Sarı gıda boyasındaki “gizli bileşen” sayesinde 3D yazıcıyla organ üretiminde çığır açılacak

Araştırmacılara göre “biyobaskı teknolojisinin gelecekte tıbbın temel unsurlarından biri haline gelmesi” muhtemel

Biyomühendislik uzmanı Miller'ın laboratuvarında yapılan biyobaskı araştırması çarpıcı kanıtlar sundu / Fotoğraf: The Independent 

Zamira Rahim - The Independent

Bilim insanları, gelecekte 3 boyutlu baskı teknolojisi kullanarak organ üretmeye yarayabilecek çığır açıcı bir teknik geliştirdi. 

Organ biyobaskı teknikleri üzerinde çalışan araştırmacılar, organ nakillerinin ileride hastaların kendi hücrelerinden 3D yazıcılarla üretilen organlarla yapılmasını umuyor. 

Çalışmaları sırasında bazı engellerle karşılaşan bilim insanları, bugüne dek insan vücudundaki dokulara besin maddesi ileten karmaşık damar ağlarını yeniden oluşturmada başarısız olmuştu.

Ancak ABD’de biyomühendislerden oluşan bir ekip, sarı gıda boyası kullanarak bu sorunu kısmen çözdüklerini belirtirken, elde edilen yeni tekniğin organ baskısı için yararlı olacağını iddia ediyor.

Çalışmayla ilgili bilgi veren Rice Üniversitesi’nden biyomühendis John Miller, “İşlevsel doku değişikliği yapmanın önündeki en önemli engellerden biri, yoğun dokulara besin maddesi sağlayan karmaşık damar düzeninin basımında yetersiz kalmamızdı” dedi. 

Miller, akciğerin solunum yolları ve kan damarları ya da karaciğerdeki safra kanalı ve kan damarlarında olduğu gibi organlarımızın aslında bağımsız damar ağlarına sahip olduğunu belirtti.

İç içe geçmiş bu ağların fiziksel ve biyokimyasal açıdan karışık halde olduğunu ifade eden Miller, “Geliştirdiğimiz teknik, çoklu vaskülarizasyona doğrudan ve kapsamlı bir şekilde cevap veren ilk biyobaskı teknolojisidir” diye konuştu.

Miller ile Washington Üniversitesi’nden Kelly Stevens’ın öncülük ettiği çalışmada araştırma ekibi, geliştirdikleri yeni biyobaskı teknolojisine, “doku mühendisliği için stereolitografi cihazı” ya da bir başka deyişle İngilizce tanımlamasının baş harflerinden oluşan “SLATE” adını verdi. 

 

 

Sistem her seferinde bir katman olmak üzere, yumuşak hidrojel organ modelleri üretti. Bu teknolojiyle elde edilen katmanlar, mavi ışığa maruz bırakılınca katılaşan sıvı bir çözeltiyle basıldı.

Miller ve çalışmanın yazarlarından Bagrat Grigoryan’ın geliştirdiği çığır açan yenilik, araştırma ekibinin karışıma sarı gıda boyası eklemesiyle birlikte ortaya çıktı. Mavi ışığı emen boya, ekibin damar sistemi için ihtiyaç duyduğu “girift iç yapı”yı oluşturmasını sağladı.

Boya en ince katmanın katılaşmasını kısıtlarken, içindeki bileşen sayesinde jel dışarıda sert, içerideyse esnek kalabildi. 

Araştırma ekibinden Stevens, doku mühendislerinin bir nesil boyunca bu sorunla mücadele ettiğini vurgularken, “Bu çalışmayla birlikte, ‘Vücudumuzdaki sağlıklı dokular gibi görünen ve hatta şimdi nefes de alan dokular basabilirsek, bunlar diğerleri gibi işlevler gösterir mi?’ diye sorabiliriz” şeklinde konuştu.

Stevens ayrıca, “Önümüzdeki 20 yılda biyobaskının tıbbın önemli bir unsuru haline geleceğini düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

Rice Üniversitesi, Washington Üniversitesi, Duke Üniversitesi ve Rowan Üniversitesi’nden araştırmacıların yanı sıra Massachusetts’ten Sinir Sistemi (Nervous System) adlı tasarım firmasının katıldığı çalışma Science adlı bilimsel yayında yer aldı.

 

 

*İçerik orijinal haline bağlı kalınarak çevrilmiştir. Independent Türkçe’nin editöryal politikasını yansıtmayabilir.

https://www.independent.co.uk/news/health

Independent Türkçe için çeviren: Özlem Sakın 

© The Independent

DAHA FAZLA HABER OKU