"10 milyar doları şakkadak satarım" diyen Necmettin Batırel konuştu: Biraz abarttım, MB dediğimi yaptı ama iş işten geçtikten sonra

Doların sürekli yükseldiği bir dönemde "Ben olsam, 10, 20 yetmedi bir 10 milyar doları şakkadak satarım" diyen Batırel, sorularımızı yanıtladı. Batırel, döviz satarak piyasaya müdahalenin kalıcılık meydana getirmediğini söyledi

"10 milyar dolar şakkadak satarım. Şaşırır millet! Hiç beklemedik bir hareket... Niye satıyor nasıl satıyor? 'Hani rezervi düşüktü' filan derler? 'Demek ki rezervleri varmış' diyecekler normal şartlarda. Dolar mutlaka düşecek... Ama biraz yavaş düşürecekler. Ardından bir 10 milyar daha satarım! 20... Yetmedi bir 10 daha satarım biter olay"

Bu ifadeler pek çok insanın hafızasına işlenmiştir her halde.

Çünkü doların sürekli yükselişe geçtiği dönemde ekonomist Necmettin Batırel, bu cümleleri bir televizyon kanalında kurmuştu.

Dolar 3,50 lira iken kurun düşürülmesi amacıyla yapılan bu açıklamanın üzerinden 4 yıl geçti. Dolar, müdahaleye rağmen düşmedi.

Cümlenin sahibi Batırel ise bir süre sonra TRT'deki programlara çıkamaz oldu. Ardından bir sessizliğe büründü.

Doların yükselişi durdurulmadığı, enflasyonun sürekli yükseldiği, yüksek faizin ise Merkez Bankası'nca düşürüldüğü bir dönemde Necmettin Batırel ile konuştuk.

"Şakkadak ifadesi bana münhasır oldu" diyen Batırel, sorularımıza ilginç yanıtlar verdi.

78981ff2-3919-430b-a6c2-67865eaaa8a6.jpg
Ekonomist Necmettin Batırel / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

"Bütün dünyada enflasyon artıyor"

Bir taraftan faiz bir taraftan döviz diğer taraftan da enflasyon yüksek. Ne oldu, niye bu duruma geldi Türkiye?

Pandemiden sonra çok büyük bir talep patlaması yaşandı bütün dünyada. Sadece bizde değil. Bir de tedarikte sıkıntı var. Mal yetiştiremez hale geldi. Talep arzdan çok fazla olunca fiyatlar yükseldi. Sadece bizde değil, bütün dünyada enflasyon yükseliyor. Mesela bugün euro bölgesinde açıklanan bir enflasyon yüzde yıllık bazda yüzde 3,4'e geldi. Çok yüksek bir rakam. Amerika'da 5,5'e yükselmiş vaziyette. Yıllık bazda bu rakam çok fazla. Bu rakamlar insanlara düşük gelebilir ama Amerika'da yüzde 1,5 ve 1,7 oranında yıllık enflasyon vardı bundan önce. 3 misli artmış vaziyette. Yani sadece bizde değil, bütün dünyada enflasyon artıyor. Çok güçlü bir talep patlaması var. Bir de enflasyonda yükselmeye yol açan en önemli nokta ne biliyor musunuz?

"Tüketici, ihtiyacı 1 iken 2-3 alıyor"

Nedir efendim, buyur anlatın lütfen?

Fiyatların yükseliş beklentisinin güçlenmesi. Fiyatlarda herkes yükseliş bekliyor. Tamam mı? O zaman da ne oluyor? 1 ihtiyacı varsa 2 alıyor, 2 ihtiyacı varsa 3 alıyor. O zaman talepte büyük bir artış yaşanıyor. Talep ne kadar artarsa fiyatlar ona göre artar. Enflasyon arz-talep dengesine dayanır. Çok talep olursa fiyat da ona göre yükselir. Üretici bakıyor ki gidiyor. O zaman fiyatını arttırıyor normal şartta. Bunu bu şekilde değerlendirmek gerekiyor.

Tüketici de dengeyi sağlayamıyor mu?

Sağlanmıyor tabii tabii, gerçekten sağlamıyor. Çok kötü bir döneme girdik.

"Üretici, maliyetini mutlaka tüketiciyi yansıtacak"

Fiyatların yükseleceği beklentisi neden kaynaklanıyor? Eğer Türkiye'de yüksek enflasyon olmasaydı bu beklenti içerisine giren olur muydu?

Fiyatların yükselmesindeki en büyük etkenlerden bir tanesi şu: Üretici fiyatlarıyla tüketici fiyatları arasındaki farkın çok açılmış durumda. Bu fark, Türkiye'de iki misline yükseldi. Üretici fiyatları yıllık bazda yüzde 45 oldu. 19,58 yıllık manşet enflasyon. Yüzde 45 ise üretici fiyatları. Bu neyi gösteriyor? Üreticide maliyet enflasyonu var. Maliyet enflasyonunu mutlaka tüketiciye yansıtacak. Bu kaçınılmaz bir sonuç. Yoksa iflas edecek adam. Onun için yani bu rakamlar bu şekilde geldiği sürece enflasyondaki yükseliş trendi tabii ki devam eder. Bundan siz kendinizi kurtaramazsınız.

thumbs_b_c_983452316dbc839dca011c31b426bc07.jpeg
Ürünler bir süredir sürekli zam geliyor. Batırel'e göre tüketici zam gelecek düşüncesiyle ihtiyacından fazlasını alıyor / Fotoğraf: AA


"Tüketici, ihtiyacından fazlasını alıyor"

Tüketici de 1 yerine 2 ve 3 almazsa enflasyon düşecek mi?

Yüzde 100 düşer. Bakın ben size söyleyeyim, bu beklentiyi oluşturmak lazım.

Tüketici ihtiyacından fazlasını mı alıyor?

İhtiyacından fazlasını niye alıyor? Fiyatlar sürekli arttığı için alıyor. Bugün kilosunu 10 liraya aldığı şekeri 10 gün sonra 15 liraya alacak. Bunu üzerine hemen '2 kilo alayım' diyor. Onun için de alıyor. Bunu önlemenin bunu önlemenin en önemli yolu üretimi artırmaktır. Onun için üretim, üretim, üretim diyoruz. Üretimi ne kadar artırırsanız o kadar çok istihdam artar, işsizlik azalır, insanlar daha çok iş bulurlar. Üretimdeki artış, arzdaki yükselişi beraberinde getireceği için enflasyona ilaç olacak.

"Türkiye şu anda Avrupa ve Amerika'dan farklı bir para politikası izliyor"

Peki hocam üretimi niye arttıramıyoruz?

Üretimi arttırmak için de Merkez Bankası faizleri indiriyor. 'Ticari kredi faizleri düşsün, şirketler daha ucuz kredi kullansın' diye yapılıyor bu. Eğer ticari krediler düşerse daha çok üretim yapılır. Şimdi böyle bir tablo var ortada. Türkiye, şu anda Avrupa'dan Amerika'dan farklı bir para politikası izlemek mecburiyetinde kaldı.

Neden bu yol tercih edildi?

Yüzde 21,7'lik büyüme hızına ulaştık ikinci çeyrekte. Bunu sürdürebilmek lazım. Bir defa böyle iyileşme kalıcı olmaz. Mutlaka yükseltmek, devam ettirmek lazım. Merkez Bankası, piyasaların beklentisinin aksine benim gördüğüm kadarıyla bu yüzden faizlerde indirim sürecini başlattı. Manşet enflasyonu ve kurdaki artışı da dikkate almıyor. Yüksek enflasyon dikkate alıyor.

"İthal mal tüketimi azalıyor"

Kurdaki artışı niye dikkate almıyor?

Kur yükseldiği için ithal malların fiyatları artıyor tabii. Ama ithal malların tüketimi azalıyor. Cari açıktaki daralmanın en büyük etkenlerinden birdir bu. Ama tabii diyeceksiniz ki 'ihracat artıyor ama ara mal kullanımı da artıyor'. Onu ithalat da artıyor. Bence ihracattaki artış ara malı ithalatındaki artışı geçiyor. Önemli bir rakamla karşı karşıyayız. 212,5 milyar dolar oldu yıllık ihracat. Bu çok büyük bir rakam.

"Döviz kuru bilinçli yükseltiliyor"

Bazen yüksek döviz kuru politikası hükümet tarafından bilinçli yapılıyor deniliyor. Gerçekte bu bilinçli yapıyor olabilir mi?

Bilinçli yapılıyor derken bir defa size söyleyeyim. Kader bizi bu noktaya getirdi. Bilinçli yapılıyor olabilir ama bir defa Türk lirasında aşırı derecede bir değer kaybı var. Dünya şu anda Türk lirasında yüzde 40'lık bir değer kaybı var. Yani düşük değerde işlem görüyor.

Neden bu tabloyla karşılaştık?

O kadar, çok etken var ki. Türkiye ekonomisiyle dışarıdan uğraşıyorlar. Amerika S-400'ler üzerinde uğraştı, Avrupa Birliği yaptırım uyguladı. Çok dış sebepler de var. Türkiye üzerinden oyunlar oynanıyor. Türkiye ekonomisi önceleri sıkıntılıydı. Onun için istediklerin yaptırıyorlardı. Ama şimdi istediklerini yapamaz hale geldiler. En büyük sıkıntılar da o. Bu yüzden Tayyip Erdoğan'dan kurtulmak istiyorlar. Bütün dünya o adamın üstüne yüklenmiş vaziyette. 'Gitsin de kurtulalım. Gitsin de kurtulalım'. Niye? İstediklerini yaptıramıyorlar. Türkiye çok güçlendi. Baksanıza Afrika'da ya. Bütün Afrika ülkeleri etrafımızda pervane oldular, dönüyorlar. Petrol, enerji alanında çok önemli anlaşmalar imzalıyorlar.

thumbs_b_c_be25a0f6bbf25ec8cc0ab8fe65b73c70.jpeg
Batırel, Türkiye'nin ihracat ve büyüme rekoru kırdığını belirtti / Görsel / AA


"Türkiye, Çin'i geçecek"

Türkiye'nin önü açık mı?

Türkiye şu anda OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen birinci ülke. Şimdi Çin'i geçeceğiz. Türkiye'nin önü muhakkak açıktır. Çin de dün ikinci çeyrek büyüme rakamlarını açıkladı. 5,9'a düşmüş yıllık bazda. Düşünebiliyor musun Çin bu derece düşmüş Çin.

Türkiye de G20'den düştü. Şu anda 21. sıraya düşmüş durumda değil mi?

Olsun, hiç önemli değil. Bakın ben size söyleyeyim. Dünya ticaretinden Türkiye ihracatının aldığı pay yüzde 1'e yükselmiş. Bu çok önemli bir rakam. Türkiye ekonomisini kötü göstermek isterseniz o kadar çok rakamı bir araya getirip gösterebilirsiniz ki kimse de 'niye böyle yapıyorsun?' demez. Bardağın dolu tarafını görüp insanlara anlatmak lazım. Moral vermek lazım.

Neden?

İnsanlar, niye moralsiz, gergin olsunlar. 'O kadar gergin toplum ki adamları pat pat birbirleri öldürüyorlar' denilmemesi lazım. Toplumun da bu hale gelmemesi gerekiyor. Kötü ve olumsuz tabloyu mutlaka iyileştirmek lazım. Muhalefetin en büyük görevinin şu anda yapıcı muhalefet olmalı. Yıkıcı muhalefet olmaması lazım.

"MB yıl sonuna kadar 250 baz puan indirime gidecek"

Merkez Bankası'ndan yine faiz indirimi gelir mi?

50 baz puan diyorlar ama gördüğüm kadarıyla 100 baz puanlık indirim olabilir. Faiz indirimine karşı olan 3 üye değiştirildi. O değişim zaten Merkez Bankası'nın indirimlerine devam edeceğini ortaya koydu. Dediğim gibi yani Merkez Bankası ticari kredi faizlerinin düşmesini sağlamak amacıyla faizleri indiriyor. Yıl sonuna doğru 250 baz puan daha faiz indirimine gidecek. Mutlaka ama mutlaka gidecek.

necmettin-batirel-elestirilere-yanit-verdi-h1484295507-d3dbaf.jpeg
Batırel, Prof. Dr. Özgür Demirtaş ile çıktığı yayında dolar satarak kurun düşürüleceğini savunmuştu / Fotoğraf: Independent Türkçe


"Swaplar çıkartılırsa MB'deki rezerv eksi 22 milyar dolar"

Merkez Bankası'nın kasasında para var mı?

Kasasında para var, var, var.

Edindiğiniz bilgiler ne yönde?

Swaplar çıkartıldığı zaman şu anda 22 milyar dolar açık var. Ama swapları çıkarmaya gerek yok. Swaplar bittiği zaman yenileniyor ve çok uzun vadeli bunlar. 3 milyar 100 milyon euro da Paris İklim Anlaşması'ndan gelecek. Bu da az bir rakam değil. Yani Merkez Bankası Başkanı ne dedi?  Bu yıl rekor rezerve ulaşacağız dedi. Rekor neydi Türkiye'de? Yüz kırk milyar dolar. Merkez Bankası'nın rezervlerinin güçlü olması yerli yatırımcıların dolar almasını engelliyor. Geçen hafta 157 milyon dolar aldılar. Sürekli satıyorlar şu anda.

"Öyle uygulamalar kalıcılık meydana getirmiyor"

Kasada yüksek para olsaydı yine piyasaya sürüp döviz kurunu aşağı çekebilirler miydi?

Yok… Öyle uygulamalar kalıcılık meydana getirmiyor. Bunun için yani yapıcı reformları hayata geçirmek lazım. Mesela vergi reformu, çok önemli etkenlerden bir tanesi. Bir de yerli üretimi teşvik eden destekler vermek lazım. Yeni bir ihracat şirketi kuruldu. Önemli destek sağlayacak. İhracatçı şirketlere büyük destek verecek. Diğer taraftan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis açılışında yaptığı bir konuşmada, nakit desteği sağlayacaklarını söyledi. Burada KGF türünden mesela. Bu da hayata geçecek inşallah. Kanunu Meclis'te görüşülerek çıkartılacak kısa süre içerisinde. Ne kadar destek verirseniz şirketler daha çok kazanacak, daha çok üretim yapılması sağlanır. Bu da ekonomiye son derece olumlu yönde yansır.

"Birazcık abartı yapmıştım orada abartı yani"

Geçmişte tersini savundunuz. "Döviz kurlarını aşağı çekmek için 10 milyar doları şakkadak satarım, yetmedi mi, bir 10 milyar doları daha satarım" Bu açıklanmanızla döviz kurlarının düşeceğini söylemiştiniz…

Evet… O zaman o rakamı şunun için söylemiştim. Birazcık abartı yapmıştım orada abartı yani. Yüksek rakamı ortaya koyun ki karşı taraf birazcık korksun. Mesela siz piyasaya müdahale ederken 50 – 100 milyon dolar satış yapsanız etki meydana getirmez ama 10 milyar doları ortaya koyarsanız etki oluşturur. Rakam yüksek tutarsanız karşı taraf tırsar hemen gerisin geri çekilir. Bunu anlatmak için o şekilde abartı olarak kullanmıştım. Tabii sosyal medyada yanlış anlaşıldı, yanlış yorumlandı.

"MB dediğimi yaptı ama iş işten geçtikten sonra"

O videolar hala dönüyor biliyorsun değil mi sayın hocam?

Dönsün problem değil. Merkez Bankası dediklerimi yaptı ama iş işten geçtikten sonra yaptı.

Merkez Bankası gerçekten sizin dediğinizi yaptı mı?

Hakikaten yaptı.

128 milyar dolar böyle mi gittin?

128 milyar doları satmışlar işte. Baksana ya nasıl satmışlar? Kıyasıya müdahale etmek amacıyla satmışlar. Ama dediğim gibi peyderpey yapıldı. Merkez Bankası, bunu yaparken rezervleri 128 milyar dolar değildi. 70, 80, 90 milyar dolardı. Swaplar da 60 milyar dolardı. Swap çıkarttığın zaman eksi vardı. Merkez Bankası'nın gücü o kadar yüksek değildi. Bu yüzden etki meydana getirmedi. Bir de dolar sadece Türk parası karşısında değer kazanmıyor. Dünya para birimleri karşısında değer kazanıyor dolar. 

"MB ipin ucunu bıraktı, gemileri yaktı"

Dünyada en çok değer kaybeden de Türk lirası ama…

Doğru, en çok değer kaybeden para birimleri arasında yer alıyoruz. Dediğim gibi ama artık biz ipin ucunu bıraktık. Gemileri yaktı, Merkez Bankası. Artık dövize, döviz kurunu ödeyen, kur istikrarını hedef alan politikadan vazgeçti. Merkez Bankası artık büyümeye odaklandı. Büyümeye odaklanınca tabii kurdu aldı başını gidiyor. Yani nereye kadar gidecek? Bak ben sana söyleyeyim: Alıcı olmazsa, kurdaki yükseliş belli bir yerde durur.

"Faiz lobisi MB'yi kur silahıyla tehdit etti"

Türk milleti parasını döviz ve altına yatırıyor. Halk almıyorsa niye sürekli yükseliyor?

Hayır. Türk milleti almıyor. Yükselme tamamen psikolojik. Bugüne kadar faiz lobisi Merkez Bankası'nı kur silahıyla tehdit etti. Merkez Bankası faiz kararı alacağı zaman hemen kurları yükselttiler. Merkez Bankası da korkup geri adım attı. Ya faizi yükseltmedi ya da düşürdü. Kuru, Merkez Bankası'na bir silah olarak kullandılar. Ama artık bu silah çalışmıyor. Niye? Çünkü Merkez Bankası politikasını değiştirdi. Merkezi Bankası 'Kuru kontrol etmiyorum. Nereye giderse gitsin' dedi. Yerli yatırımcının şu anda 234 milyar dolar parası var bankalarda. Ama bunun doksan milyar doları şirketlere ait. Bu da artmıyor. Sabit kaldı. Alanlar da 'zarar ederiz' diye satmıyor. Geçen sene dolar 7,40 liraymış. Şu anda 9,30 olmuş.

e4194991-bfa1-4092-92fd-4f9698482dc1.jpg
Dövizdeki hareketlilik / Görsel: Blomberg HT

 

"Döviz zirveyi gördü, mutlaka gerisin geriye dönecek"

Yükseliş nereye kadar devam eder?

10 lira, 11 lira da olsa önemli değil artık. 9,50 lirayı zirve olarak görüyorum ama mutlaka gerisin geriye dönecek.

Hocam önemli olmaz mı? 10 kuruşluk bir artış Türkiye'nin dış borcunu 5 milyar dolar arttırıyor.

Ama öyle kalırsa, kalırsa bak unutma kalırsa… O şekilde bir rakam ortaya çıkarsa dediğini gibi olur. Borcumuzun da faizinin de yükseldiğini biliyorum. Türkiye'nin borçları şu anda gerçekten dünya, sıralamasında çok yüksek değil. 77 milyar dolara kısa vadeli kamu borcumuz var. O kadar sıkıntılı bir dönem yok şu anda.

"Tam tersi Türkiye birinci lige çıktı"

Ekonomik olarak güçlü olan G20 liginden düştük mü düşmedik mi?

Hayır, hayır kesinlikle düşmedik. Öyle şey olur? Tam tersi birinci lige çıktık. Bunun altını çizerek söylüyorum. Dediğim gibi bu kesinlikle abartı değil. Türkiye'de geçen sene tam 71 bin şirket açılmış. Bunlar faaliyet gösteriyor. 8 bin şirket kapanmış. Yani 9 kat artmış. Düşünebiliyor musun? Yani şirketler niye artar? Niye şirketler kurulur? Para kazanmak için kurulur değil mi? Üretim yapıyor adam.

"Şakkadak kelimesi bana münhasır oldu, gocunmuyorum"

Hocam, dolar 3,50 lira iken kurmuş olduğunu o cümleleri keşke kurmasaydım dediğiniz oluyor mu?

Şakkadak kelimesi bana münhasır oldu. Ben de bundan gocunmuyorum. Dediğim gibi o gün ben abartı olsun diye o rakamı yüksek tuttum. Öyle bir şey olacağı mümkün değil. Zaten yapmaz Merkez Bankası öyle bir şey. Ama öyle bir şey yapılsa ne olur demeye getirmiştim. Yanlış bir sonuç çıkardılar ortaya.

"Özgür Demirtaş, 'Merkez Bankası, Necmettin Batırel'ı dinledi' dedi"

Ama Merkez Bankası da dediğinizi yapmış…

Özgür Demirtaş da "Merkez Bankası, Necmettin Batırel'ı dinledi" dedi. Bunun haberini yaptı Sputnik de Independent Türkçe de yaptı. Hatta herkes yaptı. Ondan sonra iş işten geçti. Demir tavında dövülür. Bakın Zamanında bir işi yapmazsanız ondan sonra istediğiniz kadar peşinden koşun, treni yakalayamazsınız. Tren, istasyona gelince bileceksin.

Ondan sonra epey bir sessizliğe büründünüz TRT'de yorum yapıyordunuz, sonrasında görünmez oldunuz.

TRT'deki program Ankara'ya alındığı için ayrılmak zorunda kaldım. Şimdi Türkiye gazetesine haftada iki gün yazı yazıyorum. Bir de analiz kendi sitemden analiz yapıyorum.

230136_6506247419_2885_n.jpeg
Necmettin Batırel, "Necmettin Batırel ile Ekonomi Analizi" isimli internet sitesinde yaptığı analizlerin yüzde 70-80 oranında tuttuğunu söyledi / Fotoğraf: Facebook


"Analizlerim yüzde 70-80 tutuyor"

Analizleriniz tutuyor mu?

Evet… İzleyicilere sormak lazım. Yüzde 70 – 80 tutuyor yani normal şartlar. Piyasayı iyi analiz etmek için beklentileri iyi koklamak lazım. Piyasa beklenti demektir. Hangi kanaat oluşuyor? O kanaati siz görür, yakalarsanız doğru tespit yaparsın.

"Merkez Bankası'nın kasası dolu olsaydı bugünkü tablonun tersi olurdu"

Hocam diyelim ki Merkez Bankası'nın kasasında çok döviz var. Ama yine de yükselişi önlenemiyor. Sizden yorum almak istesem yine "şakkadak satarım" der miydiniz?

Merkez Bankası'nın kasasında çok yüklü döviz olsa o zaman satmasına lüzum yok ki. Dolar çok olsa kimse almaz ki. Dolar niye almaz? Çünkü, Merkez Bankası'nın eli çok güçlü olur. Tam tersi bir tablo oluşur. Zaten Şu anda Türkiye'nin en büyük sıkıntısı ne biliyor musunuz? Bankalarda biriken 145 milyar dolar var. Bu para atıl vaziyette orada duruyor. Hem zarar ediyor alanlar hem de korku içerisine bu paraları tutuyorlar. Aldıklarına da bin pişmanlar olmalarına rağmen satamıyorlar. Zira sattıklarında zarar edecekler. Bu paranın aslında Türk ekonomisinin çarklarına dahil edilmesi gerekiyor.  Almanya'da, Amerika'da hiç kimseye euro veya dolar aldırtabilir misiniz ya? Almazlar. Çünkü kendi paralarına güveniyorlar. Bizim de paramız 2022'nin sonunda güçlenecek. Enflasyon son derece düşük bir seviyeye gelecek. Yüzde altı yüzde yedilere gelecek. O zaman Türk parası değer kazanacak. Yapılan yorumlar da tarihte kalacak.

130e28be-365e-4a71-a04d-5d71e9434e4b.jpg
Görsel / Reuters


"Doların yükseliş beklentisinin kırılması lazım"

Bir sene sonra 10 lira olan dolar, 5 liraya düşer mi?

Yani 4-5 liraya düşmez. Ama bir defa doların yükseliş beklentisinin kırılması lazım. Bu kırıldığı zaman zaten bakın cari açık daralıyor.

Yükseliş beklentisini kim, ne zaman kıracak?

Cari açık Türkiye'de 50 – 60 milyar dolardı. Geçen sene 47 milyar dolara geriledi. Bu sene 21 milyar dolar. Cari açık dediğiniz nedir? Döviz ihtiyacının artması. Döviz ihtiyacı ne kadar azalırsa Türk lirası o kadar değer kazanır. 2 kere 2 eşittir 4. İhracatı bu yüzden teşvik ediyorlar. Teşvik ettikleri için döviz gelirinin artmasını sağlamak amacıyla Merkez Bankası politika değiştirmek mecburiyetinde kaldı. Doğru yolda ilerliyorlar.

Türk üreticisinin ürünü ucuza giderken yabancının sattığı ürünü Türk tüketici pahalıya satın almıyor mu?

Türkiye şu anda teknolojik ürün ihracatında büyük kazanım elde ediyor. Savunma sanayine bakın! İHA'lar, SİHA'lar, bütün dünya parmak ısırıyor. Çin'in yaptığını biz şu anda Türkiye yapmak durumunda.

Merkez Bankası.jpeg
Merkez Bankası, yıl sonuna kadar faizi indirmeye devam edeceği belirtiliyor / Fotoğraf: AA


"Faizler daha fazla yükseltilmez, çıkacağı kadar çıktı zaten"

Merkez Bankası'na 100 baz puan indirim gelirse dolar on liraya çıkar mı?

Hayır, yok çıkmaz. Çıkacağı kadar çıktı zaten. Yanılgıya düşürülen nokta ne biliyor musun? 'Kurlardaki yükseliş, devam etti. Merkez Bankası indirse daha iyi', Hayır. Piyasa beklentiyi satın alır. Şu anda hangi beklenti satın alındı? Merkez Bankası'nın faiz indirimi satın alındı mı? Alındı. Dolar 9,34'e çıktı. 'Merkez Bankası faiz indirecek' diyor. Merkez Bankası tam tersi 100 puan faiz indirdikten sonra kurlarda gevşeme yaşanır. Niye? Beklenti gerçekleşince satış gelir. Bakın unutmayın. Beklentilerle piyasalar hareket eder. Beklenti gerçekleşince satışlar gerçekleşir. Bu hiç değişmez kuraldır.

 

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU