Çevre uzmanları, İsrail’in Gazze’deki tünelleri sular altında bırakmaya çalıştığı konusunda uyararak, bu adımın, gerçekleşmesi halinde, yeraltı suları ve muhtemelen Gazze Şeridi’ndeki toprak için uzun vadeli etkileri olacak bir felakete yol açacağını ve ayrıca muhtemelen binaların temellerinin de etkileneceğini belirttiler. İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde Hamas Hareketi’nin tünel ağına deniz suyu pompalamaya gerçekten başlayıp başlamadığı henüz netleşmedi.

İsrail, Hamas’ın Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki ve güneyindeki tünellerini hedef alıyor. Bu tüneller, hareketin liderlerinin hayatta kalmasını sağlayan, savaşçılarına saldırı avantajı sağlayan ve İsrail’in aradığı rehinelerin tutulma yeri olarak kullanılan en güçlü silah olarak biliniyor. İsrail ordusu konu hakkında yorum yapmayı reddederken, Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın açıklamaları, tünelleri sular altında bırakma fikri gerçekten hayata geçirilecekse İsrail’in esirlerin olmadığını bildiği belirli bölgelere yönelik olacağını gösteriyor.

İki ABD’li yetkilinin Reuters’e yaptığı açıklamaya göre, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan arasında dün yapılan bir toplantının odak noktası Gazze’deki durum ve diğer bölgesel konulardı. Yetkililerden biri, toplantının “bölge genelinde istikrarı korumak ve İsrail ile Hamas arasındaki çatışmanın yayılmasını önlemek için diplomatik çabaları artırmaya” odaklandığını belirtti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Washington ile aralarındaki görüş ayrılıkları kamuoyuna yansıdıktan sonra bu anlaşmazlığı düzeltmek amacıyla bugün ülkesine gelen Sullivan’ı Tel Aviv’de ağırlayacak. Sullivan’ın çatışmaların yoğunluğunu azaltmak için baskı yapması ve savaş için bir son tarih belirlemesi bekleniyor.

Öte yandan İsrail, güçlerinin Gazze Şehri’nde pusuya düşürülmesinin ardından bir aydan uzun bir süredir ilk defa en büyük kayıplarını verdiklerini duyurdu. Bu durum vatandaşları arasında şok etkisi yarattı. İsrail ordusu, bir albay ve Golani Tugayı’nın da bulunduğu taburlardaki üst düzey komutanlarını içeren 10 askerini kaybettiğini açıkladı. Bu açıklamanın ardından İsrailli esirlerin aileleri yardım çağrısı yaparak savaşın tamamen durdurulmasını ve evlatlarının serbest bırakılması için görüşmelerin başlamasını talep ettiler.

İsrail’in, sivil ölümleri ve Gazze Şeridi’nde ağırlaşan insani felaketle birlikte gittikçe artan diplomatik bir izolasyonla karşı karşıya olduğu bir dönemde, BM’nin insani sebeplerden ötürü derhal ateşkes ilan edilmesini istemesinden bir gün sonra ve ABD Başkanı Joe Biden’ın sivillere yönelik “ayrım gözetmeksizin” yaptığı bombardımanın İsrail’e verilen uluslararası desteği baltaladığı yönündeki açıklamasına rağmen; İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, güney bölgesindeki zırhlı kuvvetler kampına yaptığı ziyarette “Uluslararası baskı bizi durduramayacak” diyerek dünyaya meydan okudu.

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Şarku'l Avsat'ın haberlerine ulaşmak için tıklayın