24 yıldır dinmeyen acı Srebrenitsa...

İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra insanlık tarihinin gördüğü en büyük soykırım Srebrenitsa katliamı

8 bin 372 Boşnak sivilin katledildiği Srebrenitsa soykırımının 33 kurbanı daha Potoçari Anıt Mezarlığı'nda toprağa verildi. Fotoğraf: AA

Bosna Hersek'in doğusundaki Srebrenitsa'da 11 Temmuz 1995'te başlayan, en az 8 bin 372 Boşnak sivilin Ratko Mladic komutasındaki Sırp askerler tarafından öldürüldüğü soykırım, sadece Bosna Hersek'te değil, tüm dünyada acının ve adalet arayışının sembolü haline geldi.

Yugoslavya'nın dağılma sürecinde yaşanan kaos, bir süre sonra Avrupa'nın ortasındaki bir savaşa ve Sırplar'ın Bosnalı Müslümanlara yaptığı, tüm dünyanın tepkisini çeken bir soykırıma dönüştü. 

Boşnaklar'ın elindeki silahlar, Birleşmiş Milletler Barış Gücü tarafından "koruma" gerekçesiyle toplanmış ve bölge halkı savunmasız kalmıştı. 

BM'nin katliam esnasında bölge güvenliğini sağlayamaması ve Srebrenitsa'yı korumakla görevli olan Hollandalı Komutan Thom Karremans'ın kendisine sığınan 25 bin kişiyi ve şehri, Sırplara teslim etmesi de bu katliama sebep dönüm noktalarından oldu. Sırp General Ratko Mladic, şehri boşaltan Thom Karremans'a hediye verirken görüntülenmişti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Şehirde bir hafta boyunca devam eden katliam, İkinci Dünya Savaşı'ndaki Yahudi soykırımından sonra görülmüş en büyük savaş suçu olarak tarihte yerini aldı. Srebrenitsa katliamı, Lahey Adalet Divanı tarafından soykırım olarak kabul edilse de Sırbistan'ın sorumlu tutulamayacağına karar verildi.

Hollanda'nın Lahey şehrinde bulunan Uluslararası Adalet Divanı, aldığı kararla Srebrenitsa'yı bir soykırım olarak kabul etti ve Ratko Mladic'i birçok suçtan müebbet hapse çarptırdı.

2016 yılında aynı mahkeme, Bosnalı Sırplar'ın eski lideri olan Radıvan Karadzic'e de soykırım ve 10 ayrı suçtan 40 yıl hapis cezası verdi.

Mahkeme ayrıca, Srebrenitsa soykırımındaki suçları nedeniyle eski Sırp general Radislav Krstic’i 35 yıl, Vidoje Blagojevic’i 15 yıl, Vujadin Popovic ve Ljubisa Beara’yı ömür boyu, Drago Nikolic’i 35 yıl, Ljubomir Borovcanin’i 17 yıl, Vinko Pandurevic’i 13 yıl, Radivoje Miletic’i 19 yıl, Milan Gvero’yu 5 yıl hapse mahkum etti. Bosna Hersek Mahkemesinde görülen davada ise 13 Temmuz 1995’te bine yakın Boşnak sivilin öldürülmesiyle suçlanan Milorad Trbic, 30 yıl hapse mahkum edildi.

Bugüne kadar birçok farklı mahkemede yürütülen davalarda Srebrenitsa katliamı nedeniyle 45 Sırp ağır cezalar aldı. Dönemin Sırbistan Devlet Başkanı Slobodan Milosevic yargılanması devam ederken 2006 yılında cezaevinde hayatını kaybetti.

Hollanda’nın katliamdaki rolü

1993 yılında Birleşmiş Milletler Srebrenitsa'yı Boşnaklar için "güvenli bölge" ilan etmesinden tam iki yıl sonra Temmuz 1995'te Bosnalı Sırpların kuşattığı Srebrenitsa düştü.

Binlerce Boşnak erkek, kadın ve çocuk, Srebrenitsa'nın hemen dışındaki Potocari'de bulunan Hollandalı askerlerin denetimindeki BM Barışgücü Karargâhı'na sığındı.

Hollandalı askerler karargâha sığınan halka burada güvende olacaklarını söyledi. Ancak Bosnalı Sırp güçlerin kampı kuşatması üzerine Hollandalı askerler, binlerce Boşnağı Sırplara teslim etti.

Sırp güçler karargâha sığınanlar arasından ayırdıkları 300 erkeği kamyonlara bindirip kırsal alanda öldürdü. Kadın ve çocuklar da Bosna'nın diğer kesimlerine götürüldü.

Rusya 2015'te BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan ve kasabada yaşananları "soykırım" olarak nitelendiren bir karar tasarısını veto ederken Hollanda'da bir mahkeme ise 2016'da, Srebrenitsa'da 300 Boşnak'ın öldürülmesinden Hollandalı BM askerlerinin doğrudan sorumlu olduğuna hükmetti.

Hollandalı bakan: Srebrenitsa katliamı önlenebillirdi

2015 yılının Temmuz ayında, Hollandalı eski bakan Joris Voorhoeve bir açıklama yaparak, İngiltere, Fransa ve ABD arasında yapılan gizli bir anlaşmanın olduğunu ve bu yüzden bölgeye hava desteği verilmediğini, eğer destek verilseydi soykırımın önlenebileceğini söylüyordu: 

Bir grup Fransız ve İngiliz askeri o dönem Sırp General Ratko Mladiç tarafından rehin alınmıştı. Dönemin Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, İngiltere Başbakanı John Major ve ABD Başkanı Bill Clinton, rehin askerlere bir şey yapılmasından çekindikleri için 28 Mayıs 1995 tarihinde hava desteği verilmemesi yönünde karar aldılar


 Fransız ve İngiliz yetkililer tarafından talep edilen, ABD'nin de onayladığı anlaşma ile ilgili Voorhoeve şöyle devam etti: 

BM hava desteği verseydi Srebrenitsa soykırımı önlenebilir ya da kurbanların sayısı azalabilirdi, sonuç bu kadar vahim olmazdı. Hava desteği gelseydi Ratko Mladiç planlarını değiştirirdi. Srebrenitsa’dan sonra Gorajde kentinde bunu gördük. Hava desteğiyle katliam orada önlendi.


Independet Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU