HDP Sözcüsü: Politikamız AK Parti-MHP bloğuna kaybettirmek

Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal etmesinin ardından, kentte yüzde 10’dan fazla oyu olan HDP'nin tutum değiştirip değiştirmeyeceği tartışılıyor

Çubuk'taki lingç girişiminin ardından HDP Eş Genel Başkanları, Kılıçdaroğlu'na geçmiş olsun ziyaretinde bulunmuştu/ Fotoğraf: AA

HDP, 31 Mart yerel seçimleri öncesi İstanbul, Ankara ve Antalya gibi birkaç ilde aday çıkarmayarak cumhur ittifakı bloğu karşısındaki adayları destekleme kararı almıştı. YSK’nin İstanbul kararından sonra HDP’nin Onursal Başkanı Ertuğrul Kürkçü, HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ve birçok HDP’li partilerinin 23 Haziran seçimleri için "ilkeli tutumunun" devam edeceği yönünde açıklamalarda bulunmuştu. 

 

HDP---6.gif
HDP Sözcüsü Günay Kubilay / Fotoğraf: Independent Türkçe

 

HDP Parti Meclisi adına da dün yapılan yazılı açıklamanın son paragrafında “Türkiye’ye bir kez daha yeni bir politik seçenek sunuyoruz” denilerek şu değerlendirmelerde bulunulmuştu:

“Bu seçenek Türkiye halklarının toplumsal uzlaşma temelinde ve onurlu bir barış eşliğinde ortak vatanda, çoğulcu, kadın özgürlükçü, eşitlikçi, laik, demokratik bir cumhuriyette birlikte yaşayacağımız demokratik bir ittifak seçeneğidir. Böyle bir perspektif ışığında herkesi üzerine düşen sorumluluğu ve görevi yerine getirmeye davet ediyoruz.”

“HDP ilkeli tutumunu sürdürecek”

HDP’nin Ekonomi, Tarım ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Günay Kubilay, HDP PM kararı ve tutumunu Independent Türkçe’ye anlattı. Kubilay, “HDP’nin ilkeli tutumu devam edecek. HDP için seçimler bir uğraktır yani süregiden mücadelelerin önemli uğraklarından bir tanesidir. İzlediğimiz politikaların toplum tarafından ne kadar kabul gördüğünü de test ettiğimiz bir laboratuvardır ama seçim her şey değildir” dedi.

 

thumbs_b_c_433a4643b00c171e73d201c42b9bb5e6.jpg
Sezai Temelli - Pervin Buldan / Fotoğraf:AA

 

Türkiye’nin faşizm mi demokrasi mi ikileminin içine sürüklendiğini ve bu ikilemden çıkmanın demokrasiyi güçlendirmekle mümkün olacağını kaydeden Kubilay, HDP olarak emek, barış, demokrasi ve özgürlük gibi bütün evrensel değerleri sandığa yansıtacak bir seçim stratejisi izleyeceklerini ve HDP’den bunun beklendiğini söyledi.

“İstanbul halkının iradesi gasp edildi”

23 Haziran seçimlerini AK Parti-MHP bloğunun toplumsal meşruiyete dayalı ve varlığını sürdürüp sürdürmeyeceğinin de ikinci kez test edilecek bir zemin olacağını hatırlatan Kubilay, “Biz de herkes de İstanbul seçimlerinin önemini biliyoruz. AKP-MHP bloğunun genel başkanları da ‘İstanbul’u kazanan Türkiye’yi kazanır’ dediler. Saray rejimi 31 Mart seçimlerinde büyük bir kan kaybına uğradı. Bu kan kaybını İstanbul’da durdurmak istiyorlar. Onun için de bir sandık darbesi yaptılar YSK eliyle. İstanbul halkının iradesini gasp ettiler. Şimdi o bakımdan da yani İstanbul seçimi sadece bir yerel seçim değil aynı zamanda rejimin varlığının sorgulanacağı bir seçim olacak” diye konuştu.

HDP içerisindeki gruplaşma iddialarını reddeden Kubilay, HDP’yi çoğulcu ve çok katmanlı yapısı ile sürekli hareket halinde olan bir akarsuya benzeterek, temizliği ve zenginliğinin çoğulcu yapısından geldiğini ve bu dinamiğin hiçbir monolitik partide görülemeyeceğini ifade etti. 
 

 

“Rotamız bellidir”

Politikalarının herhangi bir partiyi desteklemek dışında, AK Parti- MHP bloğuna kaybettirmek olduğunu anlatan ve Adıyaman, Şanlıurfa ve Gaziantep örneklerini veren Kubilay, şu değerlendirmelerde bulundu:

 

thumbs_b_c_effe2dc330fd6689bbbe92b4f79f1b11.jpg
Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bahçeli / Fotoğraf:AA

 

“HDP olarak, büyükşehirlerde bloğun karşısında kazanma ihtimali en yüksek adaya oy desteği yaptık. Adana, Mersin, Antalya, Ankara ve İstanbul gibi yerlerde yaptığımız buydu. Erdoğan defalarca ‘hade söyleyin, kiminle ittifak yaptığınızı açıklayın’ dedi. Bütün samimiyetimle söylüyorum biz HDP olarak politik ittifak yapmadık. Bir anlayışta anlaştığımız veya bir yerel yönetim politikasında anlaştığımız için oy desteği vermedik. O yüzden biz hep kaybedene bakıyoruz kazanana değil dedik. O yüzden rotamız bellidir.”

Demokratik ittifak seçeneğinin herkes tarafından tartışılması gerektiğini kaydeden Kubilay, demokratik ittifaktan kastlarının demokratik Türkiye, bir demokratik cumhuriyet hedefine erişebilecek yol yöntem, bunlara ait güç, dinamikler ve ortaya konulacak demokratik programın adı olduğunu sözlerine ekledi.

 

Independent Türkçe

DAHA FAZLA HABER OKU