Merkez Bankası’ndaki banka dövizine iki haftada ikinci düzenleme

“3 milyar dolar likidite sağlanacak” hedefiyle 9 Mayıs’ta 100 baz puan artırılan zorunlu karşılık oranları, bugün alınan kararla 200 baz puan daha artırıldı. Yeni hedef 4,2 milyar dolar oldu

Fotoğraf: Reuters

Bankaların, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) nezdinde tutmaları gereken döviz cinsinden zorunlu karşılık oranı yükseltildi. 

Kararı internet sitesinden duyuran Merkez Bankası, şu açıklamayı yaptı: 

“Finansal istikrarın desteklenmesi amacıyla yabancı para mevduata/katılım fonlarına uygulanan zorunlu karşılık oranlarının tüm vade dilimlerinde 200 baz puan artırılmasına karar verilmiştir.

Söz konusu değişiklik ile piyasadan yaklaşık 4,2 milyar ABD doları tutarında likidite çekilmesi beklenmektedir.

Kamuoyunun bilgisine sunulur.”

TCMB, 9 Mayıs’ta da benzer bir karar almış, döviz cinsinden zorunlu karşılıkları tüm vade dilimlerinde 100 baz puan artırmıştı ve bu değişiklikle piyasadan 3 milyar dolar likidite çekilmesi beklendiği duyurulmuştu. 

Aynı gün alınan diğer bir kararla da Türk Lirası cinsinden zorunlu karşılık oranları yüzde 40’tan yüzde 30’a çekilmişti. Bu değişiklikle de piyasaya 2,8 milyar dolar likidite verilmesi, piyasadan da 7,2 milyar lira likidite çekilmesi hedeflenmişti. 

Zorunlu karşılık oranı nedir?

Türkiye’de faaliyet gösteren yerli ya da yabancı tüm bankalara uygulanan zorunlu karşılık oranı, bankaların hesaplarında tuttukları mevduat miktarına göre Merkez Bankası’nda bulundurmaları gereken parayı belirliyor.  

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Yani, bir ülkede zorunlu karşılık oranı yüzde 10, bankanın mevduatları toplamı 100 lira ise, söz konusu banka mevduatının 10 lirasını Merkez Bankası’na bloke ediyor. Bu oran yüzde 30 olursa, Merkez Bankası’nda tutulacak miktar 30 liraya yükseliyor. Bu da bankanın elindeki mevduatı azaltıyor.  Zorunlu karşılıklar Türk Lirası ya da dolar, euro gibi yabancı para cinsinden tutulabiliyor. 

Zorunlu karşılığın artırılması ne anlama geliyor? 

Kararı sosyal medya üzerinden yorumlayan uzmanlara göre bu hamle, Merkez Bankası’nın ne kadar rezervinin olduğunun tartışıldığı bir dönemde bankaların elindeki dövizin önemli bir kısmını TCMB’ye geçirebilir. 

Ekonomist Mahfi Eğilmez, Twitter hesabından yaptığı açıklamada Merkez Bankası’nın piyasadan 4,2 milyar dolar çekerek, azalan döviz rezervlerine takviye yapacağını söyledi. 

Eğilmez, aynı tweette referans gösterdiği “Kendime Yazılar” adlı bloğunda 2013’te yayınlanan “Ödünç Rezerv Olur mu?” başlıklı yazısında merkez bankalarının neden rezerv tuttuğunu şöyle açıklıyor: 

“Merkez bankaları niçin döviz ve altın rezervi tutar? Bu sorunun yanıtı genellikle sıkıntılı zamanlar ve kötü günler içindir şeklindedir… Bir ekonomide kriz ortaya çıkmışsa o ülkede parası olan yabancılar paralarını alıp gitmek isterler. Bu gibi durumlarda döviz talebi tavan yapacağı için döviz yokluğu yaşanabilir. İşte bu aşamada rezervler devreye girer ve döviz paniğini önleyerek krizin daha da ileri aşamalara ulaşmasını önler. Kriz olması da şart değildir. Türkiye’ye borç verenler, bir sıkıntı durumunda alacaklarını alabilmek için Türkiye’nin yeterli döviz stokuna sahip olup olmadığını görmek isterler. Bu nedenlerle TCMB’nin döviz rezervi bulundurma ihtiyacı doğar.”

Eğilmez “Merkez bankaları, bankalardan niçin zorunlu karşılık alır?” sorusunu da “Bankaların sıkıntıya düştükleri dönemlerde onlara karşılık olarak yatırdıklarını iade ederek likidite sıkıntısını aşmalarını sağlamak için” diyerek yanıtlıyor. 

Rezervin ödüncü olmayacağını vurgulayan Mahfi Eğilmez,  ödünç verenin geri istemesi durumunda rezervin vadesi geçmiş borca dönüşeceğini söylüyor. 

Dr. Eğilmez, Twitter’dan yaptığı açıklamada “Günü kurtarmak için aceleyle uygulamaya konan her ekonomik karar, gelecek için yükümlülük oluşturur. Keynes'in dediği gibi ‘Uzun dönemde hepimiz ölmüş olacağız’ ama kısa dönemde sağ kalabilmek için de doğru şeyler yapmak gerekiyor. Ayrıca kısa dönemler eklenince uzun dönem olur” ifadelerini de paylaştı. 
 


Deniz Yatırım Stratejisti Orkun Gödek, Twitter’dan yaptığı açıklamada 200 baz puan artışın yabancı para mevduatına yönelik talep dikkate alındığında şaşırtıcı bir hamle olmadığını söyledi: 
 


GCM Yatırım analistlerinden Enver Erkan ise kararın, bankaları daha çok Türk Lirası mevduat tutmaya teşvik etmeye yönelik bir hamle olduğunu vurguladı. 
 


İstanbul Bilgi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Başlevent de “Bu gidişle bankalara yatırılan dövizin çoğu, zorunlu karşılık olarak Merkez'in brüt rezervlerine gidecek” değerlendirmesini yaptı: 
 


Ekonomist Mustafa Sönmez, zorunlu karşılık oranının artırılmasının güven sorununu büyüteceğine ve dövize yönelişi artıracağına vurgu yaptı. 
 



Independent Türkçe  

DAHA FAZLA HABER OKU