Trump'ın atadığı BM temsilcisi kadın haklarına ilişkin “aşırı görüşleri” nedeniyle kınandı

Kampanya görevlilerinden biri “Bremberg, hamileliğin özellikle travmatik olabileceği tecavüz gibi durumlarda dahi kadınların seçim hakkını desteklemediğini açıkça belirtti” diyor

Andrew Bremberg (Reuters)

Donald Trump’ın ABD’nin Cenevre’deki Birleşmiş Milletler temsilciliğine uygun gördüğü tartışmalı aday, kadın hakları konusundaki “aşırı görüşleri” nedeniyle insan hakları grupları tarafından şiddetle eleştirildi.

Andrew Bremberg tecavüz ve cinsel şiddet mağdurlarının hamileliklerini sona erdirmelerine izin verilmemesi gerektiğini ve cinsel şiddete maruz kalanların temel haklarına ilişkin BM kararlarına, eğer kürtajın önünü açıyorsa karşı oy kullanmaya söz verdiğini söyledi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü ABD Senatosu’na Bay Bremberg’in kadın haklarına ilişkin görüşlerinin uluslararası insan haklarıyla tamamen çeliştiğini söyleyerek Cenevre’deki Birleşmiş Milletler Büyükelçisi adaylığını reddetmesi çağrısında bulundu.

Örgüt, ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi üyelerini adaylığı reddetmeye çağıran başka 38 grubun da imzasının bulunduğu bir mektuba katıldı. Adaylığın geçen hafta oylanması planlanmıştı ama şimdi çarşamba günü için tekrar düzenlendi.

Kampanya görevlileri, Trump’ın asistanı olarak görev yapan ve Beyaz Saray İç Politika Konseyi’nin yöneticisi Bremberg’i görevinin onaylanması için Senato önüne çıktığında yaptığı konuşmada ve yazılı cevaplarında kadınların cinsel ve üreme haklarını korumayacağının görüldüğünü belirterek uyarıda bulundu.

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün kadın hakları müdürü Amanda Klasing “Bremberg hamileliğin özellikle travmatik olabileceği tecavüz gibi durumlarda dahi üreme haklarını desteklemediğini açıkça belirtti” dedi ve “Senato, Birleşmiş Milletler'e kadın haklarının temel insan haklarından ayrı tutulabileceği gibi tehlikeli görüşleri olan birini göndermemelidir” diye ekledi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Klasing sözlerini “Amerikalılar, Birleşmiş Milletler'deki en üst düzey temsilcilerinin yapıcı bir şekilde hareket edip uluslararası hukuka uymasını ve tüm Amerikalıların sesi olmasını bekleme hakkına sahip. Andrew Bremberg’in bahsi geçen duruşu bunlardan hiçbiri olmayacağını gösteriyor” diyerek bitirdi.

ABD’nin Cenevre’deki BM temsilcisi, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Ofisi de dahil olmak üzere 20’den fazla BM ajansında ABD'yi temsil etmekle sorumlu.

Bremberg, milyarlarca dolarlık Amerikan sağlık yardımında bağlayıcı etkisi olan ve kürtaj karşıtı kurallar dayatan Mexico City Yasası'nın taslağını hazırlamıştı.

Trump, görevdeki 4. gününde, aynı zamanda küresel tıkaç kuralı olarak da bilinen Reagan yönetiminden kalan politikayı yeniden uygulamaya koymuştu. Yasa, ABD aile planlaması fonundan faydalanan yabancı sivil toplum kuruluşlarının (STK'lar) kürtaj yapmadıklarını ve kürtaj tavsiyesinde bulunmadıklarını beyan etmesini gerektiriyor.

Uluslararası Kadın Sağlığı Koalisyonu tarafından hazırlanan ağır bir rapor, tartışmalı tedbirin Kenya, Nijerya, Nepal ve Güney Afrika'da “yıkıcı bir etkisi” olduğunu, kadınları kendi bedenlerine dair seçim yapma hakkından mahrum bırakıp ölüme terk ettiğini belirtiyor.

Haziran ayında yayımlanan araştırma Trump yönetiminin "küresel tıkaç kuralının" kadınları sağlık ve tıbbi tedavi hakkında hayati bilgilerden mahrum bıraktığını ortaya koydu.

Kadın ve Kız Çocukları'nın insan hakları örgütü başkanı Francoise Girard “Bu ölümcül politika hasta haklarını ihlal ediyor ve ilgililerin elini kolunu bağlıyor” dedi.

Girard “Uygulamanın başladığı iki yıldan sonra, etkisi gayet açık: küresel tıkaç kuralı doğum kontrol metodlarına ve kürtaj tedavisine erişimi azaltarak istenmeyen gebeliklere, güvenli olmayan kürtajlara ve önlenebilir ölümlere yol açıyor” diye ekledi.

Araştırmalar küresel tıkaç kuralının düşükler ve istenmeyen gebeliklerde artışa neden olduğunu ve HIV'yi önleme çabalarına zarar verdiğini gösteriyor.

 

 

Kampanyacılar kabul duruşmasında tecavüz mağdurlarının kürtaja erişimini desteklemediğini teyit eden Bremberg hakkında alarma geçti. Bremberg, nisandaki BM Güvenlik Konseyi'nde, ABD hükümetinin silahlı çatışmalarda cinsiyete dayalı şiddetin çözülmesine yönelik kararı, kurbanların üremeyle ilgili sağlık hizmetlerine erişimine atıfta bulunulduğu için veto etme yönündeki “sıra dışı tehdidine” destek vermişti.

Bu duruş mevcut Amerikan politikalarıyla hiç uyuşmuyor: Trump’ın genişletilmiş küresel tıkaç kuralında ve yurt içindeki kürtajlar için federal fonları önleyen Hyde Amendment kapsamında bile, cinsel şiddetin yaşandığı durumlarda istisnalar yapılıyor.

Hyde Amendment, kürtajın hayat kurtaracağı ya da hamileliğin ensest veya tecavüzden kaynaklandığı durumlar haricinde, kürtaj için federal fonların kullanılmasını yasaklayan yasal bir hüküm.

Kadınların ve kız çocuklarının haklarını desteklemeyi amaçlayan bir STK olan Equality Now (Eşitlik Hemen Şimdi)'ın ABD şubesi müdürü Shelby Quast, Bremberg’in adaylığını kınadı.

Quast, “Amerika tarih boyunca kendini insan hakları konusunda küresel bir öncü olarak gösterdi ama bu atama kadınları ve kız çocuklarını tehlikeye atarak bunu baltalayacak (...) İnsan hakları korunmalı ve parti siyasetine takılmasına izin verilmemelidir" dedi.

Cinsel şiddetin sonuçları genellikle hamileliği içerir ve en savunmasız insanların sağlık hizmetlerine erişiminin reddedilmesi ölüm dahil büyük zararlara neden olabilir. Kadın haklarını destekleyen herkes, kadınları ve kız çocuklarını koruyan zor elde edilmiş kazanımları hedef alan bu erozyona karşı esaslı bir duruş sergilemeli. (...) Hepimizin kaynaklarını ve enerjisini, kadınları ve kız çocuklarını cinsel şiddete karşı korumak ve faillerin sorumlu tutulmasını sağlamak için odaklaması gerekiyor; kadınların sağlık hizmetlerine ve haklarına erişiminin engellenmesine karşı çıkmamız gerekiyor.

Sağlık ve İnsan Hizmetleri Departmanı'ndaki geçiş ekibinin eş başkanı olan Bremberg, ajansı kürtaj karşıtlarıyla doldurmuştu.

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün Washington'daki direktör vekili Andrea Prasow şunları söyledi:

Bremberg’in kürtaj konusundaki görüşleri çoğu Amerikalı ve uluslararası hukukla doğrudan çelişiyor. Amerikalılar Cenevre'de hem yurt içinde hem de yurt dışında uluslararası hukuku sürdürmek isteyen bir temsilciyi hak ediyor ve eğer Bremberg bunu yapmayacaksa onaylanmamalı.

Planned Parenthood bir tweetinde “Trump yönetimi, kadın ve insan haklarını tehlikeye atarak insan hakları karşıtlarını kritik diplomatik pozisyonlara aday göstermeye devam ediyor. Örneğin; ABD’nin Cenevre’deki BM Büyükelçisi adayı Andrew Bremberg tecavüz durumunda bile kürtaja karşı çıkıyor" dedi.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/world/americas

Independent Türkçe için çeviren: Noyan Öztürk

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU