Örgütlerin Şengal ısrarı sürüyor… "Kazımi silahlı grupları çıkarmak istiyor, İran engelliyor"

Türkiye'nin sınırına yakın bölgelerde tutunamayan PKK'lılar, Şengal'e oradan da Suriye'ye geçiyor. Şengal'de geçişleri de güçleşmiş gözüküyor. Çünkü Irak hükümeti askeri sevkiyat yaptı. Türkiye ise IKB'nin desteğiyle SİHA'larla operasyon yapıyor

Irak ordusu geçen günlerde Şengal'e büyük bir askeri sevkiyat gerçekleştirdi / Fotoğraf: Rudaw

Takvim yaprakları 3 Ağustos 2014'ü gösterdiğinde IŞİD, Musul'un yaklaşık 450 bin nüfuslu Şengal (Sincar) ilçesine saldırdı.

İlçe merkezi kısa sürede düştü, yüzbinlerce Ezidi "ölüm yolculuğuna" çıkmak zorunda kaldı.

Ezidilerin bir kısmı Şengal Dağı'na sığınırken, büyük bölümü önce Suriye'ye oradan da Irak Kürdistan Bölgesi'ne (IKB) geçti.

Tarihte birçok saldırıya maruz kalan Ezidiler, bir kez daha sığınmacı durumuna düştü.

Bir kısmı Suriye'de diğer kısmı IKB'deki kamplarda kaldı. Ancak süreç içinde ciddi sayıdaki Ezidi ise Türkiye'ye geldi.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Şengal'de oyun içinde oyun sergileniyor

Türkiye'deki kamplarda bir süre kalan Ezidiler Avrupa Birliği ülkelerine iltica etti.

Uluslararası güçlerin desteğini alan IKB Peşmergeleri ve Irak ordusu, IŞİD'i yenilgiye uğrattı.

Şengal özgürlüğüne kavuştu fakat sorun hiç bitmedi. Olayın üzerinden yaklaşık 8 yıl geçmesine rağmen Ezidilerin mağduriyetleri giderilmedi. Kamplarda yaşayan yüzbinlerce Ezidi, güvenlik sorunu nedeniyle Şengal'e dönemiyor.

Şengal'deki güvenlik probleminin temelinde adeta oyun içinde oyun var.

PKK ve Haşdi Şabi'nin odağında yer aldığı Şengal'deki sorun; Irak, Suriye ve Türkiye'yi doğrudan ilgilendiriyor.

Bu üç komşu ülkenin yanı sıra işin içinde ABD ve İran'ın da olduğu biliniyor.

 

ybsh-1-1-1.jpeg
Şengal'de PKK'nın örgütlediği YBŞ başta olmak üzere yasa dışı görülen silahlı yapılar var / Fotoğraf: ANF



Silahlı 5 grup var

Yerel kaynaklardan edinilen bilgilere göre Şengal'de Irak ordusu, Kürdistan Demokrat Partisi'nin desteklediği bir grup, PKK'nın denetim ve kontrolü altında olduğu ileri sürülen Şengal Direniş Birliği (YBŞ), Irak merkezi hükümetine bağlı Irak polisi ve Haşdi Şabi olmak üzere 5 farklı silahlı güç bulunuyor.

Bu silahlı güçler arasında gerginlik yaşandığı herkesin malumu. Halk ise hangisinin kurallarına göre hareket edeceğine karar vermekte zorlanıyor.

Gerçi ilçede yaşayanların neredeyse tamamı Kürt olmasına rağmen destekledikleri güçler farklı olabiliyor.

Örneğin KDP'nin kendilerine yönelik desteğinden dolayı kimi Ezidiler, Peşmergeleri kendilerine daha yakın buluyor.

PKK'ya sempatiyle bakan bir kesim bulunuyor

IŞİD'in saldırıları yoğunlaştığı dönemde bölgeye giderek Ezidileri savunan PKK'yı da göz ardı etmeyen bir kitle bulunuyor.

Burada yaklaşık 8 yıldır örgütlenen, okulların kurulmasını sağlayan ve açtığı eğitim kamplarıyla Ezidileri silahlandıran Şengal Direniş Birliği'ni (YBŞ) örgütleyen PKK'ya da sempatiyle yaklaşanlar mevcut.

Ancak Irak ordusu ve polisinin yasal olarak görev yapması gereken legal güç olduğuna inanıp diğer silahlı güçlerin ilçeyi terk etmesini isteyenlerin sayısı da azımsanmayacak nitelikte.

Fakat dengeleri değiştiren güçler var. Bunların başında Türkiye ve İran geliyor.

Türkiye, YBŞ'yi doğrudan PKK olarak görüyor. Tıpkı Suriye'deki YPG'ye yaklaştığı şekilde muamele edilmesini istiyor.

 

432976-1486430234.jpeg
IŞİD saldırısında yüzbinlerce Şengalli yollara düşmüştü / Fotoğraf: AA



Haşdi Şabi, İran'dan güç alıyor

İran ise öteden beri Irak'ta varlığını sürdüren PKK'ya karşı olmadı. Hatta PKK'nın varlığından istifade etti. Onun için de İran, PKK'nın Şengal'deki varlığını sürdürmesini istiyor. Çünkü, PKK ve Haşdi Şabi'nin bölgeden çıkarılması halinde Tarhan'ın Şam ile irtibatının kesileceğini düşünüyor.

Türkiye'nin dışında Irak merkezi hükümet ve Irak Kürdistan Bölgesi yönetimi de PKK'nın Şengal'den çıkmasını istiyor.

PKK ve Haşdi Şabi, Şengal'den çıkartılmadı

Bu konuda taraflarca "Şengal Anlaşması" imzalanmıştı. Bağdat merkezi hükümet ile Erbil yönetimi arasında 9 Ekim 2020'de imzalanan anlaşma metnine göre, Şengal içindeki güvenliğin sağlanması yerel polis güçleri, Ulusal Güvenlik Müsteşarlığı ve Ulusal İstihbarat Servisi tarafından Irak Kürdistan Bölgesi (IKB) güçleriyle koordineli şekilde yürütülecekti.

Yasal olmayan tüm silahlı yapılar ilçe dışına çıkartılacak, IKB ile iş birliği kapsamında 2 bin 500 güvenlik unsurunun ataması yapılacaktı.

Ayrıca, Şengal'in güvenlik ve idari yönetimi gözden geçirilecekti.

Anlaşma metninde başka hususlar da bulunuyor. Bunların bir kısmı yerine getirildi. Ancak esas hususlar hala hayata geçirilmedi. Zira Şengal'de varlık gösteren silahlı unsurlardan Haşdi Şabi ve PKK ilçe dışına çıkartılmadı.

 

thumbs_b_c_2dc332f1dc93e0903cecb6352a276d92.jpeg
Silahlı örgütlerin varlığından ötürü IKB, başka ülkelerin operasyonları nedeniyle vatandaşlarını korumak düşüncesiyle 700'ye yakın köyü boşalttırdı / Fotoğraf: AA



Yaklaşık 700 köy boşaltıldı, Iraklı Kürtler hayvancılık ve çiftçilik yapamıyor

Bilindiği gibi Türkiye bir süredir kendi sınırına yakın bölgelerde operasyonlar gerçekleştiriyor.

Türk Silahlı Kuvvetleri unsurları, Türkiye-Irak hududundan oldukça güneye inerek operasyon yapabiliyor. Hem havadan unsurlar bazı noktalara indiriliyor hem de İHA'larla tespit edilen PKK'lılar ya F-16 ya da SİHA'larla öldürülüyor.

Bir süredir devam eden operasyonlar nedeniyle IKB'nin Türkiye'nin sınırına yakın bölgelerinde barınamayan PKK'lılar, daha güneye inmek zorunda kalıyor.

Sivil kıyafetler giyip köylülerle birlikte yaşamaya başlayan PKK'lıların bu durumunda IKB yönetimi rahatsızlık duyuyor. Ayrıca PKK'nın bölgedeki varlığından ötürü yaklaşık 700 köyünü boşaltmak zorunda kalan IKB yönetimi, "Türkiye, PKK'yı gerekçe göstererek topraklarımızı bombalıyor. Zaman zaman sivil zayiatlarıyız meydana geliyor. Biz de vatandaşımız ölmesin diye köylerimizi boşaltmak durumunda kalıyoruz. Ancak bunun bize maliyeti ağır. Bölgede ne hayvancılık ne de çiftçilik yapılıyor" diyerek olup bitene tepki gösteriyor.

 

219b6747thumbs_b_c_c7d4eb285c165862f9385d99c3a9b3d1.jpeg
PKK yaşananlardan dolayı KDP'yi suçluyor. KDP'li yetkililer ise Türkiye'nin gerçekleştirdiği operasyonların sınırlarını aştığını ifade ediyor / Fotoğraf: AA



PKK sıkıştıkça hedefine KDP'yi alıyor

Türkiye'nin SİHA'lı operasyonlarından kaçan örgüt militanları ya KYB'nin yönetimindeki Süleymaniye köy ve ilçelerine yerleşiyor ya da Suriye'ye geçiyor.

Özellikle Irak'ın doğu bölgesindeki kamplarda kalan PKK'lıların İran-Irak sınırından bulunan Awat'a yerleşmeyi tercih ettikleri gelen haberler arasında.

Kimi militanların Süleymaniye ve Kerkük üzerinden Şengal'e geçtikleri belirtiliyor.

Irak-Suriye sınırındaki karakolların sayısı artırıldı

Kuzeyde kalanlar ise eskiden olduğu gibi Suriye'ye geçemiyor. Zira KDP ile PYD arasındaki gerginlik kendini sınır geçişlerinde net bir şekilde gösteriyor.

Daha önce Irak ile Suriye hududu boyunca sadece 8 karakolu veya kontrol noktası bulunan IKB'nin bunları 60'a çıkardığı vurgulanıyor. İşte ne oluyorsa burada oluyor. IKB karakollarının Suriye'ye geçişlerine müsaade etmediği PKK'lılar, Şengal'e geçiyor.

Çünkü Şengal'ın idaresi IKB'de değil. Şengal, Musul'a bağlı. Yönetim ise Irak merkezi hükümetin elinde. Burada ise hem kendilerine bağlı YBŞ hem de "iyi ilişkiler" kurduğu Haşdi Şabi var.

 

550443Image1.jpeg
YBŞ ve Haşdi Şabi'nin Şengal'deki varlığı nedeniyle bu ilçeye geçebilen PKK'lı militanlar rahatlıkla Suriye'ye geçebiliyor / Fotoğraf: Rudaw



Şengal üzerinden Suriye'ye geçmek kolay

Şengal'e ulaşan militanların Suriye'ye geçmesi çok kolay. Zira hem YBŞ hem de Haşdi Şabi, PKK'lıların Suriye'ye geçmesini engellemiyor.

İşte bu nedenle IKB ve Bağdat yönetimi arasında kurulan güvenlik gücünde yer alan IKB temsilcisi Abdulhaluk Telal, vakit geçirilmeden bir operasyon yapılarak yasal olmayan silahlı unsurların çıkarılmasını istiyor.

Kaymakamı değiştirdi, 6 saat sonra vazgeçtiğini duyurdu

Aslında bu yönlü taleplere Irak Başbakanı Mustafa el- Kazımi de kayıtsız kalmıyor.

Kazımi önce geçen günlerde Şengal'in Arap asıllı kaymakamını görevden aldı. Yerine vekaleten Musul Valisi Necim Cuburi'yi atadı. Fakat ne olduysa Kazımi 6 saat sonra bu kararından vazgeçtiğini duyurdu.

Irak'tan gelen bilgilere göre "Kazımi PKK ve Haşdi Şabi'yi Şengal'den çıkarmak ve tüm kontrolün bir an önce Irak güvenlik güçlerine geçmesini istiyor. Ancak İran bunu Haşdi Şabi'yi devreye sokarak engelliyor. Zira Şengal, Tarhan yönetiminin karayolu aracılığıyla Şam'a destek yollamak için kullandığı en elverişli güzergah."

 

616x321-irak-basbakani-mustafa-el-kazimi-2020-yilinda-daesin-kokunu-kazidik-ama-sikintilar-henuz-bitmedi-1609358735258.jpeg
Irak Başbakanı Mustafa el-Kazımi / Fotoğraf: AA



Her ne kadar Şengal yönetimi değişmese de Irak bölgece ciddi anlamda asker sevkiyatı gerçekleştirdi.

Irak medyasında yer alan bilgilere göre Irak ordusuna ait büyük bir birlik ağır silahlar ve askeri teçhizatla Musul'dan Şengal'e hareket etti. Bu güçlerin bir kısmının Şengal sınırındaki Sinun kasabasına yerleşti.

"Irak ordu güçleri, PKK'nın bulunduğu bölgelere gidecek"

Sınırı geçen Irak ordusu birliğinin, 9. Tümen Zırhlı Kuvvetleri'nin bir parçası olduğu ifade edildi.

Şengal'deki Peşmerge Operasyonları Başkanı Lokman Geli yaptığı açıklamada, "40 zırhlı araçtan oluşan birlik, Şengal merkezini hedef almayabilir. Ancak aldığımız bilgilere göre Irak ve Suriye sınırları ile PKK güçlerinin bulunduğu bölgelere gidecekler" dedi.

PKK'nın 1 Nisan 2021 itibariyle Şengal'den çekilmesinin karar altına alınmasına rağmen bunun gerçekleştirilmemiş olmasının tepkilere yol açtığı vurgulanıyor.

Gerek Türkiye'nin gerçekleştirdiği operasyonlara tepki vermediği gerekse de Irak ordusunun Şengal'e gerçekleştirmeyi planladığı baskına karşı çıkmadığı için PKK, KDP'yi suçluyor.

 

Baskan-ninova-vali.jpeg
Musul Valisi Necmi Cuburi (solda) KDP Başkanı Mesut Barzani (sağda) ile birlikte / Fotoğraf: KDP Basın



"Kürdistan'da parti değil bölgesel hükümet icraat yapıyor"

Ancak Irak Kürdistan Bölgesi'nde bir parti değil hükümet icraatta bulunuyor. IKB hükümeti, etki alanındaki silahlı yapıların çıkmasını istediği için de PKK ile karşı karşıya geliyor.

PKK, KDP'yi hedefine oturturken IKB yönetimi de boş durmuyor. Geçen günlerde bölgenin "Güvenlik Konseyi" Duhok'ta PKK'ya ait 1 ton patlayıcı ele geçirildiğini duyurdu.

Sadece patlayıcı değil çok sayıda şarjör, gaz maskesi ve füzenin de ele geçirildiği belirtilen açıklamada, "Bu patlayıcı Kürdistan Bölgesi'nde kullanılmak üzere hazırlandı" denildi.

Açıklamada şunlar kaydedildi:

"17 Nisan günü Duhok il sınırları içerisinde 1 ton PETN, 10 adet Konkurs anti-tank füzesi, 23 muharebe tipi insansız hava aracı motoru, 1200 gaz maskesi ve 375 AK-47 şarjörü ele geçirildi. Yapılan sorgulamada, ele geçirilen tüm patlayıcılar ve askeri teçhizatı PKK'ya teslim edilerek Kürdistan Bölgesi'nde kullanılmak üzere Rodi Hüseyin adlı bir YPG'li sorumludan aldığı bilgisine ulaşılmıştır."

 

659287Image1.jpeg
Irak ordusundan sevkiyet / Fotoğraf: Kürdistan24



PKK da kendisine yakın siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları ve silahlı gruplara yaptırdığı açıklamalarda Türkiye ve KDP'ye yönelik suçlamalarda bulunuyor.

Örneğin PKK tarafından kurulduğu ifade edilen YBŞ, Irak'ın girişimlerini "saldırı" olarak niteledi ve bunun "KDP ile Türk devletinden bağımsız" yapılamadığını savundu.

"Gerginlik hat safhada"

Bu konuda Independent Türkçe'ye açıklama yapan IKB Başkanlık Ofisi'nden bir görevli, gerginliğin hat safhada olduğunu planlanan operasyonun ise ne zaman başlayacağının belli olmadığını söyledi.

Türkiye'nin gerçekleştirdiği operasyonlarla ilgili olarak her seferinde PKK'nın "Sanki 1990'larda olduğu gibi parti işiymiş" anlayışıyla hareket ederek sürekli KDP'yi suçladığını belirten yetkili, gerçeklerin görülmek istenmediğini kaydetti.

 

Patlayıcı .jpeg
IKB'nın Duhok kentinde 1 ton patlayıcının yanı sıra çok sayıda füze ve silah ve mühimmat ile askeri techizat bulunduğu açıklandı / Foto: İlkha



"O patlayıcılar IKB'nin kentlerinde mi patlatılacaktı?"

Ankara yönetimi tarafından geliştirilen İHA ve SİHA'larla operasyon yapma kabiliyetinin IKB'nın sınırlarını çoktan aştığını hatırlatan yetkili şunları kaydetti:

"Geçmişte bu kadar geniş kapsamlı operasyonlar yapılmıyordu. Ancak şimdi Türkiye SİHA'larla Irak merkezi hükümetin yönetimi altındaki topraklarda bile operasyon yapıyor. Bugüne kadar Süleymaniye, Kerkük ve Musul'da SİHA'larla birçok kişi vuruldu. Şengal'de birçok defa PKK'lılar SİHA'larla etkisiz hale getirildi. Ayrıca Türkiye, IKB ve Irak yönetimleri Şengal'deki silahlı yapıların varlığına son verilmesini istiyor. Karşı çıkanlar bellidir. Yasadışı bir örgütün faaliyetleri komşularla ilişkilere zarar veriyor. Olayların üzerinden 7 yıldan fazla zaman geçmesine rağmen hala yüzbinlerce Ezidi, Duhok'taki kamplarla yaşama mücadelesi veriyor. Oysa Şengal silahlı örgütlerden temizlense bu insanlar evlerine geri dönecekler. Güvenlik probleminden dolayı insanlar mağdur. PKK suçlayacak birini arayacağına yaptıklarına baksın. Geçmişte silah, mühimmat ve patlayıcılarını mağaralarda saklıyorlardı, şimdilerde ise kentlere gizliyorlar. Peki yarın öbür gün o patlayıcıların IKB'nin kentlerinde mi patlatacaklar?"

 

thumbs_b_c_0d04897d569166c689c6439215f77f60.jpeg
Türkiye, komşu ülkelerde varlıklarını sürdüren silahlı yapılar tarafından kendisine yönelik saldırı yapılmaması amacıyla operasyon gerçekleştiridiği iddiasında / Fotoğraf: AA 



Enerji güvenliği de sağlanmak isteniyor

Aslında Ankara-Erbil-Bağdat'ın silahlı yapıların bölgedeki varlığına son verme noktasında birleşmelerinin bir diğer nedeniyse enerjinin güvenli geçişini sağlamak. Ancak buna hem İran hem de ABD örtülü muhalefet ediyor. Kürt petrolü konusunda sözünü dinletmeyen ABD, Suriye petrolü konusunda PKK'yı ikna etmişe benziyor.

Zaten bu nedenle Suriye'nin doğusunu-Kürtlerin yaşadığı- ve petrol bölgesi olarak bilinen bölgeyi güvenlik altına aldı.

İran ise "Şii hilali"ne lojistik sağlamak için güzergahının kapanmasını istemezken Irak'ın petrol ve doğalgazının Türkiye üzerinden dünyaya pazarlanmasını ise istemiyor. İşte bu nedenle Şengal'deki oyunun devam etmesini isteniyor.

Oyunu kim nasıl bozacak, bunu zaman gösterecek.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU