"Rusyagate"in fabrikasyon olduğu açığa çıkarılsa Trump'ın başkanlığı nasıl olurdu?

Şimdi yavaş yavaş ortaya çıkan şey (evet) gerçek bir komplo vardı fakat bu, Trump veya Rusya'nın değil tamamen Trump'ın siyasi hasımlarının komplosuydu

Eski ABD Başkanı, Rus yetkililerle bağlantılara sahip olmakla suçlanmıştı (AP)

Donald Trump yeniden seçilme macerasını kaybettikten bir yıl sonra, Trump'ın başarısız başkanlığına ilişkin baskın varsayımlardan biri yeniden değerlendirilmek zorunda. Bunu daha güçlü bir şekilde ifade etmeme izin verin: Tersyüz ediliyor ve her zaman olduğu gibi kendi kendini güçlendiren yığınla yalana ve yanlış bilgiye maruz kalıyor. Buna komplo diyebilirsiniz.

Hepsi bir araya geldiğinde "Rusyagate" adıyla bilinen şeyi oluşturan iddialardan bahsediyorum: Burada, hatırlayabileceğiniz gibi, temel suçlama Trump'ın Rusya'yla (veya Rusya'nın Trump'la) önce başkanlığı kazanmak, sonra Beyaz Saray'ın gücünü düşman bir yabancı devletin çıkarları için kullanmak üzere gizlice anlaşması.

Böyle kabaca söyleyince kulağa saçma gelebilir, öyleydi de. Fakat çok sayıda Amerikalının ve uluslararası kamuoyunun büyük bir kısmının isteyerek (hatta coşkuyla) benimsediği hikaye bu. Ve neden benimsemesinler? Trump'ın seçilmesi, medeni Batı görüşü tarafından geniş çapta anormal olarak kabul edilmişti.

Pekala, örnek Amerikalılar bir şekilde kandırılmadan asla böyle bir fırsatçıya oy vermezler, değil mi? Hillary Clinton çok açık bir şekilde üstün adaydı. Trump'ın hile yaptığına inanmak çok daha basit ve o halde tüm bunların arkasında Vladimir Putin'in şeytani elini görmemek zor.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Fakat şimdi (karşı çıkılması şöyle dursun, bir zamanlar medyada nadiren yer alabilecek kadar evrensel kabul görmüş olan) Rus manipülasyonu masalı çözülüyor. Aslında bu masal bir süredir çözülüyor ama son birkaç hafta içinde, Igor Danchenko'nun FBI'a yalan söylemek suçundan tutuklanmasıyla çözülme hızı arttı.

Bunun önemi, daha önce Washington'daki bir düşünce kuruluşunda çalışan bir Rus olan Danchenko'nun, eski MI6 ajanı Christopher Steele tarafından derlenen Trump karşıtı dosya için bilgi sağlamasıydı. Suçlamalar, Danchenko'nun FBI tarafından sorgulandığında, Steele'e söylediklerinin çoğunu Clinton kampanyasından ikinci elden edindiği gerçeği de dahil önemli bilgileri ihmal ettiği yönünde.

Hatırlayacağınız gibi Steele'in dosyası, diğer ayrıntıların yanı sıra müstakbel başkanın bir keresinde Moskova'daki Ritz Carlton otelindeki başkanlık süitinde "altın yağmur" haşarılığının keyfini çıkardığı iddiasını (Trump şiddetli reddetmişti) içeriyordu. Fakat bu dosya, Rusya'yla uygunsuz anlaşmalar iddiasıyla Trump'ı itibarsızlaştırma çabalarının yalnızca bir unsuruydu.

Bu çabalar arasında Prag'daki gizli toplantılar, Kremlin ajanlarıyla Trump'ın akrabaları veya personeli arasındaki bir veya daha fazla buluşma ve Rusya'nın Washington büyükelçisiyle Trump ekibinin gelecekteki üyeleri arasındaki toplantılar vardı.

Bütün bunlar Rusya, Clinton'ın e-postalarına gerçekten girmediyse, bu e-postalardan malzeme yaydığı iddialarıyla bir araya getirildi. Bu daha sonra Trump'ın tüm başkanlığını gölgede bırakan bir ihanet ve gizli anlaşma ağına dönüştü.

Hikayenin bu haline "inanmayı" reddedenler azdı ve (The Wall Street Journal'ın onurluca istisna kalması dışında) çoğunlukla Atlantik'in her iki yakasındaki ana akım medyanın dışındaydı.

Örneğin biz, Rusya'nın dünyanın en eski ve en dirençli demokrasilerinden birini yıkabileceğine inanmakta güçlük çektik. Trump'ın Rusya'ya borçlu olduğuna, Putin'in Trump'a şantaj yapma olanağına sahip olduğuna ya da Steele dosyasının, kendi kendini seçen bir grup ABD istihbarat şefinin öne sürdüğü gibi sağlam bir çalışma olduğuna dair en ufak bir kanıt bulamadık.

Ve ilk aşamalarda dosyaya yönelik şüphecilik geniş kesimlerce paylaşılıyordu; öyle geniş bir şekilde paylaşılıyordu ki kampanya sırasında Steele, ABD medyasının önde gelen kuruluşlarında dosyayı tanıtırken, o kuruluşlar oltaya gelmeyi reddetti. Dosya, ancak Trump seçilince bir kez daha tanıtıldı ve internet haber şirketi Buzzfeed dosyayı yayımlamaya karar verdi; ne yazık ki gerisini biliyorsunuz.

Ondan sonra, "Rusyagate"i oluşturan karışıma itiraz eden birkaç kişi, akıllanmaz Trumpçılar olarak görmezden gelindi veya komplo teorisyenleriyle bir tutuldu.

2016 seçimlerinde Rusya'nın müdahalesini araştırmak üzere özel danışman olarak görev yapan Robert Mueller'in gizli anlaşma olmadığı yönündeki bulgularına rağmen, işler şimdiye kadar aşağı yukarı böyle devam etti. 2019'da öyleydi. Dosyası hakkında sorulan ısrarlı sorulara rağmen Steele'in itibarı büyük ölçüde ve inanılmaz şekilde yara almadı. Steele, daha geçen ay Sky News'e çıkmış, görüşünü savunuyordu.

Neticede, "Rusyagate"in artık çözülmeye başlamasının nedeni, ilk etapta sorulması gereken soruyu incelemek üzere özel danışman olarak atanan John Durham'ın kaydettiği ilerlemedir. Bu soru, seçimlere Rus müdahalesi ya da Trump'la Rusya arasında gizli anlaşma olup olmadığı değil; birinin neden bunun var olduğunu düşündüğüdür.

Aslında, bu hikayenin kaynağı neydi? Şimdi yavaş yavaş ortaya çıkan şey (evet) gerçek bir komplo vardı fakat bu, Trump veya Rusya'nın değil tamamen Trump'ın siyasi hasımlarının komplosuydu.

Bu, önce onun seçilmesini engellemek, sonra da bu başarısız olduğunda, Trump'ın amaçladığı şeylere her adımda engel olmak için bir komploydu. Üstelik bu, gerçekten de Clinton yanlısı Demokratlar kampından çıkmış olabilecek bir komploydu ancak zamanla ABD kolluk kuvvetleri, dış politika ve istihbarat kurumlarının ittifakıyla pekiştirildi. Bunlar, Türkiye'den bahsediyor olsanız, belki de "derin devlet" olarak adlandırmak için aklınızın çelineceği güçlerdir.

Trump'ın Rusya'yla ilişkileri iyileştirme umutları, kampanyasının merkezi desteğini ve birkaç dış politika özelliğinden birini oluşturuyordu. Bu, başkanın güvenlik çevrelerinden böylesine şiddetli muhalefetle karşılaşmasının (daha birçok olsa da) bir nedeni gibi de görünüyor. Bu da şu ciddi soruyu gündeme getiriyor: Trump'ın yoluna bu kadar etkili bir şekilde yerleştirilen engellerin bir sonucu olarak ABD ve dünya neyi kaçırdı?

Rusya'yla karşılıklı olarak faydalı ve belki de üretken bir ilişki sadece en bariz olanıdır. Bir kenarda oturmak yerine Rusya'nın angaje olduğu, Doğu Ukrayna'nın şu anda olduğu gibi Doğu-Batı gerilimlerinin yatağı olmadığı ve Rusya'nın Çin konusunda Doğu'dan ziyade Batı'ya yaslandığı bir dünyaya bakıyor olabilirdik.

Rusya'nın seçimlere müdahale ettiği ve Batı'yı bölmeye, hatta yok etmeye çalıştığına dair pek çok kötü algının olmadığı bir dünya da olurdu bu. Bunların bir kısmının şimdi gerçekleştiği söylenmeli. Sadece, 4 yıllık bir gecikmeyle. Biden'ın dış politikasının bazı unsurları doğrudan Trump'ın oyun kitabından geliyor.

Putin'le erken zirve, Afganistan'dan çıkış veya Rusya'yla siber de dahil olmak üzere çok çeşitli konularda ikinci kademe görüşmelerin başlaması olsun, Biden Moskova'yla Trump'ın tercih edeceği türden bir normalleşme peşinde. Sadece, Washington'da huzursuzluk yaratmayacak bir şekilde.

Bu bakımdan, Trump'ın Rusya emellerinin engellenmesinden korkulduğu kadar çok şey kaybedilmiş olmayabilir. Ne de olsa Rusya'nın herhangi bir uzlaşmaya yaklaşımı, Trump'ın muhtemelen aceleci olabileceği kadar temkinli olabilirdi. Ve Trump, izleyebildiği veya izleyemediği herhangi bir politikadan bağımsız olarak da 2020 seçimlerini kaybetmiş olabilir.

Fakat bu durum, görünüşe göre halkın iradesinin yabancı bir güç tarafından değil, korumaya hakları olmayan bir anayasanın koruyucusu olarak kendilerini atayan gruplar ve bireyler tarafından altüst edildiği ABD demokrasisi hakkında ne anlama geliyor? Rusyagate yakında yok olacaksa, ki öyle görünüyor, bu tam bir devlet skandalı. Ya da o zamana kadar bu karmaşık olay örgüsünü halen takip eden biri kalırsa öyle olmalı.



https://www.independent.co.uk/independentpremium/voices

Independent Türkçe için çeviren: Sevgi Aydoğan

Bu makale kaynağından aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. İfade edilen görüşler Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU