Hatip Dicle: Türkiye tek başına Rojava’ya girseydi Vietnam’la karşılaşırdı

Kürt siyasetinin önemli isimlerden Hatip Dicle, Türkiye ve ABD’nin güvenlik koridoru mutabakatının, Türkiye’yi zor durumda kalmaktan kurtardığını iddia etti. Dicle, ‘Türkiye tek başına girseydi Vietnam ile karşılaşacaktı’ dedi

Fotoğraf: Twitter

Bir dönem İmralı Heyeti’nde yer alan eski DEP Milletvekili Hatip Dicle, Mezopotamya ajansına verdiği mülakatta, güvenil bölge konusunda Türkiye ve ABD arasında varılan mutabakatı değerlendirdi.

Eski Demokratik Toplum Kongresi Eş Başkanı Dicle, ABD’nin Türkiye’nin tek başına harekat yapmasına izin vermediğini savundu.

Dicle, ‘Türkiye’nin buna niyetlenmesi bile en azından ABD’nin onayını gerektiriyordu. Ama ABD onay vermedi ve bizzat onların savunma bakanı girerlerse kesinlikle engelleneceklerini söyledi. Bu Türkiye’ye biraz büyük geldi. Bu sefer oturup masada anlaşmak zorunda kaldılar. Şimdi bunların detaylarını henüz bilmiyoruz. Ama sanıyorum bu detaylar ortaya çıktığında daha iyi yorum yapabileceğiz’ dedi.

"Türkiye’yi ABD kurtardı"

Türkiye’yi işgal planına gerekçe yaratmakla itham eden Dicle, Türkiye’nın Rojava tarafından hiç tehdit almadığını belirterek, ‘güvenlik endişemiz var’ sözlerinin de gerçeği yansıtmadığını ileri sürdü. 

Türkiye’nin Suriye’ye mültecileri bölgeye yerleştirerek demografiyi değiştirmeyi amaçladığını savunan Dicle, güvenlik koridoru konusunda da konuştu. Dicle şunları söyledi:

Öyle görünüyor ki Türkiye son yaptığı bu ‘güvenlik koridoru’ meselesinde de bir politik manevra yaptı. Giremeyecekti. Giremeyeceği zamanda ne olacaktı? O sözü, söz anlamında halklar ve dünya nezdinde çok kötü duruma düşecekti. Girseydi bir Vietnam ile karşılaşacaktı. Bu durumda aslında Amerika onları bir anlamda kurtardı.


"Türkiye, Ortadoğu’da cazibe merkezi haline gelir"

Öcalan’ın Türkiye’ye bir can simidi attığını ileri süren Dicle sözlerine şöyle devam etti:

Suriye’ye daha doğrusu Rojava’ya hareket tartışmaların yapıldığı süreçte Sayın Öcalan tavrını bir kez daha net olarak ortaya koydu.

Türkiye’ye bir barış eli uzatmaktan ziyade aslında bir can simidi attı. Eğer kıymetini bilirlerse bu Türkiye’nin içerisine girdiği bütün sıkıntılara da son verebilecek bir çağrıdır.

Umarım bunu olumlu değerlendirirler ve Türkiye’de artık analar gözyaşı dökmez ve Türkiye Ortadoğu’da da bir demokratik cazibe merkezi haline gelir.


Yeni devlete değil, Kürtlerin hukukun tanınmasına ihtiyacımız var

4 milyonun üzerinde Kürt’ün yaşadığı İstanbul’un en büyük Kürt kenti olarak tanımlandığını hatırlatan Dicle şu ifadeleri kullandı:

Kürtler bu kadar içi içe geçtikten sonra bu halkları artık birbirinden ayırmak, bölmek, akla da aykırıdır. Bunun gerçekleşmesi zordur.

Türklerle Kürtler tarihi buluşmayla akıcı bir çözümle müzakerelerle bu sorunlarına çözüm bulabilirler. Mesela Sayın Öcalan bu konuda dikkat çektiği bir şey var: ‘Bizim yeni devlete de ihtiyacımız yok.’ Biz sadece Kürtlerin hukuku ne olacak diyoruz.


Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU