmiş başlıklar üzerinden gidip Türkiye'ye batıya şikayet eden kişiler. Bu karalama kampanyasını yürütürken orada malum Türk yargısının cezalandırmış olduğu isimler var. Bu isimler Türk yargısı tarafından bir defa belli cezalar almış ama kaçarak batıya sığınmış. Aynı şekilde diğerlerine de baktığımızda işte malum ittifak orada da kendini göstermiş. Bu ittifakın Türkiye'nin geleceğine yönelik en ufak bir derdi yok. Ben inanıyorum ki şu anda bu ittifak içerisinde yer alanlar da milletimize bunun hesabını verecek. Çünkü Türkiye bir defa demokrasi yolunda batıdaki hiçbir ülkede görülmeyen seviyeye tırmanmış bir ülkedir. Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Birilerinin işine gelmiyor. 

“2023 inşallah vatandaşımın hesap sorma dönemi olacak"

Zaten bu uygulamaların hepsi de malum FETÖ, PKK, DHKPC terör örgütlerinin mantığı ile oluşturuluyor ve ne yazık ki birileri de bunların değirmenine su taşıyor. Yapılan bu. Ama 2023 inşallah halkımın, vatandaşlarımın yeni bir hesap sorma dönemi olacaktır. Tüm mesele bizim halkımızla olan bütünleşmemizdir. Bu işin, gidip de Hans’ın, George’un önünde Türkiye’yi yalan yanlış şekilde anlatıp şikayet eden insanlarla olması da söz konusu değildir. Allah ıslah etsin.

Erdoğan ayrıca Suriye’de kurulması planlanan Güvenli Bölge için takvimin işlediğini belirtti.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU