Ukrayna savaşı turunda sonun başlangıcında mıyız?

Savaşın durdurulması, 2014 yılında yapılan ateşkes gibi olup hızla bir başka maceraya mı dönüşecek yoksa Kuzey Kore ve Güney Kore arasındaki ateşkes gibi mi olacak?

Fotoğraf: AFP

24 Şubat 2022'de ilan edilen hedeflere göre, mevcut durum, Rusya'nın Samson seçeneği olmadan savaşı kazanamayacak bir halde olduğunu gösteriyor.

Aynı şekilde Ukrayna'nın da bu yıl kesin bir zafer kazanamayacağı anlaşılıyor.

Uluslararası diplomasi sahasında bir süredir savaşı durdurma çabaları doğrultusunda farklı bulutlar birikiyor.

Bu bulutlar henüz yağmur yağdırmamış olsa da yoğunlaşmaları önümüzdeki sonbaharda yeni bir iklimin habercisi.

Göstergeler, Batılı güçlerin, ateşkes müzakerelerine başlamak için Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda bir anlaşma önermeye hazırlandıklarına işaret ediyor.

"İhtiyaçlarınızı, sırrınızı saklamak suretiyle başarıya ulaştırınız" hadisinde olduğu gibi, her ciddi diplomatik eylemde en son öğrenen medya olur!

Ancak, hareketlerin küçük parçalarını ve anlaşmaların izlerini bir araya getirirsek bu sessizliğin arkasında ciddi bir durum olduğunu anlayabiliriz.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Stratejik keşifçiler ve 'ikinci yol' diplomatları, Kopenhag otellerinde bir yemek düzenlemek için toplanırken, bazı çizgiler netleşiyor.

Şüphesiz Türkiye'nin coğrafi konumu ve finansal imkanları, onu sürecin tamamen içinde yer almasını sağlıyor.

Aynı şekilde Çin'in de Moskova'da sahip olduğu tesir gücü sayesinde bütün ağırlığıyla baskı yapıp hareket ettiği su götürmez bir gerçek.

Masaya koyulacaklar, çatışmanın iki tarafını da tam olarak tatmin etmeyecektir. Ne var ki, 520 günden fazla bir süre boyunca 100 milyon füze ateşleyen Rusya, hedeflerine ulaşamadı.

Buna karşılık, Ukrayna'nın topraklarını kış gelmeden kurtarması da kolay olmayacak ve savaş uzun sürecek gibi görünüyor.

İki taraf da savaşı şu anki temposuyla sürdüremeyecek. Bu sırada ise dünya, boğucu krizlere sürükleniyor ve bir Batı-Rusya çatışmasının eşiğinde gidip geliyor.

Ukrayna halkı, tüm topraklarının kurtuluşu için Devlet Başkanı Zelenski'nin yanında savaşmaya devam edecek.

Rusya ise başarısızlığını geride bırakacağı umuduyla bir tur için daha hücum kılıçlarını bilemeyi sürdürecek.

Ancak savaş alanında beklenen Batı-Rus çatışma anı, uluslararası diplomasinin geçmeye çalışacağı bir pencere açabilir.

Ancak en önemlisi diğer çevrelerdeki hamlelerdir. Yeniden yapılanma konusu Ukrayna için giderek daha önemli hale geliyor.

İşte tam burada, dünyanın en zengin devlet fonlarına sahip olan iki ülkenin aktif rolünün önemi ortaya çıkıyor!

Bunlar; Norveç ve Suudi Arabistan. Norveç, çatışmaları çözme ve devlet fonunu barışı tesis etmek için kullanma konusunda uzun bir geçmişe sahiptir ve Atlantik ve İskandinav düzeyde rolü aşikârdır.

Krallık, yükselen uluslararası diplomatik rolü, Rusya üzerindeki tesiri ve bu ülkeyi olası anlaşmalara teşvik etme yetenekleriyle oldukça önemli bir konuma sahip.

Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı'nın Şubat 2023'te Kiev ziyaretine ve Zelenski ile görüşmesine derin anlamlar kazandıran budur.

Bu acımasız savaşın ardından Zelenski yönetimi pahalıya mal olacak bir yeniden yapılanma arayışında.

Sadece Ukrayna'daki Rus mayınlarının temizlenmesinin faturasının yaklaşık yarım trilyon dolar tutacağı ve 20 yıl süreceği tahmin ediliyor.

Norveç ve Suudi Arabistan'ı bu yüklü müdahaleye iten temel saiklerden biri, uluslararası barışı ve küresel ekonomiyi tehdit eden en tehlikeli sorunlarla karşı karşıya olmamızdır.

Zira bunlar, ağırlıklı olarak Ortadoğu, Afrika ve Doğu Asya ülkelerini etkileyecektir.

Üretim, tedarik ve temel kaynak zincirlerinin kesintiye uğramasına ek olarak, Afrika ve Asya'da tarım, tam bir sosyal ve politik çöküş riskiyle karşı karşıya.

Nitekim sadece tahıl üretiminde değil, potasyum ve azotlu gübre üretiminde de en önemli payı Rusya ve Ukrayna bölüşüyor.

Bu ülkeler, İkinci Dünya Savaşı sonrası küreselleşme sayesinde gübre kullanımlarını yoğunlaştırarak tarımsal üretimlerini 4 ila 5 katına çıkarabilmişler ve Afrika'da bazı bölgelerde 4 ila 7 katına çıkan bir nüfus artışı yakalayabilmişlerdir.

Rusya ve Ukrayna'nın ihracat kapasitelerinin çökmesi Güney Asya, Pakistan ve Orta Afrika'da bir felakete neden olur ve bunu 'Güney'deki geniş bölgelerde kıtlıklara ve ekonominin ve toplumların çökmesine yol açabilecek bir domino etkisi izler.

Krallığın güneyde, özellikle de Ortadoğu ve Afrika ülkeleri üzerinde büyük ilgisi ve çıkarları var. Bu ülkeler zaten halihazırda göç, iklim değişikliği ve yerel isyanların yanı sıra daha büyük boğucu sıkıntılar yaşıyor.

Eylül ayında ateşkes anlaşmalarının beyaz dumanının Birleşmiş Milletler (BM) bacasından yükseleceğini söyleyemeyiz.

Yine de ateş olmayan yerden duman çıkmaz; şu anda devam eden uluslararası dans, ateşkes yolunun yavaş yavaş olgunlaşmaya başladığını gösteriyor.

İki taraf da (Rusya ve Ukrayna) geleceğinden endişeli. Ukrayna, demografik açıdan, Putin'in binlerce genci savaş mezbahalarına gönderdiği uzun bir yıpratma savaşında Rusya ile rekabet ederken zorluk yaşayacağını biliyor. Ukrayna, Batı'nın Putin'i köşeye sıkıştırma riskini almayacağını da biliyor.

Açıkça ortada olduğu üzere, öngörülebilir ufukta askeri olarak ulaşılabilecek maksimum seviye, Ukrayna'nın bazı kısımlarda önemli ilerlemeler kaydetmesidir.

Ancak askeri uzmanlar, Ukrayna'nın Kırım'ı kolayca kuşatmasını veya geri almasını beklemiyor.

Diğer yandan, Rusya'nın yüksek tahkimat seviyesi, Rusya'nın işgalinin temel hedeflerine ulaşamayacağına ikna olduğunu gösteriyor.

Rusya ileride güçlerini yeniden toplayıp yeni bir saldırı ile durumu tersine çevirmek istiyor olabilir ancak kayıplarını telafi etmek ve birliklerini yeniden düzenlemek için bir süre nefeslenmeye ihtiyacı var.

En önemlisi de Prigojin sonrası ve ötesinin yansımalarını ve etkilerini sindirmesi gerekiyor. Zira Rusya'nın iç dinamikleri gelişiyor ve geleceğe dair pek çok soru işareti bırakıyor.

Böyle bir atmosferde, bu uluslararası çabaların ulaşabileceği maksimum nokta, silahtan arındırılmış derin tampon bölgeleri oluşturularak bir ateşkes yapılmasıdır.

Böylelikle ara sıra düşmanca faaliyetler devam ederken Avrupa kılıcın ucunda kalır.
 


Bu durum, 2014'te Rusya'nın Donbass'ı işgalinden sonra iki ülke arasında yaşananlara benziyor. Ateşkesin ardından 2022'ye kadar 'çatışmalarda' 15 bin kişi ölmüştü.

Avrupa güvenliği yanan bir kazanın üzerinde kalırken ve Rusya'ya karşı siyasi, ekonomik ve teknolojik abluka kaçınılmaz olarak devam ederken, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) silahlarını bilemeye ve kalelerini güçlendirmeye devam edecektir.

Görünüşe göre NATO, Avrupa'nın müzmin stratejik yavaşlığına rağmen barikatlarını güçlendirmek için acele ediyor.

Özellikle Başkan Biden'ın İngiltere'nin yanı sıra Kuzey Avrupa'dan on liderle bir araya gelerek Kuzey Avrupa'da yeni bir askeri ittifak kurma toplantısı yapması bunun bir delili.

24 Şubat 1922'den öncesi, sonrasına benzemiyor. Ukrayna, yeni versiyonuyla adeta NATO için gelişmiş bir kalkana dönüşüyor.

NATO, ateşkesten sonra Ukrayna'nın katılımının hayati bir gereklilik olduğunu anlayacaktır. Bu, Ukrayna'yı silahlarla donatılmış bir şekilde kendi sınırlı demografik ve ekonomik yetenekleriyle Avrupa'yı savunurken tek başına bırakmaktan daha güvenli, daha kolay ve daha ekonomik bir seçenek olacaktır.

En önemlisi de NATO, Ukrayna'yı nükleer şemsiyesinin dışında bırakmayacaktır. Aksi takdirde Sovyet döneminden kalma teknik kabiliyetlere sahip olan Ukrayna, özellikle nükleer kabiliyetlerini geri kazanmak için hiç vakit kaybetmeyecektir.

1994'te Rusya ve Batı garantileriyle nükleer silahlarından vazgeçtikten sonra, artık Rusya'nın garantileriyle yetinmeyeceğine şüphe yok.

Daha da önemlisi, Rusya Şubat 2022'den önceki haline dönemez. Zira sadece toplumda ve medyada değil, yapısal ve siyasi düzeyde de net değişimler olduğu görülüyor.

En uç soru ise şu:

Savaşın durdurulması, 2014 yılında yapılan ateşkes gibi olup hızla bir başka maceraya mı dönüşecek yoksa Kuzey Kore ve Güney Kore arasındaki ateşkes gibi mi olacak?

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Sema Sevil

Şarku'l Avsat

DAHA FAZLA HABER OKU