Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun Anadolu Ajansı'nın Editör Masası'ndaki açıklamalarından önemli bölümler:
ABD ile S-400 gerilimi
“Biz mali ve teknolojik olarak en iyi şartlarda olan S-400’ü Rusya’dan aldık. ABD bizim kararlılığımızı gördü. Bu çabaları beyhude. Biz S-400’leri aldık. Hiçbir şekilde geri adım atılmayacak.”
“ ‘Şimdi sizin endişeleriniz nedir?’diyoruz. Haklı mısınız, değil misiniz diye bir çalışma grubu kuralım. Ortaya attıkları iddiaların doğru olmadığını herkes biliyor.”
“Biz bir savunma sistemi alırken bir müttefik neden böyle davranıyor. Asıl sorulması gereken soru bu. Bağımsız ve özgür millet olmak için kararlılığımızı devam ettireceğiz. ABD bize yönelik olumsuz adımlar atarsa bizimde atacağımız adımlar var. ABD ne derse anlayışı yok artık. Bize yönelik olumsuz bir davranış olursa bunun karşılığını vereceğiz. Bizim en ihtiyaç duyduğumuz dönemde Türkiye'den Patriot bataryaları geri çekildi. Bize saldırı olursa NATO'nun koruma kapasitesi yok.”
Astana Süreci
“Bugün siyasi adımları konuşuyorsak bu Astana süreci sonucunda olmuştur. Diğer taraftan İdlib ve Suriye genelinde ise rejimin garantörü ise Rusya ve İran. Bu nedenle " "Rejime söz geçiremiyoruz" diye bir şeyi kabul etmiyoruz. İdlib'deki terörist grupları rejim oraya getirdi.”
“Dünkü atışlarda 3 askerimiz hafif bir şekilde etkilendi. Rusya'ya gerekli mesajları verdik. Ateşkes için Rusya ile çalışıyoruz.”
Türkiye - Suudi Arabistan ilişkileri
"Suudi Arabistan ile ikili bir problemimiz yok. Bu Kaşıkçı olayını ikili ilişkilerimizden tamamen bağımsız tuttuk. Bu gelişmelerden sonra Suudi Arabistan'ın bize karşı tutumu değişti. Bu bir cinayet meselesi, buna göz yummamızı istiyorlarsa hiç doğru bir yaklaşım değil. Ölen kişinin cesedi nerede, onu bile söylemediler. Bizim Suudi Arabistan ile ilgili ikili hiçbir sorunumuz yok ama onlar Kaşıkçı olayını ikili ilişkilerimize yansıtıyorlar"
Umman Körfezi'ndeki saldırı
"Körfezdeki saldırılar gerçekten endişe verici.Acele bir şekilde kimseye yıkılmamalı. Biz kimse temizdir, suçludur demiyoruz. Ama ciddi bir soruşturma gerekiyor. Daha önce de oldu, şimdi ikincisi oldu. Bölgede ciddi bir gerilime yol açıyor. İran bizim ilgimiz yok dedi. Bunun nedenini de bulmamız gerekiyor. O bölgedeki gerilim Allah korusun farklı bir yöne de gidebilir."
İran'a yönelik yaptırımlar
"Biz İran'a yönelik yaptırımları doğru bulmadığımızı söyledik. İran'la birçok konuda ticaretimizi devam ettiriyoruz. Özel sektörümüz yaptırımlardan çekiniyor ama biz devlet olarak gerekenleri yapıyoruz. Mevcut Intex uygulamaya girerse dahil olmak için görüşmelerimizi devam ettiriyoruz. ABD’nin İran’a yönelik yaptıkları sadece İran halkına zarar verir. Biz İran ile asırlardır komşuyuz, dolayısıyla İran’ı herkesten daha iyi tanır biliriz "
Doğu Akdeniz’deki enerji gerilimi
"Türkiye'yi dışlayan hiçbir anlaşma geçerli değildir. Kendi kıta sahanlığımız içinde sismik araştırmave sondaj yapmaktır. Yılladır tüm uyarılarımıza rağmen Rum Kesimi'nin tüm uyarılarımıza rağmen sismik arama ve sondaj çalışmalarına tek taraflı başlamasıdır. Dedik ki Kıbrıslı Türklerin de haklarını da koruyalım. Türk halkının hakları garanti altına alınmalı."
Filistin sorunu
"ABD’nin Kudüs konusunda attığı adımların bugüne kadar bir yararını görmedik. ABD taraflıdır bunu da tüm dünya görüyor. Bazı ülkelerden destek görüyor ama tüm ülkelere baskı yapmalarına rağmen ancak 7-8 ülkeden destek gördü. Hatta bazı ülkeler kararını değiştirmeye başladı. Ortadoğu sorununu çözmenin parametreli gayet basit. İki devletli çözüm. Başka bir alternatif Ortadoğu sorununu çözmez. Kudüs’ü, Filistin’i paraya değiştiren bir çözümü kabul etmemiz mümkün değildir. Parayla satın alma çabası olduğunu görüyoruz. Bu düşüncenin Kudüs ve Filistin’de işlemeyeceğini ABD ve İsrail’in anlaması gerekiyor. Biz tek başına da kalsak Filistin ve Kudüslü kardeşlerimizi hiçbir zaman yalnız bırakmayacağız."
Türkiye – İsrail ilişkileri
"Trump’ın aldığı kararlar ve ABD’nin attığı adımlarla, İsrail'in Filistin ve Gazze'ye yönelik kararları, saldırgan tutumu nedeniyle bizim de ilişkilerimiz gerildi. Geçmişte Mavi Marmara nedeniyle bir gerilimimiz olmuştu. Daha sonra bir normalleşme sürecine girdik. Ancak İsrail'in saldırganlığını görmezden gelemeyiz. Bizim İsraillilerle, Yahudilerle hiçbir bir problemimiz yok, bizim tutumumuz antisemitik bir tutum değil. İsrail'in politikalarına yönelik bir tutumdur."
Suriye'de güvenli bölge oluşturulması
"ABD Başkanı Trump çekilme kararını açıkladıktan sonra kendi aramızda bir görev gücü kurduk. Güvenli bölgenin oluşturulması, derinliği, kimlerin güvenliği sağlayacağı konusu ana konular. Derinlik konusunda bir sıkıntı olacağını düşünmüyoruz. İçeride kimlerin olacağı konusunda henüz bir netlik yok. ABD ve koalisyonun içindeki bazı ülkeler bu YPG terör örgütüyle çok iç içe oldular. Şimdi güvenli bölgeden onları çıkarma konusunda zorlukların olduğunu görüyoruz. Münbiç'te de aynı şeyi gördük. 90 günde bitecekti, 4 Haziran'da 1 sene oldu. Fransa ile ilgili sorduğunuz soruya geleceksek, Fransa içindeki PKK'lılara yönelik adımlar atıldı. Fransa, PKK'ya yönelik bu adımları atarken, hiçbir farkı olmayan YPG ile niye iş birliği içinde? Ya çok bağımlılar, ya da YPG ile birlikte Suriye'ye yönelik hedefleri var. Buradaki esas sıkıntı, hem ABD hem de Fransa'nın sahada YPG ile girdiği angajmandır."
Sudan’daki son durum
"Biz eskiden beri Sudan ve Sudan halkının yanında olduk. Halkın beklentileri doğurlutusunda sivil bir yönetime geçilmesi konusunda çağrılarımızı yaptık ama içişlerine müdahale etmeden bunu yapıyoruz. Zaten Sudan halkının dışarıdan müdahale eden ülkelere karşı sert tepkileri var. Bizim tutumumuz son derece sarih ve samimidir."
Independent Türkçe, AA
