Ev sinemasından vizyona bu hafta: Şakalar ve tuzaklarla dolu bir savaş; İyi Olan Kazansın

Mehmet Erduğan, Independent Türkçe için bu hafta çevrim içi platformlarda ve sinema salonlarında gösterime girecek filmler ile "Festival ajandası"nı yazdı

O da ne! Robert De Niro, Uma Thurman, Rob Riggle, Cheech Marin, Jane Seymour ve Christopher Walken gibi isimleri bir araya getiren bir film herhalde son yılların en iyi filmi olmalı…

Ama öyle değil, böylesi kalifiyeli bir oyuncu kadrosuna rağmen muhtemelen filmden çıktıktan sonra unutabileceğiniz, ancak 7'den 70'e herkese kahkaka attırma garantili bu aile komedisine yüksek beklentileriniz olmadan giderseniz sizin için her şeyin yolunda gitmesi muhtemeldir.


Şakalar ve tuzaklarla dolu bir savaş; İyi Olan Kazansın

Yönetmen: Tim Hill / Oyuncular: Robert De Niro, Uma Thurman, Rob Riggle, Oakes Fegley, Laura Marano, Cheech Marin, Jane Seymour, Christopher Walken, Juliocesar Chavez, Isaac Kragten, T.J. McGibbon, Poppy Gagnon, Lydia Styslinger, Joe Gelchion, Colin Ford, Faizon Love, Rutanya Alda, Drew Scheid, Betsy Landin, Veronica Alicino, Owen D. Stone, James Martin Kelly, Leon Lamar, Joe Foley, Loren Dennis, Cameron Worthen, Jeremy Childs, Joshua Childs, Clayton English, Suehyla El-Attar, Joanie Stewart, Ted Huckabee, Evan Weisman, Saundra Dunson-Franks, Larry Rippenkroeger, Aidan FitzGerald, Heather Johansen, Debi Kimsey, Kendrick Cross, Rudolf Weber, Eddie Fiola, Kyah Barcourt, Jasmine Bolton, Tony Bradley, Fatima Garba, Hannah Grayce, Thomas Mark Higgins, Gage Lawson, Alyssa AnnMarie Marquez, Daniel Martinez, Jaydin McCollum, John Merical, Hannah Powell, Jordan Price, Isaac Tillman / Süre: 94 dakika
 

 

Büyük kapışma başlıyor…


1984 yılında Robert Kimmel Smith tarafından yazılan aynı adlı bir genç yetişkin romanından uyarlanan ve pandemi koşullarından dolayı çekimlerinin tamamlanmasından dört yıl sonra vizyon yolculuğuna başlayarak sinemalarda bu hafta gösterime giren War with Grandpa adlı bu film; eşini kaybettikten sonra kızının evine taşınan Ed ile sevdiği odasını büyükbabasıyla paylaşmak zorunda kalmasından hoşlanmayan torunu Peter arasındaki tatlı sert çekişmeyi anlatıyor.
 


Karısının ölümüne çok üzülen ve yakın zamanda dul kaldıktan sonra iyice huysuzlaşarak her şeyden elini ayağını çeken Ed artık tek başına yaşamaktadır.
Annesinin ölümünden sonra babasını yalnız bırakmak istemeyen Sally'nin babasının onunla birlikte yaşamaya ikna etme çabaları sonunda Ed, kızının ısrarları karşısında çok istekli olmasa da onların yanına taşınmayı kabul eder.
 


Ancak her ailede olduğu gibi bu ailenin de kendine ait bir düzeni vardır ve Ed'in gelmesiyle ister istemez bu düzen değişmek zorunda kalır.

Bu değişimle birlikte kızı Sally ve kızının kocası Arthur oğulları Peter'ın odasını Ed'e verir ve bu durum çocuğu tavan arasındaki yeni bir yaşama sürgün eder.
Arkadaşlarıyla vakit geçirmekten hoşlanan ve bilgisayar oyunlarına tutkun sıradan bir çocuk olan Peter her ne kadar büyükbabasını çok sevse de odasının ondan alınıp, kendisinin yarasalar, fareler ve sızıntılarla dolu tavan arasında yaşayacak olması ilişkilerindeki bütün dengelerin değişmesine sebep olacak şekilde zedeler.
 


Altıncı sınıfa yeni başlayan, ortaokula bu geçiş döneminde okulda itilip kakılan, ergenlik çağında olduğu için de zaten zor zamanlar geçiren ve bütün eşyalarıyla birlikte tavan arasına yerleşmek zorunda kalan Peter bu duruma oldukça sinirlenir, ama bu durumu öyle kolayca kabul edecek kadar da pısırık biri değildir.
 


Önceleri büyükbabasının yanlarına taşınmasına çok sevinen ancak evlerinin düzeninin değişmesini hazmedemeyen ve çok sevdiği odasını büyükbabasıyla paylaşmak zorunda olmasına içerleyen Peter, böylelikle büyükbabasını odasından çıkarmanın planlarını yapmaya başlar ve odasını geri alabilmek için sessiz bir savaş ilan eder.
 


Peter için odası artık her şeyden çok daha kıymetlidir ve onu geri almak için elinden geleni yapacaktır, ama henüz dedesini tanıyamamıştır.

Bu durumda Ed bir yetişkin edasıyla ilk başta omuz silkerek torununun huysuzluğunu anlayışla karşılayıp görmezden gelmeye çalışır, ancak Peter geri adım atmayınca Ed, bu dişli çocuğa savaşın boşunalığı hakkında bir ders vermek amacıyla torununa meydan okuyarak bu savaşa katılır.
 


Her iki taraf da evde kimseye söylememek ve belli etmemek de dahil olmak üzere bazı angajman kurallarını kabul ettikten sonra bir tarafta bağımsızlığını yeni kazanmaya başlayan genç bir adam Peter ve diğer tarafta artık yetmiş yaşına merdiven dayamış olan Ed savaş çanlarını çalmaya hazırdır.
 


Böylelikle odasını geri almak için en yakın arkadaşları ile planlar yapan Peter türlü oyunlara başvurur, ama Peter'ın da sonradan fark edeceği üzere onun bu saldırılarına karşı çoktan hazılıklı olan Ed'in de eli boş değildir ve o da en az torunu kadar çetin cevizdir.
 


İlk önce küçük numaralarla başlayan ama sonra dozu yavaş yavaş yükselerek birdenbire potansiyel olarak ölümcül hale gelen bir dizi şakadan sonra büyükbaba ve Peter ateşkes anlamına gelen bir balık avı gezisi sırasında birbirlerine bağlanırlar ama bu çekişmeyle birlikte sınırsız hayal gücü ve kazanma hırsıyla ortaya çıkan acımasız numaralar ve taktikler nihayetinde bu savaşın galibini belirleyecektir.
 

 

Her yaşa uygun bir aile komedisi

İçinde küfür, kan ya da bunun gibi bir şey olmayan bu savaş izleyiciye sadece eğlence ve esprili anlar vadediyor.
 


Robert De Niro bu filmde öyle çok duygusal derinliklere dalan bir performans ortaya koymuyorsa da iyi bir koca, baba ve büyükbaba olan ve içine düştüğü kargaşa ile başa çıkmaya çalışan bir adamı yine başarılı bir şekilde canlandırıyor.
 


De Niro'nun yalnızca eleştirmenlerce beğenilen filmler yapmasını beklemeyi bırakın ve çocuklarınızla bunun keyfini çıkarın.
 


Muhtemelen önümüzdeki yıllarda hatırlanacak bir klasik olmayacak ama şu sıralar gerçekten kafa dağıtmak ve biraz eğlenmek isteyenler için eğer yapacak daha iyi bir şeyiniz yoksa her yaşa uygun, içinizi ısıtacak bu aile komedisi size keyifli birkaç saat sunabilir.
 


Ancak, hayatmıza pandemi girmeden önce çekimleri tamamlanmış olan bu film şu belirsiz zamanlarda hoş bir kaçış olarak hizmet etmenin yanı sıra pandemiden önce normal hayatın nasıl olduğunu da size yeniden hatırlatabilir.

 

Haftanın diğer filmleri

Eylül ayında birbirinden farklı filmlere ev sahipliği yapan sinema salonları farklı türlerden merakla beklenen yerli ve yabancı filmleri sinemaseverlerin beğenisine sunarken çevrim içi dijital platformlar da vizyona girememiş en yeni filmleri izleyiciyle buluşturmaya devam ediyor.

Vizyonda yer alan filmlerin yanı sıra Korku Kapanı: Başlangıç (Wrong Turn), İyi Olan Kazansın (War With Grandpa), Ölümcül Snowboard (Let It Snow), Louvre Müzesi'nde Bir Gece: Leonardo da Vinci (A Night at the Louvre: Leonardo da Vinci), Kolej Rüyası: Lise Günlükleri ve Âkif gibi filmler bu hafta vizyonda kendine yer buluyor.


Âkif

Yönetmen: Sadullah Şentürk / Oyuncular: Yavuz Bingöl, Murat Han, Fikret Kuşkan, Mine Çayıroğlu, Ruhi Sarı, Erkan Bektaş, Hazım Körmükçü, Atılay Uluışık / Süre: 111 dakika
 

 

Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırmasın…


Çekimleri İstanbul, Ankara, Eskişehir, Kastamonu ve Konya'da yapılan ve sinemalarda bu hafta gösterime giren Âkif adlı bu film; Mehmet Âkif Ersoy'un İstiklâl Marşı'nı yazarken yaşadıklarını konu ediniyor.

İstanbul işgal altındadır ve insanlar yıllardır savaşın devam etmesiyle direnme ve savaşma gücünü kaybetmektedir.

Ankara merkezli bir direniş başlatan Mustafa Kemal kurtuluş için halkı bir araya getirir.

Bu sırada işgal devletleri, Anadolu halkını Ankara yönetimine karşı kışkırtmak için İslam üzerinden propaganda yapar.

Savaşta işlerini şansa bırakmak istemeyen işgal devletleri, Mustafa Kemal'i öldürme kararı alır ve bunun için Hintli Müslüman Mustafa Sagir görevlendirilir.

Mustafa Kemal, işgal devletlerinin propagandasını engellemek ve halkın kurtuluş mücadelesine katılmasını artırmak için Mehmet Âkif'i Ankara'ya çağırır.

On üç yaşındaki oğluyla birlikte yola çıkan Mehmet Âkif, Ankara'ya doğru ilerlerken başına birçok olay gelir ve yaşadıklarından, şahit olduklarından derinden etkilenen Mehmet Âkif bu süreçte İstiklal Marşı'nı yazmaya çalışır.

12 Mart 1921 tarihinde Birinci Büyük Millet Meclisi tarafından Türkiye'nin milli marşı olarak kabul edilen ve bağımsızlık sembolüne dönüşen İstiklâl Marşı'nın yazılış serüveniyle ilgili Mehmet Âkif Ersoy'un ailesinin verdiği muvafakatname ve Sebilürreşad Dergisi'nin katkılarıyla senaryosu yazılan filmde Mehmet Âkif Ersoy'u Yavuz Bingöl canlandırıken, Fikret Kuşkan da Mustafa Kemal Atatürk rolünde seyirci karşısına çıkıyor.


Benim Küçük Midillim: Yeni Bir Nesil

Yönetmen: Robert Cullen, José Luis Ucha, Mark Fattibene / Oyuncular: James Marsden, Vanessa Hudgens, Jane Krakowski, Elizabeth Perkins, Michael McKean, Kari Wahlgren, Ken Jeong, Sofia Carson, Kimiko Glenn, Phil LaMarr, Liza Koshy / Süre: 90 dakika
 

 

Sonsuza kadar dost kalmak isteyen yeni bir nesil…


Yaklaşık kırk yıldır çocuklar için arkadaşlığı yücelterek onlara eğlenceli ve masum bir dünyanın kapılarını açan Hasbro'nun sevilen oyuncak serisinden ilham alınarak çekilen ve Netflix'in Aile Filmleri kategorisinde bu hafta gösterime giren My Little Pony: A New Generation adlı bu müzikal macerada; etrafına neşe saçan bir kahraman, Equestria'yı birleştirmek için toynak sözü verir ve Toprak Pony'lerini, Kanatlıları ve Tekboynuzları tekrar bir araya getirmek için sürprizlerle dolu bir maceraya girişir.

Pony dünyası Equestria, sihrini kaybetmiştir, üstelik eskiden birbrilerileyla arkadaş olan ama şimdi türlerine göre bölünmüş bir şekilde yaşayan Toprak Pony'ler, Tekboynuzlar ve Kanatlılar artık korku içindedir ve birbirlerine güvenmemektedir.

Ama dünyalarını yeniden sihirle buluşturup birliği sağlamanın bir yolunu bulmaya kararlı olan Sunny adlı idealist bir Toprak Pony'si ile Izzy adlı meraklı bir Tekboynuzlu, eski düşmanlarıyla dost olmak için uzak diyarlara gidecekleri efsanevi bir maceraya çıkmak zorunda kalır.

İkili bu yolculukta karizmatik ve cesur Kanatlılar Pipp ve Zipp, her zaman sorumluluk sahibi Toprak Pony'si Hitch gibi birbirinden farklı karaktere sahip yeni arkadaşlarla karşılaşır.

Görevleri boyunca bir sürü talihsizlik ortaya çıksa da bu yeni sıkı dostların her biri kendi benzersiz ve özel yetenekleriyle bunların üstesinden gelmeyi başarır.

Konusu, kurgusu ve birbirinden renkli karakterleriyle izleyicileri Pony'lerin muhteşem dünyasına davet eden bu macera sırasında eskiden sahip oldukları sihri dünyalarına geri kazandırabileceklerini ve Küçük Ponyler'in de yeri geldiğinde büyük farklar yaratabileceğini kanıtlarlar.


Bir Nefes Daha

Yönetmen: Nisan Dağ / Oyuncular: Oktay Çubuk, Hayal Köseoğlu, Eren Çiğdem, Ushan Çakır, Müfit Kayacan, Ayris Alptekin, Görkem Kasal, Kürşat Alnıaçık / Süre: 97 dakika
 

 

Kadere inat, her şey çok güzel olacak…


Geçen hafta gerçekleşen Adana Altın Koza Film Festivali'nden altı ödül alarak festivale damgasını vuran ve Başka Sinema iş birliğiyle bu hafta sinemalarda gösterime giren Bir Nefes Daha adlı bu film; İstanbul'un çetin ve tehlikeli kenar mahallelerinden birinde yaşayan genç bir rapçinin, müzik hayallerine koşarken bir yandan da bonzai bağımlılığıyla verdiği savaşı anlatıyor.

İstanbul'un zengin ve renkli bir hip-hop altkültürünün hâkim olduğu Karaçınar'da; duvar resimleriyle, grafitileriyle, köşe başında rap yapan gençleriyle, sanki Compton ya da Bronx'tan bu mahalleye açılan bir portal vardır adeta.

Bu mahallede yaşayan genç rapçi Fehmi, müzik hayallerine giden yolda, onu inişli çıkışlı bir yola sokan bonzai bağımlılığıyla mücadele içindedir.

Bu süre içinde ailesinin karşı çıkmasına rağmen hayallerinin peşinden koşan Fehmi, farklı bir çevreden gelen ve eski bir DJ olan Devin'e âşık olunca, yaşanan duygusal fırtınalara ve açılan tüm yaralara rağmen bu iki kayıp ruh hiç beklenmedik şekillerde birbirlerine ilham verir.

Devin, zengin çevreden gelen, elektronik müzikle ilgilenen, varoluşsal bunalımları olan tipik bir y kuşağı gencidir.

Uzun süredir müzik yapmayan ve bunalımda olan DJ Devin ile Fehmi'nin yolları kesiştiğinde, farklı kesimlerden gelen ikili arasında alevlenen aşk, hızla toksik bir hal alır.

İlk başta ikisine de iyi gelen bu ilişki, zamanla kıskançlık, sosyo-kültürel farklılıklar ve Fehmi'nin bonzaiden kaynaklanan paranoyası yüzünden yaralanır.

Rap parçalarının altyapılarına, Türkiye'nin önde gelen rapçilerinden Da Poet'in imza attığı filmde hikâye anlatımının da bir parçası olan rap sözleri ise Hayki ve Ohash tarafından yazıldı.

Filmde, uyuşturucu triplerini anlatmak için kullanılan animasyon sahneleri ise Hamburglu sanatçılar Sabina Kim ve Nils Andersen'in imzasını taşıyor.


Britney Vs Spears

Yönetmen: Erin Lee Carr / Oyuncular: Britney Spears, Erin Lee Carr, Jamie Spears, Lynne Spears, Jenny Eliscu, Adnan Ghalib / Süre: 93 dakika
 

 

Bir pop starının vesayet altında geçen yılları…


Netflix'in Belgesel Filmler kategorisinde 28 Eylül'de gösterime girmesi beklenen Britney Vs Spears adlı bu filmde; gazeteci Jenny Eliscu ve yönetmen Erin Lee Carr, ikonik şarkıcı Britney Spears'ın özgürlük mücadelesini özel röportajlar ve gizli delillerle inceliyor.

Yıllarca süren araştırma çalışmaları, özel röportajlar ve yeni belgeler içeren bu Netflix uzun metrajlı filmi, pop yıldızının kendi yasal ailesi ve çevresindekileri tarafından tuzağa düşürülen bir kadına uzanan hikayesinin kapsamlı bir portresini çiziyor.

Bugüne kadar olan bitenler hakkında konuşmasın diye susturulan ve güvenebileceği kimsesi olmayan Britney Spears'ı tüm dünya ikonik bir sanatçı olarak tanıyor, ancak son birkaç yılda adı daha çok gizemli bir terimle ilişkilendirildi: Vasilik.

Britney'nin vesayet aldındaki hayatını, onu daha önce tanımlayan travmatik görüntüleri kullanmadan ele alan bu belgsel on üç yılı aşkın bir süredir yürürlükte olan vasiliğin karışık tarihini derinlemesine incelemeye çalışıyor.

Belgesel pop yıldızının geçmiş ve şimdiki hayatını birbirine harmanlarken onun sahne arkasında kendi özerkliği için nasıl savaştığını da gözler önüne seriyor.

Kısa mesajlar ve sesli mesajların yanı sıra önemli isimlerle yapılan yeni röportajlar, Britney'nin kendisinin de doğruladığını açıkça ortaya koyuyor: Aslında bugüne kadar onun hikayesinin tamamı henüz anlatılmadı…


Cennet Kuşları

Yönetmen: Sarah Adina Smith / Oyuncular: Diana Silvers, Omarova Adema, Kovacs N. Agoston, Benjamin Allison, Gergö Balázsi, Roger Barclay, Paige Bestington, Jacqueline Bisset, Daniel Camargo, Hélène Cardona, Vincent D'Onofrio, Alice Dardenne, Molnar David, Diachkov Dimitry, Zhukov Dmitry, Péter Fancsikai, Berardi Federico, Didier Flamand, Sardella Francesco, Kristine Froseth, Solomon Golding, Caroline Goodall, Osiel Gouneo, Maddie Green, Hak Guus, Carulla Leon Jessica, Ksenia Kulakova, Eva Lomby, Nassim Lyes, György Lázár, Glauber Lucas Mendes Silva, Cric Nika, Maria Nikolayeva, Alexander Nuttall, Gonzalez P. Viktor, Anastasia Shevczova, Arina Shevczova, Stav Strashko, Nadine Tavares, Béla Unger, Paulombo Valerio, Balázs Veres, Gaétan Vermeulen, Annamaria Voltolini, Jeremy Wheeler, Princess Nana YaaTetteh-Cudjoe, Seiya Yano, Igone de Jongh / Süre: 114 dakika
 

 

Sırf bir zamanlar bir numaraydın diye tekrar olacağın anlamına gelmez…


Amazon Prime Video Türkiye'nin merakla beklenen orijinal yapımları arasında yer alan ve bu hafta gösterime girerek ilk kez izleyiciyle bulaşan Birds of Paradise adlı bu film; Virginialı hırslı ve yetenekli, erkeksi, hevesli bir balerin olan ve düşük gelirli statüsünden dolayı Paris, Fransa'da prestijli bir bale okulunda burs programına kabul edilen Kate Sanders'ın hikâyesine odaklanıyor.

Uluslararası üne sahip bu acımasız kuruma vardığında, kendine güveni ve duygusal gücü, yakın zamanda kardeşini (ve dans partnerini) intihar sonucu kaybetmiş güzel, gizemli bir dansçı olan Marine Durand tarafından sınanır.

İlk başta zıtlaşan Kate ve Marine'nin ilişkisi, okulun nihai ödülü Opéra National de Paris'e katılmak için yapılacak sözleşmeyi kazanmak için her şeyi riske atarken, yalanlar, cinsel uyanış ve nihayetinde duygusal atılımlarla dolu duygu yüklü, rekabetçi bir birlikteliğe dönüşür.


Darlin'

Yönetmen: Pollyanna McIntosh / Oyuncular: Cooper Andrews, Kristina Arntz, Mackenzie Bateman, Bryan Batt, Eugenie Bondurant, Lauryn Canny, Lauren Ashley Carter, Donna Duplantier, Aubree Ann Dupree, Sabrina Gennarino, Allison Gobuzzi, Lauren Gobuzzi, Monika Guiberteau, Avalea Hammond, Steve Hammond, Maddie Nichols, Mackenzie Graham, Dave Halls, Danny Lewis, Damon Lipari, Ryleigh Rogers, Alexa Marcigliano, John McConnell, Pollyanna McIntosh, Thomas Francis Murphy, Nora-Jane Noone, Carl Palmer, Jeff Pope, Jo-Ann Robinson, Bill Scharpf, Catherine Sewell, Geraldine Singer, Conway Solomon, Lynley Spencer, Carol Sutton, Charlie Talbert, David Tatman, Andrew van den Houten, Pea Albert, Autumn Walker, Jeanne Casteix, Peyton Wich, Zaila L.S. Matthews, Ryder Pettitt-Wise, Dave Halls / Süre: 100 dakika
 

 

Geçmişi olmayan bir kadın…


Sinemalarda bu hafta gösterime giren Darlin' adlı bu film; hastanede bulunduktan sonra kilisenin koruması altına alınan genç bir kadının hikâyesini anlatıyor.

Bir Katolik hastanesinde bulunan genç Darlin, rehabilite edilmesi için piskopos ve itaatkâr rahibeleri tarafından yönetilen bir bakım evine götürülür.

Ancak Darlin'in karanlık bir sırrı vardır; onu büyüten vahşi kadın, Darlin'in ruhunun gölgesindedir ve yoluna kim çıkarsa çıksın onun peşinden gitmeye kararlıdır.


Edis: Star Işığı

Yönetmen: Kürşad Bayhan / Oyuncular: Edis Görgülü / Süre: -
 

 

Bir yıldız nasıl olunur…


140Journos'un prodüksiyonuyla hazırlanan ve Netflix'in Belgeseller kategorisinde 30 Eylül'de gösterime girmesi beklenen Starlight adlı bu film; sevilen şarkıcının yıldızlığa uzanan inişli çıkışlı kariyer yolculuğuu kadrajına alıyor.

Daha önce albüme veda konseri olarak da bilinen Ân'a Veda konserindeki görüntülerin kullanıldığı bir belgesel filmin geleceğini duyuran Edis Görgülü, araya giren pandemi sonrası film projesinin başka bir şekle büründüğünü açıklamıştı.

Bakalım şimdi izleyiciyi nasıl bir kurgu bekliyor?


Fecr

Yönetmen: Rotin Engin Tutuş / Oyuncular: Sahra Erbaykent, Müslüm Tutuş, Yağmur Bağlan, Emircan Tutuş, Cennet Şevran, Mahmut Apaydın, Hüseyin Yaşar, Müslüm Işık, Mehmet Güzel / Süre: 85 dakika
 

 

Çözmeye çalıştıkça içinde kaybolunan gizemler…


Sinemalarda bu hafta gösterime giren Fecr adlı bu film; tesadüfen rastladıkları bir kamp yerinde garip olaylar yaşayan bir ailenin hikâyesini anlatıyor.
Bir gezgin ailenin tesadüfen rastladıkları kamp yeri Fırat Nehri'nin kenarında ıssız, gözden ırak bir köydür.

Esrarengiz köyde daha önce hiç karşılaşmadıkları türden insanlarla karşı karşıya kalınca, hiç tahmin etmeyecekleri olaylarla mücadele etmeye çalışırlar.

Ancak aile, kamp yapmak için geldikleri bu yerin gizemini çözmeye çalışırken kendilerini zorlu durumların içinde bulur.


Gölgeler İçinde

Yönetmen: Erdem Tepegöz / Oyuncular: Numan Acar, Vedat Erincin, Ahmet Melih Yılmaz, Emrullah Çakay, Muharrem Bayrak, Selin Kavak / Süre: 94 dakika
 

 

Hayatları yok sayılan insanlar…


Dünya prömiyerini yaptığı 42. Moskova Uluslararası Film Festivali'nden Jüri Özel Ödülü ile dönen ve sinemalarda bu hafta gösterime giren Gölgeler İçinde adlı, zamansız ve mekansız distopik bir hikâyeden oluşan bilim-kurgu türündeki bu filmde; ilkel bir teknolojiyle yönetilen bir fabrikada çalışan sadık maden işçisi, çalıştığı makinenin sorun çıkarmasıyla içinde bulunduğu sistemi sorgulamaya başlar ve fabrikanın bilmediği derinlikleriyle yüzleşir.

İlkel bir teknolojiyle yönetilen bir fabrika bölgesinde, emirlere ve kameraların takibine boyun eğerek köle gibi çalışan bir grup işçi, aralarından birinin bu kontrole karşı çıkıp sistemi sorgulamasına da tepki gösterir.

Gürcistan'da bir maden kasabasında beş haftada çekilen sıra dışı bağımsız bilimkurgu filmi, distopik dünyaya kuşkucu bir bakış atıyor.


Herkes Jamie Hakkında Konuşuyor

Yönetmen: Jonathan Butterell / Oyuncular: Max Harwood, Noah Leggott, Sarah Lancashire, Lauren Patel, Shobna Gulati, Ralph Ineson, Adeel Akhtar, Samuel Bottomley, Sharon Horgan, Richard E. Grant, John McCrea, Charlotte Salt, Ola Jide, Gareth Joyner, Dan Wallace, Anna Phylactic, Bianca Del Rio, Layton Williams, Jamie Campbell, Margaret Campbell / Süre: 115 dakika
 

 

Karanlıktan, aydınlığa doğru bir yolculuk…


Amazon Prime Video Türkiye'nin merakla beklenen orijinal yapımları arasında yer alan ve bu hafta gösterime girerek ilk kez izleyiciyle bulaşan Everybody's Talking About Jamie adlı, London's West End'in ödüllü bir hit müzikalden uyarlanan bu filmde; Jamie, sahnede yaşayacağı bir hayatın hayalini kurar.

Sheffield'de yaşayan bir genç olan Jamie, drag queen olmak istemektedir.

Ailesi ve arkadaşları tarafından bu konuda desteklense de Jamie, toplumun baskısına maruz kalır.

Ancak baskılara göğüs geren Jamie, hedefine güçlü adımlarla ilerler.

Hikâyede en iyi arkadaşı Pritti ve annesi tarafından sonsuz derecede desteklenen Jamie'nin, bağlı olduğu topluluğa daha kabullenici olma ve zorluklarla yüzleşme konusunda ilham vermesi ile karanlıktan spot ışığına çıkmalarını konu ediniliyor.


İnsan Sesi

Yönetmen: Pedro Almodóvar / Oyuncular: Tilda Swinton, Agustín Almodóvar, Miguel Almodóvar, Pablo Almodóvar, Diego Pajuelo, Carlos García Cambero / Süre: 30 dakika
 

 

İnsanın en kendine saklı ruh halleri…


İstanbul Modern Sinema, Türk Tuborg A.Ş'nin katkılarıyla hazırladığı çevrim içi ve ücretsiz programlarına Aşk Yeniden ile devam ediyor.

Programda bu hafta sonu, Tilda Swinton'un rol aldığı Pedro Almódovar'ın filmi İnsan Sesi yer alıyor.

Kısa bir süre önce Venedik Film Festivali'nde görücüye çıkan ve İstanbul Modern Sinema'da bu hafta itibariyle kısa bir süreliğine gösterime giren Almódovar'ın ilk İngilizce filmi olan The Human Voice adlı bu film; terk edilmiş bir kadının yaşamına odaklanıyor.

Jean Cocteau'nun 1930 yılında yazdığı tek oyuncuyla tek mekânda geçen oyunundan uyarlanan filmde; sevgilisi tarafından terk edilen bir kadın, eski sevgilisinin gelip eşyalarını almasını bekler.

Efendisinin kendisini terk ettiğinin farkında olmayan köpeğiyle bir başına kalan kadın, terk edilmesiyle yüzleşmeye çalışır.

Üç günlük bekleyiş süresince sadece bir kere dışarıya çıkan kadın, bir bidon benzin ve bir balta alır.

Bu süreçte kadın, çaresizlik hissinden, umutsuzluğa doğru uzanan türlü ruh halleri yaşar.

Başrolde tüm filmi baştan sona sürükleyen Tilda Swinton'a Agustín Almodóvar ve Miguel Almodóvar eşlik ediyor.

Sevgilisi tarafından yeni terk edilen bir kadının bir balta satın almasıyla başlayan hikâye onun ev içinde değişen duygusal hallerini yansıtıyor.

Swinton'ın ekrandaki mıknatıs gibi varlığı, filmin Almodóvar'ın parlak renkler ve pop eşyalarla yarattığı görsel plastiğiyle buluşunca ortaya otuz dakikalık konsantre bir şaheser çıkıyor.

Günümüzün tecrit hissini de çağrıştıran bu filmi 24-26 Eylül arasında çevrim içi ve ücretsiz olarak izleyebilirsiniz.


Kalbimin Sesi

Yönetmen: Juana Macías / Oyuncular: María Valverde, Álex González, Carlo Costanzia, Susana Abaitua, Elisabet Casanovas, Eva Ugarte, Ignacio Montes, Miguel Herrera, Roger Berruezo, Artur Busquets, Miri Pérez-Cabrero, Claudia Galán, Davinia Subira / Süre: 110 dakika
 

 

Önce kendinizi sevmeye başlarsanız aşka her zaman hazırlıklı olursunuz…


Netflix'in Kitaplardan Uyarlanan İspanya Yapımı Filmler kategorisinde yer alan ve 29 Eylül'de gösterime girmesi beklenen Sounds Like Love adlı bu romantik komedide; kariyerinde bir dönüm noktasından geçmekte olan Maca, daha önce kalbini kıran gizemli eski sevgilisiyle tekrar karşılaşır, neyse ki Maca'nın yanında dostları vardır.

Otuz yaşındaki Maca biraz sakar, hayatın tadını çıkaran ve mutlu olmaya çalışan bir kadındır.

Yetenekleri bu işte boşa harcanmaktaysa da baskıcı ve korkutucu bir modacının asistanlığını yapan Maca, yıkıcı bir ayrılığın ardından tam toparlanmaya çalışırken kalbini kıran Leo yeniden hayatına girer.

Hayatının aşkı ve en büyük hatası olan, kalbini paramparça eden, öz güvenini ve erkeklere güvenini yerle bir etmiş olan Leo yeniden hayatına girer ve her şeyi alt üst eder.

Her şey yolunda gidiyor gibi görünürken Maca, kendisine destek olan yakın arkadaşları Adriana ve Jime ile birlikte aşkın ne kadar karmaşık olabileceğini öğrenir.

Maca onu unutmaya çalışmış olsa da artık geri döndüğünü kabul etmeli, zamanında onunla yaşadıklarıyla ve yaşayamadıklarıyla başa çıkabilmek için bunca zaman kilit altında tuttuğu duygularıyla yüzleşmelidir.

Kendi sorunlarını çok da kötü göstermemek için ne gerekirse yapmaya daima hazır olan can dostları Jimena ve Adriana ile birlikte Maca, Madrid'i her şeyin mümkün olduğu bir şehir hâline getirmeyi başarmıştır ama eski yaralar tekrar açılınca, Maca'nın hayatının kontrolünü nihayet eline almak için cesur davranıp çelişkileriyle, korkularıyla ve öz güvensizlikleriyle yüzleşmesi gerekecektir.


Kimse Sağ Çıkmayacak

Yönetmen: Santiago Menghini / Oyuncular: Marc Menchaca, Cristina Rodlo, David Figlioli, Victoria Alcock, David Barrera, Joana Borja, Alejandro Akara, Mitchell Mullen, Jose Palma, Vala Noren, Jeff Mirza, Ioana Barbu, Moronke Akinola, Pepa Duarte, Baba Oyejide, Cheherezade Okotaka Ebale, Sonny Ciarlillo / Süre: 85 dakika
 

 

Hayatta kalmak fedakârlık ister…


Korku türünün ustası Adam Nevill'in The Ritual adlı romanından uyarlanan ve Netflix'in Kitaplardan Uyarlanan Korku Filmleri kategorisinde 29 Eylül'de gösterime girmesi beklenen No One Gets out Alive adlı bu filmde; Meksikalı çaresiz bir kadın, kaçak şekilde geldiği Cleveland'da köhne bir pansiyona yerleşir, ancak burada rahatsız edici çığlıklar duymaya ve korkunç hayaller görmeye başlar.

Ambar, Meksika'da ölümcül bir hastalıkla boğuşan annesine yıllarca vefayla baktıktan sonra Amerikan rüyasının peşine düşer.

Cebinde çok az bir para ve üzerinde her zamankinden soğuk geçmesi beklenen kış için hiç de uygun olmayan kıyafetleriyle kaçak yollardan Cleveland'e ulaşır.

Yerel bir giyim fabrikasında yevmiye usulü çalışabileceği bir iş bulması üzerine Red'in civardaki yıkık dökük pansiyonunun en ucuz odasını kiralar.

Diğer kiracıların ağlamaları, rahatsız edici kâbuslar ve bodrumda yankılanan ürkütücü tuhaf sesler yüzünden uyuyamaz hâle gelen Ambar, evde kendilerinden başka kimin veya neyin yaşadığını merak etmeye başlar.

Kısa süre içinde Ambar'ın, bodrumda gizlenen kötülükle yüzleşeceği bir tuzağa düştüğü anlaşılır.

Böylelikle kendini kaçamayacağı bir kâbusun içinde bulan Ambar büyük bir mücadeleye girişir ancak çığlıklarının kimse tarafından duyulmadığı bu evden sağ çıkabilmesi pek mümkün görünmemektedir.


Kolej Rüyası: Lise Günlükleri

Yönetmen: Can Sarcan / Oyuncular: Kaan Yılmaz, Doğa Konakoğlu, Halil Söyletmez, Barbaros Dikmen, Özkan Sağın, Nursena Özcanlı, Can Toprak, Özüm Çakır / Süre: 80 dakika
 

 

Eğlenceli bir kolejde yaşanan komik ve anlamlı olaylar…


Sinemalarda bu hafta gösterime giren Kolej Rüyası: Lise Günlükleri adlı bu film; lise hayatına geri dönüş yapan birbirinden ünlü fenomenlerin akla fikre sığmayan macerasıyla bir grup lise öğrencisinin hikâyesini anlatıyor.


Korku Kapanı: Başlangıç

Yönetmen: Mike P. Nelson / Oyuncular: Charlotte Vega, Adain Bradley, Bill Sage, Emma Dumont, Dylan McTee, Daisy Head, Matthew Modine, Vardaan Arora, Adrian Favela, Tim DeZarn, Rhyan Elizabeth Hanavan, Chaney Morrow, Cory Scott Allen, Amy Warner, Richard Hagerman, Damian Maffei, Mark Mench, David Hutchison, Chris Hahn, Valerie Jane Parker, Heru Lasana, Richard Davis, Daniel R. Hill, Brian Searle, Gary Ray Stearns, Brian James Fitzpatrick, Grant Brooks, Brady Gentry, Jeremy Ambler, Mark Angel, Michael Lee Bailey, John E. Brownlee, Joshua Stephen Campbell, Tonya Eden, Bret Aaron Knower, Roni Locke, Jennie Malone, Daphne Matthews, Jenny McManus, Jerry Mullins, Karen Olchovy / Süre: 109 dakika
 

 

En temel insani korkuları su yüzüne çıkaran, nefes nefese bir mücadele ve inanılmaz sürprizlerle dolu yepyeni bir macera…


Sinemalarda bu hafta gösterime giren Wrong Turn: The Foundation adlı bu film; Apalaş Patikası'nda yürüyüşe çıkan bir grup arkadaşın, asırlardır bu topraklarda izole bir şekilde yaşayan bir halkla karşılaşmaları sonrası gelişenleri anlatıyor.

New York'ta yaşayan altı arkadaş, Batı Virginia Dağları'nda yürüyüş yapmak için yola koyulur.

Grubun eğlenceli geçen yürüyüşleri, yıllarca dağlarda yaşayan ve The Foundation olarak bilinen vahşi bir tarikata rastlamalarıyla yerini korku dolu anlara bırakır.

Tarikat tarafından ele geçirilen grup, hayatta kalmak için zorlu bir mücadeleye girişir.


Louvre Müzesi'nde Bir Gece: Leonardo da Vinci

Yönetmen: Pierre-Hubert Martin / Oyuncular: Vincent Delieuvin Frank Louis / Süre: 90 dakika
 

 

Dünyanın en çok ziyaret edilen müzesinde eşsiz bir gezinti…


Sinemalarda bu hafta gösterime giren A Night at the Louvre: Leonardo da Vinci adlı bu film; Louvre Müzesi tarafından tasarlanan ve küratörlüğü yapılan Leonardo Da Vinci sergisini özel rehberli bir tur olarak beyaz perdeye taşıyor.

Leonardo Da Vinci'nin en güzel eserlerinin incelendiği belgeselde, usta sanatçının resmi nasıl her türlü etkinliğin üzerine koyduğunu da gözler önüne seriyor.

Özellikle beyaz perdede gösterilmek için çekilmiş, ressamın en güzel eserlerini yakından incelemek için eşsiz bir fırsat.

Bir ressam olarak kariyeri, Leonardo'nun resmi diğer tüm disiplinlerin üzerine nasıl yerleştirdiğini ve dünya hakkındaki araştırmasının - onun dediği gibi "resim bilimi"nin - en büyük tutkusu eserlerine hayat vermek olan bir sanatın aracı olduğunu gösteriyor.

Bu özel filmin çekimleri sırasında sergi küratörleri tarafından verilen yorumlar, Leonardo'nun sanatsal pratiği ve boyama tekniği hakkında yeni bir anlayış kazandırıyor.


Me Nokta Ali

Yönetmen: Engin Akyıldırım / Oyuncular: Ayhan Taş, İlkin Oğuzhan Çakır, Merve Sevi, Hacı Ali Konuk, Orçun Kaptan, Tahsin Taşkın, Yaşan Şengül, Burçak Karadayı, Bayram Türkmen, Muzaffer Uzunyılmaz, Naci Taşdöğen / Süre: 110 dakika
 

 

Sinemalarda bu hafta gösterime giren Me Nokta Ali adlı bu film; nüfus müdürlüğü çalışanının ismini yanlış yazmasıyla çok farklı bir isme sahip olan Me Nokta Ali'nin hikâyesini anlatıyor.

Me Nokta Ali nüfus müdürlüğünde çalışan bir memurun bebekken ismini yanlış yazmasıyla hayata bir sıfır geride başlayan, şanssız, uğursuz aklına gelen her şeyi pat diye söyleyen bir gençtir.

Anne ve babasını küçük yaşta kaybetmiş, köy evinde dedesiyle yaşamaktadır.

Sakar, şaşkın, köyü birbirine katan bir çocuk olarak büyüyen Me Nokta Ali köyünde de uğursuz olarak anılır.

Ancak dedesinin vefatından sonra aile dostu olan, zengin varlıklı bir iş adamı Kenan Bey'in yanına, şehre yerleşir.

Kenan Bey'in referansıyla hastanelerinin birinde işe başlayan Me Nokta Ali'nin sakarlıkları burada da devam edince hastaneyi birbirine katar.

Bu sırada hastanede tam yedi kişi, bilinmeyen sebeplerle ölür ama bütün bu trajik ölümlerin tek sebebi Me Nokta Ali'dir.

Hastane Müdürü Mutlu Bey, bu ölümlerin sebebinin Me Nokta Ali'den kaynaklandığını bulur bulmasına ama karşısındaki kişi Me Nokta Ali olunca iş biraz zorlaşır.

Me Nokta Ali'nin macerası bununla da kalmaz; hastaneye bir kaza sonucu gelen Bahar'la yolları kesişir ve ona karşı tuhaf duygular beslemeye başlar çünkü Me Nokta Ali âşık olmuştur.

Bahar ise Belçika'dan babasının evlilik baskılarından kurtulmak için çözümü Facebook'tan tanıştığı ve sevdiği adama kaçarak bulmaya çalışan bir kadındır.

Film, işte o boşlukta Me Nokta Ali ile yolları kesişen Bahar'ın macerası ve huysuz bir çocukla karşılaşan Bahar'in ilginç bir hikâyesidir.


Sadece Arkadaşız

Yönetmen: Charles Van Tieghem / Oyuncular: Manon Azem, Nada Belka, Mickaël Lumière, Fadily Camara, Jordan Tortorello, Constance Arnould / Süre: 88 dakika
 

 

Arkadaşlık alanından çıkıp bir sevgiliye dönüşmek…


Netflix'in Fransa Yapımı Romantik Erotik Filmler kategorisinde 29 Eylül'de gösterime girmesi beklenen Friendzone adlı bu filmde; umutsuz müzmin bir bekar olan romantik Thibault, kendisi ve Rose arasında kıvılcımlar uçuşunca şansının dönebileceğine inanır, ama herşeyden önce ilişkilerinin arkadaşlıktan öteye geçebilmesi gerekmektedir.
Bunun için arkadaşlarından yardım alan Thibault böylelikle en sevdiği arkadaşının kalbine ulaşmayı deneyecektir.


The Starling

Yönetmen: Theodore Melfi / Oyuncular: Melissa McCarthy, Chris O'Dowd, Kevin Kline, Timothy Olyphant, Daveed Diggs, Laura Harrier, Rosalind Chao, Kimberly Quinn, Loretta Devine, Jesse Garcia, Edi Patterson, Emily Tremaine, Dickson Obahor, Ravi Kapoor, Owen Atlas, Gustavo Gomez, Carla Gallo, Yvette Freeman, Dan Bakkedahl, Scott MacArthur, Joshua Funk, Lauri Johnson, Don McManus, Cynthy Wu, Tom Everett, Jenica Bergere, Veronica Falcón, Brock Brenner, Isla Sellers, Nancy De Mayo, Poet Henderson, Paloma Clark, Skyler Gisondo, Jeanne Carr, Amje Elharden, Elisabeth Röhm, Michael Eshaun York / Süre: 102 dakika
 

 

Bazı şeyler kontrolümüz dışındadır…


Netflix'in Dramalar kategorisinde bu hafta gösterime giren The Starling adlı bu filmde; yaşadığı kaybın ardından hayata yeniden tutunmaya çalışan bir kadın, bahçesini ele geçiren inatçı bir kuşla ve kendini toparlamakta zorlanan kocasıyla uğraşır.

Lilly yaşadığı kayıpla boğuşurken bahçesine bir kuş (Sığırcık) dadanır.

Bunun üzerine, bölgesini korumaya düşkün olan bu kuşla bahçesinin hâkimiyeti için bir mücadeleye girişir.

Bu mücadele ona yasını yaşaması için beklenmedik bir yol sunmanın yanı sıra ilişkilerini onarması ve sevme kabiliyetini yeniden keşfetmesi için cesaret verir.


Zibilyon

Yönetmen: Miranda July / Oyuncular: Richard Jenkins, Debra Winger, Evan Rachel Wood, Patricia Belcher, Kim Estes, Da'Vine Joy Randolph, Rachel Redleaf, Randy Ryan, Mark Ivanir, Blanca Araceli, Diana Maria Riva, Gina Rodriguez, Betsy Baker, Michelle Gillette, Susan Berger, Adam Bartley, Michael Twaine, Andrew Hawkes, David Ury, Matthew Downs, Samantha Cardona, Zachary Barton, Jeffrey Nicholas Brown, Tabitha Brownstone, Elena Campbell-Martinez, Ian Casselberry, Nikki Castillo, Challen Cates, Jason Catron, Madeleine Coghlan, Micah Cohen, Matthew Foster, Ben Konigsberg, Ethan Josh Lee, Rebecca Lee, Zena Leigh, Brandon Morales, Steve Park, Wylie Small, Venessa Verdugo / Süre: 104 dakika
 

 

beIN CONNECT'in eylül ayına ait yayın programıyla 26 Eylül'de gösterime girmesi beklenen ve Türkiye'de ilk kez televizyon ekranlarında izleyiciyle buluşacak olan Kajillionaire adlı bu film; Old Dolio adında, yirmi altı yaşındaki genç bir kadına odaklanıyor.

Geçimlerini, iade ürünlerden ve çalıp çırptıklarından sağlayan aile, kızlarına, sırf mirasına ortak edebilir diye düşünerek geçmişte piyangoyu kazanan bir evsizin adını vermiştir.

Böylesi garip, sorumsuz ve sevgi göstermeyen bir aile ile büyüyen Old Dolio da haliyle tuhaf bir kadındır.

Bir gün ailenin, bir dolandırıcılık için başka bir şehire gitmeleri ve dönerken birbirlerini tanımıyormuş gibi yapıp, bagajları karıştırıp, seyahat sigortasından para alma planı, yol üzerinde başka bir kızla tanışmaları üzerine sarpa sarar.

Old Dolio'nun beş parasız ve hırsız ebeveynleri, şimdiye kadarki en büyük soygunlarından önce ekibe dışarıdan bir yabancıyı davet ettiklerinde, Dolio'nun hayatı allak bullak olur.

Nihayetinde bugüne kadar kendisine gösterilmeyen ilgi alakanın, kısa bir süre önce hayatlarına tesadüfen girmiş olan bu kadına gösterilmesini kıskanan Old Dolio, bu yolda çok fazla badire atlatır.


Flashback

Vakti zamanında kimi festivallerde, kimi sinemalarda kimi de ev videosu ve televizyon ekranlarında seyirciyle buluşan ama şimdi hem çevrim içi platformlarda hem de televizyon kanallarında bu hafta yeniden gösterime girecek olan 2021 öncesinde çekilmiş diğer filmleri sizin için derledim.


beIN CONNECT

Türkiye'nin ödemeli televizyon sistemi Digitürk'ün izleyicilerine diledikleri zaman diledikleri içeriklere ulaşma imkânı sağlayan dijital içerik platformu beIN CONNECT'in zengin kütüphanesinde eylül ayının bu son haftasında öne çıkan filmler şöyle;

  • Aşkın Renkleri (Colors of Love, 2021)
  • Dans Tutkusu (Girls Just Want to Have Fun, 1985)
  • Fare Şehri (Flushed Away, 2006)
  • Kara Ay (Black Moon Rising, 1986)
  • Sonsuz Aşk (After Everything, 2018)


MUBI

Sinemanın her türlü form ve büyüklükteki ekranda izlenmesi gerektiğine inanan ve 10 milyondan fazla sinemaseveri aynı çatı altında buluşturan MUBI'nin dünyanın her yerinden en yeni yönetmenlerden en çok ödül kazananlara uzanan zengin programı yepyeni içeriklerle eylül ayının bu son haftasında izleyiciyle buluşmaya devam ediyor.

Uzman ekiplerin festivalleri tarayarak bulup çıkardıkları birbirinden güzel, heyecanlı ve orijinal filmlerle hazırladıkları; özel kuşakları, yönetmen retrospektifleri, önde gelen film festivallerinden gösterimlerin yer aldığı yapımlar arasında bu hafta öne çıkan filmler şöyle;

  • Alacakaranlık Samurayı (Tasogare Seibei, 2002)
  • Anne at 13,000 ft (2019)
  • Elveda (Bié Gàosù Tā / The Farewell, 2019)
  • Havale (Mandabi, 1968)
  • Kör Adam (2005)
  • Thelma (2017)
  • Toprak (Al-ard / The Land, 1969)


Netflix

190'dan fazla ülkede 209 milyonu aşkın ücretli kullanıcının farklı türlerde ve dillerde diziler, belgeseller ve sinema filmleri izlediği, dünyanın eğlence odaklı lider yayın hizmeti sunan Netflix'in eylül ayının bu son haftasında kütüphanesine eklediği filmler şöyle;

  • Avvai Shanmugi (1996)
  • Barselona'yı Beklerken (Waiting for Barcelona, 2018)
  • Hayalet (The Phantom, 2015)
  • İstikamet: Düğün (Destination Wedding, 2018)
  • Jeans (1998)
  • Minsaara Kanavu (1997)
  • Paranoya (Paranoia, 2013)
  • Resmi Sırlar (Official Secrets, 2019)
  • Smaller and Smaller Circles (2017)


Tivibu

Tivibu, pandemiden dolayı sinemada gösterime girememiş macera, aksiyon ve eğlence dolu en yeni filmleri ekranlara getirmeye devam ediyor.

Türkiye'nin dijital dönüşümüne liderlik eden Türk Telekom'un dijital televizyon platformu Tivibu'nun izleyicisine sunduğu komediden aksiyona, bilimkurgudan festival filmlerine uzanan geniş seçkisinde eylül ayının bu son haftasında öne çıkan filmler şöyle;

  • Godzilla II: Canavarlar Kralı (Godzilla: King of the Monsters, 2019)
  • Hayal Adası (Fantasy Island, 2020)
  • Hayvan Mezarlığı (Pet Sematary, 2019)
  • İkizler Projesi (Gemini Man, 2019)
  • Pokémon Dedektif Pikachu (Pokémon: Detective Pikachu, 2019)
  • Rehber (Theeb, 2014)
  •  

TRT 1 & TRT 2

Diziler, belgeseller, çizgi filmler ve özel gösterimlerle dolu yayın kuşağıyla seyircisine ulaşan TRT'nin en çok izlenen kültür sanat kanalları izleyenlerine yeni yayın döndeminde de sinema şöleni yaşatmaya devam ediyor.

Her akşam ödüllü ve prestijli filmleri sinemaseverlerle buluşturan ve birbirinden değerli yapımları ekrana getiren TRT 1 ve TRT 2'nin eylül ayının bu son haftasında yayın kuşağında öne çıkan filmler şöyle;

  • Ayla (2017)
  • Babamın Kemikleri (2019)
  • Cenneti Beklerken (2006)
  • Gamonya: Hayaller Ülkesi (2020)
  • Gizli Ajan (Secret Agent, 1936)
  • Hayata Çalım At (Looking for Eric, 2009)
  • Kaçış Yok (No Escape, 2015)
  • Kırmızı Bahçe (Pomegranate Garden / Red Garden, 2016)
  • Sabotaj (Sabotage, 2014)
  • Sultan (2016)
  • Tarihsiz, İmzasız (No Date, No Signature, 2017)
  • Van Gogh: Sonsuzluğun Kapısında (At Eternity's Gate, 2018)


Festival ajandası


Altın Koza Sahiplerini Buldu

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın başkanlığında 28'incisi düzenlenen Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali'nde En İyi Film Ödülü'nü Ahmet Necdet Çupur'un yönettiği Yaramaz Çocuklar filmi aldı.
 

Altın Koza (a).jpg
Mehmet Erduğan, 28'incisi düzenlenen Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali'nde


En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü Koridor filmindeki performanslarıyla Emel Göksu ve Ayşe Demirel paylaşırken, En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nü Cemil Şov filmindeki performansıyla Ozan Çelik aldı.

En İyi Film Ödülü'nü Yaramaz Çocuklar filmi ekibine; jüri üyeleri Tilbe Saran, Güven Kıraç, Feridun Düzağaç, Kıvanç Sezer, Seray Şahiner, Meryem Yavuz ve Adana Valisi Süleyman Elban birlikte verdi.
 

Altın Koza (Yaramaz Çocuklar).jpg
Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali'nde En İyi Film Ödülü'nü alan 'Yaramaz Çocuklar' film ekibi


En İyi Yönetmen Ödülü'nü Bir Nefes Daha'nın yönetmeni Nisan Dağ'a jüri üyesi Kıvanç Sezer, En İyi Erkek Oyuncu Ödülü'nü Cemil Şov'daki performansıyla Ozan Çelik'e Festival Yürütme Kurulu Başkanı Menderes Samancılar, En İyi Kadın Oyuncu Ödülü'nü Koridor filmindeki performanslarıyla Emel Göksu ve Ayşe Demirel'e Güven Kıraç takdim etti.

Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali'nin ödül töreni, Çukurova Üniversitesi Kongre Merkezi'nde gerçekleşti.

Ödül töreni, sinema ve iş dünyasından seçkin davetlilerin katıldığı kırmızı halı geçişiyle başladı.

Sunuculuğunu Şebnem Özinal ile Volkan Severcan'ın yaptığı tören, jüri üyesi Feridun Düzağaç'ın, yakın zamanda hayatını kaybeden sinema emekçileri ve festival direktörlerinden Kadir Beycioğlu anısına Unutma Beni şarkısını söylemesiyle başladı.
 


Törende açılış konuşmasını yapan Festival Onursal Başkanı ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, konukları ve sanatçıları selamlayarak başladığı konuşmasında, "Sanatın, kültürün, sinemanın, Orhan Kemal'in, Yaşar Kemal'in, olağanüstü doğal güzelliklerin, barışın, kardeşliğin, lezzetin kenti Adana'dan tüm Türkiye'yi sevgi ve saygı ile selamlıyorum" dedi.


"Sinema insanın ruhuna dokunur"

Başkan Zeydan Karalar, "Sinema deyince akla Adana ve Altın Koza Film Festivali gelir. Altın Koza Film Festivali'nin Türkiye sinemasına, Türkiye sinema endüstrisine sağladığı zenginlik ve kazanım tartışılmaz. Sinema insanların karakterine, görüşüne de olumlu yönde etki yapar. Bu sinema sanatının en önemli özelliklerindendir. Hepimiz sinemadan bir şeyler almışızdır. Karakterlerimizin oturmasında sinemanın önemli rolü vardır" diye konuştu.
 


"Sinema sanatçılarımız dünyanın en iyisi"

Zeydan Karalar, "Adana'nın çok kültürlü bir yapısı vardır. Çeşitli kesimler Adana'da kardeşçe, birlikte yaşar. Bunda sinemanın rolü vardır. Ben Altın Koza Film Festivali'ni Avrupa'da, dünyada hak ettiği yere getirme konusunda üzerime düşeni yapacağım. Sanatçı kardeşlerime, arkadaşlarıma bu konuda güveniyorum. Hayatı yazanlar sonra senaryolaştırıyor ve sanatçılar onu oynuyor. Aslında hayanın kendisini oynuyorlar. Türk sinemasının sanatçılarının dünyanın bütün sanatçılarından daha değerli olduğunu, daha iyi oyuncu olduklarını iddia ediyorum. Çünkü onlar ruhlarını ortaya koyuyorlar. Çok değerli yönetmenlerimiz var elbette. Hepsini yürekten kutluyor, derin sevgilerimi ve saygılarımı sunuyorum" diyerek sözlerini noktaladı.


Bu yıl festival halkın ayağına kadar gitti

Pandemiden dolayı yaklaşık iki yıldır çok az film çekildiğini, buna rağmen festivale katılımın yoğun olduğunu hatırlatan Başkan Zeydan Karalar, ayrıca şunları söyledi:

Bu da Altın Koza Film Festivali'nin başarısıdır. Jüri üyelerimiz filmleri büyük emekle değerlendirdiler. Onlara ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Birbirinden güzel eserleri değerlendirirken tabii ki seçim yapmakta zorlandılar. Bu yıl Altın Koza'yı diğer yıllardan farklı olarak halkın ayağına da taşıdık. Mahallelerde, köylerde, ilçelerde, 30 noktada yazlık sinema gösterimleri gerçekleştirdik.

Bu konuda nostalji yaşattık. Adana'da 1900'lü yılların başında başlayan sinema serüvenini, festival kapsamında binlerce insanın film seyrettiği sinema gösterimleriyle sürdürdük. Sinemayı insanlarımızın ayağına götürdük. Dünyanın en güzel nehirlerinden biri olan Seyhan Nehri'nde gondol üzerinde sinema keyfini yaşattık. Çok başarılı bir Altın Koza yaşadık. Festival Yürütme Kurulu'na ve emeği geçen isimsiz kahramanlara çok teşekkür ediyorum.

 


Başkan Zeydan Karalar son olarak Türkiye Cumhuriyeti'nin Kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün sinema sanatıyla ilgili "Sinema öyle bir keşiftir ki; gün gelecek barutun yerini alacak. Dünya medeniyetine çok büyük katkı koyacak" sözlerini dile getirdi ve "Böyle bir ülkenin vatandaşı olmaktan büyük onur duyuyorum" dedi.

Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması'nda verilen ödüller ise şöyle:

  • En İyi Film Ödülü: Yaramaz Çocuklar
  • En İyi Yönetmen Ödülü: Nisan Dağ (Bir Nefes Daha)
  • Yılmaz Güney Ödülü: Zin ve Ali'nin Hikayesi
  • En İyi Kadın Oyuncu Ödülü: Emel Göksu & Ayşe Demirel (Koridor)
  • En İyi Erkek Oyuncu Ödülü: Ozan Çelik (Cemil Şov)
  • Adana İzleyici Ödülü: Sen Ben Lenin
  • Kadir Beycioğlu Jüri Özel Ödülü: Dermansız 
  • En İyi Senaryo Ödülü: Bir Nefes Daha
  • En İyi Müzik Ödülü: Taner Yücel (Cemil Şov)
  • En İyi Görüntü Yönetmeni Ödülü: İlker Berke (Koridor)
  • En İyi Sanat Yönetmeni Ödülü: Ö. Devrim Ünal (Koridor)
  • Ayhan Ergürsel En İyi Kurgu Ödülü: Mathilde Van De Moortel & Elif Uluengin & Nicolas Suburlatı (Yaramaz Çocuklar)
  • Yardımcı Rolde En İyi Kadın Ödülü: Aslı Bankoğlu (Lacivert Gece)
  • Yardımcı Rolde En İyi Erkek Oyuncu Ödülü: Eren Çiğdem (Bir Nefes Daha)Özel Mansiyon Ödülü: Yaramaz Çocuklar
  • Umut Veren Genç Erkek Oyuncu Ödülü: Oktay Çubuk (Bir Nefes Daha)
  • Türkan Şoray Umut Veren Genç Kadın Oyuncu Ödülü: Hayal Köseoğlu (Bir Nefes Daha)
  • SİYAD Cüneyt Cebenoyan En İyi Film Ödülü: Zin ve Ali'nin Hikayesi
  • Film-Yön En İyi Yönetmen Ödülü: Nisan Dağ (Bir Nefes Daha)
  • Ulusal Öğrenci Filmleri Yarışması'nda verilen ödüller ise şöyle:
  • En İyi Belgesel: Kış (Yönetmen: Berrin Öz)
  • En İyi Canlandırma Film: Sudan Çıkmış Balık (Yönetmen: Nur Özkaya)
  • En İyi Deneysel Film: Sürgünde Bir Yıl (Yönetmez: Malaz Usta)
  • En İyi Kurmaca Film: Mesafeler (Yönetmen: Efe Subaşı)
  • Jüri Özel Ödülü: Yoksul Adamlar Nasıl Ölür? (Yönetmen: Serkan Kaçmaz)
  • En İyi Film: Arasta (Yönetmen: Hüseyin Baltacı ve Mutlu Kahya)
  • Uluslararası Öğrenci Filmleri Yarışması'nda verilen ödüller ise şöyle:
  • En İyi Film: Tapınak (Yönetmen: Murat Uğurlu)
  • Jüri Özel Ödülü: Amayı (Yönetmen: Subarna Das)
     


Altın Koza'da Onur Ödülleri verildi

Volkan Severcan ve Dolunay Soysert'in sunduğu 28. Uluslararası Altın Koza Film Festivali'nin Onur Ödülleri Töreni muhteşem bir geceye sahne oldu.
Bu yılki Onur Ödülleri Şerif Sezer, Yavuz Turgul ve Haluk Bilginer'e verildi.

Türk Sineması'nın usta ismi Şerif Sezer'e ödülünü, Yılmaz Güney'in eşi Fatoş Güney takdim etti.

Güney "Bu güzel ve zarif arkadaşım bizim ve Türk sineması için çok değerli. Ödülü kendisine verdiğim için ayrıca çok mutluyum" dedi.

Ödülünü almak için sahneye gelen Şerif Sezer heyecanını gizleyemedi ve tüm konuklar tarafından ayakta alkışlandı.
 


Şerif Sezer duygularını "Ben çok şanslı bir oyuncuyum. Çok az filmde oynadım ama oynadığım tüm filmler çok iyi filmler oldu. Yönetmenlerime, yapımcılarıma, bana bu rolleri veren herkese çok teşekkür ediyorum. Ayrıca kaybettiğimiz festival direktörü Kadir Beycioğlu'nu anmak istiyorum. Altın Koza benim için biraz da Kadir Beycioğlu demekti" diyerek dile getirdi.

Festivalde Onur Ödülü'nü alan bir diğer isim Yavuz Turgul, sağlık nedenlerinden dolayı geceye katılamadı.

Usta yönetmenin ödülünü, kızı Nisan Turgul, Eşber Yağmurdereli ve Ali Haydar Bozkurt'tan aldı.
 


Nisan Turgul babasının gönderdiği "Aranızda olmayı, bu geceyi sizlerle paylaşmayı ve bu çok değerli ödülü kendi ellerimle almayı çok isterdim. Adana Altın Koza Festivali'nin tüm çalışanlarına, sinemaya ruh katan bu nedenle film sevenlerin hala başkenti olan Yılmaz Güney'in şehri Adana'ya beni onurlandırdığı için teşekkürlerimi sunuyorum, var olun" mesajını dile getirdi.

Haluk Bilginer ödülünü Türk sinemasının usta ismi Hale Soygazi ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın elinden aldı.
 


Haluk Bilginer, yirmi yıl önce bir röportajda söylediği "Bundan yirmi yıl sonraki Haluk Bilginer'i çok kıskanıyorum. Kim bilir neler öğrenmiş olacak" sözlerine ithafen konuşmasında "Yirmi yıl sonra buradayım, karşınızdayım. Bir yirmi yıl sonra neler öğreneceğimi çok merak ediyorum. Hala buradaysam, size söz veriyorum yirmi yıl sonra da buraya geleceğim. Türkiye'de sanat hep, rağmen yapıla gelmiştir. Yasaklara rağmen, sansüre rağmen, engellenmeye rağmen, olanaksızlıklara rağmen… Ama ülkemizin sanatçıları bu engelleri aşarak, bu duvarları yıkarak dünya çapında ödül alan işler yapmayı becermişlerdir. Bu da sanatçının inancı, inadı, direnci ve gerçeği söylemek için çabası… Adana Altın Koza Festivali de öyle… 1969'dan beri engellere karşı direnerek, bugünlere gelebilmiş prestijli bir festival olmayı başarmıştır. Başta Zeydan Karalar'ın katkıları, destekçileri, gönüllüleri; onlara şükranlarımı ve saygılarımı sunuyorum. Buradan Onur Ödülü almak benim için büyük bir onur. Çok teşekkür ederim. Bu onuru iki çok sevdiğim ustayla paylaşıyor olmak, Yavuz Turgul ve Şerif Sezer ile paylaşıyor olmak benim için büyük bir onur. Sizlere çok teşekkür ederim. Eğri zamanlarda dik duranlara selam olsun" dedi.

Hale Soygazi Haluk Bilginer'e ödülünü "Bu ödülü hepinizin duygularının tercümanı olarak takdim etmek istiyorum. Çünkü çok değerli oyuncu arkadaşım, hayranlıkla izlediğim büyük oyuncu Haluk Bilginer'e bu ödülü vermek benim için mutluluk verici" diyerek takdim etti.

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ödülü verirken "Heyecandan ve mutluluktan uçuyorum. Bütün sanatçılara, Adana'ya, Altın Koza'ya zenginlik ve değer kattıkları için tekrar tekrar teşekkür ediyorum" dedi.

Geceye, sanat ve siyaset dünyasından pek çok isim katıldı, ödül töreni Ferhat Livaneli ve orkestrasının verdiği konserle sona erdi.
 

Altın Koza (b).jpg
Mehmet Erduğan, 28'incisi düzenlenen Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali'nde

 

İnönü Üniversitesi Kısa Film Festivali

İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi ile Sinema Topluluğu tarafından organize edilen ve T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen İnönü Üniversitesi Uluslararası Kısa Film Festivali'nin başlamasına kısa bir zaman kaldı.

Bu yıl 13'üncüsü düzenlenecek olan festival 26-28 Ekim 2021 tarihleri arasında gerçekleştirilecek.
 


Genç sinemacıları desteklemeyi ve sinema kültürüne katkı sunmayı amaçlayan festivalde ulusal ve uluslararası belgesel ile kurmaca film dallarında düzenlenecek yarışmalarda toplam 20 bin TL para ödülü dağıtılacak.

Ulusal kategoride birinci esere 5 bin, ikinciye 3 bin, üçüncüye ise 2 bin Türk Lirası para ödülü verilecek.

Ayrıca 19 Ağustos 2021 tarihinde aramızdan ayrılan İnönü Üniversitesi Kısa Film Festivali kurucularından Prof. Dr. Kadir Beycioğlu anısına da "Kadir Beycioğlu Özel Ödülü" verilecek.

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın da desteklediği festivale katılmak isteyenler 15 Ekim 2021 tarihine kadar başvuru yapabilecek.

Festivalle ilgili detaylı bilgiye ve başvuru formuna www.inonu.edu.tr/festival adresinden ulaşılabilirsiniz.


İstanbul Film Festivali

Türkiye'nin farklı şehirlerinde Alman sinemasının en güncel ve en başarılı örneklerini sinemaseverlerle buluşturan Kino seçkisi, bu yıl sinemalarda ve çevrim içi olarak gösterilecek.

Goethe-Institut'un düzenlediği Kino 2021: Alman Filmleri Türkiye'de etkinliği, 24 Eylül-3 Ekim tarihlerinde, festivalin çevrim içi gösterim platformu filmonline.iksv.org'da da tüm Türkiye'den takip edilebilecek.
 


Gösterimlere yalnızca Türkiye'den erişilebilen filmleri izlemek için biletler Passo üzerinden alınabilecek.

Program dâhilindeki fiziksel gösterimlerle ilgili bilgilere kinotr.org adresinden ulaşabilirsiniz.

İstanbul Film Festivali'nin 24 Eylül-3 Ekim tarihlerinde çevrim içi platformunda ağırlayacağı 10 Kino 2021 filmi 20.00'de gösterime girecek ve 5'er gün boyunca erişime açık kalacak.

Festivalde olduğu gibi her filmin bilet kapasitesi yapımcılarla yapılan anlaşmalar uyarınca sınırlı.

Filmlere teker teker bilet alınabilecek veya Kombine Film Paketi satın alarak filmler daha avantajlı fiyatlarla izlenebilecek.

İzleyiciler tek filmi 12 TL fiyatla ya da 10 filmlik kombine paket ile 100 TL fiyatla satın alınabilecek.

Kino 2021 filmleri yönetmenleriyle yapılacak söyleşiler, Kino 2021 YouTube kanalından canlı yayınlanacak.


Kino 2021 Çevrimiçi Gösterim Programı
• 24 Eylül 20.00 - 29 Eylül 20.01


İstanbul Bahçesi (Stambul Garden / Räuberhände, 2020, İlker Çatak)
• 25 Eylül 20.00 - 30 Eylül 20.01


Satranç (Schachnovelle / The Royal Game, 2021, Philipp Stölzl)
• 26 Eylül 20.00 - 1 Ekim 20.01


Cesaret (Courage, 2021, Aliaksei Paluyan)
• 27 Eylül 20.00 - 2 Ekim 20.01

Buzağıların Orda Kimse Yok (Niemand ist bei den Kälbern / No One's with the Calves, 2021, Sabrina Sarabi)
• 28 Eylül 20.00 - 3 Ekim 20.01


Nöbetçi (Die Wächterin / The Guardian, 2020, Martina Priessner)
• 29 Eylül 20.00 - 4 Ekim 20.01


Rakip (Rivale / Rival, 2020, Marcus Lenz)
• 30 Eylül 20.00 - 5 Ekim 20.01


Çevrekırım (Ökozid / Ecocide, 2020, Andres Veiel)
• 1 Ekim 20.00 - 6 Ekim 20.01


Prens (Le Prince / Prince, 2021, Lisa Bierwirth)
• 2 Ekim 20.00 - 7 Ekim 20.01


Pilotun Karısı (Die Welt wird eine andere sein / Copilot, 2021, Anne Zohra Berrached)
• 3 Ekim 20.00 - 8 Ekim 20.01


Fabian veya Bok Yoluna Gitmek (Fabian oder Der Gang vor die Hunde / Fabian, 2021, Dominik Graf)

Festivalle ilgili gelişmeleri sosyal medyadan takip edebilirsiniz

Kino 2021 seçkisiyle ilgili detaylı bilgilere etkinliğin internet sitesi ve sosyal medya hesaplarından da ulaşabilir, İstanbul Film Festivali Çevrimiçi Film Gösterimleri'yle ilgili tüm gelişmeleri sosyal medya hesaplarından takip edebilirsiniz.

Sosyal medyada #istanbulfilmfestivali etiketini kullanarak, siz de festival sohbetinin parçası olabilirsiniz.


TUDUM: Hayranlara Yönelik Küresel Netflix Etkinliği

Netflix, 25 Eylül'de ilk kez düzenlenecek TUDUM: Hayranlara Yönelik Küresel Etkinliği'nin programını açıkladı.

Etkinliğin ilk saatini, komedyen Lilly Singh sunacak; bu bölüm, yeni soygun filmi Red Notice'den özel bir klip, Bridgerton ve Ozark dizilerinin son sezonlarından özel ilk bakış materyalleri ve özel bir Stranger Things sürprizi içeriyor.
 


Baş Aşağı Dünya'dan yayına katılan Stranger Things yıldızları Finn Wolfhard ve Caleb McLaughlin ikinci saati sunacak; hayranlar ikinci saatte The Sandman, Vikings: Valhalla ve Cobra Kai 4. Sezon'a ilk bakış materyallerini ve yeni Extraction filminin tanıtımını izleyebilecek.

Bunların yanı sıra Cowboy Bebop'ın açılış jeneriğine göz atma şansı da yakalayacak.

Ayrıca Netflix Pazarlama Direktörü Bozoma Saint John'un moderatörlüğünde düzenlenen bir panelde Charlize Theron, Regina King, Zazie Beetz ve diğer birçok Netflix aksiyon yıldızını dinleyebilecek.

Üçüncü ve son saatin sunuculuğunu ise Bridgerton'dan Nicola Coughlan üstlenecek; bu son bölüm, Emily in Paris 2. Sezon'un ilk tanıtım fragmanı ve ilk yayın tarihi açıklaması, The Crown'ın yeni kraliçesinden özel bir karşılama mesajı, Don't Look Up adlı yeni filmden özel bir klip, Umbrella Academy'nin oyuncularıyla kamera arkası videosu, Ölüler Ordusu'nun öncesini konu alan Hırsızlar Ordusu adlı filmin ilk fragmanı ve The Witcher'dan daha önce yayınlanmamış materyaller ve flaş haberler gibi öne çıkan anlara sahne olacak.

100'den fazla dizi, film ve stand-up gösterisini temsil eden en büyük yıldızlardan ve yaratıcılardan 145'i aşkın isim, özel içerikler ve daha önce hiç yayınlanmamış videolarla dolu bu heyecan verici gün için sanal sahnedeki yerlerini alacak.

Netflix'te bir dizi veya film izlediğinizde duyduğunuz ilk sesten ilham alan TUDUM, ilk küresel hayran etkinliğinin hedefi ise oldukça basit: Dünya genelindeki Netflix hayranlarını eğlendirip onurlandırmak.


Nasıl izlenir?

Sanal etkinliğin canlı yayını Türkiye saatiyle 19.00'da başlayacak ve etkinlik, Netflix'in YouTube kanalının yanı sıra Twitter, Twitch ve Facebook üzerinden tüm dünyada izlenebilecek.

Etkinlik öncesinde belirli kanallarda, Kore ve Hint yapımı diziler ile filmlerin yanı sıra heyecan verici anime içeriklere odaklanan özel etkinlikler Türkiye saatiyle 15.00'de başlayacak.
 


Sizi neler bekliyor?

Üç saatlik TUDUM etkinliğine 145'ten fazla yıldız ve 100'ün üzerinde dizi ve film tanıtımı yer alacak.

Bunların arasında yeni sezonlarıyla seyirci karşısına çıkmaya hazırlanan Stranger Things, Bridgerton, The Witcher, La Casa De Papel ve Cobra Kai gibi en popüler dizilerin yanı sıra Red Notice, Don't Look Up, Extraction, The Harder They Fall ve The Old Guard gibi filmler de yer alacak.

Hayranlar, interaktif paneller ve sohbetler sırasında flaş haberleri öğrenecek ve ilk bakış videolarını, yeni fragmanları ve özel klipleri izleyebilecek.

Etkinliğe Netflix yapımlarından tanıdığımız yıldızlar ve yaratıcılar katılacak.

Tam programı aşağıda inceleyebilirsiniz.

 

 

*Bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve Independent Türkçe'nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU