Truva Kalkanı'nın şifreleri: FBI, tarihi operasyonu mafyaya on binlerce gizli yazılımlı telefon satarak başarmış

100 ülkedeki 300 suç örgütünün 27 milyon adet gizli mesajı çözüldü

Operasyon kayıtlarına göre Anom cihazları en çok Almanya, İspanya, Hollanda, Sırbistan ve Avustralya'da kullanıldı (Avustralya Federal Polisi)

FBI, organize suç örgütlerine şifreli telefonlar satarak 16 ülkede 800 kişinin tutuklanmasını sağladı.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

FBI, Europol ve Avustralya Federal Polisi (AFP) işbirliğiyle düzenlenen ve üç yıl süren "Truva Kalkanı" operasyonu, bugüne kadarki en büyük polis operasyonlarından biri.

Europol Direktörü Jean-Philippe Lecouffe açıklamasında "Bu operasyon, suç örgütlerinin nerede oldukları ya da hangi iletişim yöntemini kullandıkları fark etmeksizin güvenlik güçlerince yakalanabildiğini gösteren emsalsiz bir başarı" dedi.

FBI’ın operasyonu 2018’de ekiplerin Kanada merkezli bir şifreleme şirketi olan Phantom Secure’ü etkisiz hale getirmesiyle başladı. İstihbarat ekipleri, suç örgütlerine özel şifreleme sistemlerinin bulunduğu cihazlar sattığı gerekçesiyle Phantom Secure CEO’su Vincent Ramos’u tutuklamıştı.

Bunun ardından Phantom Secure adına önceden telefon satan bir kişi, "Anom" adlı yeni bir şifreli mesajlaşma platformu üzerinde çalışmaya başladı. FBI, bu kişiyle anlaşarak henüz yeni geliştirilmiş bu platformun tüm kontrolünü satın aldı. Operasyon kayıtlarına göre istihbarat örgütü sözkonusu kişiye sistemi satın almak için 120 bin dolar (yaklaşık 1 milyon TL) ödedi.

Uçtan uca şifreleme sisteminin bulunduğu "Anom"un en önemli özelliklerinden biri, her şifreli mesajlaşmada bu mesajın şifresinin çözülmesini sağlayacak gizli ana anahtarı sunucu sahibiyle, yanı FBI’yla paylaşmasıydı. Yazılımın yüklü olduğu telefonların diğer tüm özellikleri devre dışı bırakıldı.
 


FBI, muhbirleri aracılığıyla bu sisteme bağlı binlerce telefonu çete ve suç örgütlerine satmaya başladı. Telefonları alan suç örgütü üyeleri de, kendilerine verilen özel kodu girerek ağa bağlandı ve kimsenin görmediğini düşündüğü yazışmalar yaptı.

Suç örgütü üyeleri yıllar boyunca bu telefonlar üzerinden mesajlaşarak uyuşturucu ticareti, silah ve patlayıcı madde satışı, suikast, kara para aklama gibi birçok suça dair planlamalar yaptı. Hatta örgüt üyeleri bir noktadan sonra yazışmalarda kendi aralarında kullandıkları şifrelere bile gerek duymadı.

Ancak bütün bu yazışmalar FBI’ın kontrolündeki sunuculara gönderiliyor, yine istihbarat örgütünün elindeki bir dijital anahtarla bu mesajların şifreleri çözülüyordu.

27 milyon mesajlaşmanın şifresi çözüldü

Europol’ün açıklamasına göre üç yıl içinde FBI’ın kontrolündeki bu cihazlardan, 100 ülkedeki 300 suç örgütüne en az 12 bin tane satıldı. Operasyonda en az 45 farklı dildeki 27 milyon mesajlaşmanın şifresi çözüldü.

16 ülkede düzenlenen baskınlarda aralarında birtakım polislerin de bulunduğu 800 kişi tutuklanırken, toplamda 700 ev arandı ve tonlarca uyuşturucuya, 250 silaha, 55 lüks araca ve 48 milyon dolar (yaklaşık 415 milyon TL) değerinde farklı döviz ve kripto paraya el kondu.

Operasyonda öne çıkan isimlerden biri de Avustralya'da uyuşturucu kaçakçılığından aranan Joseph Hakan Ayık oldu.

Interpol tarafından aranan ve Türkiye'de yaşadığı iddia edilen suç örgütü lideri Ayık, uzun süre boyunca FBI kontrolündeki bu cihazları kullanarak farkında olmadan polis ve istihbarat örgütleriyle bilgi paylaşmış oldu.

Operasyon kapsamında Avustralya’da yere ve uluslararası suç örgütlerine ve motor çetelerine üye en az 200 kişi yakalandı. Yeni Zelanda’daysa polis 35 kişinin tutuklandığını, milyonlarca dolar değerinde uyuşturucu ve mal varlığına el konduğunu açıkladı. Öte yandan İsveç'te güvenlik güçler 155 kişiyi yakalarken, 10 kişinin de planlanan farklı saldırılarda hayatını kaybetmesini önledi.



Independent Türkçe, New York Times, Vice, Ars Technica

Derleyen: Yasin Sofuoğlu

DAHA FAZLA HABER OKU