Gülriz Sururi'nin vedası istediği gibi oldu: Sessiz sedasız

90 yaşındaki tiyatro sanatçısı Gülriz Sururi 30 Aralık'ta yaşamını yitirdi, 31 Aralık'ta defnedildi. Ölüm haberi 2019'un ilk günü duyuruldu

Gülruz Sururi 90 yaşında yaşamını yitirdi

Sanat yaşamında katkı sunduğu her eser ile yankı uyandıran tiyatro sanatçısı Gülriz Sururi sessiz sedasız defnedildi.

Ölüm haberini manevi kızı Zeynep Miraç Özkartal sanatçı defnedildikten sonra duyurdu.

"Sessiz bir defin istediği için vasiyetini yerine getirdik. Kendisi definden sonra duyurulmasını istedi. Bir süredir sindirim sisteminden rahatsızdı. Dün kaybettik. Bugün defnettik. Vasiyeti gereği başka bilgi paylaşamıyoruz" dedi.
Zeynep Miraç Özkartal sosyal medya hesabından "Bundan böyle kalbimin bir yanı hep sızlayacak" mesajını paylaştı.
 


Sanatçı daha önce bir söyleşide cenaze töreni istemediğini söylemişti. Yaşamı boyunca onlarca ödüle layık görülen Sururi Nisan 2018'de Posta gazetesine verdiği röportajda vasiyetine ilişkin şu açıklamayı yapmıştı:

"Bir kısmını Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağışlamıştım. Bir kısmını da Aziz Nesin Matematik Köyü’ne bırakacağım. Tiyatroyla ilgili bir fon oluşturacağım. Zaten büyük bir servetim yok. Ama cenaze töreni istemiyorum. Çünkü ben ‘cami avlusu kokteylpartisi’ istemiyorum. Bizim insanımızın tören kültürü yok. Ne yapıyorlar? “Ay saçın ne güzel olmuş.” Yok efendim, “Üstündekini nereden aldın?” Böyle şeyler olacağına tören yapılmasın."
 


Sururi’nin “Bir gün bir testinin kulpunda toprak olarak buluşabiliriz” dediği eşi Engin Cezzar da 2017’de hayatını kaybetmiş, Cezzar için de tören düzenlenmemişti.
 


90 yıllık yaşamın 76 yılı sahnede geçti

1929 yılında istanbul’da doğdu. Muhsin Ertuğrul'un isteğiyle 12 yaşında İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda sahneye çıktı. İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda Aristophanes'in “Kurbağalar” ve Jean Giraudoux'un “Su Kızı” oyunlarında sahneye çıkarak 1943'te profesyonel oyuncu oldu. 1960 yılında Muammer Karaca ve Dormen tiyatrolarında oynamaya başladı. 1961 de “Ben Bir Fotoğraf Makinesiyim” oyunuyla Dormen Tiyatrosu'na geçti.  Dormen Tiyatrosu'nda “Sokak Kızı İrma”daki rolüyle en iyi kadın oyuncu olarak İlhan İskender Ödülü'nü kazandı. Kendisi gibi tiyatro oyuncusu olan Engin Cezzar'la evlendikten sonra 1962 yılında Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatrosu'nu kurdu. 1966 da “Teneke” oyunundaki rolüyle En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü kazandı. Aynı yıl Türk Kadınlar Birliği tarafından “Yılın Kadını” seçildi. 1971 yılında En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü, “Hint Kumaşı”ndaki rolüyle üçüncü kez aldı. 
 


1982-1983 tiyatro mevsiminde “Kaldırım Serçesi” adlı müzikaldeki “Edith Piaf” yorumuyla Avni Dilligil Tiyatro Ödülleri'nde En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü, İzmirGazeteciler Derneği'nin Altan Artemis Ödülü'nü ve “Milliyet” gazetesinin 1983 Süperstar Tiyatro Oyuncusu Ödüllerini almaya hak kazandı.
1988'de Kültür Bakanlığı tarafından kendisine “Devlet Sanatçısı” unvanı verildi.
 


Tiyatro yaşamı boyunca pek çok oyunda rol almasına karşın, bugün müzikli oyunlar ve müzikaller denilince ilk akla gelen adlardan biridir. Kaldırım Serçesi, Keşanlı Ali Destanı, Sokak Kızı İrma ve Kabare rol aldığı başlıca oyunlardır.  


Gülriz Sururi, oyunculuğunun dışında Türk tiyatrosuna yönetici olarak da katkıda bulundu. Tiyatroda olduğu kadar yazdığı kitaplarla da başarı gösterdi.
 


Yaşamını ilk anı kitabı olan “Kıldan İnce Kılıçtan Keskince”de kaleme aldı. İkinci kitabı “Bir An Gelir”de ise1980 sonrası dönemini anlattı. Anı, roman ve öykü kitabının dışında üç de yemek kitabı yazdı.
 

DAHA FAZLA HABER OKU