Marvel’ın 23 filmini üç dakikadan az bir sürede özetleyen fragman büyük beğeni topladı. Fragmanda da görüldüğü gibi 10 yıllık destansı macerayı başlatan 2008 yapımı Iron Man’di.

Iron Man tüm zamanların en riskli filmlerinden biriydi. Çünkü daha önce görülmemiş bir şekilde pek çok filmi birbirine bağlayan bir sinematik evren inşa edecekti. Marvel için, bu kadar önemli bir yapımda kimin başrolü alacağı da bir o kadar kritik bir karardı. Iron Man’i canlandıracak ve evrenin işleyişinin temelini atacak bu aktör, çizgi roman hayranlarını da memnun etmeliydi.

2006’da Robert Downey Jr.’ın adı açıklandığında Hollywood’da çok rastlanmayan bir şekilde yapımcılar da sinema severler de bu karardan çok memnun kalmıştı. O dönem önemli birkaç yapımla izleyicilerin gönlünü ve eleştirmenlerin saygısını kazanmış Downey Jr.’ın özel hayatıysa geçmişteki skandallardan henüz kurtulmuştu.

 

 

Alınan risk olumlu sonuçlandı ve Marvel Sinematik Evreni 10 yıllık macerasına gişe rekoru kıran bir filmle başlamış oldu. Downey Jr., Iron Man olarak o kadar benimsendi ki kendisi bile bir röportajında, “Ben gerçeğim, o değil. Bunu hatırlamam benim için önemli” demişti.

Adeta Marvel Sinematik Evreni’nin yüzü haline gelen Robert Downey Jr. artık yeteneği ve karizmasıyla Hollywood’un vazgeçilmez isimlerinden biri. Oyuncunun kariyeri geçmişte zaman zaman durma noktasına gelmiş olsa da sonuçta o, son 10 yıl içinde adeta bir yeniden dirilme yaşayarak adını Hollywood’un zirvesine taşımayı başardı.

Liseyi yarıda bırakmasının ardından önünde Avengers’ın kurucu üyeliğine dek uzanan çok meşakkatli bir yol vardı. Ama küçük yaştan bu yana Downey Jr.’a hiç de yabancı olmayan iki şey varsa, onlar da şov dünyası ve mücadele olmalı.  

Babası Underground (Yeraltı) sinemasının önemli isimlerindendi

 

Robert Downey Jr.’ın herkesi ve her şeyi tiye alan mizah anlaşıyı ve otorite karşıtı duruşu, babasının çalışmalarına aşina olanlar için çok anlaşılabilir bir durum. Robert Downey Sr bağımsız film çekmeye 1960’ların başında başladı.

Filmlerinin hiçbiri 1969’a kadar geniş kitlelere ulaşmadı. Ama o yıl çektiği Putney Swope bir klasik haline geldi, öyle ki ilerleyen yıllarda Paul Thomas Anderson gibi yönetmenlere ilham verecekti. Bu film gösterime girdiğinde Robert Downey Jr. henüz 4 yaşındaydı. Bir sene sonra ilk filmi için kamera karşısına geçti ve babasının yönettiği, tüm oyuncuların köpek rolünde olduğu Pound’da yer aldı.

1978’de oyuncu 13 yaşındayken annesi ve babası boşanınca Downey Jr. babasıyla New York’tan Los Angeles’a taşındı ve Sean Penn, Rob Lowe ve Emilio Estevez gibi isimlerle sınıf arkadaşı olacağı Santa Monica Lisesi’ne gitmeye başladı. Ama 1982’de 16 yaşındayken oyuncu olmak için okulu bıraktı.

New York’ta iş buldu

 

Doğrudan Hollywood’un kapısını çalmaktansa genç Downey Jr. annesinin yanına, New York’a döndü. Birkaç küçük yapımda rol aldı. Bu yapımlardan birinde oyuncu Sarah Jessica Parker’la tanıştı ve 7 yıl sürecek bir birlikteliğe adım attı.  Downey Jr. çok geçmeden New York partilerinin vazgeçilmez isimleri arasına girdi. Ancak bu hayatı kariyerine zarar vermeye başlamıştı.

1985’te 20 yaşındayken Saturday Night Live’ın kadrosunda yer almayı başardı. 80’ler kariyeri açısından mükemmeldi ama özel hayatı pek parlak durumda değildi

Önce birkaç küçük yapımda rol aldı, ardından ilk önemli başrolünü kaptı ve The Pick-Up Artist’te oynadı.

Bu filmin ardından Less Than Zero’da bir kokain bağımlısını canlandırdı. Uyuşturucu gerçekte de Downey Jr.’ın hayatına girmişti. Oyuncu Guardian’a verdiği bir röportajda şunları söylemişti:

Filmdeki karakter benim abartılı bir versiyonumdu. Sonra işler değişti ve ben bazı yönlerden karakterin abartılı bir versiyonu haline geldim. Ve bu sürmesi gerekenden çok daha uzun sürdü.

80’lerin sonuna doğru rehabilitasyon sürecine girdi, Sarah Jessica Parker uyuşturucu bağımlılığı nedeniyle onu terk etti.

Chaplin, Hollywood’un en önemli aktörleri arasına girmesini sağladı

 

Özel hayatındaki çalkantılara rağmen Less Than Zero ve Soapdish filmlerindeki performansıyla saygınlık kazandı ve 1992’deki Chaplin biyografisiyle bu durumu güçlendirdi. En İyi Erkek Oyuncu Oscarı’na aday gösterildiği bu rol onu Hollywood’un aranan aktörleri arasına soktu.

Robert Altman’ın 1993 yapımı Short Cuts ve Oliver Stone’un 1994 yapımı Natural Born Killers’ıyla kariyerinde emin adımlarla ilerlerken Deborah Falconer’la evlendi ve 1994’te bir çocukları oldu. Ancak bu sakinlik uyuşturucu bağımlılığı nedeniyle çok geçmeden yeniden bozulacaktı.

Kötü alışkanlıklarını geride bıraktı

 

1996’da uyuşturucu yüzünden başı çok kez belaya girdi ve gözaltına alındı. 12 ay hapis yattı ve Ağustos 2000’de özgürlüğüne kavuştu. Adı “uyuşturucunun tükettiği yetenekli aktör” olarak anılmaya başladı. 2004’te Falconer’la boşandı. Oprah Winfrey’ye verdiği bir röportajda şunları söylemişti:

Bu korkunç sorunların üstesinden gelmek o kadar da zor değildi, zor olan bunu yapmaya karar vermekti.

2003’te Gothika’nın setinde tanıştığı yapımcı Susan Levin bir anlamda hayatını değiştirdi. Levin, uyuşturucudan tamamen kurtulmazsa onunla asla evlenmeyeceğini söyledi ve böylece Downer Jr. eski hayatına bir nokta koymaya karar verdi. İkili 2005’te evlendi.

Bu dönem Doğu felsefesine ilgi duymaya başlayan oyuncu meditasyon ve Kung Fu öğrendi. Kiss Kiss Bang Bang, Good Night and Good Luck, A Scanner Darkly ve Zodiac gibi filmlerde rol aldı. Ancak hayatını ve film endüstrisini tamamen değiştirecek projeyle henüz tanışmamıştı.

Hayatının rolünü aldı

 

Marvel'ın çizgi roman karakterlerinin yayın haklarını satmasıyla gözler Iron Man’i kimin canlandıracağına çevrildi. Tom Cruise’un bu rolü çok istediği biliniyordu. Downey Jr. ise rol için favori isimler arasında olmadığını düşünüyordu.

Ancak 2006’da Tony Stark’ı canlandıracak oyuncunun Robert Downey Jr. olacağı açıklandığında Marvel hayranları bu kararı memnuniyetle karşıladı. Üstelik benzer bir şekilde çizgi romanda Tony Stark da uyuşturucuyla mücadele vermişti. Marvel hayranları Downey Jr.’ın Iron Man’i ekrana taşıyacak karizmaya sahip olduğunu düşünüyordu. Marvel Studios Başkanı Kevin Feige bir açıklamasında, “Herkesi düşündük ve rol için en iyi kişiyi bulduk” demişti.

Iron Man beklenmeyeni başardı

 

2008 yapımı Iron Man “sinema tarihinin en riskli filmi” olarak anılıyordu. Marvel tüm filmlerin tek bir evrende geçeceğini duyurmuş, karakterlerin hikayeleri birbirine bağlı bu filmlerin hepsinde yer alabileceğini açıklamıştı. Bu durumda Iron Man, Marvel Sinematik Evreni’nin konseptini hazırlayan yapım olacaktı.

Eğer film başarısız olsaydı Downey Jr. belki kariyerini yeniden inşa edebilirdi ama Marvel için işler bu kadar kolay olmazdı. Korkulan olmadı, film izleyiciler kadar eleştirmenlerin de beğenisini kazandı. Iron Man'in gösterime girmesinin ardından Marvel hayranları Avengers’ın evrene dahil olup olmayacağını konuşmaya başladı.

Downey Jr.’ın ertesi sene The Incredible Hulk’ta yer alması hayranların beklentisini doğrulamış oldu.

Robert Downey Jr., Marvel Sinematik Evreni’nin yüzü haline geldi

 

Bu süre zarfında Tropic Thunder’la bir Oscar adaylığı almış ve Sherlock Holmes olmak için kamera karşısına geçmiş olsa da Downey Jr. daha çok Iron Man’le anılıyordu.

Oyuncu bir panelde durumu şu sözlerle anlatmıştı:

Iron Man benim daha havalı bir versiyonum olacaktı. Zaman geçtikçe kimin kimi canlandırdığını merak etmeye başladım. Marvel evrenine birçok yetenekli yeni kişi dahil olduğu için çok memnunum. Ben gerçeğim, o değil. Bunu hatırlamam benim için önemli.

Milyonlarca Iron Man hayranı için artık Downey Jr., Tony Stark demekti ve hem Iron Man serisi hem de Marvel Sinematik Evreni’ne gelecekte dahil olacak tüm filmler boyunca bu hep böyle kalacaktı.