Suriye serüveninin sonu mu? (2)

Celalettin Can Independent Türkçe için yazdı

Kolaj: Independent Türkçe

Anlaşılan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eylül ayında gittiği ABD'de destek bulma arayışı karşılık bulamadı. Bütün çabasına rağmen ABD Başkanı Biden ile görüşememesi durumu açıklıyor.

Erdoğan ABD'de ısrarla SDG'nin (Suriye Demokratik Güçleri) "terörist" olduğunu dile getiriyor.  

Ancak ABD, SDG'ye bir başka açıdan bakıyor.  
 

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Suriye'nin geleceğinde SDG'nin yer almasını kabulleniyor, dolayısıyla SDG'yi "terörizm" bağlamında değerlendirmiyor.  

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın tüm tepkilerine rağmen, ABD'nin Kuzey Afrika-Ortadoğu direktörü ve Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi üyesi McKruck, Suriye Demokratik Güçleri'ne destek çalışmalarını yürütüyor.  

SDG Başkanı İlham Ahmet, Washington'da Beyaz Saray, Dışişleri Bakanlığı ve Pentagon yetkilileri ile siyasi-diplomatik girişimlerini sürdürüyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye'ye döndükten sonra, Biden'in aşağıya aldığımız mektubu Cumhurcu iktidarın Kuzey doğu Suriye'de izlediği politikaya karşı ABD'nin kendi tutumunun açıklaması oluyor.  

 
'ABD ulusal güvenliği ve dış politikasına olağanüstü tehdit'

Beyaz Saray'ın Suriye'ye ilişkin aldığı kararla ilgili açıklamasında, eski Başkan Donald Trump'ın 14 Ekim 2019'da 13894 sayılı kararnameyle hem Suriye'deki hem de Suriye'yle ilişkili durumların, ABD'nin ulusal güvenliği ve dış politikasına getirdiği alışılmadık ve olağanüstü tehditle baş etmek için ''Uluslararası Acil Ekonomik Yetkiler Yasası'' uyarınca ulusal acil durum ilan ettiği hatırlatıldı.

Biden da, bu durumun 14 Ekim 2021'den sonra da devam etmesine karar verdiğini kaydetti.

Biden mektubunda, "Suriye'deki ve Suriye'yle ilişkili durumlar, özellikle de Türkiye Hükümeti'nin Suriye'nin kuzeydoğusuna askeri taarruz düzenleme yönündeki eylemleri, IŞİD'i yenilgiye uğratma çabasına zarar veriyor, sivilleri tehlikeye atıyor; bölgede barış, güvenlik ve istikrarı zedeleme tehdidi barındırıyor ve ABD'nin ulusal güvenliği ve dış politikasına karşı alışılmadık ve olağanüstü bir tehdit oluşturmayı sürdürüyor" ifadelerini kullandı.

ABD Başkanı, "Dolayısıyla, Suriye'deki ve Suriye'yle ilişkili durum hakkında 13894 sayılı kararnamede ilan edilen ulusal acil durumun devamının gerekli olduğuna kanaat getirdim" dedi.

Beyaz Saray açıklamasında da 'acil durum sürecinin bir yıl daha uzatıldığı ve kararın Resmi Gazetede yayınlanacağı 'bilgisine yer verildi. 1

 
'YPG: ABD Suriye'de kalacak'

YPG'nin ana bileşeni olduğu Suriye Demokratik Güçleri'nin başkanı İlham Ahmed, "ABD'nin DEAŞ ile mücadele kapsamında Suriye'de kalacağını" söyledi.

Washington'da Beyaz Saray, Dışişleri Bakanlığı ve Pentagon yetkilileri ile temasları sonrasında gazetecilere açıklama yapan Ahmed, "DEAŞ'ı yok etmek için ne gerekiyorsa yapacaklarını ve kuzeydoğu Suriye'de altyapıyı inşa edeceklerini söylediler … ABD'nin altyapı inşası ve siyasi uzlaşma zemini bulma konusunda bir oyuncu olmaya devam edeceğini ve ABD'nin Kürtlere net bir taahhütte bulunduğunu" söyledi. 2


Kendisiyle yapılan yakın zaman görüşmelerinde YPG Komutanı Mazlum Kobani, "ABD Başkanı Joe Biden Suriye'de kendilerini terk etmeyeceklerine dair söz verdi" dedi.

Kobani, ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Orgeneral Kenneth McKenzie'nin Afganistan'da olanların aksine; güvence vermek ve Biden'ın sözlerini aktarmak için kendisini ziyaret ettiği bilgisini paylaştı.

"Dürüst olalım, Amerika'nın Afganistan'dan çekilmesinden sonra insanlar korktu" diyen Kobani, ABD Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu'dan sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Joey Hood ile de görüştü.

ABD'nin Afganistan'dan çekildiğini duydukları anda, kendi gelecekleri için tedirgin olmaya başladıklarını söyleyen Kobani, Afganistan'da ortaya çıkan krizle birlikte Amerika'nın hızla kendilerine temsilciler gönderdiğini belirterek "Buranın Afganistan gibi olmayacağına dair bize güvence verdiler. Politikanın tamamen farklı olduğunu söylediler"
dedi. 3

 
Soçi'de Putin-Erdoğan görüşmesi

Cumhurbaşkanı Erdoğan Biden ile görüşemeyince, Rusya ile ABD arasında oynadığı denge oyununa başvuruyor ve Rusya Devlet Başkanı Putin'e dönüyor.

Soçi'de yapılan görüşmede daha çok İdlib görüşülüyor ve Putin'den beklentilerinin Karşılığını bulamıyor.

SDG'nin "terörist" olduğunu da dile getiriyor.

Rusya da SDG'yi "terörist" olarak görmüyor.

Üstelik SDG'nin Moskova'da resmi bürosu var.

SDG ve onun ana bileşeni PYD ile Suriye rejimi arasındaki ilişkilerde de Rusya önemli bir rol oynuyor vb.  

Elbette bütün bunları Cumhurbaşkanı Erdoğan da biliyor, hatta çok daha fazlasını biliyor.

Bilmezlikten gelerek tepki gösteriyor. Bilinen siyaset oyununu oynuyor…

 
Uzatmalar…

Kanaatim o ki ABD ve Rusya, İdlib başta olmak üzere, Suriye sorununun çözümü hakkında anlaşmışlar.  

Türkiye'nin Suriye'de bir gelecek araması nafile bir çaba.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ABD ve Rusya'da son bir destek arayışının karşılığının olmaması bir gerçeği açık hale getiriyor: Kanlı veya kansız Türkiye Suriye'den çekilme durumunda.

Uzatmalar oynanıyor gibi.

 
Sonuç olarak:

Anlaşılan Türkiye SDG'yi tanımama konusunda ısrar ediyor.

Bu tutum Afrin ve Serekaniye'de, siyasal İslamcı örgütler üzerinden kalıcı olmakta ısrar anlamına geliyor ki uzatmaları uzatma ve kayıpların katlanmasından başka bir sonuç yaratmaz.  

 

 

1. ABD Devlet Başkanı Joe Biden'in, Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'ye Suriye ile ilgili aldığı kararı ilettiği 8.10. 2021 tarihli mektubundan.
2. İlham Ahmed, SDG Başkanı
3. (Mazlum Kobani, YPG Komutanı, The Times, 29 Eylül 2021)

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU