G20 Zirvesi’ni değerlendirmek üzere gazetecilerle bir araya gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, muhtemel bir Suriye zirvesini işaret ederek “Türkiye-Rusya-İran olarak bir üçlü zirve yapalım dedik ve arkadaşlarımızı görevlendirdik. Bu üçlü zirveyi yakın zaman içinde, temmuz başı gibi gerçekleştireceğiz. Üçlü zirvenin ardından dörtlü İstanbul Zirvesi’ni yine toplamayı planlıyoruz. Bu dörtlü zirve de Türkiye-Rusya-Almanya-Fransa olarak yapacağız” ifadelerini kullanmıştı. 

Daha önceki Suriye konulu dörtlü zirve, Türkiye, Rusya, Fransa ve Almanya'nın katılımıyla 27 Ekim 2018'de İstanbul’da düzenlenmiş, Suriye'deki siyasi çözüme bağlı kalmanın önemi vurgulanmış ve yıl sonuna kadar Anayasa Komitesi’nin kurulması hedeflenmişti. Ancak Anayasa Komitesi’nin oluşumu şu ana kadar gerçekleşmedi.

Kremlin onayladı

Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, pazartesi günü yaptığı açıklamada, Türkiye, İran ve Rusya liderlerinin yakın zamanda Suriye konusunda bir araya geleceklerini açıkladı.

Vladimir Putin ve Erdoğan’ın, Osaka’da düzenlenen G20 Zirvesi’ndeki görüşmede, Suriye konulu üçlü bir toplantının düzenlenmesi konusunu ele aldıklarını söyleyen Peskov “Putin ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasındaki görüşmede konu ele alındı, görüşmenin yakında gerçekleşeceğine dair bir anlayış var” şeklinde konuştu.

Türk ve Rus Genelkurmay Başkanları telefonda görüştü

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Rusya Genelkurmay Başkanı Orgeneral Valery Gerasımov ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.

Söz konusu görüşmede, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi’ndeki Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait gözlem noktalarından birinin Suriye rejimi tarafından hedef alınması gibi son günlerde meydana gelen gelişmeler ve bölgede istikrarın sağlanması için alınması gereken tedbirler gibi Suriye ile ilgili konularda görüş alışverişinde bulunuldu.

Türkiye’den BM ve SDG’nin "Eylem Planı"na kınama

Türkiye, Birleşmiş Milletler’in (BM), Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile SDG saflarında çocuk savaştırmamasını öngören "Eylem Planı" imzalamasını kınadı.

Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, BM Çocuklar ve Silahlı Çatışma Özel Temsilcisi Virginia Gamba’nın, Türkiye’nin terör örgütü olarak gördüğü YPG’nin ana omurgasını oluşturduğu SDG’ye komutanlık eden Ferhat Abdi Şahin ile BM’nin Cenevre Ofisi’nde üyelerin bilgisi dışında bir araya gelerek bir Eylem Planı imzalamasının BM adına son derece vahim bir gelişme olduğu ve bu adımın kınandığı ifade edildi.

Açıklamada ayrıca, "Terörle mücadelede ön sırada bulunması gereken BM’nin, bir terör örgütüyle anlaşma yapması hiçbir şekilde izah edilemez. Bu durum aynı zamanda BM’nin terörizmle ilgili aldığı kararların bizzat BM tarafından açık bir ihlalidir" ifadeleri de kullanıldı.

Dışişleri’nden Kıbrıs’a düşen füze parçasına ilişkin yorum

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Suriye tarafından fırlatılarak, Kıbrıs Türk Kesimi’nin başkenti Lefkoşa ve Girne arasındaki Taşkent köyü yakınlarına düşen füze parçasına ilişkin olayın Kıbrıs Türk Kesimi makamlarınca BM ve ilgili ülkelerin dikkatine getirilmekte olduğu söyleyerek, Türkiye’nin de bu girişimleri desteklediğini söyledi.

S-200 füze parçası, İsrail’in Suriye’ye hava saldırısında bulunduğu Pazar gecesi Kıbrıs Türk kesimi topraklarına düşmüştü.

Kıbrıs Türk Kesimi’ndeki yetkililer, yapılan ilk incelemelerin düşen parçanın Rus S-200 hava savunma füzesinin bir parçası olduğunu ve İsrail ile Suriye arasında artan gerginlik ve çatışma üzerine Suriye’nin füze sistemini ateşlenmesiyle kaza sonucu rotasından çıkarak düştüğünü açıklamıştı.

Suç işleyen Suriyelilerin geçici koruma statüleri iptal

İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, önemli konularda suç işleyen Suriyelilerin Türkiye'de geçici koruma statüleri iptal edilerek yasal kalış haklarının sonlandırıldığını açıkladı.Çataklı şu ifadeleri kullandı: 

Ülkemizde bulunan Suriyeli misafirlerimizle ilgili ana hedefimiz ülkelerine dönmelerini sağlamak. Bu amaçla iki operasyon yaptık. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarını gerçekleştirdik. Güvenliği sağlanmış bu bölgeye 335 bin Suriyelinin dönüşü gerçekleştirildi. Ülkemizin temel hedefi, orada istikrarın sağlanması ve bu insanların yurtlarına, evlerine dönmesinin temini. Ancak kimseyi zorla gönderme şansımız yok. Zaten bizim dışımızda da ne Avrupa ülkelerinden, ne Suriye'nin komşusu olup Suriyelilerin sığındığı ülkelerden kimsenin zorla Suriye'ye gönderildiği de yok. 

Kimsenin ülkemizde suç işleme özgürlüğü yok. Bu Suriyeliler için de geçerli vatandaşımız için de geçerli. Suriyelilerin de diğer yabancıların da işlediği suçlarla ilgili olarak hem adli mercilerimizde işlemler sürüyor, hem de idari işlemler gerçekleştiriliyor. Özellikle önemli konularda suç işleyen Suriyelilerin Türkiye'de yasal kalış hakkı yani geçici koruma statüleri iptal edilmek suretiyle yasal kalış hakları sonlandırılıyor. Ülkelerine dönmeleri sağlanıyor.

Suriyelilere yönelik provokasyonlara gözaltı

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün, sosyal medyada Suriyelilere yönelik ‘Ülkemde Suriyeli istemiyorum’ ve ‘Suriyeliler defoluyor’ etiketleriyle provokasyon yapanlara yönelik gerçekleştirdiği operasyonlarda beş kişi gözaltına alındı. Dört kişinin de yakalanması için çalışmalar devam ediyor. 

Geçtiğimiz günlerde, İkitelli’de 5 yaşındaki bir Türk kızının Suriyeliler tarafından taciz edildiği iddiasının ortaya atılmasının ardından Türkler ile Suriyeliler arasında gerginlik yaşanmış, söz konusu iddia resmi yetkililer tarafından yalanlanmıştı.

İkitelli’de toplanan yüzlerce vatandaş, Suriyelilere ait dükkanlara zarar vermiş, polis kendilerine göz yaşartıcı gaz ile müdahale etmişti.

Göç İdaresi verilerine göre Türkiye'deki Suriyeli mültecilerin sayısı 3 milyon 663 bin kişiye ulaştı. Bu, Türkiye nüfusunun yüzde 4,6'sına tekabül ediyor.

İstanbul'da yaşayan Suriyelilerin sayısı ise 600 bin olarak tahmin ediliyor.

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

Şarku'l Avsat'tan Independent Türkçe için çeviren: Ebru Karalar