Selvi: Coplara da Furkan Vakfı'na da hayır

"28 Şubat mağdurları şimdinin zalimi oldu gibi bir algı oluşturmaya çalışmak doğru değil"

Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, polisin Adana’da tutuklu arkadaşları için yürüyüş yapmak isterken sert bir şekilde müdahale ettiği Furkan Vakfı hakkında yazdı.

Selvi, bugünkü yazısında  “Alparslan Kuytul’un liderliğini yaptığı Furkan Vakfı’nın provokatif ve kışkırtıcı eylemlerini hep kuşkuyla izledim” dedi.

Vakfın camileri eylem alanına çevirdiğini, mağduriyet için özel bir çaba sarf ettiğini, sonra da bu mağduriyetin üzerinde tepindiğini iddia eden Selvi, şunları söyledi:

Özellikle de cami cemaatini kışkırtmaya çalışmaları, pandemi nedeniyle cuma ve teravih namazlarının kılınmadığı dönemlerde kitleler halinde camileri hedef almaları, İslam tarihindeki hariciler havası almama neden oldu. Hele bir de Alparslan Kuytul çıkıp 15 Temmuz’daki FETÖ darbesini övmesin mi? FETÖ’ye methiyeler dizmesin mi? O zaman bunların kökü dışarıda olan tehlikeli bir grup olduğunu düşündüm.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

CHP’lilerin Furkan Vakfı’nın çok sevdiğini iddia eden Selvi, “Kuytul’un avukatları ile CHP grubunu ziyaretleri sırasında tanışmıştık. Ama kapalı olmayan kadınlar için söyledikleri sözleri duysalar, eğitim çağındaki kız çocuklarının kıyafetleri için yaptıkları iğrenç benzetmeleri dinleseler biz kimi savunuyoruz diyebilirler. Ama demezler. Erdoğan’a düşmanlar ya... Kadınlarla ilgili görüşleri El Kaide’ye yakın ama eylem tarzları FETÖ’ye paralel olan bu grubun en rahatsız edici tarafı ise temiz İslam dinini kendi kirli emelleri için kullanmak istemeleri. Onun için eylem alanı olarak camileri seçiyorlar, onun için eylemlerinde başörtülü kadınları ön plana çıkarıyorlar. Aynen FETÖ’nün ve haricilerin tarzı...” diye yazdı.

Adana’daki sert müdahaleye değinen Hürriyet yazarı şöyle devam etti:

Tüm bu itirazlarıma rağmen Adana’da polisin Furkan Vakfı üyelerini coplamasını doğru bulmuyorum, Bırakın doğru bulmayı tepki gösteriyorum. Bırakın başörtülü bir kadının coplanmasını, coplayanın başörtülü bir polis olmasını, erkek olsun kadın olsun, başı açık olsun başı örtülü olsun kime karşı şiddet uygulandıysa karşıyım. Başörtülü polisin başörtülü bir kadını coplaması elbette ki yüreğimi sızlattı. Ama o başörtülü olmasa da fark etmezdi. Netice itibarıyla insan. Ama bunun üzerinden 28 Şubat mağdurları şimdinin zalimi oldu gibi bir algı oluşturmaya çalışmak doğru değil.

Bu olaya ilk tepki gösteren kişinin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu olduğunun altını çiziyorum. İçişleri Bakanlığının derhal soruşturma açması isabetli bir karar oldu. AK Parti sözcüsü Ömer Çelik’in verdiği güçlü tepkinin altını çizmek istiyorum. Adana’daki tasvip edilmez olay üzerinden kimse Furkan Vakfı’nı da aklamaya çalışmasın. Bu olayda Alparslan Kuytul ekibinin kurduğu tuzak göz ardı edilmesin. Şiddete, coplara hayır ama FETÖ’nün farklı bir versiyonu olan Furkan Vakfı’na da ‘Dikkat’ diyorum.

 

Hürriyet, Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU