"Fırat'ın doğusundaki güvenli bölge 5 kilometreden fazla olmayacak" iddiası

Kuzey-Doğu Suriye yönetiminin (Rojava) üst düzey yetkilisi, güvenli bölgeye ilişkin genel konular üzerinde anlaşmanın sağlandığını ve detaylar için görüşmelerin devam ettiğini söyledi

Türkiye ile ABD arasında süren güvenli bölge çalışmaları devam ediyor / Fotoğraf: AFP

Türkiye ile ABD arasında Suriye’nin kuzeyinde, Fırat'ın doğusunda güvenli bölgenin kurulmasıyla ilgili ayrıntılar netleşiyor.

Altı üst düzey ABD'li askerin Şanlıurfa’ya gelmesiyle çalışmalar hız kazandı. 

Ankara, bir yandan askeri sevkiyatlar yaparak bölgeye operasyon sinyali verirken diğer yandan ABD ile görüşmelerini sürdürüyor.

ABD ile Türk heyetleri arasında devam eden görüşmelerde Suriye’de oluşturulacak güvenli bölgenin derinliğinin kaç kilometre olacağının halen netlik kazanmadığı belirtiliyor.

Suriye ile 911 kilometrelik sınır hattı bulunan Türkiye, sınır güvenliği ve YPG/PYD’nin elinde bulunan ağır silahların tehdit oluşturmaması için güvenli bölgenin 35-40 kilometre derinlikte olmasını istiyor.

ABD’nin ise Türkiye sınırından itibaren 15-20 kilometre derinlikle sınırlamak istediği ifade ediliyor.

 

Amerika-SDG
Rojava bölgesindeki Amerikan askerleri / Fotoğraf: Reuters

 

Independent Türkçe’nin Kuzey-Doğu Suriye yönetiminden ulaştığı kaynaklar, güvenli bölge meselesi için ABD'li yetkililerin Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ve Rojavalı yetkililerle sürekli diyalog halinde olduğu bilgisini aktardı.

“Ana konularda mutabakat sağlandı”

Yerel güvenlik güçleri bölgenin güvenliğini sağlayabilecek durumda olduğunu ve başka güçlere ihtiyaç olmadığını belirten kaynak, güvenli bölgeyle ilgili şu bilgileri paylaştı:

Sınır güvenliği meselesinde esas konular üzerinde mutabakata varıldı ama detaylar için müzakereler devam ediyor. Derinlik ve genişlik konusu henüz netleşmiş değil. Şunu açıkça ifade edebilirim ki derinlik 5 kilometrenin üzerinde olmayacak. Hangi isim adı altında olursa olsun demografik yapının değiştirilmesi kabul edilemez.


Kaynağa göre, yerleşim yerlerinin çoğu, sınırın sıfır noktasında olduğu için şehir merkezleri planın dışında olacak.

 

SDG
Suriye Demokratik Güçleri / Fotoğraf: Reuters

 

“Suriyelilerin Rojava bölgesine yerleştirilmesine müsaade etmeyeceğiz”

Savaş nedeniyle Suriye’den Türkiye’ye göçenlerin ülkelerine dönme haklarının olduğunu ifade eden kaynak, devamında şunları söyledi:

IŞİD, EL Nusra ve Fırat Kalkanı harekatına katılanların dönmesini kabul etmeyeceğiz. Bunlar bölgenin güvenliğini tehlikeye atıyor. Öte yandan farklı sebeplerle Türkiye’ye göçen Suriyelilerin Rojava bölgesine yerleştirilmesine müsaade etmeyeceğiz. Bu kültür ve demografinin değişmesine neden olur. Hiçbir şekilde kabul edilemez. Türkiye illa onları göndermek istiyorsa İdlib ve Cerablus üzerinden de gönderebilir. En iyi ve kalıcı çözüm herkesin kendi topraklarına dönüp yerleşmesidir.


Kuzey-Doğu Suriye yönetimi olarak güvenli bölge fikrine baştan beri karşı olduklarını dile getiren kaynak, "SDG’nin hiç kimse için tehdit oluşturmadığını" ileri sürdü.

Milli Savunma Bakanlığı dün yaptığı açıklamada, Suriye'de güvenli bölge oluşturulmasına yönelik Müşterek Harekat Merkezi'nin kurulması çalışmaları kapsamında Şanlıurfa'ya giden ABD heyetiyle ile altyapı kurulum çalışmalarına başlandığını duyurmuştu.

 

Askeri sevkiyat

Türkiye sınıra askeri sevkiyatını sürdürüyor / Fotoğraf: AA

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcüsü Sean Robetson, geçen hafta “güvenli bölge” ifadesini kullanmadan, şu açıklamayı yapmıştı:

Ankara'da bu hafta yapılan askeri görüşmelerde, Suriye'nin kuzeydoğusunda NATO müttefikimiz Türkiye'nin meşru güvenlik endişelerine cevap verecek sürdürülebilir bir güvenlik mekanizmasının kurulmasına yönelik ilerleme sağlandı.

Bu bağlamda planlama ve uygulamaya devam edebilmek için Türkiye'de bir 'ABD-Türkiye Müşterek Harekat Merkezi' kurmayı amaçlıyoruz. Güvenlik mekanizması kademeli olarak hayata geçecektir.

ABD, bazı adımları hemen atmaya hazırlanmaktadır ve bu konuları Türkiye ile konuşmaya devam etmektedir.


Uzmanlara göre Müşterek Harekat Merkezi’nde hangi eylemlerin kimin tarafından hangi hedef ve esaslara göre koordine edileceği henüz belli olmadığı gibi, güvenli bölgenin sınırlarının tarifi, kimin tarafından kontrol edileceği, ne zaman ve nasıl hayata geçirileceği konularında somut herhangi bir bilgi yok.

ABD’nin de hedefine uygun olarak kurulması planlanan güvenli bölgenin, Türkiye ile PYD/YPG arasındaki gerilimi daha alt bir seviyeye çekip yeni bir diyaloga yol açıp açmayacağı da merak konusu.

Türkiye terör örgütü olarak kabul ediyor

Ana gövdesini Türkiye'nin terör örgütü olarak kabul ettiği YPG'nin oluşturduğu  Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ve yine PKK tarafından 2003 yılında kurdurulan PYD'nin siyasi kanadı Demokratik Suriye Meclisi (DSM), tarafından oluşturulan  'Kuzey ve Doğu Suriye  (Rojova) Özerk Yönetimi' 17 Mart 2016'da  tek taraflı olarak hükümetin kuruluşunu ilan etti.

Arap, Çerkes, Kürt, Süryani ve Türkmenlerin yaşadığı bölgenin ismi de facto tönetim tarafından "Kuzey ve Doğu Suriye Özerk" olarak kullanılmaya başlandı. Söz konusu yönetim başta Türkiye ve Suriye olmak üzere hiçbir yönetim tarafından resmi olarak tanınmadı.

Türkiye, SDG'yi, PKK’nın uzantısı ve ‘terör örgütü’ olarak kabul ediyor.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU