İstifa eden Tümgeneral Çorbacı: Terörle mücadeleden kaçıyormuşuz gibi bir izlenim verilmek isteniyor, bu büyük haksızlık olur

İstifa eden 5 general arasında adı geçen Tümgeneral Ahmet Çorbacı, Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk'e konuştu

Fotoğraf: Twitter

Yüksek Askeri Şura (YAŞ) kararları sonrası Türk Silahları Kuvvetleri'nden (TSK) istifa eden beş general arasında adı geçen Tümgeneral Ahmet Ercan Çorbacı, Sözcü gazetesinden Saygı Öztürk'e konuştu.

"Emekliliğini isteyen Özel Kuvvetler Komutanı’nın sözleri" başlıklı yazıda hem Çorbacı'nın neden istifa dilekçesini sunduğu hem diğer komutanların takındığı tutum aktarıldı.

Çorbacı, YAŞ kararları öncesi Özel Kuvvetler Komutanı olarak görev yapıyordu. 

Dünkü tören sonrası görevini Tuğgeneral Ertuğrul Erbakan'a devretti. 

Bordo berelilerin komutanı Tümgeneral Ahmet Ercan Çorbacı, YAŞ'ın ardından Müşterek Özel Görev Kuvvet Komutanlığına atanmıştı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Söz konusu komutanlığın özellikle Fırat'ın doğusuna yönelik planlanan harekatta kritik görevler yürütmesi bekleniyor.

Saygı Öztürk ise yazısında Çorbacı'nın söz konusu görevi Özel Kuvvetler Komutanı olarak zaten icra ettiğini belirtti:

Aslında bu görevi Ahmet Paşa, Özel Kuvvetler Komutanı olarak zaten yapıyordu. Bunun için ayrı bir komutanlığa getirilmesine gerek olmadığını askerler belirtiyor. Suriye sahasında bulunan 6. Tümen Komutanlığı, şu anda en güçlü tümen. Hatta, hiçbir kolordunun bile bu kadar askeri gücü olmadığı anlatılıyor. Yani, Ahmet Ercan Çorbacı için “Alt göreve verildi, bunun için istifa etti” yorumlarının doğru olmadığını askerlerden dinledim. Peki ne oldu da böyle en kritik bir dönemde paşa emekliliğini isteyip dün itibarıyla izne ayrıldı? 

"Terörle mücadele görevimi hep dağda sürdürdüm"

Tümgeneral Çorbacı, yeni göreve karşı bir tepkisi olup olmadığı yönündeki soruya ise şu yanıtı verdi:

Göreve karşı tepki olmaz. Sonuçta biz askeriz. Bu görevlerde de kendimizi ispatlamışızdır. Sanki, terörle mücadeleden kaçıyormuşuz gibi bir izlenim verilmek isteniyor. Bu bize yapılan büyük haksızlık olur. Teğmen rütbesiyle Kayseri Komando Tugayı'nda başladığım terörle mücadele görevimi bugüne kadar hep dağda sürdürdüm. Görevimi, daha önce birlikte çalıştığımız Ertuğrul Erbakan'a devrediyorum.

Öztürk yazısında istifa ettiği öne sürülen diğer dört generale de vurgu yaptı, şu ana dek sadece iki komutanın istifa dilekçesinin Genelkurmay'a ulaştığını belirtti:

Şu ana kadar Genelkurmay Başkanlığı'na Ahmet Ercan Çorbacı ile Mustafa Erkal Kuzuoğlu'nun dilekçeleri ulaştı. Sınır ötesi harekatlarda görev yapan Tuğgeneraller Ömer Faruk Bozdemir, Uğur Bülend Acarbay, Recep Özdemir ve Ertuğrul Sağlam'ın da istifa ettiğini ancak hafta sonu nedeniyle dilekçelerinin Genelkurmay'a ulaşmadığı belirtiliyor. Bu istifalar alınmış bir karar doğrultusunda değil. Bazılarının daha önce birlikte hiç çalışmadıkları da biliniyor. Yani, yasal haklarını kullanmışlar.

"Genelkurmay kapatılacak mı?"

OdaTV yazarı Müyesser Yıldız ise bugünkü yazısında Genelkurmay Başkanlığı'nın kuvvet komutanlıkları ile bağının koptuğunu, Genelkurmay'ın Milli Savunma Bakanlığı (MSB) altında genel müdürlük konumunda kaldığını öne sürdü. 

Yıldız, AB'nin Türkiye İlerme Raporu'nda askeri vesayetin sonlandırılması için Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarının MSB'ye bağlanmasını istendiğini anmısattı, bununla birlikte söz konusu uluslararası raporlarda yer alan "Kendi sahaları içinde askerlerin mesleki uzmanlığı kabul edilmeli ve izlenecek politika konusundaki tavsiyelerine saygı duyulmalıdır" ifadesine dikkat çekti. 

Yıldız, son YAŞ kararları sonrası yapılan atamaların askeri çevrelerde "Genelkurmay kapatılacak mı?" değerlendirmesine yol açtığı kanaatinde:

Bu yılki YAŞ kararlarıyla sadece 1 Tümgeneral Korgeneralliğe terfi ettirildi. O isim de son açıklanan atama kararıyla Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı'ndan, MSB Savunma ve Güvenlik Genel Müdürlüğü'ne getirildi. Genelkurmay'da görevli birkaç isim daha MSB'de görevlendirildi. İşte bu atamalar askeri çevrelerde, “Yoksa Genelkurmay kapatılacak mı?” gibi dikkat çekici bir değerlendirmeye yol açtı. “Emperyalistler bile bu kadarını istememişti” demekle yetinip, askeri kulislerde konuşulan bir başka iddiaya geçelim. “Orduların seviyesi düşürülüyor... Terfi/tayin mekanizması alt üst ediliyor... Kurmay subaylar yerine sivil kökenlilerin ağırlığı arttırılıyor...” ya; Tüm bunların sebebiyle ilgili bir çalışmadan söz ediliyor. Deniyor ki; “TSK'nın yeniden yapılandırılması kapsamında Doğu-Batı Ordusu şeklinde iki ordu sistemine geçilmesi düşünülüyor”! Doğruysa, bir kez daha tekrar edelim. Evet, emperyalistler NATO'dan bağımsız tek ordu olan ve “4. Ordu” diye bilinen Ege Ordusu'nun lağvedilmesi peşindeydi, ama bu kadarını onlar bile istememişti! Ülkemizin içinde bulunduğu şartlarda bunların konuşuluyor dahi olması karşısında hepimizin acilen şapkamızı önümüze koyup, “TSK nereye sürükleniyor?” diye sorması gerekmiyor mu?

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU