Erdoğan'ın eski metin yazarı Aydın Ünal: FETÖ'cü ahlak AK Parti'ye sızdı

Bir dönem Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın en yakınında bulunan isimlerden biri olan Aydın Ünal, AK Partili yöneticilerin kendi zaaflarını örtmek ya da rakiplerini etkisiz hale getirmek için trolleri kullandığını yazdı

Aydın Ünal / Fotoğraf: AA

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ıen eski metin yazarı ve AK Parti Ankara Milletvekili Aydın Ünal kişisel internet blogunda yazdığı yazıda AK Partili siyasilerin "trol" olarak nitelendirilen sosyal medya hesaplarını kullanarak rakipleri hakkında kara propoganda yaptıklarını söyledi.

Ünal, "Erdoğan'ın çevresine operasyon mu çekiliyor" başlıklı yazısında "013 Gezi olayları sonrası, sosyal medya ve trollerle birlikte kuyu kazma bir hayat tarzına, siyaset tarzına dönüştü. Teşkilat, Genel Merkez yöneticileri, bürokratlar, milletvekilleri, hatta bakanlar bile “içerden” gelen sosyal medya operasyonlarının hedefi olmaya, hatta bu yolla linç edilmeye, tasfiye edilmeye başlanmıştı" dedi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

"FETÖ'cü ahlak AK Parti'yi felç etti"

AK Parti'nin sosyal medyaya Gezi olaylarıyla birlikte ağırlık verdiğini söyleyen Ünal, " Gezi ile baş edildi ama FETÖ’cü ahlak AK Parti’ye sızdı. Bugün içeriye yönelik sosyal medya operasyonları da, bu operasyonları bahane edip başarısızlığa kılıf arama da FETÖ’cü ahlakın AK Parti’yi nasıl yavaş yavaş felç ettiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.

 

Ünal'ın yazısının bir bölümü şöyle:

Sosyal medya AK Parti’de iç operasyonların aracı olduğu kadar zaafları örtmenin de kılıfı haline dönüştü. Örneğin ülkeye çok ağır bedeller, ağır faturalar ödeten, başarısızlığı, liyakatsizliği tüm dünya tarafından tescillenen ve tüm toplum tarafından haklı olarak eleştirilen bir yetkili çıkıp, “beni kıskanıyorlar, beni çekemiyorlar, başarılarımı hazmedemiyorlar, bana operasyon çekiyorlar” diyerek makamını kolayca muhafaza edebiliyor. İşin kötüsü, böyle yetkililer, kendilerine bağlı trol ordularının gerçeği örten operasyonlarının etkisinde kalıp, kendilerinin gerçekten başarılı olduğuna, kendilerine gerçekten operasyon çekildiğine inanabiliyor ve kendilerini avutabiliyorlar. Tam anlamıyla gerçeklikten kopuyor, tam anlamıyla toplumdan kopuş yaşıyorlar. Yine örneğin, görevi devletin iletişiminin koordinasyonu olan ama gücünü ve imkanlarını neredeyse paranın üzerine resmini bastırmaya varacak kadar istismar eden bir yetkili, halkın bu yaptıklarından iğrenmesini, gençlerin gayet doğal olarak dalga geçmesini “bana operasyon çekiyorlar, topunuz gelin topunuz” mealinde bir yaklaşımla karşılayabiliyor. Millet kendisine gülerken, gerçekle bağ kurmak yerine, kendi inşa ettiği sanal iletişim fanusunda kendisini mazlum, mağdur görerek daha da, daha da gülünç duruma düşebiliyor.

 

Independent Türkçe 

DAHA FAZLA HABER OKU