Başbakanı yuhalamak özgür ülkelerin yapacağı bir şeydir

Liderlere saygısızlık taşkın, kaba ve insafsız olabilir fakat bu, demokrasinin özünde var

Johnson şu anda popüler değil (Reuters)

Cuma günü St. Paul Katedrali önündeki kalabalığın Boris Johnson karşılamasından (BBC hem olumlu hem olumsuz anlamında "karışık" tepkiler diye tarif etmişti) muhtemelen çok fazla anlam çıkarılmaya çalışıldı. Anında yapılan yorumlardan bazıları, bunu başbakanın sona geldiği ve milletvekillerinin pazartesi günü Johnson'dan kurtulacağı şeklinde değerlendirdi.

Ben bunun sadece zaten bildiğimiz iki şeyi yalnızca doğruladığını düşünüyorum. İlki, Johnson'ın şu an popüler olmadığı. Kamuoyu yoklamaları bunu bize Noel'den beri söylüyor. Diğeriyse, neyse ki yurttaşların fikirlerini çoğunlukla kaba bir şekilde de olsa toplum içinde ifade edebildikleri, özgür bir ülkede yaşadığımız.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Boris ve Carrie arabadan inip merdivenlerden çıkarken katedralin önünde çok fazla kişi yoktu fakat yuhalamalar ve ıslıklar kesinlikle tezahüratlardan daha yüksekti.

Liderlerimize saygısızlık göstermemiz yeni bir durum değil. Wellington Dükü'nün evinin camları, başbakanlık yaptığı iki dönem arasında reform tasarıları nedeniyle tedirginlikler yaşanırken kırılmıştı. East End'li yurttaşlar, Kraliçe Victoria'yı Mile End'deki Halk Sarayı'nı açtığında yuhalamıştı (Kraliçe bunun için "korkunç bir ses" demişti).

Yurttaşlar, Harold Wilson'a yumurta atmıştı; o da, halkın sadece İşçi Partisi iktidarında bu yumurta israfını karşılayabileceğini söylemişti. Tony Blair, Kadınlar Enstitüsü'nde yavaş el çırpmalarıyla protesto edilmiş, televizyon stüdyosu izleyicileri de Blair'a bağırmıştı. Hatta 2016'da Wimbledon izleyicileri David Cameron'ı yuhalamıştı. Muhtemelen Cameron, AB referandumundan sonraki gün istifa ettiğini açıkladığı ve geleceği hakkında herhangi bir spekülasyon olmadığı için bu olay Johnson'ın mahcubiyeti kadar manşet olmadı.

Demokrasi genellikle taşkın, kaba ve insafsızdır; Brexit referandumunu ve başbakanlığı kazanmak için müesses nizam karşıtı hareketten yararlanan Johnson bunu çoğu kişiden daha iyi biliyor.

Şahsen, St. Paul'ün önündeki gürültülü başparmakla onaylama ve reddetme oyunundan memnundum, çünkü alana Cherie'yle gelen Tony Blair tezahüratlarla karşılandı (bu gürültünün bir kısmı sadece merasim kıtasına bağırarak emir veren başçavuş da olabilir). Bu da popülerliğin gelip geçici olduğunu gösteriyor. Eğer Johnson da 15 yıl sonra tekrar gelirse, o da tezahüratlarla karşılanabilir.

Saygılarımla,

John Rentoul

Baş Politika Yorumcusu



https://www.independent.co.uk/independentpremium

Independent Türkçe için çeviren: Aylin Şener

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU