Putin ve köklü geçmiş

Putin'in zaten dar olan yakın çevresi daha fazla daralamaz. Ukrayna'da can kayıpları artarken, Devlet Başkanı ülkesine yönelik yaptırımları bir 'savaş ilanı' olarak görmekte kararlı görünüyor

Fotoğraf: Alexei Nikolsky/Kremlin

Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'yı işgal etme kararı nedeniyle, Rusya ekonomisi yaptırımlara tabi hale geldi. Uluslararası işletmeler ve projeler Rusya'dan çekildi. Medya araçları bile daha kısıtlı hale geldi.

Rus halkının sınırlarının ötesinde başkalarıyla iletişimi azaldı. Bütün bunlara tanık olurken, Rusya'nın başkanına her geçen gün daha fazla benzemesinden korkuyorum.


Yıllardır Kremlin hakkında bilgi sahibi olan yüksek profilli işadamlarıyla konuştum. 2016 yılında Putin'in yakın çevresi hakkında 'Kremlin'in Tüm Adamları' kitabımı yayımladım.

O zamandan beri kitabımı tamamlamak için bilgi topluyorum. Eski bir KGB subayı olduğu ve her zaman gizli bir şekilde çalıştığı için Devlet Başkanı Putin hakkında söylenenler belirsiz olsa da, son iki yılda davranışları hakkında duyduklarım endişe verici.

Rusya'nın Ukrayna üzerindeki hakimiyetinin yeniden sağlanması gerektiğine duyduğu derin inancı ve kendisini ideolojiler ve ideologlarla kuşatma kararı, Avrupa'nın İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana en tehlikeli olan bugünkü noktaya gelmesinin yolunu hazırladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Putin, 2020 baharını ve yazını Moskova ile St. Petersburg arasındaki Valday konutunda karantinada geçirdi.

Yönetimden kaynaklara göre, kendisine birçok devlet onaylı medya kuruluşunu kontrol eden Rossiya Bankası'nın en büyük hissedarı, aynı zamanda Putin'in yakın arkadaşı ve 1990'lardan beri en güvendiği danışmanı olan Yuri Kovalçuk (Yuri Kovalchuk) eşlik etti.

Kaynaklarıma göre, 2020 yılı itibarıyla Kovalçuk kendisini Rusya'nın fiiliyattaki iki numarası olarak konumlandırdı ve Putin'in maiyetindeki en etkili ve nüfuzlu kişi haline geldi.


Kovalçuk'un fizik alanında doktorası var ve bir zamanlar Nobel ödüllü Jores Alfreov'un başında olduğu bir enstitüde çalıştı.

Ancak o sadece bir bilim adamı değil, aynı zamanda muğlaklığı, ABD ve hegemonyası karşıtı komplo teorilerini bir araya getiren dünya görüşünün oluşumuna katılan bir ideolog.

Görünen o ki, Putin de bu dünya görüşünü benimsiyor. 2020 yazından bu yana Putin ve Kovalçuk neredeyse etle tırnak gibi ve ikisi birlikte Rusya'nın şanlı günlerini geri getirmek için planlar yapıyorlar.


Putin'in son iki yılda yardımcılarıyla yaptığı görüşmeler hakkında bilgi sahibi insanlara göre, Devlet Başkanı ekonomi, sosyal meseleler veya koronavirüs pandemisi olsun, bugüne olan tüm ilgisini kaybetmiş görünüyor.

Bütün bunlar onun için bir rahatsızlık kaynağı çünkü o ve Kovalçuk geçmişi takıntı haline getirmiş durumdalar.


Bir Fransız diplomat bana, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un geçen ayki görüşmelerinden birinde Putin'in kendisine uzun bir tarih dersi vermesine çok şaşırdığını söyledi.

Ama şaşırmamalıydı, zira Putin kendisini, Rusya'nın son yıllarda yaşadığı aşağılama ve itibar kayıplarını nihayet tamir edebileceği benzersiz bir tarihsel konumda görüyor.

Doksanlarda Putin ve Kovalçuk ilk tanıştıklarında, Sovyetler Birliği'nin çöküşünden sonra ülkenin kendisi gibi ayaklarının üzerinde durmalarını sağlayacak bir dayanak bulmak için mücadele ediyorlardı.

Batı'nın Rusya'nın zayıflığından faydalanıp NATO'yu ülke sınırlarına mümkün olduğunca yaklaştırdığına inanıyorlardı.

Putin'e göre bugün tam tersi bir durum geçerli, şimdi zayıf olan taraf Batı. Putin'in ciddiye aldığı tek Batılı lider, eski Almanya Başbakanı Angela Merkel'di.

Ama şimdi gitti ve Rusya'nın 1990'larda maruz kaldığı küçük düşürücü durumların intikamını alma zamanı geldi.


Görünüşe bakılırsa çevresinde ona aksini söyleyecek kimse yok. Kendisini tanıyanların söylediklerine göre, Putin artık arkadaşlarıyla buluşup içki ve barbekü partileri yapmıyor.

Son yıllarda - ve özellikle de salgının başlangıcından beri – birçok danışmanı ve arkadaşı ile temaslarını kopardı.

Muhafızları, çevresindekilere katı bir protokol uyguluyor. Hiç kimse, bir hafta karantinada kalmadan Putin ile görüşemiyor.

Buna bir zamanlar özel kalemi olan ve devlete ait petrol şirketi Rosneft'in CEO'su olan İgor Şeçin de dahil.

Seçin, Devlet Başkanı ile ara ara yaptığı toplantılar için ayda iki veya üç haftayı karantinada geçiriyor.

Kremlin'in Tüm Adamları kitabımda, 'kolektif Putin' olgusunu, maiyetinin her zaman başkanın ne isteyebileceğini önceden öngörmeye çalışması olarak tanımlamıştım.

Kendisine yakın olan bu kişiler Putin'e tam olarak duymak istediklerini söylerlerdi. Kolektif Putin olgusu varlığını sürdürüyor.

Tüm dünya bunu işgal arifesinde gördü. Putin, düzenlediği toplantıda üst düzey yetkilileri birer birer çağırdı ve yaklaşan savaş hakkındaki fikirlerini sordu.

Hepsi misyonlarını anladılar ve Devlet Başkanı'nın düşüncelerini kendi sözleriyle anlatmaya çalıştılar.


Tüm Rus televizyon kanalları tarafından yayımlanan bu toplantının amacı sorumluluğu ülkenin tüm üst düzey yetkililerine bölüştürmekti.

Ancak Putin'in eski kurmaylarından tamamen sıkıldığını da ortaya koydu. Dış İstihbarat Dairesi Direktörü Sergey Narişkin'i azarlamasının gösterdiği gibi, onları hor görmekten hoşlanıyor gibiydi.

Narişkin, başlangıçta kendisinden bekleneni söylemeyerek kekelemiş, ama hemen kendini toparlayıp Putin'in haklı olduğunu belirtmişti.
 


Yıllardır bildirdiğim gibi, Putin'in maiyetindeki bazı kişiler uzun süredir onu Rusya'yı kurtarabilecek tek kişinin kendisi olduğuna ve diğer tüm potansiyel liderlerin ülkeyi çöküşe götüreceğine ikna etmeye çalışıyorlar.

2003'te görevi bırakmayı düşündüğünde duyduğu mesaj buydu. Danışmanları -çoğu KGB geçmişine sahipti- ona görevde kalması gerektiğini söylediler.

Birkaç yıl sonra, Putin ve maiyeti, kendisi aday olamayacağı için 'halef sürecinin' nasıl işleyeceğini ve kimin halef olacağını müzakere ettiler ve sonunda Dmitri Medvedev bir dönemliğine devlet başkanlığı yaptı.

Dört yıl sonra Putin devlet başkanlığı makamına geri döndü. Şimdi Rusya'yı yalnızca kendisinin kurtarabileceğine inanıyor. Aslına bakılırsa, çevresindekilerin planlarını engelleyebileceğini düşünüyor.


Putin'in zaten dar olan yakın çevresi daha fazla daralamaz. Ukrayna'da can kayıpları artarken, Devlet Başkanı ülkesine yönelik yaptırımları bir 'savaş ilanı' olarak görmekte kararlı görünüyor.

Ancak aynı zamanda Putin, tamamen yalnızlaşmanın ülke içindeki güvenilmez unsurların büyük bir bölümünün Rusya'yı terk etmesine neden olacağına inanıyor gibi.

Son iki haftada, Putin'i protesto eden aydınlar, entelektüeller apar topar ülkeyi terk ettiler. Bazıları çıkmak için mal varlığından dahi vazgeçti.

Korkarım Putin ve Kovalçuk'un perspektifinden bakıldığında bu, Rusya'yı daha da kuvvetlendirecektir.

 

 

* Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir. 

Independent Türkçe için çeviren: Sema Sevil

https://www.nytimes.com/2022/03/10/opinion/putin-russia-ukraine.html

DAHA FAZLA HABER OKU