Parlamentonun askıya alındığı İngiltere'de Brexit'e dair beklenen 6 senaryo

Britanya'nın 31 Ekim'de Brexit sürecine dair akıbetinin ne olacağı belirsizliğini koruyor

Boris Johnson'ın rakipleri anlaşmasız bir ayrılığın ekonomik açıdan felaket getireceğini söylüyor (Reuters)

İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın parlamentonun açılışını gelecek aya erteleme kararı, Britanya’nın Avrupa Birliği’nden (AB) ayrılma konusundaki halihazırda kaotik olan çabalarında şaşkınlık ve kafa karışıklığına neden olurken, Britanya’nın birlikten ayrılacağı tarih olarak belirlenen 31 Ekim’de ülkenin nerede olacağı sorusunu da yanıtsız bırakıyor.

Johnson üzerinde yeniden çalışılmış bir Brexit anlaşmasıyla Britanya’nın birlikten ayrılmasını tercih edeceğini, bunda başarısız olunması durumunda da birlikten yine de çıkacaklarını ifade ediyor. Anlaşmasız bir ayrılık ihtimalini ortadan kaldırmaya kararlı rakipleri, böyle bir ayrılığın ekonomik açıdan felaket getireceğini söylüyor. 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Kafa karışıklığına ek olarak, bundan sonra ne olacağı sadece parlamentoda başbakanla rakipleri arasındaki mücadeleye bağlı değil, aynı zamanda şimdiye kadar kararlı tutum takınan AB liderlerinin esnekliğine ve büyük ihtimalle Britanya mahkemesine bağlı.

New York Times'tan Stephen Castle'ın derlediği 31 Ekim’e kadar oluşabilecek en muhtemel sonuçlardan 6’sı şöyle: 

1. Parlamenterler sorumluluğu üstlenir

Parlamento üyeleri Brexit konusunda hemfikir değil fakat çoğunluk, yıkıcı olarak nitelendirdiği “anlaşmasız” ayrılığa karşı çıkıyor ve bu ihtimali ortadan kaldırmak istiyor. Johnson, parlamentonun faaliyetlerini kritik önemdeki birkaç hafta askıya almakla durumu zorlaştırdı. Fakat Johnson'ın hamlesi rakiplerinin de harekete geçmesine yol açtı. Liberal Demokratların lideri Jo Swinson, BBC röportajında “anlaşmasız” bir Brexit’i engellemek için gizli bir prosedürle – ne olduğunu açıkça belirtmedi – Johnson’ı taklit edebileceklerini söyledi. Dolayısıyla henüz onları hesaba katmaya gerek yok. 

2. Parlamentonun nükleer seçeneği

Parlamenterler anlaşmasız bir Brexit’e karşı yasa çıkarmakta başarısız olursa, nihai silaha başvurabilir: güvensizlik önergesiyle Johnson’ı görevinden uzaklaştırmak. Şu aşamada bunu başaracak oya sahip görünmüyorlar. Ancak güçleri yetse bile güvensizlik önergesi sorunlarını çözmeyebilir. 

Yasalar iki hafta içinde yeni bir hükümetin kurulması ya da genel seçim çağrısında bulunuyor. Seçim yapmak için zaman kazanmak amacıyla muhtemelen başka bir Brexit ertelemesi talep edecek geçici hükümet bir seçenek olabilir. Sorun, muhalefet liderlerinin geçici bir başbakan üzerinde uzlaşamaması. İşçi Partisi’nin lideri sıfatıyla birincil seçenek olan Jeremy Corbyn çok sol görüşlü ve AB'ye hayatı boyunca eleştirel yaklaşmış Corbyn’e Brexit’in kararlı muhalifleri güvenmiyor.

Pek çok kişi geçici başbakan olarak daha merkezci bir ismi – muhtemelen eski muhafazakar bakan Kenneth Clarke’ı tercih eder. Bu tercih Corbyn’in kenara çekilmeyi kabul etmesini gerektiriyor çünkü güvensizlik önergesi onun desteği olmadan başarılı olamaz. 

Başarılı olsa bile, Johnson’ın, destekçilerinin sürekli ima ettiği başka numarası var: Johnson istifa etmeyi reddedebilir ve sonra da anlaşmasız bir Brexit’in yürürlüğe girmesini sağlamak için kasımda genel seçimlere gidebilir. Bu tip bir etik dışı davranış, muhtemelen siyasal yapıda derin izler bırakacaktır. Fakat ilgili Sabit Vadeli Parlamentolar Yasası’nda (Fixed Term Parliaments Act) başbakanın derhal istifa etmesini gerektiren herhangi bir ibare yok.

 

 

3. Erken Seçim

Eğer parlamenterler, parlamento askıya alınmadan anlaşmasız Brexit’i ortadan kaldıracak yasaları hızlı bir şekilde geçirmeyi başarırsa, Johnson genel seçim çağrısı yaparak yine onları arkalarından vurabilir. Bu hamle riskli olsa da Johnson’ın bir an önce birine karar vermesi gerekiyor çünkü parlamentoda yeterli çoğunluğa sadece bir sandalyeyle sahip. Bu fark herhangi bir hükümetin rahat davranması için tehlikeli. Eğer yakında bir seçim yapılırsa, Johnson’ın, 2016 referandumunun Brexit yanlısı sonucunu engellemeye kararlı bir parlamentoya karşı halkın şampiyonu olarak seçime girmesi muhtemel. Teorilerden biri seçimin 17 Ekim’de gerçekleştirilebileceğine dair, seçim Johnson’ın – eğer kazanırsa – ertesi gün yeni bir yetkiyle AB zirvesine gitmesine imkan veriyor. 

Fakat dikkat edilmesi gereken bir engel bulunuyor. Sandığa gitmek için Johnson’ın Avam Kamarası’nın üçte ikisinin desteğine ihtiyacı var, dolayısıyla muhalefet oylarına ihtiyacı olacak. İşçi Partisi seçim yapılmasını istiyor ancak yakın bir zamanda yapılacak seçim yerine Johnson’ın Brexit tarihinden sonraya seçimi bırakmak istediğini düşünürse zorluk çıkarabilir.

4. AB’den anlaşmayla ayrılmak

Kimse bu seçeneğe fazla şans vermiyor. Sonuçta parlamento Johnson’ın selefi Theresa May tarafından müzakere edilen Brexit anlaşmasını üç kez reddetti ve AB müzakereleri yeniden açmaya inatla karşı çıkıyor. Fakat bu seçeneği göz ardı etmeyin. 

AB liderlerinin bir araya geleceği kritik tarih 17-18 Ekim, son müzakereler için fırsat sunuyor. Eğer yıkıcı potansiyeli bulunan anlaşmasız Brexit hala bir olasılıksa, Johnson gözden geçirilmiş bir anlaşma için Avrupalı liderlerin başına silah dayayabilir, sonra da kanunun geçmesi için silahı parlamenterlere doğrultabilir. Johnson “Ya benim gözden geçirilmiş Brexit anlaşmamı kabul edin” diyecek ya da korkunç bir anlaşmasız ayrılığa gideceğiz. 

5. Anlaşmasız Brexit

Johnson’ın idaresi zor bir ayrılığı müzakere taktiği olarak kullandığı yaygın bir düşünce. Fakat aslında gerçekten söylediklerini kastediyor da olabilir. Eğer Avrupalı liderler onun hoşuna gidecek çok az imtiyaz verirse, Johnson anlaşmasız bir ayrılıkla devam eder. Parlamentonun bunu engelleyecek kısıtlı zamanı göz önünde bulundurulduğunda da Johnson bunu başarabilir. Sonuçta bu varsayılan bir seçenek. Bu, Johnson’ın 2019’un sonlarında veya 2020’de genel seçimde Brexit yanlılarını arkasında birleştirmesine olanak sağlayabilir. Fakat anlaşmasız Brexit sonrası ekonomik kaos beklentilerinin ortaya çıkması riski seçimi onun için kazanılmaz hale getirir (ve işler yeterince kötüyse, muhtemelen Muhafazakar Parti için de böyle olur).

6. Mahkemeler karar verir

Johnson’ın parlamentoyu askıya alma kararına karşı şimdiden üç dava açılması söz konusu. Uzmanlar bunların başarılı olmasını beklemiyor, buna karşın Brexit karşıtı kampanya yürüten Gina Miller bu tahminlere karşı çıkıyor. Miller, birlikten ayrılış müzakereleri başladığında parlamentoyu baypas etmeye çalışan Theresa May’e karşı zafer elde etmişti. Miller şimdi bunu yine deniyor. 

Eski başbakan John Major cuma günü bu girişime katılmak istediğini söyledi. Üç davadan biri cuma günü ilk testte başarısız oldu. Edinburgh’da bir yargıç parlamentonun 75 üyesinin acil mahkeme kararı talebini reddetti. Yine de yargıç gelecek hafta diğer argümanları dinlemeyi planlıyor. 

Mahkemeye gitmek için bundan başka fırsatlar da olmalı. Eğer Johnson güvensizlik önergesini kaybettikten sonra istifa etmeyi reddeder ve Cadılar Bayramı’na denk gelen birlikten ayrılış tarihinden sonra yapılacak genel seçimde ısrarcı olursa yasal bir zorluk olabilir. Bu durumda Britanya’nın onlarca yıllık en büyük sulh kararında belirleyici olan parlamenterler değil yargıçlar olacaktır.

 

 

Independent Türkçe için derleyen: Cenk Korkmazer

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU