Şule Çet davası: Sanıklar takım elbise ve kravatla duruşmaya geldi, genç kadının "intihara meyilli "olduğu iddia edildi

Sanık avukatı: Şule Çet genç bir kardeşimizdir, üzülüyoruz ama öteki tarafta iki anne var. Tek oğulları var bir yıldır tutuklular. Onları da düşünelim

Fotoğraf: Twitter / Dokuz8

Gazi Üniversitesi öğrencisi Şule Çet'in ölümüne ilişkin, 2 sanığın Ankara 31. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davanın üçüncü duruşması görüldü.

Duruşmaya tutuklu sanıklar Çağatay Aksu ve Berk Akand ile Şule Çet'in babası İsmail Çet, aile yakınları ve tarafların avukatları katıldı.

Mahkeme, sanıklar Aksu ve Akand’ın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Duruşma, 16 Ekim 2019 tarihine ertelendi.

Mahkeme heyeti, duruşmanın, Çet'in geçmiş dönem raporu uyarınca psikolojik durumu hakkında rapor aldırılması, telefon kayıtlarının beklenmesi, DNA tespitine elverişlilik için bilirkişi tespiti ve dudak okuma tespitlerinin yapılması gerekçeleriyle ertelenmesine karar verdi.

Gazi Üniversitesi öğrencisi Şule Çet, 29 Mayıs 2018'de Ankara'daki bir plazanın 20. katından düşerek yaşamını yitirmiş, olayla ilgili Çağatay Aksu ve Berk Akand tutuklanmıştı.

Olayla ilgili Aksu ve Akand'ın Şule Çet'e tecavüz ettiği ve pencereden attığı iddia ediliyor.

Ankara Barosu Başkanı ve Aile Bakanlığı avukatı da duruşmaya katıldı

Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan ile Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın avukatı da müdahil olarak duruşmada hazır bulundu.

Duruşmayı, milletvekilleri ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinin de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi takip etti.  

İddianamede, Çağatay Aksu ve Berk Akand hakkında cinayet, nitelikli cinsel saldırı ve hürriyeti tahdit suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 39'ar yıla kadar hapis cezası istenmişti.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

300 kişilik salon yetmedi

Duruşma 300 kişilik mahkeme salonunun tamamının dolduğu görülürken, izleyicilerin bir kısmı ayakta kaldı.

Duruşma salonuna giremeyenler de oldu. 

Sanıklar takım elbise ve kravatla geldi

Mahkeme başkanı, Şule Çet'in psikolojik tahlilini, Çağatay Aksu ve Berk Akan’ın asansördeki konuşma görüntülerini, Yelken Plaza’nın yirminci katında gerçekleşen cinayetle ilgili olay yeri keşfinin raporunu istedi. Mahkeme başkanının taleplerinin ardından sanıklar duruşma salonuna getirildi. Aksu ve Akand'ın takım elbise ve kravatla duruşmaya geldiği gözlendi.

Kadın cinayetleri ve taciz, tecavüz gibi olayların yargılaması yapılırken sanıkların takım elbise ve kravat taktığı gerekçesiyle iyi hal indiriminden yararlandığı davalara sıklıkla rastlanmıştı.

Bilirkişi: Boyunda düşmeyle değil elle boğmayla oluşan türden kırık var 

Mahkeme, Mersin Üniversitesi'nden bilirkişi heyetinin Şule Çet ile ilgili raporunu açıklamasıyla başladı. Bilirkişi heyeti, Çet'in tecavüze uğradığı yönünde kanıtların var olduğunu ve boynundaki kırığın daha çok elle boğmada görülen bir kırık türü olduğunu belirtti. Mahkeme başkanının "Diğer raporlardan farklı olarak ne tespit ettiniz?" sorusu üzerine bilirkişi heyeti, "Diğer raporlardan farklı olarak düşme ile yaşanamayacak cinsel saldırı bulguları vardır." dedi. 

Adli Tıp Uzmanı: Düşmeden 10 kat daha yüksek boğma bulgusu var

Adli Tıp Uzmanı Hakan Kar da, Şule Çet’in vücudunda yüksekten düşmeye göre, elle boğmada 10 kat daha yüksek oranda görülen bir bulgu olduğunu belirtti. 

Sanık avukatının 'kabızlık' iddiası

Adli Tıp Uzmanı Kar, sanık Berk Akand'ın avukatı, Şule Çet'in vücudunda yapılan incelemede anal bölgedeki bulguların kabızlık sonucunda da elde edilip edilmeyeceğine yönelik sorusuna ise "Bir kere fisür değil, ekimoz var. Ve sizin yok dediğiniz dış tahribat bizim muayenelerimizde var. Hem anal bölgede hem de anal bölge dışında ekimozlar ve noktasal kanama alanları var. Yani bunun kabızlık ile olması imkansız.” yanıtını verdi.

Çet'in arkadaşı: Bir kere bile mutsuz anına rastlamadık

Şule Çet'in arkadaşı da tanık olarak dinlendi.

Arkadaşı, mahkeme başkanının "Psikolojisi nasıldı?" sorusuna "Doğum günü kutlama planımız vardı ve Şule'nin yükseklik korkusu var. Kesinlikle avmlerde bile terasta yemek yiyemez. 4 yıl boyunca bir kere bile mutsuz haline rastlamadık, aramızda Polyanna derdik" yanıtını verdi.

Sanık Çağatay Aksu'nun intihar iddiası: Annesine kavuşmak istemiş olamaz mı?

Bunun üzerine sanık Çağatay Aksu, Çet'in Twitter paylaşımlarına vurgu yaparak, "İntihara meyilli olduğunu göstermiyor mu?" diye sordu.

Aksu ayrıca "Ölü bir anneden bahsediyoruz, annesine kavuşmak istemiş olamaz mı?" dedi.

Çet'in tanık olarak dinlenen arkadaşı "Ergenken yapardı eğer intihar etmek isteseydi" dedi.

Çet'in avukatı Yıldırım: Kullandığı telefonu değil başka telefonu teslim etti

Çet'in avukatı Umur Yıldırım, sanıkların delil karartma peşinde olduğunu savunarak, "İlk celsede Berk Akand samsung telefon kullandığını söylüyor ama celse verilerine göre Huawei marka telefon teslim etmiş.” dedi.

Yıldırım ayrıca, Şule Çet'in psikolojisine yönelik tartışmaya da değinerek, "Şule'nin 2006'dan itibaren 200 hastahane kaydı var ve yalnızca birisi ayakta psiko tedavi, altını çiziyorum ayakta. Artık bu psikoloji tartışmasının sonlanmasını istiyorum." ifadelerini kullandı.

Aksu'nun avukatı: Şule Çet için üzülüyoruz ama öteki taraftaki iki anneyi de düşünelim

Çağatay Aksu'nun avukatı da, mahkemenin kararından önceki son sözünde, "Şule Çet genç bir kardeşimizdir, üzülüyoruz ama öteki tarafta iki anne var. Tek oğulları var bir yıldır tutuklular. Onları da düşünelim" dedi.

Avukat ayrıca, Çağatay Aksu'nun Şule Çet'i kurtarmaya çalıştığını ileri sürerek, "Şule'nin kendi saçını çektiği söyleniyor. Şule de bulunan PSA ve DNA örneklerinin düşmeden önce olduğunu kanıtlayacak hiçbir şey yoktur. Çağatay onu kurtarmaya çalıştı, parmağı hala kırık." diye konuştu. 

Duruşmanın sonunda verilen ara kararda, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verildi.

Bir sonraki duruşma 16 Ekim'de görülecek.

 

Independent Türkçe
 

DAHA FAZLA HABER OKU