Amazon'daki oylamada "sendikaya hayır" çıktı: Peki bu ABD işçi sınıfı için ne anlama geliyor?

ABD'nin en büyük ikinci işvereni Amazon’da ilk defa sendika kurma girişimi başarısızlığa uğradı. Colorado Eyalet Üniversitesi'nden Profesör Raymond Hogler, süreçle ilgili tartışmaları Independent Türkçe'ye anlattı

Bessemer'de Amazon'da sendikalaşmayı destekleyen işçiler (Socialist Alternative)

ABD'nin Alabama eyaletinde küçük bir şehir olan Bessemer, bir süredir ülke tarihinin son yıllarda en dikkat çeken sendikal süreçlerinden biriyle gündeme geliyor. Ülkenin en büyük ikinci işvereni olan Amazon'un Bessemer'deki tesisinde bir grup işçi, bir süre önce Perakende, Toptan Satış, Büyük Mağazalar Sendikası (RWDSU) çatısı altında örgütlenmek için girişim başlattı.

Birçok ülkede Amazon çalışanları sendika üyesi ancak ABD'de yüzbinlerce kişinin çalıştığı şirketin hiçbir tesisinde sendika yok.

fazla oku

Bu bölüm, konuyla ilgili referans noktalarını içerir. (Related Nodes field)

Dünyanın en zengin insanı Jeff Bezos'un kurucusu olduğu Amazon'un Bessemer'deki depolama tesisinde yaşanan hareketlilik, sendikalaşma oranlarının giderek düştüğü ABD'de bu eğilimi tersine çevirebilecek bir adım olarak ilgi gördü. 5 bin 800'den fazla işçinin çalıştığı tesiste düzenlenen sendika seçimlerinin sonuçlarıysa, sürecin ülke genelinde sendikal örgütlenme açısından bir kıvılcım olacağını umanları hayal kırıklığına uğrattı. Sandığa giden 3 bini aşkın işçiden yaklaşık 740'ı sendikalaşmayı destekledi. 

Birçok oya itiraz eden RWDSU, Amazon'u işçileri korkutacak yöntemlere başvurmakla suçluyor ve şirketin bazı çalışanları işten çıkarmakla tehdit ettiğini öne sürüyor. Dünya genelinde pandemi sürecinde daha da ağırlaşan çalışma koşulları nedeniyle eleştirilerin hedefi olan Amazon ise, sendikanın iddialarını reddediyor, çalışanların şirketin sunduğu ücret ve imkanlardan memnun olduğunu savunuyor.

Amazon'daki seçimi yakından takip eden ve Colorado Eyalet Üniversitesi'nde iş kanunu dersleri veren Profesör Raymond Hogler, aynı zamanda 2015'te yayımlanan The End of American Labor Unions: The Right-to-Work Movement and the Erosion of Collective Bargaining (Amerikan Sendikalarının Sonu: Çalışma Hakkı Hareketi ve Toplu Sözleşmenin Erozyonu) kitabının da yazarı.

Hogler, Amazon'daki seçimler ve ABD genelinde sendikalaşmanın bugünkü durumuyla ilgili Independent Türkçe'nin sorularını yanıtladı.

Bessemer'deki Amazon işçileri neden sendika kurmak istedi?

Perakende, Toptan Satış, Büyük Mağazalar Sendikası (RWDSU), işçilerin çok zahmetli ve zorlu koşullar altında çalıştıklarını belirtiyordu. Sendikaya göre, Amazon iş süreçlerini ayrıntılı kontrol ediyor ve işçilere yeterli dinlenme süresi sağlamıyor, bu durum zararlı ve sağlıksız bir çalışma ortamı yaratıyordu. Sendika ayrıca ücretlerin de bölgedeki diğer büyük işverenlerle rekabet edebilir düzeyde olmadığını savunuyordu.

Amazon yönetimi de bir süre önce teslimat ekibindeki bazı sürücülerin "paketleri zamanında teslim etmek için tuvaletlerini şişelere yapmak zorunda kalmış olabileceğini" kabul etti.

Size göre Amazon işçilerinin çoğunun sendikalaşmaya karşı oy vermesinin nedeni nedir?

Geçmişte sendika seçimlerindeki davranışlarla ilgili yürütülen önemli bir çalışmada, seçim sürecini belirleyen iki etken tespit edilmişti. Bunlardan biri iş memnuniyeti, diğeriyse sendikalara yönelik yaklaşım. Bir işçi ücret ve yan haklardan genel anlamda memnunsa, aynı zamanda toplu görüşmelerle ilgili olumsuz bir yaklaşımı varsa muhtemelen sendika temsiliyetine karşı oy kullanacaktır. İşinden çok memnun olmayan ve sendikaya sempatiyle bakan işçilerse sendika lehine oy verecektir.

Ayrıca işverenler ücret ve hakları temel alan pozitif bir kampanya yürütürken, diğer yandan da sendikanın üyelik maliyeti ve grev olasılığı gibi dezavantajlarıyla ilgili de negatif bir kampanya yürütebilirler.

Öte yandan, ücretlerinden ve çalışma koşullarından memnun olmayan işçiler bile genel anlamda sendikalarla ilgili olumsuz düşüncelere sahiplerse sendikaya karşı oy verecektir. Tüm bunlar Amazon'daki seçimlerde de etkili oldu.
 

amazon6.jpg
22 Mart'ta Los Angeles'ta Amazon'da sendika kurulmasına destek amacıyla düzenlenen gösteriden bir kare (Reuters)


RWDSU, Amazon'un Bessemer'de sendika kurulmasını engelleme yönünde bazı taktiklere başvurduğunu savundu. Siz ne düşünüyorsunuz?

Sendikalaşmaya karşı çıkan şirketler, genelde sendikaların maliyetli ve gereksiz olduğunu savunur. Amazon da, çalışanları sendikanın kendi çıkarlarına olmadığını ikna etmek için çeşitli yöntemlere başvurdu. Bunlardan biri, Amazon'un tesisin girişine işçilerin oylarını atabileceği resmi bir posta kutusu yerleştirme talebiydi. Sendika, şirket yönetiminin kimlerin oy verdiğini görmesini sağlayacak bu uygulamanın işçileri korkutabileceğini ve özgür seçimi engelleyebileceğini belirterek itiraz etti.

Oy sayımını yürüten Ulusal Çalışma İlişkileri Kurulu (NLRB), ABD'de çalışma hukukumuzun temeli olan Ulusal Çalışma İlişkileri Yasası'nı uyguluyor. NLRB, Amazon'un yasayı ya da seçim prosedürlerini ihlal ettiğine hükmederse yeni bir seçim düzenleyebilir ya da Amazon'a sendikayla müzakere etme talimatı verebilir.

İş kanununun işverenlere sendika seçimi konusunda avantaj sağladığını düşünüyor musunuz?

Birçok araştırmacı sendika seçimlerinde işverenlerin birçok avantaja sahip olduğu konusunda hemfikir. Örneğin, bir işveren mesai saatlerinde çalışanların şirketin sendikalarla ilgili görüşlerini aktaracağı toplantılara katılımını zorunlu hale getirebilir.

Ulusal Çalışma İlişkileri Kurulu, seçimden 24 saat önce zorunlu toplantıların yasaklanması gibi çeşitli kurallar üzerinden işverenin sahip olduğu gücü dengelemeye çalışıyor.

İşverenlerin işçileri gözetlemesini, soruşturmasını ya da tehdit etmesini engellemeye yönelik sınırlamalar da var. Buna karşın, işverenlerin çalışanlarla ilişkisi sendikaların örgütlenme kampanyasından çok daha kapsayıcı.

Bir sendika, Amazon gibi büyük bir şirkette çalışma şartları ve ücretleri nasıl etkileyebilir? Bessemer'deki seçimde "Sendikaya evet" kararı çıksaydı, ne olurdu?

Sendikalar bir işin toplu sözleşme kapsamındaki bağlayıcı koşullarını müzakere eder. Müzakere sonucu belirlenen hüküm ve koşullar, işveren tarafından sendikaya danışmadan tek taraflı olarak değiştirilemez. Sendikanın olmadığı bir işyerindeyse ücretler ve yan haklar işverenin takdirine bağlıdır.

Bessemer'de sendika yanlısı çalışanlar seçimi kazansaydı, sendika temsilcisi Amazon'dan toplu sözleşme için masaya oturmasını isteyebilir, isteklerini elde etmek için grev kararı alabilirdi.
 

raymond hogler.jpg
Raymond Hogler (Colorado Eyalet Üniversitesi)


ABD'de işçilerin sendikalarda örgütlü olduğu büyük şirketler var mı?

ABD, sendikal ilişkiler alanında birçok sanayileşmiş ülkeden farklı bir konumda. Bir tesisteki sendika sözleşmesi otomatik olarak her yerde sendikalaşmanın önünü açmıyor. Market zincirleri buna iyi bir örnek. Bazı şirketlerin çeşitli işyerlerinde sendika var, bazılarında yok.

Sendikanın bulunmadığı Wal-Mart gibi büyük şirketler, kurumlarının tamamında sendikaları yenilgiye uğratmak için büyük kaynaklar harcıyor. Örneğin daha önce Teksas'taki Wal-Mart mağazasında bir kasap dükkanında çalışan üç işçi sendika istemiş, Wal-Mart yönetimi tüm mağazalarında bu pozisyonu kaldırmıştı.

Amazon da Bessemer'deki sendika girişimini yenilgiye uğratmak amacıyla büyük çaba harcadı.

Geçen ay ABD Temsilciler Meclisi'nde kabul edilen ve çalışanların örgütlenme hakkını artırmaya yönelik PRO Act, koşulları sendikalar lehine değiştirebilir mi?

Örgütlenme Hakkını Koruma Yasası ya da diğer bir ifadeyle PRO Act, mevcut yasaları önemli ölçüde değiştirecek ve sendikalara örgütlenme kampanyalarında daha geniş bir varlık alanı sağlayacak.

Tasarı, sendikaya bağlı işçilere aidat ödemekten vazgeçme hakkı sağlıyor, işveren toplantılarına zorunlu katılımı sınırlıyor, ilk sözleşme görüşmelerinde arabuluculuk hizmeti sunuyor, göçmen statüsü temelinde bir ayrımcılığı yasaklıyor ve yasayı ihlal eden işverenlere para cezası ve çeşitli yaptırımlar uygulanmasını öngörüyor.

Bu, 1947'den bu yana ABD'nin iş kanunundaki en önemli değişiklik anlamına geliyor. Senato'daki Cumhuriyetçilerin lideri Mitch McConnell, söz konusu tasarının engellenmesini desteklediğini açıkladı. 1978'de de Cumhuriyetçiler yine Temsilciler Meclisi'nden geçen ve Senato'daki çoğunluğun yanı sıra Başkan Jimmy Carter'ın da desteklediği bir çalışma reformu tasarısını yenilgiye uğratmıştı. Gündemdeki tasarının da muhalefeti aşması zor görünüyor.

Amerikan Sendikalarının Sonu: Çalışma Hakkı Hareketi ve Toplu Sözleşmenin Erozyonu isimli kitabınızda, ABD'de sendika üyeliğindeki düşüşün artan gelir adaletsizliğiyle ilişkisine değiniyorsunuz. Sendika üyelik oranları neden azaldı? ABD'de bugün örgütlü emek çalışma hayatında nasıl bir yere sahip?

Ekonomik Politika Enstitüsü, sendika üyeliğindeki gerileme ve gelir eşitsizliğindeki artış arasındaki ilişkiye dair bir dizi araştırma yayımladı. Bu analizlere göre, 1979-2017 arasında sendikalaşma oranları aynı seviyede kalabilseydi bugün reel ücretler yüzde 11,6 daha yüksek olacaktı.

Sendika üyeliğindeki gerileme, ekonomik durgunluğun yaşandığı 1970'lerin ortalarında başladı ve işverenler daha yüksek ücret taleplerine giderek daha fazla direnç gösterdi. 1980'lerde Başkan Ronald Reagan dönemindeki sendikaların emek piyasalarının etkileme gücü epey azalmıştı.

Başkan Joe Biden, toplu sözleşme yanlısı bir siyasetçi olduğunu savunuyor ancak siyasi iklim Carter döneminde sendikalar için çok daha elverişliydi ve o dönemde bile reform çabaları başarısızlığa uğramıştı.    

Sendika girişiminin Bessemer'deki yenilgisi, Amazon'daki sendikalaşma çabalarının sonu mu? Bu sonuç, genel anlamda ABD'deki emek hareketi açısından ne anlama geliyor?

Sendikal faaliyetler Amazon'da muhtemelen devam edecek. Girişim başarısız olsa da seçim süreci önemli sayıda çalışanın sendikalı olmaya ilgi duyduğuna işaret ediyor. Jeff Bezos da çalışma ilişkilerini iyileştirebileceklerini kabul etti. Hissedarlara gönderdiği bir açıklamada, "Çalışanlar için değer yaratma konusunda daha iyi vizyona ihtiyaç duyduğumuz benin açımdan son derece açık" ifadelerini kullandı.

Dolayısıyla sendika girişimi daha yüksek ücretler dahil proaktif bir insan ilişkilerinin önünü açacaksa Amazon'daki seçimler ABD emek hareketi açısından muhtemelen yararlı olacaktır.

ABD'nin en büyük sendika federasyonu olan Amerikan Emek Federasyonu ve Endüstriyel Örgütler Kongresi'nin (AFL-CIO) Başkanı Richard Trumpka, "Onlarca yıldır hileli ve şirketlere öncelik sağlayan bir ekonomiyle zayıf düşmüştük. Bessemer'deki Amazon işçileri bu sistemi alaşağı ediyor ve Amerika işçilerin yanında" dedi. Trumpka, Amerikalıların şirketlerin gücüne karşı sendikalara yöneleceğini söylüyor.

AFL-CIO'nun bir anketi de, Amerikalıların yüzde 77'sinin Amazon'daki sendika girişimini desteklediğini ortaya koydu. Böyle bir eğilim, diğer sektörlerde de örgütlenme çabalarının önünü açabilir.

© The Independentturkish

DAHA FAZLA HABER OKU