Afgan kadınların neredeyse yarısı, ülkelerini "temelli" terk etmek istiyor

Gallup’un Afganistan’da sivil ölümlerin en çok yaşandığı 2018’e dair araştırmasından çıkan sonuç: Göç etmek isteyenlerin sayısı yüzde 41’le rekor seviyede. Afganlar kendilerini daha az güvende hissediyor ve dünyadaki herkesten daha kötü bir yaşam sürüyor

Şiddet olayları nedeniyle ülke içinde yer değiştirmek zorunda kalan bazı Afganlar, Kabil'deki mülteci kamplarında yaşıyor (Reuters) 

Afganistan yeni cumhurbaşkanını belirlemek için 28 Eylül’de sandık başına gitmeye hazırlanırken, seçime günler kala Amerikan araştırma kuruluşu Gallup’un yayımladığı yeni bir çalışma, Afganların önemli bir kısmının savaş yorgunu ülkeyi terk etmek istediğini ortaya koyuyor.

2018’e ait veriler, Afganistan’daki yaşamın geçen 10 yıla kıyasla birçok açıdan daha da kötüye gittiğini gözler önüne seriyor.

Araştırmaya göre Afganlar kendilerini daha az güvende hissediyor, iş bulmak ve temel ihtiyaçlarını karşılamak için daha çok mücadele veriyor ve yeryüzündeki herkesten daha kötü bir yaşam sürüyor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Ankete katılanlar içinde bulundukları çaresizliği vurgularken, ellerinden gelse ülkelerini temelli terk etmek ve 2015’ten bu yana gerçekleşmekte olan kitlesel göçe katılmak istediğini söyleyen Afgan sayısı hiç olmadığı kadar yüksek çıkıyor.

Cumhurbaşkanı Eşref Gani, 2014’te göreve gelmesinden bu yana Afganları ülkelerinde kalmaya ikna etmek için çaba harcıyordu. Bu görev, Gani’nin seçimi ikinci kez kazanması halinde daha kolay olmayacak gibi duruyor.

İkna edilmesi en zor grubuysa, ülkeyi terk etmek isteyenler arasında ağırlığı oluşturan ve bu talepte tarihte ilk kez sayıları erkeklerden bu kadar fazla çıkan kadınlar oluşturuyor.

 


Güneybatı vilayetleri ilk sırada

Birleşmiş Milletler’in (BM) kayıpları belgelemeye başlamasından bu yana 2018’de Afgan sivillerin ölümünde en yüksek rakamların görüldüğü ve milyonlarca Afgan’ın gıda güvensizliğiyle boğuştuğu bir ortamda, imkan bulmaları halinde başka ülkelere gitmek isteyenlerin sayısı yüzde 41’le rekor seviyeye ulaştı.

 

 

Afganların göç etme isteğinin son yıllarda ülkenin hemen hemen her bölgesinde arttığı belirtiliyordu. Ancak Gallup’un araştırmasına göre Taliban’ın kontrolü ele geçirdiği ve kuraklığın birçok Afgan’ı daha fazla yoksulluğa ve gıda güvensizliğine sürüklediği güneybatı vilayetlerinde bu talebin en yüksek seviyeye ulaşması dikkati çekiyor. Söz konusu bölgelerde ankete yanıt verenlerin yüzde 52’si, fırsat bulmaları halinde ülkelerini geri gelmemek üzere terk edeceğini söylüyor.

Kadınların oranı erkekleri geçiyor

2016’dan bu yana nüfusun genelinde göç etmek isteyenlerin oranının artmasında kadınların sayısı etkili olurken, 2018’de bu isteği dile getirenlerin yüzde 47’sini kadınlar oluşturuyor.

Gallup raporunu paylaşan Julie Ray’in analizinde, Afganistan’da 20 yıldır süren ve “kadınların hakları ve haysiyetleri adına verilen bir mücadele olarak” reklamı yapılan savaşın kadınlar üzerindeki olumsuz etkileri de ankete verilen cevaplardan seçiliyor.

Kuruluşun 2018 anketleri, Afgan kadınların istedikleri bir yaşam sürme özgürlüğü bakımından dünya üzerinde hayatından en az memnun kadınlar olduğunu gösteriyor, yaşamından memnun olanların oranıysa yüzde 33’ü geçmiyor. Çalışma ayrıca kadınların yüzde 80’inin işgücü sektöründen mahrum kaldığını ve yüzde 91’inin ilköğretim eğitimi ya da daha azını aldığını işaret ediyor.

 

 

2016’da ülkesini terk etmek istediğini söyleyen kadın oranı yüzde 18’ken, 2018’de bu rakamın neredeyse üçe katlandığı ve 47’ye kadar çıktığı anlaşılıyor. Geçen yıl bu isteği gündeme getiren erkeklerin oranıysa yüzde 35.

Çoğu Türkiye ve Almanya'ya gitmek istiyor

Gallup’a göre Afganistan’dan gitmek istediğini dile getirenlerin en çok isim verdiği yerlerse, Afgan göçmenlerin Suriyelilerden sonra ikinci büyük göçmen grubunu oluşturduğu Türkiye (yüzde 19) ve Almanya (yüzde 19). Dünyada göçmenlerin en çok gitmek istediği ülkelerin başında gelen ABD ise Afganların tercihinde yüzde 12’de kalıyor.

Raporun sonuç kısmındaysa ülkelerinden temelli ayrılmak isteyen Afganların sayısındaki artışın, 2015’te kitlesel göç dalgasına sahne olan Avrupa Birliği (AB) devletleri için yeni bir tartışmanın habercisi olabileceği değerlendirmesi yapılıyor.

ABD’nin 11 Eylül 2001’de düzenlenen terörist saldırıların ardından Afganistan’da Taliban’ı devirme girişimiyle başlattığı askeri operasyonlar ülkedeki şiddet dalgasını artırmış, geride kalan yaklaşık 20 yılda ülkede büyük bir yıkım yol yaşanmış ve yalnızca 2018’de 927’si çocuk olmak üzere 3 bin 804 sivil öldürülmüştü.

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU