Cezayir’de İslamcı cenahta yer alan muhalif Adalet ve Kalkınma Cephesi Partisi (AKCP) 12 Haziran’da yapılması kararlaştırılan genel seçime katılacağını duyurdu. AKCP ile birlikte ülkede seçime katılma kararı alan İslamcı partilerin sayısı 3’e yükseldi.
AKCP Başkanı Abdullah Caballah, dün akşam ülkenin güneyinde parti üyeleriyle yaptığı görüşme sırasında “vatandaşların beklentilerinin düzeyinde olması için meclis adaylarının kriterlerini titiz bir şekilde belirlemeye çalıştığını” söyledi. Caballah, “Vatandaşın beklentilerini sahaya doğru bir şekilde aktarmak, yönetimin başına ulaşmaktır. Bu, Meclis çoğunluğunu elde ederek meşru ve hukuki bir yolla olur. Bu da seçmenlerin oylarını kazanma yolundan geçer. Siyaset sahnesinde kaçmanın ve izlemenin gerekçesi yok. Fikirlerini aktarmak ve düşüncesini sahada hayata geçirmek isteyen kimse, yasama ile başlayarak her türlü seçime başvursun” ifadelerini kullandı.
AKCP, Barış Toplumu Hareketi ve Ulusal İnşa Hareketi’nden sonra seçim savaşına gireceğini ilan eden üçüncü İslamcı parti oldu.
Halk hareketi tutuklarının savunucusu ve avukat Zübeyde Asul’un liderliğindeki Değişim ve İlerleme için Birlik Partisi, dün yaptığı açıklamada, “Gelecek seçimler kriz için bir çözüm olamaz bilakis krizi derinleştirir. Seçim, çoğu vatandaşın önceliği değil bilakis rejimin yeniden başa gelme manevrasıdır. Böylece eski mekanizmalar ve hatta şu anki krizin sorumlu yüzleri kalmaya devam edecektir. Siyasi tıkanıklığa, sosyo-ekonomik çöküşe ve sağlık krizinin işgücü piyasası ve vatandaşların alım gücü üzerindeki etkilerine bakılırsa, yönetimin halk hareketinin taleplerini dinlemek yerine inat etmesi ve güç hukukunu dayatması durumu daha da kötüleştirecektir” ifadelerine yer verdi.
Bu bağlamda, onlarca aktivist, halk hareketi üyelerinin savcılığa sevk edilmesini protesto etmek amacıyla dün Cezayir’in başkentinde yer alan Sidi M'Hamed Mahkemesi önünde gösteri düzenledi. Göstericiler, cuma günü “siyasi gerekçeyle” tutuklanan üyelerin serbest bırakılması talebini dile getirdiler.
Cezayir güvenlik güçleri, göstericilerin Mahkeme binasına girmelerini engellemek için binanın bulunduğu Aban Ramazan Caddesi’ni kuşattı. Bu esnada, üniformalı güvenlik görevlileri yakınlardaki bir emniyet müdürlüğünden getirdiği 7 tutukluyu mahkemedeki savcılığa götürüyordu.
Göstericilerin çoğunun üniversite öğrencilerinden oluşması dikkati çekti. Her salı günü düzenlenen rejim karşıtı öğrenci gösterilerinin öne çıkan liderlerinden Abdullah Nur Ayet Said’in arkadaşları, Said ile dayanışmalarını göstermek için mahkeme önündeydi.
Gösterilere diğer tutukluların da aile bireyleri ve arkadaşları katıldı. Söz konusu tutuklular arasında yönetime karşı yazdığı eleştirel şiirleriyle bilinen Tacdit Muhammed, Ebu Hafsa el-Hilali lakaplı Hamza Buliha, Ebu’l Gaz lakaplı Belamid El-Amuri, Abdussemi’ Yusuf, Nebil Buskin ve Hamza Bulhiya bulunuyor.
Göstericiler uzun saatler boyunca kararlı bir şekilde caddeyi terk etmedi ve sorgusu uzayan tutukluların serbest bırakılması talebinde bulundu. Adliyeden bir kaynak, isminin gizli kalması şartıyla Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, Savcı’nın dün sorunu nasıl çözeceği konusunda bağlı bulunduğu Adalet Bakanı’ndan talimat beklediğini söyledi. Kaynağa, dava ile ilgili tutumun denetimli serbestlik yönünde olduğunu belirtti.
Birçok benzer gösteriler sırasında gözaltına alınan kişilere “ulusal birliğe zarar verme”, “izinsiz toplanmaya teşvik etme” ve “caddeyi işgal ederek başkalarının hayatını tehlikeye atma” suçlamaları yöneltiliyor. Onlarca gösterici bu suçlamalardan hüküm giyerek cezaevine konuldu.
*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.
Şarku'l Avsat
© The Independentturkish
