Açlık grevine destek için ağzını diken ve “şiddet gördü” denilen Sercan Zorba Meclis gündeminde

Bolu Cezaevi'nde tutulan Sercan Zorba'nın ceza infaz koruma memurları tarafından, Leyla Güven'in açlık grevine destek verdiği gerekçesiyle kötü muameleye maruz kaldığı iddia edildi

Sercan Zorba Meclis gündeminde / Fotoğraf: Gazete Duvar

HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven’in açlık grevine destek vermek için geçtiğimiz aylarda 3 günlük açlık grevine giren Sercan Zorba, iddialara göre açlık grevine son verdikten sonra cezaevi yönetimi ve ceza infaz koruma memurlarının baskısına maruz kaldı.

Gazete Duvar’ın haberine göre, ailesi ile telefonda görüştükten sonra ters kelepçelenerek hücreye konulan Zorba, uygulamalara karşı dudağını dikerek açlık grevine başladı. 

Cezaevi yönetiminin uygulamalarını protesto için dudaklarını dikti

Daha önce Tekirdağ 2 Nolu Cezaevinde tutulan ve yaklaşık sekiz ay önce Bolu T Tipi Cezaevi’ne gönderilen 29 yaşındaki Sercan Zorba, 2015 yılında cezaevi yönetiminin uygulamalarını protesto etmek için dudaklarını dikerek açlık grevine girmişti.

Zorba’nın Bolu Cezaevi’nde baskılara maruz kaldığı iddialarına Meclis gündemine taşındı. 3 gün açlık grevinde bulunduktan sonra ceza infaz koruma memurları tarafından kendisine, ‘terörist’ denilen ve işkenceye maruz kaldığı söylenen Zorba, cezaevindeki uygulamalara karşı dudaklarını dikerek açlık grevine başlamıştı.

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Adalet Bakanı Abdülhamit Gül’e, Zorba’nın sağlık durumunu sorarak, “Sorumlular hakkında soruşturma açılmış mıdır?” diye sordu.

 

gergerlioğlu dilekçe
HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, "Sercan Zorlu cezaevinde baskılara maruz kaldı" iddialarını Meclis gündemine taşıdı 

 

“Yapılanlar kabul edilemez”

Konuyla ilgili Independent Türkçe’ye açıklamalarda bulunan HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, son dönemde cezaevlerinde infaz koruma memurlarının keyfi uygulamalarının arttığını söyledi.

Cezaevlerinde hak ihlallerine yönelik uygulamaların insan hakları ihlali oluşturduğunu ve bunun kabul edilemez olduğunu ifade eden Gergerlioğlu, “Cezaevleri mahkemeler tarafından ceza uygun bulunup insanların tutulduğu ve hürriyetlerinin kısıtlandığı yer. Ama bir de burada cezaevi görevlileri tarafından, zor durumda, dezavantajlı durumda olan kişilerin haklarının ihlaline yönelik uygulamalar insan hakları ihlali oluşturuyor. Bu kabul edilemez” dedi.

“Farklı ihlal başvuruları alıyoruz”

Olayı duyar duymaz harekete geçtiklerini ve Adalet Bakanlığı’na soru önergesi verdiklerini dile getiren Gergerlioğlu, olaya benzer birçok vaka tespit ettiklerini aktardı.

Cezaevi görevlilerin büyük ihmal ve savsaklamaları sonucu geç sevk edilen tutukluların vefat ettiğini hatırlatan Gergerlioğlu, devamında şunları söyledi:

Maalesef bu konuda hiçbir açıklama yapılmıyor. Soruşturmalar yok. İnanılmaz uygulamalar yapılıyor. Daha farklı ihlal başvuruları da alıyoruz. En çok ihlal başvurusunun yapıldığı milletvekiliyim. Yakından takip ediyorum. Maalesef bunun gibi vakalar devam ediyor 21. Yüzyılda. Bir mahkumun cezaevinde bu duruma düşmesi, olayın yönetilemez bir hale getirmesi cezaevi görevlileri tarafından. Kişilere lakaplar takmaları kabul edilemez. Son gelinen noktada bir açlık grevi mevzu bahis. Ama buna cezaevinin yaklaşımı son derece kötü. Cezaevleri kişilere kimliğine suçuna göre artı bir ceza verme yeri değil. Orada cezanızı çekersiniz çıkarsınız. Artı olarak bu hasmane tavırlar kabul edilemez.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU